Ekim Gencligi ARSIVKIZIL BAYRAK
 
Haziran 2003
Sayı: 61
 İçindekiler
  Ekim Gençliği'nden...
  Haklarımızı gaspettirmeyeceğiz, geleceğimizi savunacağız!
  Geride kalan bir yılın ardından...
  İşçi sınıfının şanlı 15-16 Haziran direnişi yol gösteriyor...
  "DTCF faşizme mezar olacak!"
  Eskişehir'de faşist saldırı...
  Meyhane değil, bilim ve kültür yuvası üniversite istiyoruz!
  Ankara'da liseli gençlik çalışmamızın bir yılı...
  Özelleştirme ve kölelik saldırısı boyutlandı!
  TÜSİAD'ın yeni oyunu: Eğitime doğrudan müdahale
  Irak yanıyor, Irak yağmalanıyor!.
  ABD'nin tarihsel suç dosyasından bazı örnekler
  Toplam Kalite Yönetimi
  GATS'a uyum sürüyor...
  Herşeye rağmen intifada sürüyor!
  "Galiba aslolan onur..."
  MGK'nın çetesi tetikte...
  Türk Solu çetesi ve son gelişmeler...
  Devlet güdümlü şovenist çetenin maskesini düşürmeye devam edeceğiz!
  Haziran'da ölümsüzleşenlerin anısına...
  İşçi sınıfının büyük komünist ozanı
  Bir "Nike" öyküsü....
  Thomas More ve "Ütopya"
  Bir roman...
  Gençlik gözaltında
  Okur mektupları



 
 
Üniversitesine sahip çıkan 600 öğrenci haykırdı...

“DTCF faşizme mezar olacak!”

DTCF’de idare-polis işbirliğiyle bilinçli bir provokasyon hayata geçirilmeye çalışıldı. 30 Mayıs’ta okula Mehter Takımı getireceği ve bir gösteri yapacağı öğrenilen faşist çetenin bu provokasyonuna karşı dekanlık günler öncesinden uyarıldı. Ama Çanakkale, Edirne ve Eskişehir’de olduğu gibi idare buna sessiz kaldı. Hatta yarı gizli yarı açık destek de verdi.

Faşistlerin etkinliğinin önüne geçilmemesi üzerine devrimci demokrat öğrenciler harekete geçerek okullarında böylesi bir kepazeliğe izin vermeyeceklerini bir gün önce yaptıkları şenlikte açıkladılar. Farklı okullardan destek vermeye gelen öğrencilerle birlikte sabah okula toplu giriş yapıldı. ÖGB ve polisin engellemeye çalışmasına rağmen yaklaşık 100 kişi okulun kapısından girdi. Orta Bahçe’de toplanan öğrencilere karşı polis harekete geçirildi. Ve okulun içinde tek tek sınıflara girilerek kimlik kontrolü yapılmak suretiyle dışarıdan gelen arkadaşlarımız çıkarıldı. Bunun ardından polis dışarıda barikat kurdu, dışarıdan girişleri engellemeye başladı, üst aramaları ve kimlik kontrolü ile öğrencilerin üzerinde terör estirdi.

İçeride ise Orta Bahçe’de toplanan öğrenciler burada bir forum örgütlediler. İçeriye giren çevik kuvvet ekipleri, Orta Bahçe ile gösterinin yapılacağı Arka Bahçe’yi barikat kurarak birbirinden ayırdı. Evet, bir okulun iki bölümü, üstelik birbirinden on adım uzaklıktaki iki bölümü, polis barikatı ile ayrılmıştı. Bundan sonra okulda iki ayrı görüntü ortaya çıktı. Bir yanda bir avuç faşist ve dışarıdan gelmiş çete mensuplarının ırkçı şarkılar eşliğinde süren rezil töreni ve bir yandan okullarını, geleceklerini ve insanlığın onurunu savunmak için toplanan yaklaşık 150 öğrencinin geleceği haykıran marşları, türküleri, halayları ve konuşmaları. Faşist müziklere tören yürüyüşü ile eşlik eden polisler, olayları baştan beri planlayan dekanın odasının camına yansıyan sııtan suratı.

Ancak tüm bunlara gerekli yanıt verilmekte gecikilmedi. Gün boyunca polis barikatının önünden ayrılmayan öğrenciler saat beşte okuldan toplu çıkış yaptılar. Buna gün boyunca dışarıda bekleyen, arkadaşlarını yalnız bırakmayan diğer okulların öğrencilerinin de eklenmesiyle, yaklaşık 600 kişilik bir kitle Mithatpaşa yönünden önce Sakarya’ya buradan da Yüksel’e yürüdü.

Yol boyunca son derece gür bir biçimde “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Dil-Tarih faşizme mezar olacak!”, “Faşizmi döktüğü kanda boğacağız!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “YÖK, polis, medya; bu abluka dağıtılacak!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!” vb. sloganlar atıldı. Kitlenin öfkesi görülmeye değerdi. Yürüyüşte Ekim Gençliği imzalı dövizler de dikkat çekiyordu.

Yüksel Caddesi’nde Ekim Gençliği’nden bir arkadaşın yaptığı basın açıklamasıyla, gençliğin emperyalist işgal ve YÖK yasa tasarısı karşısında hiçbir dönem susmadığı, bundan sonra da susmayacağı vurgulandı. Son dönem okullarda devletin yüksek katlarında planlanan gerginlikler ve saldırıların arkasında gençliği susturma ihtiyacının yattığına, fakat düzenin bunu hiçbir dönem başaramayacağına işaret edildi. ADKF’den ülkücü faşistlere kadar her türlü çeteleşmenin önüne geçileceği, bu provokasyonların karşısında barikatın hazır olduğu söylendi ve “Faşizme geçit yok!” sloganıyla eylem bitirildi.

Bundan sonra da ne DTCF’de, ne de diğer okullarda faşist örgütlenmelere ve gizli hesaplara izin vermeyeceğiz!

Ekim Gençliği/Ankara



DTCF’de alternatif şenlik

Okulların kapanmasının yaklaştığı şu günlerde üniversitelerde kapanış şenlikleri yapılmaya başlandı. Bunların bir kısmı rektörlüklerin çeşitli sermaye kuruluşlarının sponsorluğunda yaptığı ve her türlü yoz ortamın ve rezil ilişkinin serbestçe gözlemlenebildiği şenlikler oldu. Devrimci ve ilerici öğrencilerin gelenekselleştirdiği alternatif şenlik anlayışının da yer yer içi boşaltılarak sadece birer eğlenceye dönüştürüldüğüne tanık olduk.

Tüm bunların karşısında alternatif şenlik anlayışını yaşatmak ve gelenekselleştirmek amacıyla DTCF’de 29 Mayıs tarihinde bir şenlik örgütledik. Ekim Gençliği, Ankara Gençlik Derneği, Özgür Eğitim Platformu’nun birlikte düzenlediği şenlik Orta Bahçe’de gerçekleştirildi. Gün boyunca yüzlerce öğrencinin katıldığı şenliğin en kalabalık anlarında sayı 2 binin üzerine çıkıyordu.

İdil Can Tiyatro Grubu, Grup YÖN, Medine Kaplan, Grup Son Anka, Can Şenliği Oyuncuları ve Grup Yorum’un katıldığı şenlik son derece coşkulu bir havada geçti.

Ekim Gençliği/DTCF