13 Aralık'03
Sayı: 2003 (11)


  Kızıl Bayrak'tan
  Türk-İş: Sermayenin ve sermaye düzeninin hizmetinde yarım asır
  10-11 Aralık eylemleri ve kamu emekçileri hareketi...
  KESK eylemlerinden...
  Bir gün değil, kazanıncaya kadar direniş, kazanıncaya kadar grev!
  Sermaye uşağı hükümet cam işçilerinin grevini yasakladı...
  19 Aralık faşist katliamı 3. yılında...
  Türk-İş Genel Kurulu yapıldı...
  DİSK Tekstil'in 10. Genel Kurulu...
  Fanset direnişinin derslerinden öğrenelim!
  Kıbrıs üzerinde ABD müdahalesi yoğunlaşıyor...!
  Dünya, Türkiye ve sol hareket/7: Geleneksel solda kaçınılmaz akıbet
  Gürcistan'da yaşanan bir "halk hareketi" mi?
  İşgal karşıtı direniş emperyalistleri zorluyor...
  Siyonist İsrail "çözüm" adı altında işgalci konumunu meşrulaştırmak istiyor
  KONGRA-GEL programı hakkında birkaç söz...
  Almanya'da işçi eylemleri...
  Ekim Gençliği'nden...
  Öğrenci gençlik baskı ve terörle susturulmaya çalışılıyor...
  İtalya'da iki milyonu aşkın işçi-emekçi haykırdı: "Geleceğimizi savunalım!"
  Bültenlerden...
  Kültürel doku bozuklukları
  Ekim yeniden yayın yaşamında!..
  "İmparatorluk projesi" ne durumda (II)
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
Aralık 2003 tarihli 232. sayısı çıktı...

Ekim yeniden yayın yaşamında!..

Türkiye Komünist İşçi Partisi’nin Merkez Yayın Organı Ekim’in Aralık 2003 tarihli 232. sayısı çıkmış bulunuyor. Uzun yılları bulan düzenli yayın yaşamının ardından yayınına bir süreliğine ara vermiş bulunan Ekim, yeni sayısındaki açıklamaya göre düzenli yayın yaşamına yeniden ve yeni bir işlevle başlamış bulunuyor.

Toplam 36 sayfadan oluşan bu yeni sayıda başlıca şu yazılar yer alıyor:

- Parti Çalışmasının Güncel Sorunları (Başyazı)

- Savaş, Barış ve Devrimci Tutum

- Öncü İşçi Platformları/Deneyimler ve Dersler

- Yetmezlikleri Aşalım, Tempoyu Yükseltelim!

- Parti çalışmasının örgütsel temelleri ve organik bütünlüğü (Orta sayfa)

- Deneyimler Işığında Fabrika Çalışması Üzerine

- Bir Sendikalaşma Çalışması Deneyimi

- Reformizm, Tasfiyecilik ve Gençlik Hareketi

Bu ana yazıların yanı sıra “Partili yoldaşların kaleminden” üst başlığı altında bazı yazıların yanı sıra, TKİP Yurtdışı Örgütü’nün yeni bağış kampanyasına ilişkin “Yeni Ekimler’in Partisi’ni destekleyelim!” başlıklı bildirisi yer almaktadır.

“Parti Çalışmasının Güncel Sorunları” başlıklı nispeten kapsamlı başyazı, öncelikle Ekim’in yeni işlevine değiniyor ve ardından sınıf çalışmasının ve parti örgütlenmesinin çeşitli sorunlarını ele alıyor. Başyazının Ekim’in yeni işlevine işaret eden bölümünü ekte okurlarımıza ayrıca sunuyoruz. Başyazının bunu izleyen bölümlerinde ise önemli ölçüde sınıf çalışmasının bazı sorunları üzerinde duruluyor. Bu çalışmanın gerek partinin gelişimi gerekse genel devrimci sınıf mücadelesi bakımından anlamı ve önemine işaret ediliyor.

İçerden fabrika çalışması ile dışardan etkin ve sistematik bir ajitasyonu bütünleştirebilmenin gerekleri üzerinde duran yazı, devamında, sınıfın mahkum edilmiş bulunduğu örgütsüzlük durumuna değiniyor ve bu olgunun, parti çalışması ve devrimci siyasal mücadele için sunduğu olanakları ele alıyor. “Partinin örgütsel gelişmesinin bazı öncelikleri” ara başlığı ile devam eden yazı, parti örgütlenmesinin ve kadrolaşmasının artık sınıfa dayalı çalışma içinde anlam kazanmasının özel önemine dikkat çekiyor.

“Savaş, Barış ve Devrimci Tutum” başlıklı yazı, 11 Eylül’ü izleyen emperyalist savaş çılgınlığı üzerinden savaş ve barış sorunları üzerine temel marksist düşünceleri ortaya koyuyor ve bunu Irak’a karşı başlatılan emperyalist savaş karşısında alınan çeşitli tavırların tahlili ve eleştirisiyle birleştiriyor.

“Öncü İşçi Platformları/Deneyimler ve Dersler” başlıklı yazı daha çok belli bir yereldeki öncü işçi platformu çalışmalarının sunduğu verilerden hareketle bu çalışmanın karşılaştığı çeşitli güçlükleri ve sorunları irdeliyor ve bazı uyarıcı, yol gösterici sonuçları özetliyor.

“Yetmezlikleri Aşalım, Tempoyu Yükseltelim!” başlıklı yazı, parti çalışmasının son birkaç yılda aldığı önemli mesafeden hareketle, partiyi bekleyen görevlere ve hedeflere işaret ediyor. Parti çalışmasının birçok bakımdan en iyi momentinde bulunduğunu vurgulayan yazı oluşan olumlu koşulları en iyi biçimde değerlendirebilmenin önemi üzerinde duruyor.

Orta sayfa yazısı olarak yer verilen “Parti çalışmasının örgütsel temelleri ve organik bütünlüğü” başlıklı yazı “Örgütsel güçlenmenin güncel sorunları çerçevesinde, illegalite-legalite ilişkisi üzerine...” üst başlığı taşıyor. Bu başlıklar bir bakıma yazının içeriği hakkında da bir fikir veriyor. Yazı parti çalışmasının ve örgütlenmesinin bazı sorunlarını, bugün ulaşılan gelişme aşaması ve özellikle de illegalite ve legaliteyi amaca uygun biçimde bağdaştırabilme sorunu üzerinden ele alıyor. “Mahalli komitelerin yetkinleşmesi”, “örgütsel gelişme ve kadrolaşmada legalite-illegalite ilişkisi” gibi sorunlar bu ara başlıklar üzerinden inceleniyor.

“Deneyimler Işığında Fabrika Çalışması Üzerine” başlıklı yazı, denebilir ki Ekim’in bu sayısının en işlevsel yazılarından biri. Sınıf çalışmasına ve özellikle de onun temel bir boyutu olarak fabrika çalışmasına ilgi duyan tüm devrimcilerin bu yazıyı incelemelerini özellikle öneriyoruz. “Bir Sendikalaşma Çalışması Deneyimi” başlıklı yazı ise, pratik bir deneyim çerçevesinde, bu yazıyı tamamlayan ve somutlayan bir içerik taşıyor.

“Reformizm, Tasfiyecilik ve Gençlik Hareketi” başlıklı yazı ana yazıların sonuncusunu oluşturuyor. Gençlik hareketinin bugünkü durumu üzerinden bir dizi tespitler ortaya koyan yazı, reformizmin halihazırda gençlik hareketi içinde tuttuğu ağırlıklı yere değiniyor ve bunu kırmanın sorunları üzerinde duruyor. “Geleneksel halkçı akımlar reformizme kan taşı”dığını vurgulayan yazı, “Sorumluluk genç komünistlerindir” diyerek, gençlik hareketi içinde devrimci önderlik inisiyatifinin ancak genç komünistler tarafından ortaya konulabileceğine işaret ediyor.

Ekim’in yeni sayısının başyazısında tanımlanan yeni işlev çerçevesinde belirgin bir fikir verdiğini düşünüyoruz ve devrimci okura bu sayıyı temin edip incelemesini önemle öneriyoruz.



Yeni dönem ve Ekim’in yeni işlevi

“Partinin yeniden inşa sürecinde zorlu bir dönemi geride bıraktık. Şimdi partimizi örgüt, çalışma ve mücadele kapasitesi bakımından yeni bir düzeye çıkarmak görev ve sorumluluğu ile yüzyüzeyiz. Bunu başarabilmenin bütün önkoşullarına sahibiz. Tüm sorun, bu önkoşulları, yılların zorlu çabasıyla yaratılan birikimi ve imkanları, en iyi biçimde değerlendirebilmektedir. Kuşkusuz bunu başaracağız. Türkiye’nin ve sol hareketin bugünkü koşullarında bunu başarmaya mahkum ve mecburuz da.

Başarının temel gereklerinden biri, partinin güncel gelişmesinin sorunlarını çok yönlü olarak ve derinlemesine kavramaktır. Bu yoğun bir düşünsel çaba ve partide bu sorunlar çerçevesinde büyük bir düşünsel canlılık demektir. Merkezinden sıradan hücresine kadar tüm parti, partiyi yeni bir gelişme düzeyine sıçratmanın öncelikli sorunlarına kilitlenmeli, tüm düşünsel ve pratik çaba buna yöneltilmeli, bunda yoğunlaştırılmalıdır.

10 aylık bir aranın ardından Ekim’in yayın yaşamına yeniden başlaması burada temel önemde bir imkandır. Bu yeni yayın döneminde Ekim, devrimci siyasal mücadelenin, çalışmanın ve örgütlenmenin tüm temel sorunlarının, teorik-ilkesel bir yaklaşımla fakat güncel gelişmelerin ve deneyimlerin ışığında ele alınıp irdelendiği, partiye ve partiden öteye tüm devrimci kadrolara bir perspektif olarak sunulduğu bir yayın kürsüsü olmalıdır.

Ekim, siyasal mücadelenin, çalışmanın ve örgütlenmenin güncel sorunlarına ışık tutan bir yayın çizgisi izleyecek, tüm bu konularda partimizin teorik bakışa ve ilkelere dayalı yaklaşımlarını deneyimlerle de yoğurarak, pratiğe yol gösterici bir çerçevede ortaya koyacaktır.

İşlevi böyle tanımlanan bir yayın kürsüsü olarak Ekim’i, etkin ve tanımlanan amaca uygun bir biçimde kullanmak elbette tüm partinin, fakat özellikle de onun en yetkin, birikimli ve deneyimli kadrolarının, ihmal edilemez bir sorumluluğudur.

Bu işleviyle Ekim, partimizin yaşamında, komünist hareketin ilk ortaya çıkış döneminde oynadığı role benzer bir rol oynayacaktır. Şu farkla ki, ilk çıkış dönemimiz devrimci hareketin genelinde bir muhasebe, ayrışma ve yeniden saflaşma dönemiydi. Böyle bir dönemde teorik ve ilkesel konuların programatik bir çerçevede, bu nedenle de çoğu durumda genel ve soyut olarak ele alınması sözkonusuydu. Ve bu anlaşılır bir durumdu.

Bu dönem çoktan geride kaldı. Saflar ayrıştı, bayraklar netleşti ve süreç komünistler cephesinden tarihi önemde bir başarıyla, devrimci sınıf partisinin teorik, programatik ve örgütsel temelleriyle inşa edilmesiyle sonuçlandı. Bu, sorunların ele alınış şeklinin de temelden değişmesi anlamına gelmektedir. Şimdi temel önemde sorun partiyi büyütmek, işçi sınıfı içinde kökleştirmek ve böylece siyasal mücadele sahnesinde gücünü sınıfından alan etkin bir taraf haline getirmektir.

Tüm bunlar, Ekim sayfalarında artık soyut sorunlara ve genel yorumlara yer olmadığı anlamına gelmektedir. Her konu ve dolayısıyla yazı, mücadelenin pratik sorunlarından hareket etmek, partinin dönemsel somut görevlerine ve gelişme ihtiyaçlarına bağlanmak durumundadır. Temel önemde gelişmelerin anlamını ortaya koymak ve bu çerçevede mücadelenin, çalışmanın ve örgütlenmenin sorunlarına ışık tutmak, yol göstermek, bunu pratik bir yol açıcılıkla yapmak sözkonusudur artık. Ekim’i parti için olduğu kadar partiden öte tüm samimi devrimcileri için de vazgeçilmez kılacak olan bu alandaki başarısı olacaktır.”