Birçoğumuz küçük yaşlardan itibaren yaşam mücadelesine atıldı. Kimimiz okulunu yarım bıraktı, kimimiz okula dahi gidemedi. Fabrikaların yolunu tuttu. Çalışma koşulları bizleri robot gibi çalışan köleler haline getirdi. Emeğimiz azgınca sömürülürken bizlere reva görülen üç kuruşluk ücret en temel ihtiyaçlarımızı dahi karşılamaya yetmiyor. Uzun çalışma saatleri sonucunda sadece işten eve, evden işe gider olduk. İnsani olan herşeye yabancılaştık. Doğduğumuz günden itibaren bu düzenin çürümüş, yoz kültürüyle kuşatıldık. Duygularımız, düşüncelerimiz, inançlarımız hep bu düzenin eğitim sistemi, televizyonları, gazeteleri, kahvehaneleri vb. aracılığıyla şekillendi. Sistem bizlerin bencil, düşünmeyen, sorgulamayan, hakkını aramayan, toplumsal sorunlara duyarsız, sadece kendini düşünen bireyler haline gelmesini istiyor. Futbolla, televole kültürüyle beynimizi uyuşturmak istiyor. Çünkü kapitalizmin, yani sömürücü sistemin buna ihtiyacı var. Zenginliklerini katlamanın, sömürü çarklarını döndürmelerinin yolu biz emekçilerin daha fazla sömürülmesinden geçiyor. Sömürü ve yağmaya, hakların gaspı ve kölelik koşullarına karşı çıkmayalım diye beyinlerimizi uyuşturmak istiyorlar. Çürüyen kapitalist sistem kendisiyle birlikte biz işçi ve emekçileri de çürütmek istiyor.

Kölece çalışma koşullarına mahkum edilirken, en doğal ihtiyacımız olan kültür ve sanat faaliyeti üretken ellerimizden alınıp egemen sınıfın tekeline sunuluyor. Oysa ne biz onlardan daha az yetenekliyiz ne de onlar bizden daha fazla üretken. Fakat yapılan ayrım bu değil. Yapılan ayrım emek ile sermaye arasındadır. Bizler işçiyiz, emekçiyiz ve üretkeniz. Onlar ise patron, asalakça sırtımızdan geçinen sermayedarlardır. Bu koşulları değiştirmek ise tüm işçi ve emekçilerle omuz omuza mücadele etmekten, dayanışmayı örmekten, kapitalizmin yoz kültürüne karşı işçi sınıfının devrimci kültürünü yaratmaktan geçiyor.

İşçiler, emekçiler, gençler;

Düzenin yoz kültürüne, karanlık yarınlara karşı kurulan Şakirpaşa İşçi Kültür Evi'nin kuruluşunun 4. yılındayız. Yaklaşık 3 yıl önce devletin kapatma terörü ile karşılaşmıştık. Ancak Şakirpaşa İşçi Kültür Evi, kurulduğu günden itibaren devletin her türlü baskısına ve zoruna karşı direnmiş, mücadelesini bugünlere taşımış, yarınlara ışık olmuştur.

Şakirpaşa İşçi Kültür Evi işçi ve emekçilerin mücadelesine katkı sunmak amacıyla kuruldu. Dolayısıyla işçi ve emekçilere ait bir kurumdur. Onu bu bilinçle sahiplenmeli, çalışma ve etkinliklerine katılmalıyız.

4. yılımızda tüm işçi ve emekçileri Şakirpaşa İşçi Kültür Evi'nin kuruluş şenliğine bekliyoruz...

Şakirpaşa İşçi Kültür Evi

PROGRAM:

* Sunum

* Şakirpaşa İKE Halk Oyunları Ekibi

* Tiyatro

* Şakirpaşa İKE Müzik Topluluğu

Tarih: 29 Ocak ‘06 (Pazar)

Saat: 13:00

Yer: Beşevler Cd. Uçak Mh. 20. Sk No: 7

Tel: 429 51 82

-----------------------------------------------------------------------------------------

“İMF'ye değil halka bütçe!”

6 Ocak günü Eğitim-Sen Kayseri Şubesi %2.5'luk sözde zammı protesto etmek için basın açıklaması ve bordro yakma eylemi yaptı. Yaklaşık 100 emekçinin katıldığı basın açıklamasında “İMF'ye değil halka bütçe!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Sadaka değil toplu sözleşme!” sloganları atıldı.

BDSP/Kayseri

-------------------------------------------------------------------------------------------

Şakirpaşa İşçi Kültür Evi'nde film gösterimi

8 Ocak günü‘MEM Û ZİN' filminin gösterimini yaptık. Büyük bir ilgiyle izlenen film gösterimi sonrası mahalleli emekçilerden olumlu tepkiler aldık. Ayrıca film gösterimi etkinliklerimize araç-gereç noktasında katkı sunmak isteyen arkadaşlar oldu. Etkinliklerimiz ve diğer faaliyetlerimiz düzenli olarak sürüyor.

Şakirpaşa İşçi Kültür Evi çalışanları/Adana

-----------------------------------------------------------------------------------------

Sevda Aydın yalnız değildir!

Sevda Aydın'ın polis tarafından kaçırılarak tecavüze uğramasını protesto eden basın açıklamasını 5 Ocak günü İHD Kayseri Şubesi'nde gerçekleştirdik. BDSP ve EKB'nin birlikte örgütlediği basın açıklamasına 15 kişi katıldı. Basın açıklamasında Sevda Aydın'a yapılan bu saldırının aslında tüm devrimcilere dönük olduğu, bu saldırının ortak mücadeleyle püskürtülebileceği vurgulandı.

Ayrıca İşçi Kültür Evi Kadın Komisyonu olarak merkezi olarak yayınladığımız bildiriyi çoğaltarak çevremizdeki emekçilere ulaştırdık. Sevda Aydın'ın yalnız olmadığını göstermek için emekçilere İşçi Kültür Evi kartlarını vererek dayanışma mesajı yazmalarını istedik. Bu kartları İkitelli Ekin Sanat ve Kültür Merkezi'ne gönderdik.

Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye hayır!

Devrimci kültür-sanat faaliyeti engellenemez!

İşçi Kültür Evi/Kayseri