14 Eylül 2007 Sayı: 2007/36(36)

  Kızıl Bayrak'tan
   İşçi sınıfı taban örgütlülüğüne dayalı
militan mücadeleye hazırlanmalıdır!
  Abdullah Gül’ün Kürt illeri gezisi üzerine...
Kürt halkına yönelik saldırılar yoğunlaşıyor…
İlerici-devrimci sendika ve kurumlardan tersane işçilerine destek çağrısı:
Tersane işçileri GİSBİR’e yürüdü...
İş cinayetlerine karşı
tek seçenek mücadele!
  DİSK yeniden “Budak”lanıyor!
  Petrol-İş Genel Kurulu...
  İşçi-emekçi hareketinden...
  Liberal sol için bir pusula ya da islami
demokratik faşizmin işçi sınıfı ile imtihanı/III /
Yüksel Akkaya
  Tersane havzasında mücadelenin ve örgütlenmenin imkanları üzerine
  Termik santral ölüm demektir!
  İstanbul Kent Sempozyumu sekreterlerinden Mücella Yapıcı ile konuştuk...
  Siyonist haydutlar Suriye’yi taciz ediyor!
  Dünyadan...
  Jose Maria Sison’la dayanışmayı yükseltelim!
  Bültenlerden..
  Kadını mahrem ve namahrem kılanlar
heykeldeki çıplaklıktan elbette utanacaktır!
  Ruhi Su: Ezilenlerin gür sesi
  Musa Anter’i ölümünün 15. yılında saygıyla anıyoruz...
  İşgal altındaki topraklarda
kadın olmak!..
  Gülsuyu’nda coşkulu festival!
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Jose Maria Sison’la dayanışmayı yükseltelim!

Filipinler Komünist Partisi’nin kurucusu ve Halkların Uluslararası Mücadele Ligi’nin (ILPS) başkanı Jose Maria Sison’un tutsaklık durumu devam ediyor.

J. M. Sison, iki eski partilinin öldürülmesi suçlaması ile tutuklanmış bulunuyor. Bu, tümüyle asılsız ve keyfi bir suçlamadır. J. M. Sison’un avukatlarının ve onunla dayanışma içinde olan kurumların yaptıkları açıklamaya göre, Jose Maria Sison hakkında 2006 yılında Filipinler Yüksek Mahkemesi’de görülen bir dava açılmış, ancak tüm iddiaların ve buna dayanak yapılan tüm delillerin asılsızlığı ortaya çıkmış, dolayısıyla dava düşmüştür. Daha önemlisi, söz konusu mahkemenin, bu delillerin bir daha kullanılmaması ve benzer bir suçlamanın bir daha yapılmaması yönünde bir karar vermesi olmuştur.

Şüphesiz ki Hollanda devleti bu yargılamadan da, bu karardan da haberdardır. Fakat buna rağmen, bu aynı suçlama ile J. Maria Sison’u tutuklamakta sakınca görmemiştir. Bunda şaşılacak bir şey yoktur. Zira emperyalizm, tüm diğer özelliklerinin yanı sıra, aynı zamanda uluslararası korsanlık demektir. Hollanda devleti de, J. M. Sison’a dönük bu saldırı ile bunun yeni bir örneğini sergilemiştir.

Avukatlarının ve dayanışmacı kurumların yaptıkları yeni açıklamalara göre, J. M. Sison’un, daha önce 15 gün olarak açıklanan gözaltı-tutsaklık süresinin 90 güne çıkarılacağı belirtilmektedir. Yargılamanın iki yıl sürebileceği ise, bir başka ihtimal olarak ileri sürülmektedir. Dikkate değer bir başka bilgi ve gelişme de, ABD’nin büyükelçiliği aracılığıyla, bu yargılamada Hollanda devletine aktif biçimde yardımcı olacağını bildirmiş olmasıdır.

J. Maria Sison’u yargılayacak olan mahkeme, savaş suçları gibi, uluslararası nitelikte suçları işleyenleri yargılamakla görevli bir mahkemedir. Halihazırda tutsak bulunduğu cezaevi de, bu tür suçları işleyenlerin konulduğu bir cezaevidir. Hollanda devleti J. Maria Sison’u bir “savaş suçlusu” olarak yargılamak istemektedir.

Bütün bunlar, J. Maria Sison’a yönelik saldırının sanıldığından da ciddi bir saldırı olduğunu göstermektedir. Tam da bu nedenle, tüm ilerici ve devrimci güçler, başta ABD olmak üzere emperyalizmin ve uluslararası her türden gericiliğin, özünde dünyanın ezilen mazlum halklarına, onların devrim ve kurtuluş mücadelelerine yönelik olan bu tümüyle haksız ve gerici saldırısına karşı derhal harekete geçmelidirler.

İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu olarak, bu haksız, gerici ve korsanca saldırıya karşı, J. M. Sison ve Filipin halkı ile tam dayanışma içinde olduğumuzu ilan ediyor, tüm ilerici ve devrimci güçleri J. M. Sison’la eylemli dayanışmaya çağırıyoruz.

Jose Maria Sison’a özgürlük!

J. M. Sison derhal serbest bırakılsın ve kendisine koşulsuz oturum hakkı verilsin!

Yaşasın enternasyonal dayanışma!

BİR-KAR

(İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu)


Jose Maria Sison’a özgürlük!

Halkların Uluslararası Mücadele Ligi (ILPS) Başkanı ve Filipinler Komünist Partisi’nin kurucusu Jose Maris Sison’un Hollanda devleti tarafından “terörizmi desteklediği” gerekçesiyle tutuklanması nedeniyle İstanbul’da İstiklal Caddesi üzerinde bulunan Hollanda Konsolosluğu önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. 8 Eylül günü gerçekleşen açıklamaya ILPS Türkiye Seksiyonu’nun yanı sıra BDSP, ESP, Odak, TUYAB, YDİ Çağrı, İstanbul Halkevleri, DHP ve Devrimci Hareket katıldı.

“Jose Maria Sison’a özgürlük!/Freedom For J. M. Sison!” yazılı pankartın açıldığı eylemde, “Jose Maria Sison’a özgürlük!”, “Jose Maria terörist değildir!”, “Halkların mücadelesi terörizm değildir!”, “Jose Maria yalnız değildir!” dövizleri ile Sison’un fotoğrafları taşındı.

Basın metni okunmadan önce eylemin neden yapıldığını anlatan kısa bir konuşma yapıldı. Basın metninde ise Sison’un tutuklanma süreci ve Hollanda devletinin saldırıları anlatıldı. “Sison, Ağustos 2002’den itibaren ‘terörizmi destekleyen şahıs’ tabiriyle ABD ve Avrupa Birliği’nin terör listesine alınmıştı. Avrupa Birliği Konseyi bu kararı hiçbir somut belge sunmadan almıştı. Buna rağmen Sison’un Avrupa Birliği’nin hiçbir ülkesinde yargılanması ve tutuklanması söz konusu değildi. Konsey bu kararı destekleyebilecek başka gerekçeler de gösterememekteydi. Aynı zamanda, bu karar alınırken savunma hakkı, davanın yasalara uygun yürütülmesi ve suçsuzluk olasılığı gibi bazı temel insani ve hukuki haklar es geçilmişti. Yine de listeye alınması sonucu Sison’un ve eşinin banka hesapları dondurulmuş ve ödenekleri kesilmiş, serbest seyahat hakkı kısıtlanmıştı” denildi.

Açıklamada Sison’un bir röportajda söylediği, “Ben terörist değilim. Ulusal bağımsızlık, demokrasi ve sosyalizm için mücadele veren, halkların yararına olacak tüm ilkeleri ve eylemleri desteklerim. Ben ülkesini seven bir Filipinli ve enternasyonal bir proleterim, ‘terörist’ değilim. Komünistler terörist değildir” sözlerine yer verildi.

Açıklama Sison’un derhal serbest bırakılması ve Sison’a yönelik tüm baskıların son bulması talepleri ile bitildi. 35 kişinin katıldığı eylemde “Filipin halkı yalnız değildir!”, “Komplolar sökmedi, sökmeyecek!”, “Kahrolsun emperyalizm, yaşasın mücadele!”, “Sison serbest bırakılsın!”, “Kahrolsun emperyalizm, yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak/İstanbul


Hamburg’da tutsaklara özgürlük yürüyüşü!

Avrupa’nın birçok ülkesinde sığınma başvurusunda bulunan politik kişiler, iade istemli tutuklama terörüne maruz kalmıştır. Bunlardan ilki 29 Mayıs 2007’de İspanya’nın Malorca Adası’nda Binali Yıldırım’ın tutuklanmasıdır. Arkasından Almanya’nın Köln kentinde 19 Haziran 2007’de Binali Soydan tutuklanmıştır. Son olarak Filipinler Komünist Partisi’nin kurucusu Jose Maria Sison’un 28 Ağustos 2007’de tutuklanmıştır.

Tutuklama terörüne karşı Hamburg’daki demokratik kurumlar (Karawana, İran Sosyalist Partisi, Perulu sosyalistler ve anti-faşistler) ile Türkiyeli demokratik kurumlar (ADHK, ATİF, ATİK, BİR-KAR) iade istemli tutuklanan politik tutukluların serbest bırakılması için bir protesto yürüyüşü gerçekleştirdiler.

Yürüyüş için saat 12.00’de Hamburg Hauptbahnhof’ta toplanıldı. Eyleme İran Sosyalist Partisi kendi pankartıyla, Karawana ise “İltica hakkı, insan hakkıdır” yazılı bir pankartla katıldı. Anti-faşistler “İltica ve serbest dolaşım hakkı herkese verilmelidir!” şiarlı bir pankart taşıdılar. ADHK, “Binali Yıldırım’a özgürlük” ve “Tüm politik tutuklular serbest bırakılsın!” pankartıyla eylemde yer aldı. ATİK ve Bir-Kar ise “Prof. Jose Maria Sison’a özgürlük!” pankartıyla yürüyüşe katıldılar. Yürüyüş öncesi ortak bildiriler megafonla Almanca okundu. Kurumlar adına yapılan konuşmalar bittikten sonra yürüyüşe geçildi. En önde “Binali Yıldırım’a ve tüm politik tutuklulara özgürlük!” pankartı yer aldı. Arkasında diğer kurumlar sırasıyla yürüyüşe geçtiler. Yürüyüş yolu boyunca birkaç noktada ara verilerek, bildiri metni tekrar okundu, saldırılar protesto edildi. Yol boyunca coşkulu bir şekilde “Binali Yıldırım’a özgürlük!”, “Tüm politik tutuklulara özgürlük!”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma!”, “Prof. Jose Maria Sison’a özgürlük!”, “İltica hakkı insan hakkıdır!” sloganlar atıldı.

Biz Bir-Kar olarak yürüyüş sırasında 15 Eylül’de gerçekleşecek olan 2. Enternasyonal Gençlik Buluşması’na ait çok sayıda el ilanı dağıttık. Ayrıca “Jose Maria Sison’un derhal serbest bırakılması” talebini içeren bildirimizi yaygın bir şekilde kullandık.

Miting esnasında Jose Maria Sison ile ilgili bildiriyi Türkçe olarak okuduk. Sison’a yöneltilen suçlamaların asılsız olduğunu, Sison’un serbest bırakılması için eylemli bir süreç öreceğimizi belirttik.

Yürüyüş İspanya Konsolosluğu’nun önüne kadar devam etti. Burada yapılan konuşmanın ardından miting Enternasyonel Marşı’nın söylenmesi ile sonlandırıldı. Yürüyüşe yaklaşık 200 kişi katıldı.

Bir-Kar/Hamburg