5 Mayıs 2016
Sayı: KB 2016/17

Devrimci sınıf hareketi için ileri!
Kazanan Taksim iradesidir!
Birleşik, devrimci sınıf hareketi ihtiyacı
Abluka ve saldırılara karşı 1 Mayıs’ta Taksim ısrarı
Ankara, İzmir ve Bakırköy'de 1 Mayıs
Kayseri ve Adana’da 1 Mayıs’a saldırı
“Faşist saldırıların panzehiri devrimci sınıf mücadelesidir!”
1 Mayıs coşkusu dört bir yanda
Taksim-Bakırköy ayrışması, devrim-düzen ayrışmasıdır!
Adana 1 Mayıs'ı üzerine
"Direnişimizin sesini 1 Mayıs’a taşıdık"
Kocaeli 1 Mayıs’ından işçi ve emekçilere mesajlar
Avrupa’da 1 Mayıs eylemlerinden...
Avrupa’da 1 Mayıs
Asya kıtasında 1 Mayıs
Göçler, mülteciler, sorunlar ve sorumlular - 1
Özgürlüğü uğruna direnen halklar teslim alınamaz!
Kirli savaş politikalarının bedelini halklar ödüyor!
Denizler’in cüreti yol göstermeye devam ediyor!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kirli savaş politikalarının bedelini halklar ödüyor!

 

Kilis’e füze düşmeye devam ediyor. Suriye’de IŞİD’in kontrolünde olan bölgelerden gelen bu füzeler, roket mermileri ile Kilis halkı tam bir savaş ortamında yaşıyor. Suriye toprakları emperyalistlerin ve Türk sermaye devletinin savaş politikaları nedeniyle yerle bir edilirken, sınırda yaşayan halklar bu kirli savaşın bedelini canlarıyla ödemeye devam ediyor.

Resmi rakamlara göre Ocak’tan beri 20 kişinin yaşamını yitirdiği ifade ediliyor. Ancak ölü sayısının gizlendiği belirtiliyor. Ölümlerin yanı sıra Kilis’te 2 bin 500 öğrencinin eğitimine ara vermek zorunda kaldığı ifade ediliyor. Roketlerin düştüğü alanlara sağlık ekipleri dışında hiçbir güvenlik gücünün gitmediği, devletin atılan roketlerden haberdar olduğu, roket atılmadan önce IŞİD’in uyardığı ve buna rağmen hiçbir önlemin alınmadığı iddia ediliyor.

Göçlerin başladığı, halkın korku ve acı içinde bırakıldığı Kilis’te Vali ise tam bir pişkinlik örneği sergiliyor. Yaptığı trajikomik açıklamalarda Vali, atılan füzelerle ilgili “Süpermen değilim roketleri havada yakalayamam” ya da “yerçekimi var, tabii ki füzeler düşecek” diyebiliyor. Cumhurbaşkanı sözcüsü ise füzelerle ilgili bir soruya “ yanlışlıkla düşmüş olabilir” diye cevap verebiliyor.

Halkın yaşadığı acılarla dalga geçercesine ilgilenen devlet erkânı ise, IŞİD’e karşı almadığı güvenliği Kilis halkına karşı alarak yapılan eylemleri yasaklıyor, sokağa çıkanları TOMA’larla, gazlarla susturmak istiyor.

Suriye’ye yönelik emperyalist politikaları gerici çeteler eliyle destekleyen, yaşanan savaşı körükleyen Türk sermaye devletinin Kilis sınırında gerici IŞİD çetelerine rahat geçiş imkânları verdiği biliniyor. Şimdi de Kilis halkının yaşadığı acılar Suriye sınırında bir “tampon bölge” hayalinin yeni bir gerekçesi yapılmak isteniyor. Öte yandan Davutoğlu; “Çukur kazanlar, şehirlerimizi harabeye çevirenlerle Kilis’e atılan bombaların sahipleri aynı odaklardır” diyerek bilinçleri bulandırmaya, IŞİD’e olan tepkileri Kürt halkına yöneltmeye çalışıyor.

Kilis’te halka yönelik roket saldırıları devam ederken, her gün yeni ölüm haberleri geliyorken devletin derdi kirli savaş politikalarını tüm bölgeye yaymaktır. Bir yandan Suriye’ye yönelik kışkırtıcı savaş politikasına devam etmekte, gerici çeteleri beslemekte öte yandan Kürt halkına karşı yürüttüğü imha savaşını ve Rojava Kürtlerinin kazanımlarına olan hazımsızlığını sürdürmektedir.

Hatırlanırsa ses kayıtları basına düşen Hakan Fidan’ın Suriye’deki savaşı kışkırtmak için ‘gerekirse iki füze fırlatırız’ sözleri devletin savaş politikalarını yaşama geçirmek için neler yapabileceklerini özetlemekteydi.

Tüm bunlar sermaye devletinin bölge halklarına yönelik ne denli büyük bir tehdit olduğunu göstermektedir. Bu saldırgan savaş politikalarına karşı bölge halklarıyla dayanışma içinde olarak, halkların kardeşliği mücadelesini büyüterek yanıt verilmelidir.

 

 

 

 

IŞİD, Kilis’e saldırmaya devam ediyor

 

Dinci-gerici iktidarın besleyip kolladığı IŞİD çetesi, Suriye’de kontrol altında tuttuğu bölgeden Kilis’e roketli saldırılarını sürdürüyor.

29 Nisan sabahı saat 06.00 sularında peş peşe ateşlenen iki roket Kilis-Öncüpınar Karayolu yakınlarındaki bağ evlerinin bulunduğu bölgedeki boş araziye düştü.

Roket saldırısında ölen ya da yaralanan olmazken, ilk patlamanın ardından olay yerinde inceleme yapıldığı sırada ikinci roket düştü.

Ertesi gün de Bab bölgesinden ateşlenen roketatar mermisi Öncüpınar Mahallesi’ndeki bir sebze bahçesine düştü. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı.

1 Mayıs günü de IŞİD saldırıları devam etti. Sabah saat 07.00 sularında atılan ilk Katyuşa roketatar mermisi Şehit Sakıp Mahallesi’nde araçların park edildiği alana düştü. Patlamada 8 araçla çevredeki ev ve işyerleri zarar gördü.

İkinci patlama ise İbrahim Karaoğlanoğlu Mahallesi Çukur Sokak’ta meydana geldi. Sokaktaki bir evin yanına isabet ederek patlayan Katyuşa roketatar mermisi evlerde hasar oluşturdu ve 4 kişinin yaralanmasına neden oldu. Yaralılar, olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Kilis devlet Hastanesi’ne götürüldü.

2 Mayıs günü Kilis’in Kazım Karabekir Mahallesi’ne iki Katyuşa roketatar mermisi daha atıldı. Oluşan patlama nedeniyle 1 kişi öldü, 2 kişi yaralandı. Ayrıca 24 Nisan Pazar akşamı Suriye’den atılan ve Demirciler Mahallesi’ne düşen katyuşa roketatar mermisi nedeniyle yaralanan ve Kilis Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan İsmail Ufak, 2 Mayıs sabahı doktorların tüm müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.

Saldırıların sürdüğü 3 Mayıs günü de Molla Hamit Mahallesi’nde infilak eden roket mermileri nedeniyle yaralananlar oldu.

 

 

 

 

Cinayeti izleyen istihbaratçıların görüntülerine ulaşıldı

 

Dink cinayeti sırasında bölgede bulunan, keşif yapan ve Samast’ı izleyen jandarma istihbaratına bağlı 6 kişinin görüntülerine de ulaşıldı.

Dink’in katledilmesine ilişkin yürütülen soruşturmada, telefon sinyallerinin geldiği konumu gösteren HTS kayıtlarına göre, jandarma istihbarat görevlisi 6 kişinin katil Samast’ı adım adım takip ettiği, cinayet sırasında da Agos bölgesinde olduğu ortaya çıkmıştı.

Ancak buna uygun bölgedeki kamera görüntülerine ulaşılamamış, görüntülerin kaybolduğu ileri sürülmüştü. Son olarak, HTS kayıtlarına göre cinayet sırasında bölgede bulunan 6 istihbaratçının kamera görüntüleri de ortaya çıktı.

Agos Gazetesi ve çevresindeki kamera kayıtlarının tekrar incelendiği belirtilirken istihbaratçı 1 yüzbaşı ve 5 astsubayın görüntülerine ulaşıldı.

Görüntüler ve HTS kayıtları doğrultusunda cinayetten bir gün önce 6 istihbaratçının Şişli’de bulundukları, cinayet günü de istihbaratçıların bölgeye gelerek katil Samast’ı adım adım izledikleri ortaya çıktı.

Görüntülere göre jandarma istihbaratçılar cinayetten 2 saat önce Şişli’ye gelerek 1 saat kadar Halaskargazi Caddesi ve Şafak Sokak’ta vakit geçiriyor, adeta keşif yapıyor. Samast bölgeye geldikten sonra cinayeti işleyene kadar takibi sürdüren jandarma istihbaratçılar cinayetin ardından da bir süre daha takibe devam ediyor.

 
§