31 Ağustos 2007 Sayı: 2007/34(34)

  Kızıl Bayrak'tan
   İşçi sınıfı saldırıları meşru-militan
mücadeleyle karşılamalıdır!
  Gül Cumhurbaşkanı oldu, düzenin krizi sürüyor...
Hak ve özgürlükler sınıf
mücadelesiyle kazanılabilir!
Grev hakkı sermaye medyasının
hedef tahtasında!
Liberal sol için bir pusula ya da islami
demokratik faşizmin işçi sınıfı ile imtihanı / II
Yüksel Akkaya
Toplu görüşme oyununda sona gelindi...
  Siyonizm destekçilerinin ikiyüzlülüğü!
  Sermayenin saldırılarına karşı taban inisiyatifini geliştirelim...
  Seçimler ve yeni dönem/3
Dinsel gericiliğin güçlenmesinde dış etkenler
  Anayasa değişikliğinin perde arkası
  Tersane İşçileri Birliği Derneği Başkanı Zeynel Nihadioğlu’yla iş cinayetleri üzerine konuştuk…
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  Texim işçileri mücadeleyi yükseltiyor!
  Tarım işçilerinin sömürü ve baskıya karşı
örgütlenmekten başka yolu yok!
  4. Mamak Kültür-Sanat Festivali başarıyla gerçekleşti!
  Gerçek barış, sosyalizm uğruna
savaşılarak kazanılır!
  Kürdistan’da AKP’nin oyları
neden yükselişte?
M. Can Yüce
  İdeolojik ve ekonomik zorun konsantrasyonu: Özelleştirmeler
Volkan Yaraşır
  Dünyadan...
  Bir-Kar Gençliği temsilcisi ile konuştuk...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Festivale 5 bin işçi, emekçi ve genç katıldı...

4. Mamak Kültür-Sanat Festivali başarıyla gerçekleşti!

Mamak’ta artık bir mevziye dönüşen kültür-sanat festivalinin dördüncüsü 24 Ağustos akşamı etkinliklerle başladı.

Festival saat 19:30’da devrim şehitleri anısına yapılan saygı duruşu ve Avusturya İşçi Marşı’nın hep bir ağızdan söylenmesiyle başladı. İlk olarak Mamak İşçi Kültür Evleri adına bir konuşma yapıldı. Konuşmada, emekçilerin birliği ve ortak mücadelenin gerekliliği vurgulandı, festivalin bu açıdan taşıdığı önem ifade edildi. Bölgedeki yoksulluk ve yozlaşmaya değinilerek, işçi ve emekçilere yozlaşma ve yoksulluk dayatan sermaye iktidarına karşı mücadele etmekten ve örgütlenmekten başka bir yol olmadığı vurgulandı. İşçi Kültür Evleri’nin kültür-sanat alanında, işçi sınıfının devrim ve sosyalizm mücadelesinde tuttuğu yer anlatıldı. Sömürü düzeninden tek kurtuluşun, devrim ve sosyalizm mücadelesini yükseltmekten geçtiği ifade edildi.

Konuşmanın ardından Dertli Divani sahneye çıktı. Divani programına başlamadan önce kısa bir konuşma yaptı. Farklı kültürlerin eşit bir şekilde bir arada yaşamasının önemine değindi. İşçi ve emekçilerin dil, din, kültür, mezhep gibi bir takım farklılıklarının kullanılarak birbirlerine düşürülmeye çalışıldığını ifade etti. Emekçilerden bu tür oyunlara karşı bilinçli bir tutum almalarını istedi. Bu çerçevede İşçi Kültür Evleri’nin yürüttüğü çalışmaların önemine vurgu yaptı. Emekçileri bu tür kurumlar ile birlikte davranmaya ve dayanışmaya çağırdı. Divani’nin seslendirdiği deyişler ve semahlar ilgiyle izlendi. Divani programını savaşsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle sonlandırdı.

Mamak İşçi Kültür Evleri adına yapılan ikinci konuşmada devrim mücadelesinin güncelliği ve zorunluluğu somut örneklerle anlatıldı. Konuşma kitle tarafından ilgiyle dinlendi.

Hasan Sağlam seslendirdiği türkü, marş ve halaylarla kitleye coşturdu. Birçok marşın hep bir ağızdan söylendiği coşkulu bir atmosfer oluştu. Devrimci marşların yanısıra Kürtçe ve Zazaca parçalar söylendi. Halaylara yoğun katılım oldu.

Mamak İşçi Kültür Evleri Şiir Topluluğu devrim ve sosyalizm mücadelesini anlatan şiirlerini sundu. İlk günkü program şiir dinletisiyle son buldu.

Etkinlik boyunca açılan dayanışma standları ile işçi ve emekçilerin festivale katkıları örgütlendi. Mamaklı işçi ve emekçilerin maddi olarak da festivali sahiplenmeleri sağlandı. Kadın Komisyonu’nun semtteki emekçi kadınlarla birlikte hazırladıkları kermes standı da emekçilerin ilgisini çekti.

Eksen Yayıncılık kitapları birçok emekçi tarafından dikkatle incelendi. Hem Kızıl Bayrak standında hem de park içinde gerçekleştirilen satışlarda 100’ü aşkın Kızıl Bayrak gazetesi işçi ve emekçilere ulaştırıldı. Açılan standlarda pek çok emekçiyle sohbet edildi ve İşçi Kültür Evleri tanıtıldı.


2. gün…

2. gün etkinlikleri 25 Ağustos günü saat 19:00’da başladı. Açılış konuşmasının ardından Mamak İşçi Kültür Evleri Çocuk Tiyatrosu sahne aldı. Mamaklı emekçiler, çocukların yüreklerinin temizliği ve heyecanıyla hazırladıkları kısa oyunu ilgiyle izledi. “İnsan kendi gücünün farkına varmalı” sözleriyle sona eren oyun emekçilerden yoğun alkış aldı. Ardından çocuk tiyatrosunu hazırlayan kültür evi çalışanı arkadaşımız kısa bir konuşma yaptı.

İzmir’den katılan Grup Kavel devrimci coşkusu ile Mamaklı emekçileri selamladıktan sonra programına başladı. O sırada başlayan yağmura rağmen program devam etti. Yağmur kitlede bir parça dağılma yaşanmasına neden olsa da etkinliğin devam ettirilmesi emekçilerin alanda kalmasını sağladı. Yağmur altında çekilen halaylar kitleyi toparladı. Grup Kavel devrimci türkü ve marşlardan oluşan güçlü bir program sundu. Kürtçe ve Zazaca ezgilerin yer aldığı program boyunca alana coşku hakimdi. Toplam iki saat süren konserin aralarında İşçi Kültür Evleri ve Mamak İşçi Kültür Evleri Gençlik Komisyonu adına birer konuşma yapıldı. Konuşmalarda sermaye düzeninin şovenizm zehriyle işçi ve emekçileri kuşattığı bir süreçte “İşçilerin birliği, halkların kardeşliği” şiarını yükseltmenin önemi vurgulandı. Festivalin eşit, özgür, kardeşçe bir dünya mücadelesinde önemli bir mevzi olduğu ifade edildi. Konuşmanın sonunda “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganı coşkuyla atıldı. Gençlik komisyonu adına yapılan konuşmada ise gençler mücadeleye ve örgütlenmeye çağrıldı. Grup Kavel’in konseri Çav Bella marşı ile sona erdi.

Etkinlik “Yoksulluğa mahkum, yozlaşmaya teslim olmayacağız!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!” sloganlarının coşkuyla atılmasıyla sona erdi.


3. gün…

Festivalin 3. günü de başarıyla gerçekleşti. İki gün boyunca süren olumsuz hava koşullarına rağmen son gün festivale emekçilerin gösterdiği yoğun ilgi dikkat çekti.

Program açılış konuşmasıyla başladı. Ardından İzmir İşçi Kültür Sanat Evi’nden Kavel Müzik Grubu devrimci marşlardan ve kendi bestelerinden oluşan bir program sundu.

Daha sonra İzmir Çiğli İşçi Kültür Evi Sanat Evi Yürekli Şiir Topluluğu’nun şiir dramatizasyonu sahne aldı. Dinleti ilgiyle izlendi. Bu sırada atıştıran yağmur altında Mamak İşçi Kültür Evleri Tiyatro Topluluğu’nun su sorununu konu alan “kukla oyunu” sergilendi. Oyun beğeniyle izlendi. Daha sonra çocuklara yönelik yaz çalışmasının ürünlerinden Mamak İşçi Kültür Evleri’nin halkoyunu atölyesinin hazırladığı Urfa yöresinden kısa bir oyun sahnelendi. Halk oyunu gösterimi ilgiyle izlendi.

Yakamoz Müzik Grubu deyişlerden, halaylardan, türkülerden oluşan bir program sundu. Grup Yakamoz programına “kardeşliğin ve dostluğun olduğu bir yaşam için türkülerimizi söylüyoruz” sözleriyle başladı. Müzik programı halaylarla son buldu.

Mamak İşçi Kültür Evleri adına yapılan konuşmada ise şunlar söylendi:

“Yüreğinden dostluğu ve kardeşliği eksik etmeyen Mamaklı emekçiler festivalinize hoş geldiniz. Bu festival yalnızca bir şenlik değil Mamak’ta yoksulluğa ve yozlaşmaya karşı yakılmış bir direniş ateşidir. Kendi gücümüzün farkına varmaktan, kendi kurtuluşumuz için mücadeleye sarılmaktan başka kurtuluşumuz yok. Yoksulluğa ve yozlaşmaya karşı durmanın tek yolu devrim ve sosyalizm mücadelesine daha sıkı sarılmaktır. Devrimci kültür sanat çalışmalarına katılmak, sorunlarımız için yanyana gelmek bu kavgayı büyütmek anlamına gelmektedir. Gelin bu ateşi birlikte daha güçlü harlayalım!”

Konuşma sırasında “Yoksulluğa mahkum, yozlaşmaya teslim olmayacağız!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ye hiçbirimiz!” sloganları hep birlikte atıldı. Mamaklı işçi ve emekçiler yapılan çağrıya yanıtlarını coşkulu alkışlarla verdiler.

Konuşmanın ardından Mamak İşçi Kültür Evleri Şiir Topluluğu devrimci direniş geleneğini anlatan sinevizyon gösterimi eşliğinde şiirlerini sundu. Mamaklı emekçiler dinleti sırasında devrimci önderlerin görüntülerini ayakta alkışladılar.

Festivale mesaj gönderen Bir-Kar, Partizan ve DHP’nin mesajları okundu. Mamak İşçi Kültür Evi Gençlik Komisyonu’nun 1 Eylül’de düzenleyeceği etkinliğe çağrı yapıldı.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu adına yapılan konuşmada düzene karşı devrim safında yer almanın yakıcılığına değinildi. Denizler’in, Mahirler’in, İbrahim Kaypakkaya’nın açtıkları yoldan düzene karşı devrim davasında ilerlemenin, devrimci mücadelede ısrarın yaşamsal önemine vurgu yapıldı.

Ali Ekber Eren sahneye çıktığında saat 22.00 olmuştu. Olumsuz hava koşulları festival kapsamında hazırlanan etkinliklerin tümünün sergilenememesine neden oldu. Bu nedenle festivalin son günü program yoğun geçti. Ali Ekber Eren’in söylediği türküler ve devrimci marşlar büyük bir coşkuyla dinlendi.

Ali Ekber Eren yaptığı konuşmayla Mamaklı emekçileri ve Mamak İşçi Kültür Evleri çalışanlarını selamladı. “Şimdi İstanbul’da olmak vardı” şarkısından esinlenerek “Şimdi dostlar Ankara’da Hacı Bektaş-ı Veli Parkı’nda olmak vardı, burada bu etkinlikte sizlerle birlikte bu atmosferi paylaşmak vardı. Burada sizlerle birlikte demokrasi türkülerini söylemekten mutluluk duyuyorum” sözleriyle duygularını ifade etti.

Mamak Belediyesi’nde işten atılmaları gündemde olan inşaat işçilerinin sorunlarını festival kürsüsünden dile getirmelerinin ardından Kavel Müzik Grubu halaylarıyla sahnedeki yerini aldı. Omuz omuza çekilen halaylar sırasında “Yaşasın halkların kardeşliği!” ve “Yaşasın devrim ve sosyalizm!” sloganları atıldı. Kavel programını “Enternasyonal” marşıyla bitirdi. Ardından “Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!” ve “Yaşasın devrim ve sosyalizm!” sloganları atıldı.

Festival bir sonraki yıl gerçekleştirilecek kardeşlik sofrasında buluşma çağrısıyla sona erdi. Mamak 4. Kültür Sanat Festivali’ne üç gün boyunca toplam 5 bin Mamaklı işçi ve emekçi katıldı.

Kızıl Bayrak/Ankara


 

Sarıgazi Halk Festivali coşkuyla gerçekleşti!

Çeteleşme ve Yozlaşmaya Karşı Sarıgazi Halk Festivali 24-25-26 Ağustos tarihlerinde Sarıgazi Festival alanında gerçekleşti. 3 gün boyunca çeşitli paneller, tiyatro gösterimleri ve konserler düzenlendi. Festival bünyesinde “ulusal sorun”, “tecrit ve hapishaneler”, “yozlaşma ve çeteleşme” konulu paneller yapıldı.

Ulusal sorun gündemi ile ilgili gerçekleşen panelde çeşitli siyasetlerin temsilcileri konunun genel kapsamına ilişkin görüşlerini ifade ettiler. Genel olarak sorunun devrim sorunu olduğunu belirtmekle birlikte Kürt sorununun bugünkü durumuna ve bu çerçevedeki görevlere ilişkin farklı vurgular yaptılar.

Çeteleşme ve yozlaşma konulu panelde konuşmacılar çeteleşme ve yozlaşmanın emekçi semtlerde nasıl yaşandığını, kendi kurumlarının yürüttükleri mücadeleleri anlattılar.

Hapishaneler ve tecrit başlıklı panelde konuşmacılardan biri olan Av. Behiç Aşçı tecrit sorununun tam olarak çözülmemekle birlikte genelgenin önemli bir kazanım olduğunu dile getirdi. TUYAB adına yapılan konuşmada ise hapishanelerdeki uygulamalara ve devrimci tutsakların karşı karşıya kaldığı saldırılara değinildi, devrimci tutsaklarla dayanışmanın önemine işaret edildi. Mücadele Birliği temsilcisi Vefa Serdar ise 19 Aralık direnişini anlatarak cezaevlerinde sergilenen direnişin önemine vurgu yaptı.

Her bir panele 150 civarında katılım gerçekleşti. Panellerin ardından biri tecrit diğeri yozlaşma konulu iki tiyatro oyunu sergilendi.

Üç gün boyunca Grup Göç, Koma Sarya, Grup Vardiya, Grup Munzur, Nurettin Güleç, Hasan Sağlam, Grup Yorum’un aralarında olduğu birçok sanatçı ve müzik grubu sahneye çıktı. Ayrıca akşam programlarında kadın sorunu, sendikal mücadele ve emperyalizm başlıklı sunumlar gerçekleştirildi.

HÖC, ESP, Partizan, DHP, DHD, AKADER, Mücadele Birliği ve ODAK tarafından örgütlenen festivale binlerce emekçi katıldı. Devrimci standlara ilgi önceki senelere göre daha yoğun oldu.

Komünistler de üç gün boyunca açtıkları standla sınıfın devrimci partisinin sesini Sarıgazili emekçilere ulaştırdılar. Gazete ve kitap satışı gerçekleştirdiler. 1 Eylül gündemli bildiri dağıttılar.

Devrimci kurumlar tarafından örgütlenen böylesi bir festivalde kürsüden slogan atılmaması yönünde yapılan sürekli uyarılar dikkat çekti.

Kızıl Bayrak/Ümraniye