11 Ekim'03
Sayı: 2003 (03)


  Kızıl Bayrak'tan
  Amerikan jandarmalığını kabul etmeyeceğiz!
  Irak'ta işgal taşeronluğu, içerde işçi ve emekçilere yönelik saldırılar
  Emperyalistlere ve işbirlikçilerine karşı Irak halkının direnişini destekleyelim!
  Savaş ve işgal karşıtı eylemlerden...
  Tezkere geçti... Sıra işgale ortak olmaya geldi!
  İşbirlikçi takımı hesap verecek!
  Savaş ve işgal karşıtı eylemlerden...
  Türk-İş ağası S. Kılıç ihanetlerine devam ediyor...
  Fanset işçileriyle ve sendikacılarla konuştuk...
  Sınıftan haberler...
  Savaşa karşı mücadelenin yeni dönemi
  45 milyonla sürdürülen eğitim...
  Ekim Gençliği'nin çalışmalarından...
  Özgürlük için kalemiyle savaşan Filistinli bir aydın: Edward W. Said
  İzmir Eğitim-Sen şubeleri toplantısı...
  Petrol-İş Genel Kurulu yapıldı...
  İsrail savaş uçakları Suriye'yi bombaladı...
  Bir tezkere ve sonrası...
  Bültenlerden...
  Ölen işçi bir babanın ardından...
  İmparatorun gemisine yakıt olmayalım
  Mücadele postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
“Kötülüklere bir taş da benden...”

Özgürlük için kalemiyle savaşan
Filistinli bir aydın: Edward W. Said

Filistin direnişi geçtiğimiz hafta bir aydınını yitirdi. Yıllarca kalemiyle savaşan Edward Said, hasta ve yaşlı olmasına karşın, taş genaralleriyle birlikte İsrail işgalcilerini taşlayacak kadar dövüşken bir yüreğe sahipti. Pekçok badire atlatan bu yürek 67 yaşında kan kanserine yenik düştü.

Edward Said 1935’te Kudüs’te doğdu. İsrail’in Filistin topraklarını işgali sonrası, Said ve ailesi Kahire’ye göç ederek mülteci bir yaşama başladılar. Burada Said’i baskılardan uzak tutmak için Amerikaya gönderdiler. Amerikan Üniversitesi’nde eğitimini tamamlayan Said karşılaştırmalı edebiyat dersleri, felsefe ve müzik konusunda yetkinleşti. Bu dönemde ne politikada aktif, ne de ilgiliydi. Vietnam savaşı, ‘68 hareketliliğinin yükselmesi ve İsrail siyonizminin vahşeti onda da değişime yolaçtı.

Amerika’ya yerleşen Said Colombia Üniversitesi İngiliz Edebiyatı ve Karşılaştırma Edebiyat profesörü olacak denli “Amerikalı”ydı. Ama kalemini ve onurunu hiçbir zaman Amerikan emperyalistlerine satmadı. Rıfat Ilgaz’ın dizeleriyle “korkuluk olmayı” fazlasıyla aşan gerçek bir aydındı o: “Kültürlerarası diyalog ve insanların birarada yaşamasından yanayım: Yazdığım ve uğruna mücadele ettiğim herşey bu amaca hizmet eder. Ama gerçek bir diyalog olması için önce gerçek ilkelerin ve gerçek adaletin yerleştirilmesi gerekir.”

Edward Said’in bu sözlerinin açılımlı özeti, “Son Yahudi entellektüel benim; ben bir Yahudi-Filistinliyim” sözlerinde yer alıyor. Said siyonizm düşmanıdır ama Yahudi düşmanı değil. O Filistinliler ile Yahudilerin kardeşçe birarada yaşayabileceğini savunur. Ufku devrimcileşmeye varmadığı için, bunun diyalog yoluyla sağlanacağına inanır. Ama Said asla burjuva pasifisti ya da teslimiyetçi değildir. Oslo Anlaşması ve Arafat hakkında söyledikleri bu konuda yeterince fikir vermektedir:

“FKÖ tarihte stratejik açıdan son derece esnek, taktik açıdan son derece katı olmuştur. Arafat ve şürekasının ABD’nin ayaklarına kapanmak zorunda kalmasının kesinlikle hiçbir gerekçesi yoktur. Filistin halkı olarak tek umudumuz ilkelerimizdir. Suç oluşturan İsrail işgaline karşı zekice ve iyi örgütlemiş bir direnişi sürdürmektir.”

Sürgünde Filistin Parlamentosu’nda 14 yıl boyunca aktif olarak yer aldı. Fakat 1980’lerin sonlarına doğru çözüm yöntemi konusunda Arafat ile anlaşmazlığa girdi.

Ufku devrimciliğe dek ulaşmasa dahi Said’in Oslo teslimiyeti karşısındaki yaklaşımı devrimci tutumla örtüşmektedir. Bu yaklaşımı sonucu Filistin’de yasaklı bir yazar olmuştur.

Sefaköy İKE Çalışanları