01 Ocak 2010
Sayı: SİKB 2010/01

 Kızıl Bayrak'tan
2010 düzenin çok yönlü sorunlarla boğuşacağı bir yıl olacak
2009’da işçi sınıfı hareketi
2009’da kamu emekçileri hareketi,
25 Kasım’la birlikte kıpırdanmaya başladı
Direnişteki TEKEL işçileri ile konuştuk
TEKEL direnişinden
Devrimci sınıf faaliyetlerinden
TÜRK-İŞ araştırması
açlığın arttığını gösterdi
İtfaiye işçisi
hakları için nöbette
Sosyalist Kamu Emekçileri’nden
açık çağrı
2009’da düzenin tablosundan yansıyanlar
Son çeyrek asrın
en kritik yılı: 2010
Polis terörüne çözümsüz çözüm önerisi: “Bağımsız” kolluk şikayet mekanizması
“Karadağ cinayeti ve
tüm siyasi cinayetler aydınlatılsın!”
İzmir’de kampanya faaliyetleri
Genç-Sen 3. Genel Kurulu’nun ardından
Gençliğin polis terörü ve cinayetlerine karşı eylemlerinden
Adana Ekim Gençliği ve Devrimci Liseliler Birliği’nden
mücadele çağrısı
YTÜ’de soruşturma ve
ceza karşıtı mücadele
İsrail’in vahşi Gazze saldırısı birinci yılında
BDSP’li tutsaklardan
Devrimci tutsaklardan
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İzmir’de kampanya faaliyetleri… 

Katillerden hesabı emekçiler soracak!

Alaattin Karadağ’ın geçtiğimiz ay polis tarafından katledilmesi ile birlikte polisin sınırsız cinayet işleme yetkisi bir kez daha gündeme gelmişti. Karadağ’ın katledilmesinin üzerinden birkaç gün dahi geçmeden ülkenin çeşitli yerlerinden yeni katliam haberleri geldi.

Yaşanan polis terörüne ve bu terörün son yıllarda hız kazanmasının etkenlerinden olan PVSK’ya karşı komünistler tarafından başlatılan kampanya çalışmalarına İzmir’de de start verildi.

İzmir’de kampanya faaliyeti çağrısı

İzmir son dönemde özellikle Kürt halkına karşı şoven kudurganlığın kışkırtıldığı, türlü provokasyonlarla linçlerin tezgahlandığı, faşist partilerin oy oranını ve sempatisini günden güne arttırdığı bir il olma özelliği taşıyor.

Polis terörü örnekleri açısından da İzmir’in sicili İstanbul kadar olmasa da kabarık. Baran Tursun cinayetinden bu yana infaz vakaları azalmış olsa da her sokak başında karşılaşılan devriyeler demokratik bir hak olan afiş asma ve bildiri dağıtmayı dahi engellemeye çalışıyor. Pul vuran DLB’lilerin biber gazı sıkılarak ve kelepçelenerek gözaltına alınmaları bunun son örneği. Böylesi bir tabloda İzmir genelinde polis terörüne karşı ortak bir mücadele vermek bir kat daha fazla anlam taşıyor.

Bu nedenle kampanya çalışmasının İzmir ayağının örülmesi için ilk olarak yerelde faaliyet yürüten ilerici ve devrimci güçlerle, kitle örgütleriyle ve sendikalarla görüşmeler yapıldı. Ancak görüşülen kurumların büyük çoğunluğu çağrısı yapılan toplantılara dahi gelmedi. Gelen birkaç kurum ise kampanyaya ancak destekçi olabileceklerini belirtti. Yapılan toplantıların ardından kampanyanın İzmir’de de BDSP tarafından örgütlenmesi kararlaştırıldı.

Bir aya yayılacak yoğun bir faaliyet

Alaattin Karadağ cinayetinin aydınlatılması ve polis terörünün son bulması talepleri ile gerçekleştirilen kampanya kapsamında haftalık periyodlarla gerçekleştirilecek oturma eylemleri, devlet terörü gündemli bir panelin yanısıra afiş-bildiri gibi araçların yaygın kullanılması ile yoğun bir propaganda çalışması yapılması hedefleniyor. Ayrıca kampanyaya ilerici ve devrimci kurumlardan, kitle örgütlerinden, sendikalardan, aydın ve saratçılardan destek imzalarının alınması planlanıyor.

Kampanya çalışması, haftalık oturma eylemlerinden ilkinin 2 Ocak Cumartesi günü gerçekleştirilmesi ile başlayacak. Cumartesi günü 12.00 ile 13.00 saatleri arasında Sümerbank önünde gerçekleştirilecek eylemlerde her hafta devlet terörü farklı bir yönüyle ele alınacak. Kürt halkına yönelik saldırılar, Hrant Dink’in katledilmesinin yıldönümü, TEKEL işçilerine dönük devlet terörü ve İzmir üzerinden özel bir anlamı olan Baran Tursun cinayeti de oturma eylemlerinin gündemleri olarak işlenecek. Oturma eylemleri süresince resim sergileri, tiyatro gösterileri ve müzik dinletileri de gerçekleştirilecek.

Özellikle TEKEL işçilerine ve Kürt halkına yönelik saldırılar gibi güncel gelişmelerin kampanya kapsamında ele alınabilmesi büyük önem taşıyor. Gerek faşist ablukayı yarmak, gerekse saldırılara yönelik tepkiyi örgütleyebilmek için bu iki gündem işlenecek. Siyasal gündem ile yürütülen kampanya çalışmasının paralel ilerlemesi için çaba harcanacak.

Kampanya süresince afiş ve bildirileri yaygın biçimde kullanmak da büyük önem taşıyor. Bu kapsamda bildirilerin kullanımına şimdiden başlandı. Menemen servis güzergahlarında bildiri dağıtımı yapıldı. Ayrıca Çiğli’nin işçi ve emekçi semtleri olan Küçük Çiğli ve Güzeltepe’ye bildiriler ulaştırıldı. Bayraklı-Onur Mahallesi’ne de bildiri dağıtımı yaygın bir şekilde yapıldı. Buca’da 1000’er adet bildiri işçi ve emekçilerin yoğun olarak yaşadığı semtlerde kullanıldı. Afiş ve bildiri çalışmaları Ocak ayı ile birlikte hız kazanacak. Ayrıca merkezi noktalarda toplu bildiri dağıtımları örgütlenecek.

Kampanyanın kurumlar ile birlikte örgütlenmesi imkanı yitirilmesine rağmen belirli talepler çerçevesinde ilerici ve devrimci kurumların, sendikaların, demokratik kitle örgütlerinin, aydın ve sanatçıların desteğinin alınması da kampanyanın hedefleri arasında yer alıyor. Hazırlanan imza metni şimdiden kurumlara ulaştırılmaya başlandı ve ilk imzalar alındı. Ocak ayı içerisinde kitle faaliyetinin yanısıra destek imzalarının da yaygın biçimde toplanması amaçlanıyor.

Katillerden hesabı emekçiler soracak!

İzmir BDSP olarak önümüzde yoğun bir kampanya dönemi duruyor. Bir yandan siyasal gelişmeleri büyük bir dikkatle izlerken bir yandan da başta Alaattin Karadağ cinayeti olmak üzere polis terörünü gündemleştirmek ve İzmir’de yaratılmaya çalışılan faşist ablukaya karşı sözümüzü söylemek görevi ile karşı karşıyayız. Önümüzdeki bir aylık süreci bu perspektif ile örecek, polis terörüne karşı işçi ve emekçilerin tepkisini örgütleme hedefi ile hareket edecek ve “Katillerden hesabı işçi ve emekçiler soracak!” şiarını yükselteceğiz.

İzmir BDSP


BDSP’den polis terörü ve
cinayetlerini teşhir faaliyeti

Sınıf devrimcileri, çeşitli illerde gerçekleştirdikleri çalışmalarla polis ve devlet terörünü sanayi havzalarında, fabrikalarda ve emekçi mahallelerinde teşhir ediyor. Bu kapsamda, “Keyfi gözaltılar, baskılar, işkenceler, infazlar…Polis terörüne ve cinayetlerine son / BDSP” şiarlı afiş ve bildirilerden binlerce kullanıldı.

Ümraniye BDSP, 25 Aralık günü Tepeüstü ve İstanbul Çarşısı’nda ajitasyon konuşmaları eşliğinde bildiri dağıtımı gerçekleştirdi. Vergi Dairesi önündeki dağıtım sırasında bir BDSP çalışanı ihbar üzerine bir ekip tarafından yaka paça gözaltına alındı.

Dudulu Polis Karakolu’na götürülen BDSP çalışanı “Bir daha Ümraniye sınırlarında dağıtım yapma, tekrar karşımıza çıkarsan farklı muamele görürsün. Çevreyi kirletmekten, insanları rahatsız etmekten alırız, kılıfına uydururuz” denilerek tehdit edildi. BDSP çalışanı yaklaşık bir saat sonra serbest bırakıldı.

Sınıf devrimcileri 27 Aralık Pazar günü de gözaltı terörü ile karşı karşıya kaldılar. Madenler hattında polis terörünü teşhir etmek için afiş yapan sınıf devrimcileri sivil ve resmi polisler tarafından gözaltına alındı. “Afiş yapmak için izinleri olmadıkları” gerekçesiyle gözaltına alınan 2 BDSP çalışanı, karakolda 140’ar TL para cezası kesildikten sonra serbest bırakıldı. Ceza makbuzu imzalanmayarak kesilen para cezası kabul edilmedi.

Tuzla BDSP 25 Aralık günü Tuzla Evliya Çelebi ve Yayla Mahalleleri’nde ve İçmeler Tren İstasyonu’nda bildiri dağıtımı gerçekleştirdi.

Gebze BDSP 27 Aralık günü Gebze Güzeltepe ve Beylikbağı mahalleleri ile fabrika çıkış saatlerinde yoğun bir işçi akışının olduğu Osmangazi Tren İstasyonu çevresinde bildiri dağıtımları gerçekleştirdi.

Bursa BDSP ise Teleferik, Esenevler, Bağlarbaşı, Yiğitler, Başaran, Emek Mahalleleri’nde, Kestel ilçesinin Elmalık Mahallesi’nde ve ağırlıklı olarak öğrencilerin yaşadığı Görükle’de polis terörünü teşhir eden bildiriler işçilere, emekçilere ve gençlere ulaştırdı.

Ankara BDSP tarafından da OSTİM, Kızılay ve Mamak’ta bildiri dağıtımları yapıldı.

Sefaköy BDSP de İnönü Mahallesi, İkitelli, Şahintepesi, Söğütlü Çeşme semtlerinin yanısıra dört metal fabrikasına da dağıtım gerçekleştirerek bildirileri işçi ve emekçilere ulaştırıldı.

Topkapı’da da sanayi içinde ve Cevizlibağ köprüde bildiri dağıtımları yapıldı.