7 Ağustos 2009
Sayı: SİKB 2009/30

  Kızıl Bayrak'tan
  Irkçı-gerici rejim Kürt halkının emekçi kesimlerinin beklentilerini karşılayamaz...
  Kamu İhale Kurumu bir gece yarısı operasyonu ile Maliye Bakanlığı’na bağlandı…
  Kontrgerilla şefi
Kemal Yamak’ı sahiplenenlerin
Ergenekon karşıtlığı sahtedir!
HSYK tartışmaları ve
Yeni Şafak’ın iki yüzlülüğü!
Grev silahının dünü ve bugünü üzerine
Entes direnişi sürüyor...
  Kent A.Ş. direnişine polis saldırısı .
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Emine Arslan ile DESA direnişi, mücadele ve örgütlenme sorunları üzerine konuştuk...
  “Hasta tutsaklar serbest bırakılsın!”.
  Devrimci sınıf çalışmalarından...
  İzmir’de direnişçi işçilerle
dayanışma kampanyaları!
  Har(a)ç saldırısı karşıtı mücadele ve Genç-Sen...
  Gençlik eylemlerinden...
  “Gizli Milyonerler Klübü” çizgi filmi ile Buffet’lar kapitalist sömürüyü kutsama çabasında...
  Obama yönetiminin üst düzey görevlileri Ortadoğu’da…
  Honduras’ta faşist darbeye
karşı halk direnişi yayılıyor!
  Dünyada işçi-emekçi eylemlerinden...
  TKP’nin en yaşlı üyesi
yazar Sarkis Çerkezyan yaşamını yitirdi
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kent A.Ş. direnişine polis saldırısı

Emek düşmanı
Cevat Durak’ın ikiyüzlülüğü...

29 Mart yerel seçimlerinin ardından Bayraklı ile Karşıyaka’nın ayrılması üzerine, “hizmet alanının daralması”nı gerekçe gösteren CHP’li Karşıyaka Belediyesi, Genel-İş Sendikası üyesi 276 Kent A.Ş. işçisini işten atmıştı.

3 ayı aşkın süredir direnişlerini sürdüren Kent A.Ş. işçileri, bekleyişlerini sürdürdükleri Karşıyaka Şantiyesi’nden 21 Haziran 2009 tarihinde polis zoruyla çıkartılmışlardı. Aileleriyle birlikte şantiye önündeki direnişlerine devam eden Kent A.Ş. işçileri şantiyeden çıkartılmak istenen çöp kamyonlarına engel olmak isteyince 3 Ağustos günü saat 13.00 sularında polis saldırısına uğradılar.

CHP’li Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak’ın talimatıyla çöp arabalarını almaya geldiklerini söyleyen yüzlerce polis demir bariyerler oluşturarak işçileri engellemeye çalışınca arbede çıktı.

Arabaların önüne etten duvar örerek geçişlerine izin vermeyen 60 işçi polisin biber gazlı, coplu saldırısına uğradı. İşçilerin etrafını saran polisler fırsattan istifade edip 5 çöp arabasını arka arkaya şantiyeden çıkardı.

Bir grup işçi ise çıkarılan araçları arabalarla takip edip Karşıyaka Belediyesi’ne ait olan Altaş firması bünyesinde çalışan şoförlerin kullandığı araçlardan ikisini geri getirebildi. Geri kalan araçlar da işçilerin çabaları sayesinde geri döndürüldü.

Saldırıyı duyup direniş yerine gelen Kent A.Ş. işçi ve ailelerinin sayısı 200’ü buldu. 1 Ağustos’ta gerçekleşen CHP Danışma Kurul Toplantısı’na seslerini duyurmaya giden Kent A.Ş işçilerinden kalp krizi geçiren bir işçi de saldırının ardından şantiye önüne gelenler arasındaydı.

Şantiyeden çıkarılmaya çalışılan 6. araç işçilerin engellemesiyle şantiyeye geri döndürüldü. İşçiler bu sırada alkış ve ıslıklarla “Direne direne kazanacağız!”, “İş, ekmek yoksa barışta yok!”, “Kent A.Ş. işçisi direnişin simgesi!” sloganlarını haykırdılar. İşçiler oldukça öfkeliydi.

Çıkan çatışmada birçok işçi yaralanırken, 6 işçi de ambulansın gelmesiyle hastaneye kaldırıldı. Saat 16.00’ya kadar çatışma devam etti. Bu sırada yolda çevrilen araçlardan birinin kontağında çıkan sorunu çözmeye çalışan direnişçi işçi Güven Çetiner gözaltına alındı. Lastik-İş Sendikası temsilcileri de direniş alanındaydılar. Genel-İş 5 No’lu Şube Başkanı Mehmet Çınar ve Genel-İş Ege Bölge Başkanı Azad Fazla işçilere yönelik konuşmalar yaptılar.

Emek düşmanı Cevat Durak!

3 ayı aşkın süredir Karşıyaka Belediyesi önünde yaptıkları eylemlerin yanısıra İzmir genelinde açtıkları imza stantlarıyla direnişlerine destek isteyen Kent A.Ş. işçilerini geri almamakta direnen Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak ise işçiler saldırıya uğrarken “demokratlık” maskesini takmıştı.

Karşıyaka Belediyesi’nde çalışan ve KESK’e bağlı Tüm Bel Sen’de örgütlü memurların toplu iş sözleşmesi törenine katılan Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak “Emeğin karşılığı zor hesaplanır. Emek herkes üzerinde bir alacak bırakıyor” diyerek iki yüzlü tutumunu sürdürdü.

Tüm-Bel-Sen Genel Başkanı Vicdan Baykara ise Durak’ın, aylardır sürdürdüğü emek düşmanı tavrına karşı tutum almayarak teşekkür etti.

Kızıl Bayrak / İzmir


Kent A.Ş. saldırısına kınama

İzmir Karşıyaka’da direnişlerini sürdüren Kent A.Ş. işçilerinin 3 Ağustos günü uğradığı polis saldırısının ardından 4 Ağustos günü DİSK Genel-İş Sendikası İzmir 4 No’lu Bölge’de sendika yöneticileri ve Kent A.Ş. işçilerinin katılımıyla basın toplantısı gerçekleştirildi.

Genel-İş Sendikası Genel Sekreteri Kani Beko, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Azad Fazla ve Genel-İş 5 No’lu Şube Başkanı Mehmet Çınar’la birlikte dün saldırıya uğrayan işçilerden bir kısmının bulunduğu toplantıda ilk olarak Azad Fazla söz aldı.

Karşıyaka Belediyesi’ne bağlı Kent A.Ş.’de 30 Nisan 2009 tarihinde işten atılan Genel-İş üyelerinin yürüttüğü mücadelenin baskı, karalama ve sindirmeyla karşı karşıya olduğunu söyleyen Fazla, yürütülen mücadelenin sadece işe geri dönme mücadelesi değil belediye hizmetlerine taşeronu sokmama mücadelesi olduğunu belirtti. Kent A.Ş. işçilerinin mücadelesinin işe geri dönünceye kadar devam edeceğini söyleyen Fazla, 3 Ağustos günü yaşanan polis saldırısını kınadı.

Ardından Genel-İş Sendikası Genel Sekreteri Kani Beko “Bizim mücadelemiz sadece işe geri dönmek değil, bizler bu mücadele vesilesiyle işçi sınıfının mücadelesini yürütüyoruz” diyerek mücadeleden vazgeçmeyeceklerini sözlerine ekledi.

Açıklama, Genel-İş Sendikası 5 No’lu Şube Başkanı Mehmet Çınar’ın yaptığı konuşmayla son buldu.

Kızıl Bayrak / İzmir



 

Surtel Kablo işçileri işbirlikçi Türk Metal’e geçti…

İç hesaplaşmada fatura işçiye kesildi!

Yaklaşık bir yıl önce 75 işçiyle DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şube’ye üye olan, fabrikada çoğunluğun elde edilmesiyle toplu sözleşmeyi imzalayarak sendikal örgütlenme sürecini başarıyla tamamlayan Surtel Kablo işçileri Birleşik Metal’den istifa ederek Türk Metal çetesine üye oldu.

Bir süredir İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı’nın disiplin kuruluna verilmesi ve şubenin kapısına kilit vurulması ile tırmanan sendika içi gerilimde Birleşik Metal’in mevcut çizgisine olan güvensizlik bir üst seviyeye sıçramış oldu. Surtel Kablo işçileri bu güvensizliklerini “Yaşanan gerilimde bizimle ilgilenen olmadı. Biz de özünde çok farklı olmadığını düşündüğümüz Türk Metal’e geçmeyi uygun gördük!” diyerek ifade ediyorlar.

Gelinen aşamada işçilerin Türk Metal ile Birleşik Metal’i aynı kefeye koymalarının oldukça manidar olduğunu görmek gerekiyor. Türk Metal çetesinin elebaşı Özbek’in grup TİS’lerinde dile getirdiği “fotokopi sendikacılık” iddiası Birleşik Metal’in kendi tabanında da her geçen gün daha fazla yankı buluyor. Bunda ise göstermelik kimi çıkışlar dışında dişe dokunur bir mücadele örgütlememesinin yanı sıra sendikanın her geçen gün daha da kastlaşan bürokratik yapısı önemli bir rol oynuyor.

Öyle ki Birleşik Metal’e hâkim anlayış sorunlarını tabanı ile birlikte tartışıp çözmek yerine sürekli olarak kapalı kapılar ardında hesaplar yapmakta, bu ise sınıfın ortak çıkarlarının önüne çıkarak yaşanan sorunların sürekli olarak tekrarlanmasına yol açmaktadır.

Sendikal demokrasi kuralları işletilmemekte, şubelerin kapısına kilit vurulmakta, hatta yer yer kişisel hırslar sendikal mücadelenin ve işçilerin çıkarlarının önüne geçmektedir. Bu sorun öyle bir noktaya ulaşmıştır ki bazı fabrikalarda kimi genel merkez yöneticilerinin yönlendirmeleri ile üyelikten istifa eden işçilerin olduğu söylenmektedir. Tüm bu yaşananlar Birleşik Metal yöneticilerinin yürüdüğü yolu bir kez daha gözden geçirmesi için vesile olmalıdır.

Bu ortamda kendilerini Türk Metal çetesinin kucağına emanet eden Surtel Kablo işçileri için de her şey bitmiş değildir. Sendika yöneticilerine değil kendi güçlerine güvenmeleri gereken Surtel Kablo işçileri işbirlikçi ve hain Türk Metal çetesinin kendilerine ihanet ve satış sözleşmelerinden başka bir şey vermeyeceğini bilmelidirler. 12 Eylül faşist darbesinin çocuğu olan bu hainlerin bu pratiklerini doğrulayan sayısız örnek orta yerde durmaktadır.

Her ne kadar işçiler Birleşik Metal’den istifa ederek Türk Metal’e üye olsalar da fabrikada halen Birleşik Metal-İş yetkilidir. Birleşik Metal’in yaklaşık 1 yıl daha yetkisinin bulunduğu Surtel’de işçilerin ve sınıf dostlarının görevi yaşananlardan dersler çıkararak bu süreci tersine çevirmektir.

Metal işçilerinin önemli bir bölümünün umut olarak gördüğü Birleşik Metal’in bu rolünü yerine getirebilmesi için işçiler sendikalarına sahip çıkmalı, sınıf mücadelesine dayalı bir taban iradesi sendikaya hâkim kılınmalıdır.  

Metal İşçileri Kurultayı Hazırlık Komitesi