08 Eylül 2006 Sayı: 2006/35 (35)
  Kızıl Bayrak'tan
   Ankara’daki işbirlikçiler halka rağmen
Amerikancı tezkere’yi çıkarttılar!Emperyalist savaş taşeronluğuna karşı mücadeleyi büyütelim!
  Tüm Amerikancılar tezkerenin kabulu
için sıraya girdi
  Sendikalar ve tezkere
  Amerikancı tezkereye karşı binlerce kişi Ankara sokaklarındaydı
  5 Eylül tezkere karşıtı eylemlerden
1 Eylül eylemlerinden
AL-CO işçileri grev kırıcıların saldırısına uğradı
Basın-İş Genel Başkanı Kamil Kartal ile röportaj; Burjuvazinin attığı adımlara yanıt üretilmelidir
   Ticari Eğitime Karşı Gençlik Koordinasyonu 2. Toplantısı Sonuç
Bildirgesi… Emperyalist saldırganlığa ve
ticari eğitime karşı birleşik devrimci
mücadeleye! / Orta sayfa
  Emperyalizmin askeri, YÖK'ün kölesi olmayacağız!
  6-7 Eylül olayları ya da linç ve yağma kültürü!
  İsrail’in misket bombaları: Lübnanlı çocuklara ölüm tuzağı!
  Meksika’da hileli seçim karşıtı eylemler sürüyor
  Karşı devrimciler Venezüella seçimlerine hazırlanıyor
  Köln ve Düsseldorf’ta 1 Eylül eylemleri
  Örgütlenmenin önündeki engelleri aşacağız!
  Gençlik ve sınıf çalışması
  Asalak patronlardan hesap soralım!
  İsrail'in Lübnan saldırısı ve sonrası gelişmeler
  Emperyalist saldırganlık insanlığı ve doğayı yokediyor
  Titanik güvertesinde şezlong kapmaca 1
  İsrail: Amerika'nın Rottweiler'ı / Uri Avnery
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Gençlik ve sınıf çalışması

İnsanlığın kurtuluşunu proleter devrimle gelecek olan sosyalizmde gören biz genç komünistler, okul dönemi boyunca gençliği içinde bulunduğu apolitizmin etkisinden kurtarmak ve devrimci mücadeleye çekmek amacıyla çeşitli kampanyalar, etkinlikler ve eylemlilikler düzenledik. Tüm bu çalışmalarımız gençlik kurultayında birleşti.

Bu yoğun çalışmaların ardından gelen yaz döneminde ise, gerek ideolojik gerekse pratik alanda çalışmalarımız sürdü. Bunun somut örneği gençlik kampı oldu.

Yaz dönemi özelinde burada asıl değinmek istediğim, gençliğin sınıf çalışmasıdır. Sınıf çalışmasının bizler için yakıcı bir önemi vardır. Çünkü işçi sınıfıyla bütünleşmemiş bir komünist düşünülemez. Yaz dönemi gibi kısa bir süreçte gençliğin bir fabrikayı örgütlemesi ya da bir fabrikaya sendika getirmesi gibi uzun soluklu çalışmalar yapmasının olanaklı olmadığı ortadadır. Bu nedenle genç komünistlerin yaz döneminde işçi sınıfını yakından tanıması için atacağı ilk adım, gerek okul gerekse de ileriki dönemler için anlamlı olacaktır. İşçi sınıfının içine girmek, sorunları beraber yaşayıp gözlemlemek, dönemin sonunda genç komünistlere anlamlı bir deneyim sağlayacaktır.

Elbette işçi sınıfıyla bütünleşmek ve sınıf zemininden güç almak, kısa bir dönem içerisinde, üstelik öğrenci kimliğimizle, bizler için başlangıçta pek de kolay olmayacaktır.

İşçilerin bizlere kapılarını hemen açmaları, içinde bulundukları sömürü zincirinden dolayı mümkün değildir. Kaldı ki işyerinde patron tarafından sömürülen, kapitalizmin insan ruhunu kadavraya çevirdiği sosyal hayatta da sömürülmeye devam edilen işçinin yanındaki işçiye güveni kalmadığı günümüzde, işçilerin tabiriyle bir “muhallebi çocuğu”na hemen kapılarını açmalarını beklemek gerçekçi olmaz. Bu anlaşılır bir durumdur. Bizler bir işçinin sezonluk işçi-öğrencilerle yaşadığı olumsuz deneyimleri tahmin etmekte pek zorlanmayız.

Genç komünistlerin başlangıçta verdikleri kendini kabullendirme çabası süreç içinde sonuç verecektir. Çünkü işçiler bizleri devrimci kültürümüzü, samimiyetimizi ve bir işçi gibi disiplinli çalışmamızı gördükçe aralarına alacaklardır. O zaman bizler sadece mesai saatlerinde değil, hayatın her alanında onların yanında olacağız. Bölüşülen ekmeğin, fazla mesaide akan terin, patrona savrulan küfürlerin, gece vardiyasında söylenen türkülerin olduğu kadar; işçiler arası çekememezliğin, işten atılma korkusuyla sindirilmiş öfkenin, sınıf olma bilincinden yoksunluğun verdiği boşluğun bulunduğu işçi dünyasına girmeyi başarmak, olaylara bir işçi gözüyle bakabilmek, yorumlayabilme becerisini kazanmak yaz döneminde biz genç komünistlerin adımlarını sağlamlaştıracaktır.

Fabrikada işçilerle kurduğumuz arkadaşlığın daha sonraki zamanlarda da sürmesi işçilerin devrimcilere olan güvenini sağlamlaştıracaktır. Bu arkadaşlığın ve güvenin sınıf olma bilinciyle birleşmesi ve sonrasında bu bilincin eylemliliğe dönüşmesi zaman ve sabır işidir.

Biz genç komünistler tüm bunların bilinciyle hareket ettik ve yaz döneminin sonuna geldik. Yaz döneminde sınıf zemininde yürüttüğümüz faaliyetten aldığımız güçle ve daha emin adımlarla geleceğe yürüyoruz.

Tanya