13 Aralık'03
Sayı: 2003 (11)


  Kızıl Bayrak'tan
  Türk-İş: Sermayenin ve sermaye düzeninin hizmetinde yarım asır
  10-11 Aralık eylemleri ve kamu emekçileri hareketi...
  KESK eylemlerinden...
  Bir gün değil, kazanıncaya kadar direniş, kazanıncaya kadar grev!
  Sermaye uşağı hükümet cam işçilerinin grevini yasakladı...
  19 Aralık faşist katliamı 3. yılında...
  Türk-İş Genel Kurulu yapıldı...
  DİSK Tekstil'in 10. Genel Kurulu...
  Fanset direnişinin derslerinden öğrenelim!
  Kıbrıs üzerinde ABD müdahalesi yoğunlaşıyor...!
  Dünya, Türkiye ve sol hareket/7: Geleneksel solda kaçınılmaz akıbet
  Gürcistan'da yaşanan bir "halk hareketi" mi?
  İşgal karşıtı direniş emperyalistleri zorluyor...
  Siyonist İsrail "çözüm" adı altında işgalci konumunu meşrulaştırmak istiyor
  KONGRA-GEL programı hakkında birkaç söz...
  Almanya'da işçi eylemleri...
  Ekim Gençliği'nden...
  Öğrenci gençlik baskı ve terörle susturulmaya çalışılıyor...
  İtalya'da iki milyonu aşkın işçi-emekçi haykırdı: "Geleceğimizi savunalım!"
  Bültenlerden...
  Kültürel doku bozuklukları
  Ekim yeniden yayın yaşamında!..
  "İmparatorluk projesi" ne durumda (II)
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
900 işçi “gönüllü çıkış” için ikna edildi!
Sırada yenileri var!

Ford’da işçi kıyımı

Dünyanın ikinci büyük otomobil tekeli olan Ford dünya ölçüsünde yaklaşık 50 bin işçiyi işten atacağını açıklamıştı. Yakın dönemde Belçika-Genk kentindeki Ford fabrikasında 3 bin işçi işten atıldı. Acımasız toplu tensikat zincirinin günümüzdeki halkasını ise Almanya’nın Köln kentindeki Ford işçileri oluşturuyor.

Köln-Ford patronu 1700 işçiyi işten atacaklarını günler öncesinden açıklamıştı. Yanı sıra, zayıf da olsa, Genk örneğindeki gibi bir direnişe yol açmaması için olacak ki, işten atmalarda zora başvurmayacaklarını, bunun yerine gönüllülüğü esas alacaklarını dile getirmişlerdi. Ücretleri nispeten yüksek ve pek çok sosyal hakkı olan Ford işçilerinin, üstelik de işsizliğin kol gezdiği bugünkü koşullarda gönüllü çıkışa razı olmayacağını patron da biliyordu. Dolayısıyla bu açıklama hain sendika bürokratlarıyla birlikte hazırlanan aldatıcı bir manevradan başka bir şey değildi.

Bu açıklamanın üzerinden hayli bir süre geçmesine rağmen kayda değer gönüllü bulunamadı. Bu kez bildik yönteme başvurdular. Özellikle emekliliği yaklaşan yaşlı işçiler tek tek huzura çağrılarak, şüphesiz ki tehdit ve şantaja da başvurularak, gönüllü çıkışa ikna edildiler! Hatırı sayılır miktarda toplu bir para verileceği yalanıyla kandırılarak çıkışı kabul etmesi sağlanan işçilerin sayısı halihazırda 900 civarında. Sayının daha da artacağı kesin.

Köln Ford patronu her aşamada oldukça rahat davrandı. Bunun gerisinde sendika bürokratlarıyla tam bir uyum sağlamaları yatıyor. Gerçekten de sendika bürokratları her aşamada patronun fabrikanın bazı bölümlerini tasfiye etmek de dahil, uygulamayı düşündüğü “sosyal plan”ın özüne karşı olmadıklarını açıkça dile getiriyorlardı. Fakat onların istediği, bu planın aldatıcı manevralar eşliğinde uygulanmasıydı. Nitekim rollerini iyi oynadılar. İşçileri oyaladılar, dayanaksız beklentilere soktular. İşçileri dizginleyemedikleri zaman ise göstermelik eylemlere başvurarak hava boşalttılar. Öyle ki işverenle yürüttükleri gizli ve kirli pazarlıklarını bile işçi haklarının korunması için yürütülen çabalar olarak sundular.

900 işçinin kapı dışarı edilmesi an meselesi olduğu halde, bu hain takım, birkaç gün önce yapılan bir sendika toplantısında işçilerin karşısına çıkıp, Ford patronunun uygulamayı düşündüğü “sosyal plan”dan vazgeçtiğini açıkladılar. Oysa Ford patronu sosyal plandan vazgeçmemiştir. 1700 işçinin işten atılacağı söylenmiş ve bunun 900’ü gerçekleştirilmiştir. Aslında Ford’a ait bir başka bölümde de çok sayıda işçi işten atılmış, dolayısıyla sıradakiler bir yana, şimdiden hedeflenen sayıya ulaşılmış bulunuluyor.

Dahası var. Ford patronu ile sendika bürokratları gerçeği, işçilerin aleyhine yaptıkları kirli pazarlıklarını hala da tam olarak açıklamıyorlar. Fakat hiç değilse bir bölüm ileri işçi gerçeği biliyor. Sendika bürokratları bir kez daha işçileri satmıştır. Şimdiden sahip olunan bilgilere göre yapılan pazarlıklarla, işçilerin yılbaşı ikramiyelerinden vazgeçmek de dahil bir takım kazanılmış haklardan vazgeçilmiştir. Yıllık ücretli izin hakkının gaspedilmesi de buna dahildir. Bu, vazgeçildiği söylenen “sosyal plan”ın dört dörtlük uygulamasıdır.
Hain sendika bürokratları tüm bu gerçeklere rağmen yalana devam ediyorlar. İşçileri kendi sefil çıkarları için sattıkları orta yerde duruyorken, hala çıkıp “Genk Ford işçileri direndikleri halde 3 bin kişi işten atıldı, oysa Köln Ford’da sosyal plandan vazgeçildi” diyebiliyorlar.

Ford işçileri bu arsız takımına daha ne kadar tahammül edecek? Yalnızca homurdanmakla mı yetinecek? 1974 yılındaki Ford grevini ne zaman hatırlayacak? Ford patronuna ve onun şahsında sermayenin saldırılarına anlamlı bir yanıt verecek mi? Tüm bu soruların yanıtı öncü işçilerin ortaya koyacakları irade ve çabaya bağlı.

Bir-Kar/Köln



Nürnberg’de işçiler eylemde:
“Bizden bu kadar!..”

2 Aralık günü İGM Sendikası Nürnberg şehrinin dört ayrı bölgesinde protesto mitingleri gerçekleştirdi. Her bölgede birbirine yakın temel fabrikalarda çalışan işçiler, sendikanın belirlediği ana noktalarda biraraya geldiler. Sendika temsilcileriyle, işyeri ve işçi temsilcileri birer konuşma yaparak eylemin amaç ve taleplerini dile getirdiler.

Yapılan konuşmalarda, Almanya’daki sosyal hak gaspları, toplusözleşme hakkının korunması ve 2004’de ücretlere yapılması öngörülen %4 zam; sağlık, emeklilik ve işsizlik parası yardımlarını kısıtlamaya dönük planlamalar; izin ücretleri ve süresi, bayram ikramiyelerine vb. el uzatılması; haftalık çalışma sürelerinin uzaması ile ilgili talepler ileri sürüldü.

Sendika temsilcisi yaptığı konuşmada şunlar dile getirildi: “Bu kazanımları biz kolay kazanmadık. Bedeller ödedik. Yüzyılın başında birçok şehit verdik. Sınıf olarak savaştık. Bizler o şehit işçilerin çocukları ve torunları olarak, onların anılarına ve mirasına sahip çıkacağız. Yüzyıldır nasıl mücadele ediyorsak, bundan böyle de devam edeceğiz. Başka yolu yok bunun. Bizler çoğuz ve toplumun çoğunluğunu oluşturuyoruz. Taleplerimiz haklı ve meşru taleplerdir. Kimsenin bize verdiği bir şey de yok. Kriz var bahanesiyle bize ait olanları alıyorlar. Bunların hepsi yalan. ... Böyle devam ederse, insanların yakıldığı, kitapların yakıldığı günler yine gelecek. Bunlara izin vermemek için mücadele etmekten başka yolumuz yok.”

Tabanda tepkiler giderek birikiyor. Bildirinin başlığı da bu tepkinin dışavurumu: “Uns reichts”, bizden bu kadar, artık sabrımız kalmadı anlamına geliyor. Bu bir başlangıç. Sendika bürokrasisinin ihanetine uğramazsa eğer, asıl eylem dalgası 2004’te gelecek.

İngostadt şehrinden eyleme destek için gelen BMW fabrikası İGM temsilcisi önümüzdeki günlerde iş bırakma eylemi yapacaklarını açıkladı. Şu an Bayern eyaletinin birçok şehrinde uyarı amaçlı 1-2 saatlik iş bırakma eylemleri yaplıyor.

Eyleme katıldığımız bölgede de 1-1.5 saatlik iş bırakma eylemi yaptık. Nürnberg bölgesinde 2 Aralık eylemine 4-5 bin arası bir katılım oldu. Bu sadece metal sektöründe örgütlü olan işçilerin eylemiydi.

Baden-Württenberg eyaletinde de Mersedes işçileri iş bırakıp sokağa çıktılar. 12 bin kişi işçi katıldı bu eyleme. Eylemler birçok eyalette devam ediyor. Porsche işçileri de genel bir imza ve protesto faksı kampanyası sürdürüyor.

Bir-Kar/Nürnberg