20 Haziran 2014
Sayi: KB 2014/25

IŞİD ve kapitalist/emperyalist gericilik
İşçi eylemleri
uykularını kaçırıyor!
Maden işçisinin karnı AKP’nin yalanlarına tok!
Çelik, Kürtler’in Irak’ta ayrılma hakkı olduğunu söyledi
Temeli bozuk olanların ‘çatı’ arayışı
Sömürü “kader” değil
İbrahim’i binlerce kişi uğurladı
Kaybolan eylemcinin cenazesi bulundu
AKP özelleştirmeyle beslenmeye devam ediyor
Soma’da maden işçilerinin eylemleri sürüyor

Yatağan işçileri
yol kapatarak uyardı!

Türk-İş’ten özelleştirmelere karşı eylemler

“Sonuna kadar direnmeye devam edeceğiz!”

DİSK Genişletilmiş Başkanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi üzerine
Greif işgali DİSK’in içerisindeki Türk-İş’i ortaya çıkardı
“İşçinin taşerona isyanı: Greif direnişi dersleri”
Derby’den Greif’e:
İşgal, grev, direniş!
BDSP’den coşkulu
15-16 Haziran yürüyüşü!
Savaş ve devrim diyalektiği - A. Eren
“Devrimci Gençlik Birliği’nin temellerini inşa etmek için...”
Kamp hazırlıkları sürüyor!
Ankara DLB’den
coşkulu etkinlik!
Çocuk istismarı- 3
Açlık Kralı mısın, açlık oyunlarında mısın? - T. Kor
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Soma’da maden işçilerinin
eylemleri sürüyor

 

14 Haziran’da Soma’da maden işçileri ve yakınları yeni katliamlar yaşanmasın diye eylem yaptılar. Torba yasa kapsamında madencilere dair göstermelik düzenlemeler yapılmasını, taşeronluk köleliğinin güçlendirilmesini protesto etmek için Soma Kaymakamlığı’na yüründü.

Eylem başladığında çevik kuvvet kasklarını takarak işçilerin önüne barikat kurdu. Kitlenin kararlı duruşu karşısında polis kitleye saldırdı.

Kitlenin dağılmaması ve yürüme iradesi üzerine polis geri adım atarak barikatı açtı. Soma Kaymakamı işçileri durdurmak için devreye girerken kitleden konuşmaya tepki gösterildi. Konuşmanın kandırma çabası olduğunu ifade eden işçiler kaymakamı protesto etti.

Konuşmanın ardından işçiler ana caddeye doğru yürüyüşe devam etti. Yolu kapatmamaları için polis kitlenin yanında tek sıra yürümeye başladı. Yüzlerce işçinin yürüyüşü sırasında polisin yer yer “yolu kapattıkları” gerekçesiyle kitleyi taciz etmesiyle kısa süreli arbedeler yaşandı.

İşçiler ana caddede yolu kapatarak işçi servislerini durdurdu. İşçiler diğer işçileri de eyleme katılmaya çağırdı. Durmayan servislere tepki gösterildi.

Servislerden inen işçilerle daha da kalabalıklaşan kitle, Soma Meydanı’na yürüdü. Soma Meydanı’nda katliamda hayatını kaybedenler için saygı duruşunda bulunuldu.

Soma Kaymakamı Bahattin Atçı, madencilere haklarını aktaran, madene zorla indirilemeyeceklerini söyleyen avukata “provokasyon yapma” dedi. Kaymakam Atçı’nın avukatı hedef alan söylemi üzerine işçiler yuhalayarak protesto edince kaymakam alandan uzaklaştı. Eylem sonunda işçiler komisyon kurarak DİSK’le birlikte görüşme kararı aldı.

İşçiler maaşları için eylemde

17 Haziran günü maden işçileri ölüm ocaklarında çalışma dayatması sürerken söz verilen maaşların yatırılmaması karşısında yine eylem yaptılar. İşçiler sabah Soma Hükümet Konağı önünde oturma eylemine başladı.

İşçilerin eylemi sürerken Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.’nin yetkilisi ise, maaş ödeme çalışmalarının halen ‘devam ettiğini’, şirketin hesaplarına mahkemece konulan tedbir kararlarının bu ödemeyi geciktirdiğini ancak kısa sürede maaşlarla ilgili resmi açıklama yapacaklarını iddia etti.

Aynı yetkili, tam mesaiye göre yatırmayı planladıkları maaşların ödenmesi için yasal olarak son günün 20 Haziran olduğunu, bu süreye kadar da sorunu halledebileceklerini savundu.

Soma’da başlayan oturma eylemine sivil ve resmi polislerin saldırısı ve Soma Kaymakamı’nın ikna çabası sonucu eylemci işçiler kaymakamlık binasına gitmeye karar vererek kaymakamlık binasına geçtiler.

İşçiler Soma Kaymakamı Atçı’ın ardından Manisa Valisi Erdoğan Bektaş’la da görüştü. Sermaye devleti temsilclierinin oyalamaya dönük açıklamaları dışında somut hiçbir şey ortaya koymaması üzerine görüşmeyi bitiren işçiler yeniden yürüyüşe geçti.

Madenci Heykeli önüne dönen işçilerin önünü çevik kuvvet polisi Atatürk Caddesi üzerinde kesti. İşçiler oturma eylemine başlayarak polisin tutumunu protesto etti. Sonrasında işçiler ertesi gün eylemi devam ettirme kararı alarak bekleyişlerini sonlandırdılar.

18 Haziran’da ücretler için başlatılan eylem devam etti. Soma Holding’e ait üç maden ocağında çalışan işçiler polis tehditlerine rağmen kaymakamlık önünde taleplerinin yer aldığı bir pankart açarak eylemlerini sürdürdüler.

Türkiye Maden İş üyeleri AKP’ye yürüdü

Türkiye Maden İşçileri Sendikası Ege Bölgesi Şubesi önünde toplanan sendika üyeleri, kaymakamlık önündeki eylemin sonlandırılmasının ardından slogan ve alkışlarla buradan Nazım Usuloğlu Caddesi üzerinde bulunan AKP İlçe Binası’na kadar yürüdü. Eylemcilerin önü AKP İlçe Binası’na varmadan polis tarafından kesildi ve geçmelerine izin verilmedi. Burada basın açıklamasını okuyan Türkiye Maden İşçileri Sendikası Ege Bölgesi Şube Başkanı Ali Gökmen, özelleştirme saldırılarını teşhir etti. Basın açıklamasının ardından, maden işçileri tekrar sloganlar atarak sendika binasına döndü.

Kızıl Bayrak / Soma

 

 

 

 

KOÜ’de direniş sürüyor

 

İşten atılan beş işçinin işe iade istemiyle başlattığı, direnen işçilere kalem götürdüğü için işten atılan bir işçi ile birlikte işten atılma sayısının 6’ya ulaştığı KOÜ direnişi iki haftayı geride bıraktı.

Direnişin başladığı ilk günlerde ÖGB’nin saldırısı ile iki kez işçilerin pankartları sökülmüş, hastane yönetimi tarafından el konulmuştu. Bu duruma karşı işçiler de çalışan arkadaşlarıyla birlik olup direniş alanına KOÜ logolu bezlere taleplerini, sloganlarını yazıp direniş alanlarına asmışlardı.

Bir süredir sloganların, taleplerin yazılı olduğu bezler direniş alanında duruyordu. 17 Haziran’da hastane yönetimi “Vali geliyor”, “Kirli bir görüntü oluşturuyor” argümanlarıyla bez pankartların indirilmesi için ÖGB’leri işçilerin üzerine saldı.

ÖGB ile karşı karşıya gelen işçi temsilcilerinden Selçuk Öztürk; sloganlar ve talepler yazılı bezlerin indirilmesini isteyen ÖGB’lere: “Aldığınız pankartlarımızı geri verin öyle indirelim, eğer bu bez parçalarını da alırsanız biz de duvarlara, camlara taleplerimizi, sloganlarımızı yazarız o zaman ne yapacaksanız bakalım” dedi.

Hastane yönetimi geri adım atmak zorunda kalarak işçilerin pankartını geri verdi. İşçiler de bez pankartları indirdiler ancak hastane yönetimine geri vermediler.

Greif ve Feniş direnişçileri ile BDSP’liler direnişin 14. Gününde (17 Haziran) sağlık işçilerinin yanındaydı.

Gün içinde yapılan eylemde basın açıklaması yapan Kani Beko, açıklamanın ardından rektörlükten randevu talep etti. Ancak rektörün yerinde olmaması nedeniyle görüşmenin haftaya yapılacağı bilgisini verdi. Basın açıklamasından kısa bir süre sonra bir ÖGB ve ÖGB şefi direniş alanına gelip işten atılan işçilere hastanedeki dolaplarını boşaltmalarını, eğer boşaltmazlarsa kırılıp boşaltılacağını, ayrıca atılan altı işçinin başta tuvalet olmak üzere katlara giriş çıkış yapamayacağını söyledi. İşçiler buna karşın “hastanenin halkın olduğu, kapatılamayacağını” ifade edip yazılı belge istediler. Daha sonra dolaplarının patlatılacağını öğrenen işçiler hastaneye girip eşyalarını aldılar.

Kızıl Bayrak / Kocaeli

 

 

 

 

Kilis Tabip Odası’ndan
taşeron protestosu

 

Kilis’te taşeronlaştırmayı protesto etmek için hekimler tarafından 13 Haziran’da basın açıklaması yapıldı.

Balıklı Parkı’nda öğle saatlerinde biraraya gelen sağlık emekçileri taşeronlaştırmanın sonucu yaşanan ölümleri protesto etti.

Soma Katliamı’nda yaşanan işçi ölümlerini hatırlatan Kilis Tabipler Odası Başkanı Hamza Ağca şunları söyledi: “Bir kez daha gördük, sermayenin sınırsız kazanç hırsı, işçilerin kanıyla, canıyla palazlanıyor. Bir kez daha gördük, sınırsız kâr hırsı taşeron düzeniyle katmerleşiyor.”

 
§