Uzun süren bir çalışma sürecinin ardından derneğimiz açıldı. Bir grup öncü işçi olarak başlattığımız ve yaklaşık 8-9 ay süren bu çalışma, bir işçi tabanına da ulaşmış durumda. 9 aylık süre boyunca elimizden geldiğince daha çok işçiye ulaşmak, daha fazla fabrika ve atölyeyle temas kurabilmek için azami bir çaba sarfettik. Bültenin 7. sayısını da çıkarmış bulunuyoruz. Bu 7 sayıyı çıkarmak demek; birçok işçiyle ilişkiye geçmek, fabrikalar/atölyelerle temas kurmak, dernek çalışmasını güçlendirmek demektir aynı zamanda. Semtlerde, servislerde ve fabrika çıkışlarında yaptığımız bülten dağıtımları derneğin geniş bir işçi kesimi içerisinde bilinmesini, duyulmasını sağladı.
Bu 9 aylık süre boyunca dernek çalışmasını güçlendirmek, işçi sınıfına derneği anlatmak ve onları dernek çatısı altında mücadeleye katılmaya çağırmak için çeşitli etkinlikler gerçekleştirdik. Birincisinde 20, ikincisinde 15 kişinin katıldığı bir piknik gerçekleştirdik. Ardından Sultanbeylide birincisinde 20, ikincisinde 70 kişinin katıldığı toplantı ve panel gerçekleştirdik. Ferhatpaşada 20 işçinin katıldığı toplantının ardından Yeniçamlıcada ilkinde 25, ikincisinde 30 kişinin katıldığı işçi toplantıları yaptık.
Dernek çalışması yürüttüğümüz süreçte bölgede birçok işçi hareketliliği yaşandı. OSBde Ünifil Elektronik, Vursan ve Philips işçileri hak arama mücadelesinde ileri bir adım attılar. Düşük ücretlere, fazla çalışmaya, sosyal hakların gaspına ve işten çıkarmalara dur diyebilmek için güçlerini birleştirip sektörlerindeki sendikalara üye oldular. Dernek çalışması çerçevesinde bölgemizdeki bu hareketlenmelere müdahalemiz sınırlı bir şekilde olabildi. Bu fabrikalarda çalışan arkadaşlarımızla görüşüp, bilgi alışverişinde bulunduk. Neler yapılması gerektiği üzerine onları bilgilendirip önerilerimizi sunduk.
Elbette dernek şu haliyle işlevini tam olarak yerine getirememektedir. Bunun nedeni dernek çalışmasının daha geniş bir işçi tabanına kavuşamaması, daha somut olarak derneğin fabrika ve atölyelerde taban örgütlerine yeterince yaslanamamasıdır. Dernek çalışmasını daha geniş bir işçi tabanına yaymanın yolu, tek tek biz işçilerin hak arama yolunu seçip bu çalışmayı sahiplenmemizden, yanımızdaki işçi arkadaşlarımızın sahiplenmesini de sağlamaktan geçmektedir. Bölgemizdeki birçok fabrikada bizim gibi dernek çalışması yürüten ikişer-üçer arkadaşımızın olduğunu düşünün. Dernek ancak böyle bir durumda gerçek işlevini yerine getirecek, anlamını böyle bir çalışma içinde bulacak, bölgedeki işçi hareketlenmelerine müdahale edecek ve haklarımızı kararlı bir şekilde savunacaktır.
Herşeye rağmen, artık yalnız değiliz! OSBde, İMESte, fabrikalarımızda, atölyelerimizde yalnız değiliz. Derneğimiz var artık. Biz işçiler derneğimizi sahiplendiğimiz oranda dernek vardır. Ancak o zaman dernek sorunlarımızın çözümü için mücadele edebilir ve OSB-İMESteki işçi hareketlenmelerinin merkezi olabilir.
Patronlar sınıfı, bizi savaşa çağırıyor! Elimizdeki tüm hakları gaspediyorlar. Ya patronların çıkarı için köle gibi çalışacağız ya da işçi sınıfı olarak mücadele edecek, bu gidişe dur diyeceğiz. Evet, bu bir sınıf savaşı! Kaybedecek hiçbir şeyimiz kalmadı, kalmıyor. Biz işçilere düşen sorumluluk, sermayenin savaş çağrısını kabul ederek mücadele saflarında yer almaktır. Şimdi görevimiz, haklarımızı kazanmak için elimizi taşın altına koymak, mücadeleyi yükseltmek için dernek çatısı altında örgütlenmek, derneğimize üye olmak ve işçi arkadaşlarımızı üye yapmaktır.
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Dernek haklarımızı savunacak...
Ben Varnasan Metalde çalışan bir işçiyim. Son yıllarda herkes gibi bizim de haklarımızın birçoğu elimizden alındı. Sigortalarımız bile kesik kesik yatırılıyor. Ve biz bunlara karşı hiçbir şey yapmıyoruz. Nedenini soracak olursanız; biz işçilerde birlik ve beraberlik yok. Ama biz birlik olsak, örgütlü olsak eminim ki bu sorunları çözebiliriz. Bizim dernek kurmamızın nedeni biraraya gelip kırıntı da olsa varolan haklarımızı korumak, yeni haklar kazanmaktır. Bir işçi arkadaşımız işyerinde sorun yaşadığında, haksızlığa uğradığında, dernek ona sahip çıkacaktır. Gelin hep beraber derneğimize sahip çıkalım. Onu büyütelim ve onunla sömürüye dur diyelim.
Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!
Biz milyonlarcayız, kazanacağız!
Ağır çalışma koşulları, yoğun sömürü, düşük ücretlere, sendikasız çalışmaya dur demek için bölgemizde bir dernek kuruldu. Hak alma mücadelemizde bir mevzi olacak OSB-İMES İşçileri Derneğini tüm coşkumla selamlıyorum. Ve inanıyorum ki bizler milyonlarcayız, kazanacağız.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
OSİM-DER çatısı altında birleşelim!
Ben OSBde çalışan bir içiyim. Yıllardır örgütlü patronlar tarafından haklarımız gaspediliyor. Eskiden bu gasp hep fiili ya da hukuk dışı oluyordu. Ancak hepimizin bildiği gibi yeni iş yasasıyla beraber artık saldırılara yasal bir kılıf uyduruldu. Eğer bizler haklarımızı geri almak istiyorsak, onlar gibi örgütlü olmamız gerekir. Yıllardır bizlerin böyle rahatça sömürülmesinin başlıca nedeni budur. Artık bu gidişe ve bu kaderciliğe dur demenin zamanı geldi de geçiyor bile.
Ben tüm işçi arkadaşları kederimize boyun eğmemeye, OSB ve İMES İşçileri Derneği çatısı altında birleşmeye ve mücadele etmeye çağırıyorum. Çünkü; biz birleştiğimizde yenilmez oluruz!
Dernek bizlere umut oldu
Bizler metal sektöründe çalışan işçileriz. OSİM-DERin kuruluşunu coşkuyla selamlıyor ve destekliyoruz. Hepimizin yaşadığı sorunlar hemen hemen aynı. Bir çoğumuz sigortasız, düşük ücrete uzun süreli çalıştırılıyoruz. Bunlara rağmen emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Eğer emeğimizin karşılığını almak ve daha iyi bir yaşam istiyorsak; örgütlü bir şekilde mücadele etmemiz gerekiyor. Sunjütte daha önceleri sendika varken, çalışma koşulları bir nebze iyiydi. İşçiler aralarındaki birliği, örgütlülüğü kaybedince sendika da gitti. Şu an çalışma koşulları yüzyıllar öncesi kölelik dönemi gibi. Buna benzer birçok yer sayılabilir. Bunun önüne geçebilmek için tüm arkadaşları örgütlenmeye ve bilinçlenmeye çağırıyoruz. OSB-İMESİşçileri Derneği bizim için umut oldu. Bu umudu hep beraber büyütelim.
İMESte örgütlü işçiler kazanacak!