19 Temmuz 2013
Sayı: KB 2013/29

 Kızıl Bayrak'tan
Haziran direnişinde yeni safha
Zorbalara karşı isyan haktır!
AKP iktidarının
“hayat suyu”
yabancı sermaye
çekilmeye başladı
Sermaye devleti
tam bir cinayet şebekesidir!
İzmir’den baskınlara yanıt...
Devlet yine
katilleri koruyor!
Onbinler Ali için sokaklara indi!
Binler TMMOB yasasına karşı sokağa çıktı
14. Evvel Temmuz Festivali tamamlandı
Kamu TİS’leri görüşme süreci devam ediyor…
“Sendika hakkımız engellenemez!”
“Sonuna kadar mücadele!”
Para basanlar hakları için grevde!
“Bu grev onur grevidir!”
Mısır’da halk hareketi ve yeni gelişmeler
Gezi Parkı Direnişi’nden ayaklanmaya... - 2 V. Yaraşır
Gençlik yol ayrımında… K. Ali

Dünyada işçi ve emekçi eylemleri sürüyor!

Toplumcu Eksen’den...
Ekim Gençliği temsilcisi ile Yaz Kampı üzerine konuştuk...
Forumlar taleplerin kürsüsü oluyor
ABD’de Trayvon Martin davası... T. Kor
Gezi tutsağından mektup…
Kavga bitmedi direnişe devam!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 


Devlet yine katilleri koruyor!

 

Eskişehir’deki direniş eylemlerinde bir sokak arasında saldırıya uğrayan, günlerce komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın ardından ortaya çıkanlar devletin ve polisinin kanlı ellerini bir kez daha karşımıza çıkarıyor. Yalnız bu da değil, yine bir karartma operasyonuna tanık oluyoruz “soruşturma” sürecinde...

Daha önce bir tanığın ifadeleri ile tespit edilen ve Ali İsmail’in saldırıya uğradığı belirtilen sokağa ait kamera kayıtlarını alan polis, 40 ayrı işyerinin güvenlik kamerasından toplanmış yalnızca 1-2 saatlik görüntüleri savcılığa iletmişti. Savcılık da görüntüleri bilirkişiye yönlendirmişti. Ancak bilirkişinin görüntülere dair hazırladığı rapor, polisin katliamı karartma çabasının ortaya çıkmasına kapı araladı. Korkmaz’ın dövüldüğü sokağa bakan Beşik Otel ile bir fırıncı ve hırdavatçının hard disklerinin ‘bozuk’ olduğu, bilirkişi raporuyla saptandı. Buna karşın, CD’deki iki saatlik görüntülerdeyse; “sivil polis olduğu sanılan veya polisin yanında yer alan gaz maskeli, ellerinde cop, beyzbol sopasına benzer sopa bulunan bir grubun kameralara yansıdığı, bir eylemciye sopalarla vurdukları, sokakta topluca eylemci kovaladıkları” yer aldı. Bilirkişi, “Dayak görüntüleri başladıktan sonra 18-20 dakikalık kaydın bulunamadığını” saptadı.

Görüntüleri polis bozdu!

Polisin bu duruma dair bir açıklaması ve “savunması” vardı elbette. Ancak görüntülerin çekildiği Beşik Otel sahibinin verdiği bilgi, polisin savunmasını boşa düşürüyordu. Görüntülerle ilgili konuşan otel sahibi, görüntüleri vermeden izlediklerini, herhangi bir sorun olmadığını söyledi. Beşik Oteli’in sahibi Erdoğan Gözseçen hard diskleri polislere teslim etmeden önce beraber izlediklerini, görüntülerin sapasağlam olduğunu, hard diskte bir bozukluğun olmadığını belirtti. Sokakta dövülenlerden Doğukan Bilir’in babası Ercan Bilir’le de izlediklerini kaydeden Gözseçen şunları ifade etti: “Ertesi gün görüntüleri emniyete verdim. Açamamışlar, geri getirdiler. Polisler de bana, ‘Bunları CD’ye çeker misin?’ dedi. Reddettim. Sonra şifrelerini verdim. Hard diski tekrar götürüp görüntüleri aldılar” dedi. Gözseçen, hard diskin bozuk çıkmasına ilişkin ise “Hard disk bozuk olmuş olsa CD’ye nasıl aktarılacak? Açılmayan hard diskten görüntü geçilmez ki? Ben hiç anlamış değilim” dedi.

Gözseçen, “Sokaktakiler polis miydi?” sorusuna karşılık, “Görüntülerde belden aşağı vuranlar polis, kafaya vuran sivildi” dedi.

Eskişehir Emniyet Müdürlüğü ise Twitter hesabından yaptığı açıklamada görüntülerle oynamadıklarını, otelin ana şarteli indirmesi nedeniyle aradaki kaydın olmadığını iddia etti.

Öte yandan, savcılığın olay günü ilgili bölgede bulunan polislerin teşhisi için isim ve fotoğraflarını istemesi üzerine, Emniyet Müdürlüğü 500 polisin bilgileri ile teşhis edilmesini engelleyecek derecede yakından çekilmiş fotoğraflarını gönderdi. Teşhisin bu haliyle yapılamayacağını söyleyen savcılık aynı talebi yineledi.

Vali çark etti!

İlk açıklamasında “göstericiler birbirlerini yaralıyor, sonra da polis yaptı diye yayıyorlar” diyen Eskişehir Valisi Güngör Azmi Tuna, son gelişmeler üzerine sorulan sorularda da “esnaf karışmış olabilir” dedi. “Kendileri yapıyorlar” ifadesini ise İstanbul için kullandığını, bu yönde istihbari bilgiler olduğunu iddia etti.

Kendisine sorulan sorular karşısında bocalayan vali, polisin olaydaki rolünü ortaya çıkaran sorular karşısında sıkışınca “Toptan bir emniyet camiasını suçlayamazsınız. 75 milyona hizmet eden bir teşkilat. Bütün kurumların içinde görevini yapamayanlar vardır” dedi.

Polis sokağa pusu kurmuş!

Kamera görüntülerinde cop ve sopalarla dövülen 23 yaşındaki Doğukan Bilir de Radikal’e yaptığı açıklamada polis saldırısı sonrası kendisinin de ara sokağa kaçtığını belirterek şunları ifade etti: “Sokağa girdiğimde beşerli gruplar üzerime doğru koşuyordu. Önce birkaç kişi tuttu. Sanırım sivil polislerdi. Aralarında AKP’li gençler vardı. Copla ve sopalarla vurdular. Sırtıma, bacaklarıma ve kafama kaçarken sopayla dişlerime vurdular. On dakika sürdü. Ardından bir arabanın arkasına sığındım, babamı aradım. O gelip aldı.”

Doğukan Bilir, resmi giyimli çevik kuvvet polislerinin bir genci yere yatırıp dövdüklerini, arkasından koşan bir gencin de sopalarla dövüldüğünü gördüğünü de anlattı.

 

 

 

 

Failler” yakalandı ve bırakıldı

 

Ali İsmail Korkmaz’ın döverek hastanelik eden ve 38 gün komada kaldıktan sonra yaşamını yitirmesine neden olan saldırganların yakalandığı iddia edildi. “Fail” olarak sunulan kişi ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı.

Eskişehir’de 2 Haziran gecesi Gezi Direnişi sırasında ara sokakta gaz maskeli, coplu ve beyzbol sopalı 5-6 kişi tarafından dövülen ve 38 gün komada kaldıktan sonra hayatını kaybeden Ali İsmail Korkmaz’ın faillerinin polis tarafından tespit edilerek gözaltına alındığı iddia edildi.

Soruşturmayı yürüten Eskişehir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi polislerinin, Korkmaz’ın saldırıya uğradığı bölgedeki 2 işyerine ait güvenlik kamerası görüntülerini ayrıntılı olarak incelediği ve saldıranları tespit ederek gözaltına aldığı bilgisi servis edildi. Verilen bilgiye göre faillerin içinde polis yok.

Ancak, görgü tanıklarının ve orada saldırıya uğrayan diğer direnişçilerin anlatımları, saldırgan grup içinde polislerin de olduğu yönündeydi. Ali İsmail’in abisi Gürkan Korkmaz da tepki göstererek faillerin polis olduğunu bir kişinin gözaltına alınmasının yeterli olmadığını ifade etti. Abi Korkmaz, polislere seslenerek “Aranızdaki failleri verin bize” dedi.

Olayın soruşturulması sürecinde de polisin kamera kayıtları bulunan hard diskleri tahrip ederek saldırı anının görüntülerinin açığa çıkmasını engellediği ortaya çıkmıştı.

Görünen o ki, polis, Ali İsmail Korkmaz’ın hayatına mal olan saldırıda yer alanların içinde polisin de olduğu gerçeğinin üzerini karartmaya, olayı tümüyle “sivil faillerin” üzerine yıkarak kendisini aklamaya çalışıyor.

Avukatlar savunma yapmadı

Ali İsmail Korkmaz’ın faili olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan S.K. bu sabah adliyeye getirildi. Ancak Eskişehir’deki hiçbir avukat saldırganın savunmasını yapmak istemedi. Bu nedenle uzun bir süre ifadesi alınamadı.

Bir süre sonra avukat bulunmasıyla ifadesi alınan saldırgan, tutuklanması talebiyle mahkemeye sevkedildi. Mahkemeyse beklenen kararı vererek bu kişiyi serbest bıraktı. Şüpheli S. K. için adli kontrol kararı verildi. Kararla yurtdışına çıkış yasağı ve haftada iki gün de imza verme zorunluluğu getirildi.