13 Mart 2009
Sayı: SİKB 2009/10

  Kızıl Bayrak'tan
  2009 Newrozu’na giderken...
  İMF-TÜSİAD yıkım programlarına karşı mücadeleyi yükseltelim!
ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın Ankara ziyareti…
BDSP’nin seçim çalışmalarından…
BDSP bürolarının açılışlarından…
  Direnişlerden...
  Hüseyin Temiz yoldaşı kaybettik...
  8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü alanlarda kutlandı...
  8 Mart etkinliklerinden…
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Yurtdışında 8 Mart kutlamalarından....
  Gençlik hareketinden…
  Kapitalizm ve su sorunu
  Dünyadan
  Neler oluyor? -
M. Can Yüce
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü alanlarda kutlandı...

“Her gün 8 Mart, her gün kavga!”

Kadıköy 8 Mart’ta bir kez daha kızıla boyandı!

“Kadın-erkek elele örgütlü mücadeleye!”

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kadıköy’de gerçekleştirilen mitingle, tarihsel anlamına ve devrimci özüne uygun olarak kutlandı. Mitinge yaklaşık 5 bin işçi ve emekçi katıldı.

Eylem katılımcıların Tepe Nautilus önünde kortejlerini oluşturması ile başladı. Kortejlerin oluşturulmasının ardından Kadıköy otobüs duraklarına doğru yürüyüşe geçildi. Coşkulu sloganlar eşliğinde gerçekleştirilen yürüyüşte en önde “Cinsel, ulusal, sınıfsal, sömürüye, emperyalist saldırganlığa, yoksulluğa, gericiliğe ve ezilmeye karşı kadınlar mücadeleye!” şiarlı ve katılımcı kurumların adlarının yazılı olduğu ortak pankart açıldı.

Ortak pankartın arkasında ise sırasıyla PSAKD Marmara Şubeleri, Alevi Bektaşi Gençlik Platformu, Odak, Partizan, Deri-İş, KESK’li Kadınlar, Demokratik Kadın Hareketi, ÇHD, HKM, TKP, BDSP, Divriği Kültür Derneği, Halk Cepheli Kadınlar, Devrimci Hareket, Kaldıraç, PDD, Devrimci Parti Mücadelesinde Devrimci Komünistler, Proletaryanın Kurtuluşu, Köz yer aldı.

Kortejlerde genel olarak 8 Mart’ın sınıfsal özünü vurgulayan sloganlar, dövizler ve pankartlar dikkat çekiyordu. “Kadın-erkek elele mücadeleye!”, “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Her gün 8 Mart her gün kavga!” ve “Yaşasın devrimci dayanışma!” kortejlerin büyük bir bölümünde öne çıkan sloganlar oldu. “Jin jiyan azadi!”, “Kadına yönelik şiddete son!”, “Erkek egemen zihniyete son!”, “Özgür kadın örgütlü kadındır!”, “Kimsenin namusu olmayacağız!” sloganları da gerek yürüyüş boyunca, gerek miting sırasında atılan sloganlar oldu.

Yürüyüşte DESA’nın direnişçi kadınları da tüm coşkularıyla yer aldılar. “Biz kadınlar Deri-İş’e üye olduk, DESA’dan kovulduk! 313 gündür Düzce’de, 249 gündür Sefaköy’de direnişteyiz! / Türkiye Deri-İş Sendikası” pankartının ardında toplanan direnişçi kadın işçiler sloganlarıyla eylemin en coşkulu kortejlerinden birini oluşturdular. “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü! / KESK’li kadınlar” pankartı açan kamu emekçileri de coşkulu sloganlarıyla alanda yerlerini aldılar.

BDSP: “Kadının kurtuluşu devrimde, sosyalizmde!

Komünistler eyleme “Kadının kurtuluşu devrimde, sosyalizmde! / BDSP” ve “Yaşamın yarısından kavganın yarısına... Özgürlük ve eşitlik için yürüyoruz! / Emekçi Kadın Komisyonları” pankartlarıyla katıldılar. BDSP kortejinin en önünde tarihe adını yazdırmış kadın devrimci önderlerlerden Alexandra Kollontai, Clara Zetkin, Rosa Luksemburg, Nadezhda Krupskaya ve TKİP Ölüm Orucu şehidi Hatice Yürekli’nin fotoğrafları taşındı.

BDSP kortejinde emekçi kadınların temel taleplerinin yer aldığı “Doğum izni hakkımızı istiyoruz”, “Eşit işe eşit ücret istiyoruz”, “7 saatlik iş günü, 35 saatlik çalışma haftası istiyoruz”, “Krizin bedelini ödememek için yürüyoruz”, “İnsanca bir yaşam için yürüyoruz”, “İşten atmalara ve ücretsiz izinlere karşı yürüyoruz”, “Kayıt dışı çalışmaya karşı yürüyoruz”, “Kölece çalışma koşullarına karşı yürüyoruz” dövizleri yeraldı.

Kızıl bayrakların da taşındığı kortejde “Emekçi kadınlar sokağa, eyleme, özgürleşmeye!”, “Kadının kurtuluşu sosyalizmde!”, “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Sınıfsal, cinsel, ulusal sömürüye son!”, “Kadın-erkek elele örgütlü mücadeleye!”, “Kadınlar partiye, devrime sosyalizme!”, “Yaşasın 8 Mart yaşasın sosyalizm!” sloganları sıklıkla atıldı. BDSP adayı Melek Altıntaş’ın Sultanbeyli’de açtığı seçim bürosuna gerçekleştirilen faşist saldırının korteje duyurulmasının ardından kitle “aşizme karşı omuz omuza!” sloganını haykırdı.

“Kadınların kurtuluşu sömürüsüz bir dünya kurmaktan geçiyor!”

Tüm grupların miting alanına girmesinin ardından miting programı yapılan açılış konuşması ile başladı. 8 Mart’ın tarihinden ve sınıfsal özünden bahsedilerek tüm emekçi kadınlara “Merhaba” diyen konuşmada devrimci mücadele içerisinde şehit düşen kadınları temsilen isimler sayıldı ve tüm devrim şehitleri adına saygı duruşu çağrısı yapıldı.

Açılış konuşmasının ardından ortak basın metni okundu. Ortak metinde 1857’den başlayarak emekçi kadınların verdikleri mücadele ve 8 Mart’ın doğuşu anlatıldı. Konuşmada emperyalist saldırganlık, Kürt kadınının yaşadığı ulusal ezilmişlik, emekçi kadının yaşadığı sınıfsal sömürü, SSGSS ile birlikte yaşanan hak gaspları, devlet terörü ve işkence ele alındı.

Konuşma şu sözlerle sona erdi:“8 Martlar’ı yaratanlardan bugünlere direniş geleneğini miras bırakanlar, bizlere izlenmesi gereken yolu göstermektedir. Hak ve özgürlüklerimizi kazanmanın yolu mücadeleden, direnmekten, bedel ödemeyi göze almaktan geçmektedir. Kadınların gerçek kurtuluşu olan sınıfsız, sömürüsüz bir dünyayı kurmaktır.

Bizler devrimci, ilerici, demokratik kurumlar olarak emekçi kadınları emperyalizme, şovenizme, ırkçılığa, gericiliğe, sömürüye ve ezilmeye karşı birleşik mücadeleye çağırıyoruz!”

Ortak konuşmayı Filistin Kadın Araştırma ve Geliştirme Merkezi adına Meryem Abu Dagga’nın gönderdiği mesajın okunması izledi. Gazze’de İsrail’in uyguladığı vahşeti anlatan mesajda Filistinli kadınların yaşadığı sorunlar özetlendi ve mücadele çağrısı yapıldı. Mesajın okunmasının ardından kitle siyonizm karşıtı sloganlar attı.

Direnişçi kadınlar kürsüde!

Program, kürsünün direnişçi işçilere bırakılmasıyla devam etti.

Bu bölümde ilk olarak direnişte olan ME-HA tekstil işçilerinin 8 Mart mesajı okundu. “Direnişimizin sıcaklığıyla 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü selamlıyoruz!” denilen mesajın ardından direnişçi Gürsaş işçilerinden birinin yakını söz aldı. “Gürsaş işçisi yalnız değildir!” sloganları ile platforma çıkan konuşmacı, Gürsaş işçilerinin 75 gündür sendika hakkı için direndiğini belirtti. Direnişleri büyütme çağrısının yapıldığı konuşma, Gürsaş işçileri adına emekçi kadınlar gününün kutlanması ile son buldu.

75 gündür direndiklerini belirten Sinter direnişçisi, “erkeklerle birlikte, kardeşlerimizle birlikte elele, omuz omuza mücadele veriyoruz” sözleriyle sınıf dayanışmasına vurgu yaptı. Direnişçi işçinin konuşması tüm katılımcıların direnişe destek olmaya çağrılmasıyla son buldu.

Gürsaş ve Sinter adına yapılan konuşmaların ardından, bir yıla yakın süredir direnişte olan DESA işçisi kadınlar adına Gülhan Akyüz söz aldı. Düzce’de 314, Sefaköy’de 249 gündür direndiklerini belirten Akyüz, direnişte kararlı olduklarını ve direnmeye devam edeceklerini vurguladı. Konuşmasını, DESA direnişiyle desteğin yükseltilmesi çağrısı ile sonlandırdı.

Direnişçi kadınlara 8 Mart’ın anısına kızıl karanfiller armağan edildi.

Konuşmaların ve mesajların ardından hep bir ağızdan “Zafer direnen emekçinin olacak!”, “Kadınlar mücadeleyle özgürleşecek!”, “Özgür kadın örgütlü kadındır!” sloganları atıldı.

Miting Grup Munzur’un ezgileri eşliğinde çekilen halaylar ile sona erdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Ankara’da 8 Mart eylemi…

“Emekçi kadınlar mücadeleye!”

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü sınıfsal özüne ve tarihsel anlamına uygun bir şekilde kutlamak için oluşturulan Ankara Devrimci 8 Mart Platformu’nun eylemi 8 Mart günü gerçekleştirildi.

Alınteri, BDSP, DHF, Halk Cephesi, Partizan ve Odak tarafından düzenlenen eylem için saat 11.30’da Sakarya Caddesi’nde buluşuldu. Mithatpaşa Caddesi trafiğe kapatılarak buradan eylemin gerçekleştirileceği Abdi İpekçi Parkı’na doğru yürüyüşe geçildi. Yürüyüşte en önde “Emperyalizme, çifte sömürüye, işsizliğe, yoksulluğa karşı emekçi kadınlar mücadeleye!” şiarlı Devrimci 8 Mart Platformu’nun ortak pankartı taşındı.

BDSP ise eyleme “Kapitalizm kriz, açlık, çifte sömürü, eşitsizlik demektir! Kadının kurtuluşu sosyalizmde!” pankartıyla ve “Kadın-erkek elele örgütlü mücadeleye!”, “Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son!”, “Eşit işe eşit ücret!”, “Eşitlik ve özgürlük için mücadeleye!”, “Soyguncu, rantçı sermaye partilerine oy verme hesap sor!” yazılı dövizler ve flamalarla katıldı.

Abdi İpekçi Parkı’ndaki program devrim şehitleri adına saygı duruşuyla başladı. Ardından Devrimci 8 Mart Platformu adına ortak metin okundu. Krizin yol açtığı işsizlik, yoksulluk gibi ağır sonuçlardan kadınların daha fazla mağdur olduğu, yanısıra kadın üzerinde ağır sonuçlar yaratan emperyalist savaş, devlet terörü vb. vurgulanarak şunlar söylendi:

“Bizler, kadını sömürenin, ezenin onu kölelikten kurtaramayacağını biliyoruz. Mücadele eden kadınların işyerlerinden hapishanelere, evlerden dağlara, okullardan işgal altındaki topraklara kadar bulundukları her alanda bu denli saldırıya uğramalarının nedenini biliyoruz. Aynı zamanda kadının kurtuluşunun tüm halkın kurtuluşu ile birlikte gerçekleşeceğini biliyor; kadın- erkek birlikte omuz omuza mücadelemize devam ediyoruz. Çifte sömürüyü, köleleştirilmeyi, ucuz işgücü olarak görülmeyi, cinsel bir meta olmayı, yozlaşmayı kabul etmiyoruz! Emperyalizme ve ‘çifte sömürüye’ boyun eğmeyeceğiz! Krizin faturasını ödemeyi reddediyoruz, faturayı krizi yaratanlar ödesin diyoruz.”

Ardından Mamak İşçi Kültür Evi Şiir topluluğu kısa bir şiir dinletisi sundu. Eylemde söz alan TAYAD’lı bir ana da Engin Çeber’in katledilmesini lanetleyerek, hesap sorma çağrısı yaptı. Ananın konuşması sırasında “Engin Çeber ölümsüzdür!”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak!” sloganları atıldı. Eylem çekilen halaylarla coşkulu bir şekilde sonlandı.

Eyleme yaklaşık 400 kişi katıldı.

Kaldıraç, Umut Kültür Derneği, Halk Kültür Merkezi ve ÇHD pankartlarıyla eyleme katılarak destek verdiler.

Kızıl Bayrak / Ankara

İzmir’de kızıl 8 Mart!

“Emperyalizme, şovenizme, sömürüye karşı birlikte mücadeleye!”

Devrimci ve ilerici güçler 8 Mart günü İzmir’de gerçekleştirdikleri eylemle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutladılar. Son dört yıldır 8 Martlar’ı tarihsel anlamına, sınıfsal ve devrimci içeriğine uygun kutlayan devrimci ve ilerici güçler bu yıl da günler öncesinden biraraya gelerek bildirileriyle, afişleriyle 8 Mart’a çağrı yaptılar.

5 Mart günü İzmir’de Kemeraltı girişinde biraraya gelen Alınteri, BDSP, Demokratik Kadın Hareketi, Halk Cepheli Kadınlar, Kaldıraç, Mücadele Birliği Platformu ve Partizan 8 Mart’ta alanlara çıkma çağrısı yaptı. Eyleme belediye önünde direnişte olan taşeron işçileri de destek verdi. Açıklamanın ardından ortak bildiriler dağıtıldı. Konak Postanesi’nden devrimci kadın tutsakların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayan kartlar postalandıktan sonra, direnişteki belediye işçilerine toplu ziyaret gerçekleştirildi.

8 Mart günü saat 14.00’te Konak’taki Telekom’un yanında toplanmaya başlayan bileşenler, coşkulu sloganlarla yürüyüşe geçtiler. En önde ortak imzalı “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!” pankartıyla 8 Mart’ın güncel çağrısının yer aldığı“Emperyalizme, şovenizme, sömürüye karşı birlikte mücadeleye!” şiarlı ortak pankart taşındı. Ardından eylemi örgütleyen bileşenler ile eyleme destek veren Köz, PSA Çiğli Şube, PSA Bornova Şube, işten atılan belediye işçileri yürüdü. Emekli-Sen üyeleri de eyleme destek verdiler.

Yürüyüş sırasında ana yol tek taraflı olarak trafiğe kapatıldı. Coşkulu sloganların atıldığı yürüyüş eski Sümerbank önünde son buldu.

Program devrim mücadelesinde yitirilenlerin anısına saygı duruşuyla başladı. Açılış konuşmasında 8 Mart’ın tarihçesi özetlendi. Daha sonra Ayışığı Sanat Merkezi Tiyatro İşçileri Atölyesi’nin hazırlamış olduğu başkaldıran bir kadının sesinden yükselen isyanı anlatan şiir drama seslendirildi. Egemenlerin 8 Mart’ın sınıfsal özünü karartmaya ve sistem içine çekmeye çalışmasına rağmen, 8 Mart’ın, emekçi kadınların sömürücü sisteme karşı seslerini yükselttikleri bir başkaldırı günü olduğu ifade edildi. Ardından eylemi örgütleyen devrimci kurumların 8 Mart’ın tarihsel anlamı ve güncel çağrısı üzerine hazırlamış olduğu ortak metin okundu.

Emperyalizmin yarattığı yoksulluk ve şiddetten, işgal ve savaşlardan yine en çok kadınların etkilendiği dile getirildi. Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren emperyalistlerin işgal ettikleri ülkelerin halklarının direnişlerini bastırabilmek amacıyla her türlü insanlık dışı yaptırımları uyguladığı, Irak’ta, Filistin’de bu politikaların en ağır bedellerini yine kadınların ve çocukların ödediği söylendi.

Benzer saldırılardan Kürt kadınının da nasibini aldığı ifade edildi. Emeğin sesi olan devrimci ve komünist kadınların tecrit ve işkence ile cezalandırıldığı dile getirildi. Kapitalizmin krizinin yine en fazla kadınları etkilediği söylendikten sonra sınıf mücadelesinin mihenk taşlarından olan 8 Mart’ta çifte ezilmişliğe, sömürüye, faşizme, şovenizme ve emperyalizme karşı, Sivas’ta yakılan, Bursa’da dokuma fabrikasında sigortasız olarak çalıştırılırken yanan, Ceylanpınar’da tarım işçisi olarak kamyon kasasında boğulan, Novamed’te, Desa’da direnen, cezaevlerinde ölüm oruçlarında çocuklarıyla birlikte direnen, tecride karşı bedeniyle yanıt olan, grev çadırlarında bazen grev gözcüsü bazen de direnen eşlerine yoldaş olan emekçi kadınların haykırışı ile bugün alanlarda olunduğu vurgulandı.

Ortak metnin ardından Ayışığı Sanat Merkezi’nden bir kadının okuduğu şiir mücadele içerisindeki kadınlara armağan edildi.

Daha sonra kürsü direnişte olan taşeron belediye işçilerinden birinin eşine bırakıldı. İşçi eşi 61 gündür direnişte olan eşinin yanında olduğunu vurguladıktan sonra yaşadıkları sorunları anlattı. Konuşma “Yaşasın sınıf dayanışması!” sloganıyla karşılandı.

Halk Cephesi’nin hazırlamış olduğu Ege yöresine ait oyunun ardından hapishanelerde oğullarıyla, kızlarıyla, eşleriyle birlikte mücadele eden ve bu mücadelede öne çıkan analar adına bir konuşma yapıldı. Program, Grup Günışığı’nın seslendirdiği türkü ve marşlar eşliğinde tüm alanı saran halaylarla ve sloganlarla sona erdi.

Komünistler eyleme “Emperyalizme, şovenizme, köleliğe karşı mücadeleye!/BDSP” pankartı, kızıl bayrakları ve coşkulu sloganlarıyla katıldılar.

Yaklaşık 500 kişinin katıldığı eylem boyunca “Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!”, “Kadın-erkek elele örgütlü mücadeleye!”, “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur!”, “Emperyalizme, şovenizme, sömürüye hayır! Yaşasın örgütlü mücadelemiz!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir

“Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son!”

8 Mart’ın örgütlenmesi sürecinde yaşanan ayrışmanın bir ürünü olarak bu yıl da iki farklı 8 Mart örgütlendi. Adana Devrimci 8 Mart Platformu, 8 Mart’ı tarihsel anlamına ve sınıfsal özüne uygun bir şekilde kutlamak için oluşturduğu faaliyet programı üzerinden bir eylem hayata geçirmeye çalıştı.

Bu planlama doğrultusunda eylemin ön hazırlık sürecinde Adana’nın belirlenen emekçi mahallelerinde ve şehir merkezinde ortak bildiri dağıtımları ve mitinge çağrı afişleri yapıldı. Dağıtılan binlerce bildiri ve asılan yüzlerce afişle emekçi kadınlar 8 Mart’ta alanlara çağırıldı. KESK bileşenlerinin örgütlediği 6 Mart’taki eyleme de katılan platform, ayrıca direnen Makyal-Erka işçilerine bir destek ziyareti gerçekleştirdi.

Yürütülen çalışmanın ardından, 8 Mart günü 5 Ocak Meydanı’ndan başlayarak İnönü Parkı’na kadar süren bir yürüyüş gerçekleştirildi. Oldukça canlı geçen yürüyüşte Çakmak Caddesi trafiğe kapatıldı. Eylemde, “Kadın erkek elele, özgürleşmeye!”, “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Jin jiyan azadi!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganları atıldı.

KESK Adana Şubeler Platformu da Devrimci 8 Mart Platformu arkasında kendi pankartını açarak eyleme katıldı.

İnönü Parkı’na gelindiğinde platform adına hazırlanan basın metni okundu. 8 Mart’ı yaratan tarihsel süreç içinde işçi kadınların mücadelesine ve II. Enternasyonal’e bağlı Sosyalist Kadınlar Konferansı’nın aldığı karar gereği 8 Mart’ın dünyanın dört bir yanında kutlanmaya başlanmasına değinilen konuşmada, bu günün işçi ve emekçi kadınların sokağa çıkarak mücadele ettikleri bir gün haline geldiği ifade edildi.

8 Mart’ın devlet tarafından içi boş bir kadınlar gününe indirgenmeye çalışıldığının belirtildiği konuşmada buna izin verilmeyeceği ve yaratılan mücadele geleneğine sahip çıkılarak, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya talebini haykırmak için alanlara çıkıldığı söylendi.

Açıklamanın devamında şunlar söylendi: “Çürümüş, kokuşmuş bu köhne düzen varlığını koruduğu sürece işçi-emekçilere ve yaşamın diğer yarısı olan kadına yönelik saldırılar da artarak devam edecektir. Kadının toplumsal üretime bu derece yoğun katılması onun siyasal bilincinin gelişmesini ve onun toplumsal mücadeleye katılmasının, özgürleşmesinin yolunu açtı. Yaşamın yarısı olan kadın, kavganın da yarısı olduğunu daha ileri bir bilince çıkardı. Tek başına fabrika önünde direnişiyle kazanan DESA işçisi Emine Arslan bunun örneğidir. …

Bizler Devrimci 8 Mart Platformu bileşenleri olarak diyoruz ki; kadınlar, kadının üstündeki lanetli örtüye bir örtü daha ekleyen, insanlığa açlık, sefalet ve zulümden başka hiçbir şey vermeyen gerici, baskıcı bu sisteme karşı, ancak ve ancak devrim ve sosyalizm mücadelesini yükselterek kurtulacaklardır.”

Alınteri, BDSP, ÇHKM, Halk Cepheli Kadınlar, Kaldıraç, Mücadele Birliği Platformu, Partizan tarafından örgütlenen ve 250 kişinin katıldığı eylem basın metninin okunmasının ardından sloganlarla sona erdi.

Kızıl Bayrak / Adana

KESK’ten coşkulu 8 Mart yürüyüşü…

“Kadın erkek elele, özgürleşmeye!”

8 Mart öncesinde geçmiş yıllarda yaşanan ayrışma bu yıl da yaşandı, iki farklı 8 Mart süreci örüldü.

Geçmiş yıllardan farklı olarak, gerek tabandan devrimcilerin ve ileri sendika yönetimlerinin baskısı gerekse de KESK içinde yaşanan tartışmaların etkisiyle, KESK bu yıl farklı bir tutum aldı. Önceki yıllarda yurtsever hareket, reformistler ve feministlerin düzenlediği eylemliliklere katılan KESK bileşenleri bu yıl her iki eyleme de çağrı yaptılar.

KESK yönetiminin aldığı kararlardan biri olarak, 6 Mart günü 5 Ocak Meydanı’ndan başlayarak İnönü Parkı’na kadar süren meşaleli yürüyüş gerçekleştirildi. Kadın ve erkek katılımıyla gerçekleştirilen yürüyüşe Devrimci 8 Mart Platformu pankartıyla katılırken, 8 Mart Kadın Platformu bileşenleri katılmadılar.

Saat 18.00’de başlayan ve oldukça canlı geçen yürüyüşte Çakmak Caddesi trafiğe kapatıldı. Yürüyüş boyunca emekçi kadınların haklı mücadelesini anlatan konuşmalar yapıldı. “Kadın erkek elele, özgürleşmeye!”, “8 Mart kızıldır kızıl kalacak!” sloganları atıldı.

KESK kortejinin ardında Devrimci 8 Mart Platformu kendi pankartıyla yürüyüş kolunda yerini aldı. Kadının kurtuluş mücadelesinin yanısıra direnen Makyal-Erka işçileriyle dayanışma vurgusu öne çıktı.

İnönü Parkı’nda yapılan açıklamada 8 Mart’ın tarihçesine değinildi. Sendikasızlaştırma politikalarına, sürgünlere, cezalara inat sendikalarda, alanlarda, işyerlerinde mücadele etmeye devam edecekleri söylendi. 8 Mart eylemine katılım çağrısı yapıldı. Yürüyüşe yaklaşık 200 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Adana


Tokat’ta 8 Mart etkinliği

Tokat Eğitim-Sen Kadın Komisyonu tarafından hazırlanan 8 Mart programının ilki Eğitim-Sen Tokat Şubesi’nde film gösterimi şeklinde gerçekleşti. 7 Mart günü Persapolis adlı film gösterimi yapıldı. Film oldukça ilgi çekti. Ardından katılan emekçilerle sohbet edildi. Etkinliğe 40’ın üzerinde emekçi katıldı.

İkinci etkinlik 8 Mart günü Tokat Öğretmen Evi Konferans salonunda gerçekleşti. Salonun giriş kısmına “Emekçi Kadınlarımız” sergisi açıldı. Programın açılış konuşmasını Eğitim-Sen Tokat Şube Başkanı yaptı. Ardından “Kadınlarımızın Yüzleri” adlı sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi. Sinevizyonu 8 Mart’ın emekçi kadın mücadelesindeki önemini anlatan konuşma izledi. Konuşmada 8 Mart’ın emekçi ve direnen kadına ait olduğu vurgusu yapıldı.

Ardından Eğitim-Sen Kadın Komisyonu tarafından hazırlanan, New York’ta ölen 129 kadın işçinin direnişini anlatan oyun sergilendi. Oyun oldukça ilgi çekti.

Diğer bir sunum da kriz ve krizin emekçi kadınlara yansıması üzerine yapıldı. Sunumda “Krizin faturasını ödemeyi reddedelim!” vurgusu önplandaydı. Program şiirlerle de zenginleştirildi. Müzik grubunun dinletisiyle etkinlik sona erdi.

Etkinliğe 120’nin üzerinde emekçi katıldı.

Sosyalist Kamu Emekçileri / Tokat


Kadın işçiler şenlikte buluştu!

Toplumsal Araştırma ve Eğitim Merkezi’nin, Basın-İş, Birleşik Metal-İş, Dev Sağlık-İş, Deri-İş, Hava-İş, Kristal-İş, Petrol-İş, Tek Gıda-İş, Tez Koop-İş sendikalarıyla beraber 8 Mart öncesinde düzenlediği “Kadın İşçi Şenliği”ne birçok işyerinden kadın işçiler katıldı.

ATV-Sabah’ta grevde olan TGS üyesi kadın grevciler, Düzce’de DESA Deri’de direnişlerini sürdüren Deri-İş üyesi kadınlar, E-Kart’ta grevde olan Basın-İş üyesi kadınlar, Sinter Metal’de direnen Birleşik Metal-İş üyesi kadın işçiler, 7 Mart günü gerçekleştirilen şenliğe katılım sağladılar.

Açılış konuşmasını Dev Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun yaptığı şenlikte DİSK Kadın İşçi Komisyonu üyeleri de yer aldı. Etkinliğe Deri-İş, Birleşik Metal-İş, Petrol-İş, Tez-Koop-İş ve Türkiye Gazeteciler Sendikası yöneticileri de katılım sağladılar.

Petrol-İş Sendikası’nda örgütlü Mecaplast işçilerinin oluşturduğu işçi tiyatrosu tarafından Dario Fo’nun “Boyalı Kuş” isimli oyunu sergilendi.

Kürsünün ve sahnenin kadın işçiler tarafından da kullanıldığı etkinlikte, işçi kadınların kriz karşısındaki talepleri ve mücadele çağrıları yinelendi.

Şenlikte Günyüzü Müzik Topluluğu ve sanatçı Nurcan Eren de sahne aldı.


8 Mart eylemlerinden…

“Yaşasın Dünya Emekçi Kadınlar Günü!”


Bursa’da 8 Mart

8 Mart günü Bursa’da devrimci güçler tarafından 8 Mart eylemi gerçekleştirildi. Osmangazi Metro İstasyonu önünden başlayan eylemde Kent Meydanı’na kadar yüründü. Burada bir basın açıklaması yapıldı. 8 Mart’ın tarihi ve bugün emekçi kadınların yaşadığı sorunlar anlatıldı.

“Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son! Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü” pankartının açıldığı eylem, BDSP, Partizan, DHF, Tuncelililer Derneği, Eğitim İşçileri Örgütlenme Girişimi ve Eğitim Emekçileri Derneği tarafından örgütlendi.

Sınıf devrimcileri bu ortak eylemin dışında ayrı bir 8 Mart etkinliği düzenlediler. Etkinliği önceleyen günlerde, yapılacağı yer olan Başaran Mahallesi’nde BDSP’nin 8 Mart bildirileri dağıtıldı, mahalle içine etkinlik afişleri yapıldı ve birçok ev kapı kapı dolaşılarak etkinlik davetiyeleri ulaştırıldı.

Yaşanan teknik aksaklıklardan dolayı etkinlik katılımcılarla yapılan bir sohbet şeklinde gerçekleştirilebildi. Sohbette kadınların tarihsel ezilmişliği ve kökeni, 8 Mart’ın ortaya çıkışı, emekçi kadınların bugün yaşadığı sorunlar tartışıldı ve kadın sorununun ancak sosyalizmle çözülebileceği vurgulandı. Hep beraber türkü ve marşlar söylenerek etkinlik sona erdirildi.

Kızıl Bayrak / Bursa


Eskişehir’de 8 Mart

Eskişehir’de Dünya Emekçi Kadınlar Günü 8 Mart günü gerçekleştirilen eylem ve etkinlikle kutlandı. 8 Mart gündeminin kriz ve seçimlerle birleşen bir tarzda işlenmesi, bu süreçte sağlanan birikimin ileriye aktarılması açısından ön açıcı oldu.

Eskişehir’de önceki yıllarda feminist ve reformistlerin etkisi alında geçen 8 Mart eylemleri, 2 yıldır devrimci, demokrat yapıların ortak örgütlediği eylemlerle sınıfsal özüne uygun bir şekilde kutlanıyor. Bu yıl da üniversitelerde ve işçi-emekçi semtlerinde, 8 Mart’ın sınıfsal özüne, kadın ve erkeğin birlikte mücadelesine vurgu yapıldı.

Süreç 8 Mart günü yapılan basın açıklaması ve etkinlikle sonlandırıldı. Sağlık İl Müdürlüğü önünden Adalar Migros önüne kısa bir yürüyüş gerçekleştirildi. Migros önünde yapılan açıklamada 8 Mart’ın tarihsel anlamından bahsedildi. Kadınların cinsel, ulusal ve sınıfsal kimliği üzerinden yaşadığı sömürü anlatılarak, kriz döneminin bedelini en ağır biçimde ödeyenin yine kadınlar olduğu belirtildi. Mücadele içinde özgürleşen kadınlar şahsında Emine Arslan’ın direnişi selamlandı ve kadınların devrim mücadelesindeki yeri vurgulandı. Kadının kurtuluşunun devrimde olduğu, 8 Martlar’ın kadın ve erkeğin omuz omuza devrim ve sosyalizm mücadelesinde yer almasıyla kızıllaşacağı belirtildi. Açıklamanın ardından halaylar çekildi.

BDSP, DPG, DHF, Eskişehir Gençlik Derneği, Mücadele Birliği ve ODAK’ın örgütlediği eyleme yaklaşık 100 kişi katıldı.

Basın açıklamasından sonra KESK toplantı salonunda bir etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğin ilk bölümünde 8 Mart’ın tarihini anlatan kısa bir konuşma yapıldı ve saygı duruşunda bulunuldu. Emekçi Kadın Komisyonları ve Demokratik Kadın Hareketi temsilcilerinin konuşmalarının ardından soru-cevap kısmıyla kısa bir tartışma yapıldı. İkinci bölümde “Değişim” adlı oyun sergilendi. Şiir ve müzik dinletisiyle etkinlik sona erdi.

BDSP, DPG, DHF, Mücadele Birliği ve ODAK’ın örgütlediği etkinliğe 100’ü aşkın kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Eskişehir


Kütahya’da baskı ve yasaklar

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde Kütahya’da düzenlenmesi planlanan etkinliklerde polis ve belediyenin engellemeleriyle/yasaklamalarıyla karşılaşıldı. Buna rağmen 8 Mart Kütahya’da üç farklı etkinlikle kutlandı.

Saat 13.00’te üniversite öğrencileri ve Eğitim-Sen bir basın açıklaması yaptı. 60 kişinin katıldığı basın açıklamasında “Biji 8 Adare!”, “Jin jiyan azade!”, “Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son!”, “Kadın erkek elele örgütlü mücadeleye!” ve “Kadınlar örgütlü daha güçlü!” dövizleri açıldı. 8 Mart’ın tarihçesinin anlatıldığı, yaşanan kriz ve seçimlerin ele alındığı basın metni ilgiyle dinlendi.

Ardından Öğrenci Kolektifleri sokak tiyatrosu sergiledi. Oyunda, kadının maruz kaldığı şiddet, işyerinde uygulanan haksızlık, cinsel kimliğinden kaynaklı uğradığı taciz ve kadın öğrencilerin yaşadığı zorluklar anlatıldı.

Aynı saatlerde Halk Cephesi Eğitim-Sen’de bir salon etkinliği gerçekleştirdi.

Saat 14.30’da ise Genç-Sen’in düzenlediği fotoğraf ve resim sergisi Küçük Park önünde bir basın açıklamasıyla açıldı. Açıklamada, kadın veya erkek emekçiler üzerindeki sömürünün ancak bu sistemin yıkılıp yerine sınıfsız sömürüsüz bir toplum yaratılmasıyla kalkacağına vurgu yapıldı. Fotoğraf ve resimlerin bulunduğu panoda kadınları anlatan şiir ve yazılara yer verildi. Sergi ve basın açıklaması ilgiyle izlendi.

Kızıl Bayrak / Kütahya


Trabzon’da 8 Mart

Trabzon’da ön sürecini YDG ve Ekim Gençliği olarak stant, imza kampanyası, emekçi kadınlarla yapılan röportajlar ve kadınlar pazarında bildiri dağıtımları ile ördüğümüz 8 Mart etkinliği ve basın açıklamasını Meydan Park’ta gerçekleştirdik.

Etkinlik emekçi bir kadının 8 Mart’ın tarihçesini anlatan sunumuyla başladı. Ardından Emekçi 8 Mart Platformu (YDG, Halk Cephesi ve Ekim Gençliği) tarafından basın açıklaması yapıldı. Basın açıklamasına 60 kişi katıldı. Halkın ilgisi oldukça yoğundu.

Eylemde “Emekçi kadınlar emperyalizme, şovenizme, krize, yoksulluğa, şiddete, tacize karşı örgütlü mücadeleye!” pankartı açıldı. “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Kadın erkek elele, emperyalizme karşı mücadeleye!”, “Çayda, fındıkta sömürüye son!”, “Yaşasın dünya emekçi kadınlar günü!” sloganları atıldı. “Kadının kurtuluşu sosyalizmde!”, “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Eşit işe eşit ücret!”, “Emperyalist saldırganlığa, cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye karşı mücadeleye!” dövizlerinin taşındığı eyleme İHD de destek verdi.

Basın açıklamasının ardından İHD’nin açıklaması gerçekleştirildi. Kemençe ve horonlarla etkinlik sona erdi.

Trabzon Ekim Gençliği


Kocaeli’de 8 Mart

İzmit Kadın Platformu’nun Kocaeli’de gerçekleştirdiği 8 Mart kutlaması hem politik içeriği hem de katılım yönünden zayıf geçti. Belediye İşhanı önünde saat 14.00’te başlayan yürüyüş, İnsan Hakları Parkı’nda okunan basın açıklaması ile son buldu. İzmit Kadın Platformu adına okunan metinde 8 Mart’ın tarihçesinden ve kadının metalaşmasından bahsedildi. Ağırlıklı olarak Kürt kadınlarının karşı karşıya kaldığı işkence, tecavüz, göç ve töre cinayetlerine vurgu yapıldı, emekçi kadının sömürüsüne dikkat çekildi. Kutlama, politik içeriği yönünden burjuva-feminist bir arka plana sahipti.

Bizler de, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün sınıfsal anlamını ifade eden “8 Mart kızıldır, kızıl kalacak!”, “Kadının kurtuluşu sosyalizmde!” sloganlarını haykırdık.

Kocaeli Ekim Gençliği


Edirne’de 8 Mart

Edirne’de bir hafta boyunca, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili olarak, KESK Edirne Şubeler Platformu, DİSK, Genç-Sen, Ekim Gençliği, SGD, Genç Kurtuluş, DGH, TÜÖD tarafından faaliyet örgütlendi.

İlk olarak 1 Mart’ta “Kadın, kriz ve şiddet” başlıklı bir panel düzenlendi. 3 Mart’ta “Tek başına” isimli, kadınların işyerlerinde yaşadıkları sorunları ve mücadelelerini anlatan bir film gösterimi yapıldı. 6 ve 7 Mart’ta Saraçlar Caddesi’nde gün boyu fotoğraf sergisi açıldı.

Son olarak 8 Mart günü belediye binası önünde toplanılarak PTT önüne yüründü ve burada basın metni okundu. Ardından şiir dinletisi gerçekleştirildi.

Eyleme yaklaşık 300 kişi katıldı. Eylemde DİSK, KESK, Ekim Gençliği, Sosyalist Parti, TKP, EMEP, DTP, Genç Kurtuluş, SGD, Emek Gençliği, DGH, TÜÖD yer aldı.

Edirne Ekim Gençliği


Kayseri’de 8 Mart

8 Mart günü Kayseri Merkez Postane önünde 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili basın açıklaması gerçekleştirildi. Eğitim-Sen, SES, BES, CHP, EMEP, ESP, TKP, PSAKD, Kayseri Hacı Bektaş-ı Veli Derneği’nin yaptığı basın açıklamasına yaklaşık 50 kişi katıldı.

“Yaşasın 8 Mart!”, “Cinsel, ulusal, sınıfsal sömürüye son!” sloganlarının atıldığı açıklamada 8 Mart’ın tarihçesine değinildi. “Emekçi kadın” vurgusunun hiç olmadığı açıklamada, kadına yönelik şiddet, savaşların kadın üzerindeki etkileri, şovenizm, gericilik, neoliberal politikalar ve kriz gibi sorunlara dikkat çekildi. Sorunların kaynağının AKP olarak belirtildiği açıklamada, çözüm yolu olarak kadınlar mücadeleye çağırıldı.

Kızıl Bayrak/ Kayseri

İstanbul’da Kadın Platformu’ndan miting...

“Erkek egemenliğine, namus cinayetlerine, şiddete, savaşa, militarizme, yoksulluğa, SSGSS’ye karşı!”

İstanbul 8 Mart Kadın Platformu Kadıköy Meydanı’nda gerçekleştirdiği mitingle 8 Mart’ı kutladı. Tepe Natulius önünde saat 11.00’de biraraya gelen kadınlar, ortak pankartın arkasında sıralanarak Kadıköy İskele Meydanı’na doğru yürüdüler.

Kadın örgütleri ortak pankartının arkasında sırasıyla; Feministler, Özgür Demokratik Kadın Hareketi, EKD, Tekstil-Sen’li Kadınlar, İmece’li Kadınlar, Kadın Emeği Kolektifi, Lambda, Barış Anneleri, Feminist Kadın Çevresi, KESK’li Kadınlar, DİSK Kadın İşçi Komisyonu, Anti-kapitalist Kadınlar, Öğrenci Kolektifleri, Halkevleri, Uluslararası Af Örgütü’nden Kadınlar, Tüm-İGD’li Kadınlar, Çağrıcı Kadınlar, İşçi Cephesi Kadınları, Dev-Lis’li Kadınlar, Marmara Üniversitesi Öğrencileri, Bağımsız Kadınlar ile DİP, EHP, EMEP’li kadınlar, ÖDP, SDP olarak yer aldılar. Irak’taki Kürdistan Sendikalar Konfederasyonu ve Elektronik Sendikası Kadın Komisyonu’ndan kadınlar da mitingte yer alanlar arasındaydı. Desa’da direnişte olan kadın işçiler de “Deri-İş’e üye olduk, işimizden kovulduk” yazılı pankart ile mitinge katıldılar.

Yürüyüşe ve mitinge DTP’li kadınların coşkusu hakim olurken, bu kortejlerden “Jin jiyan azadi!”, “Katil Erdoğan!”, “Bıji bratiya gelan!”, “Savaşa hayır! Barış hemen şimdi!”, “Oy namustur satılamaz!” ve Öcalan sloganları atıldı. Halaylar çekildi.

Diğer kortejlerde, “Yaşasın 8 Mart, yaşasın mücadelemiz!”, “Krizin bedelini ödemeyeceğiz”, “Kimsenin namusu olmayacağız”, “Emeğimiz, kimliğimiz bedenimiz bizimdir” vb. sloganlar atıldı.

Alana gelindiğinde açıklama Türkçe ve Kürtçe olarak yapıldı. 8 Mart’ın tarihçesine kısaca değinildikten sonra faili meçhullerin aydınlatılması, Botaş kuyularının açılması ve sorumluların cezalandırılması istendi. Barış anneleri ve Cumartesi annelerinin desteklendiği ifade edildi. “Kadınlar sendika yönetimine!” çağrısı yapılırken, SSGSS yasasının iptal edilmesi de talep edildi.

DTP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel yaptığı konuşmada, ekonomik krizin faturasının kadınlara ödetilmek istendiğini, kriz bahanesiyle birçok işçinin işten atıldığını dile getirdi. ATV-Sabah’ta, Sinter’de ve Desa’da direnen kadınları selamladı.

Özlem Altun ve arkadaşları ile Grup Arzem’in sunduğu müzik dinletisinin ardından miting sona erdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

Trabzon’da 8 Mart çalışmaları…

Trabzon’da 8 Mart çalışmaları YDG ve Ekim Gençliği tarafından örgütlendi.

Emekçi kadınlarla röportajlar gerçekleştirildi. Emekçi kadınların evde, aile içinde, sokakta yaşadığı sorunların yanı sıra krizin emekçi kadınlar üzerinde etkileri röportajların ana gündemini oluşturdu.

Ayrıca emekçi kadınların temel taleplerinden oluşan imza kampanyası başlatıldı. İmza kampanyası çerçevesinde 5 Mart’ta Meydan Park’ta imza standı açıldı. İlgiyle karşılanan imza kampanyası talepleri içeriyordu: “Eşit işe eşit ücret!”, “Kadınların ucuz işgücü olarak sömürülmesine son!”, “Kreş hakkı!”, “Doğum izinleri arttırılsın!”, “Kadınlara iş ve sendika hakkı!”, “Kadınların ana-çocuk sağlığına zararlı işlerde çalıştırılması yasaklansın!”, “Cinsel istismarcılar yargılansın!”

Ekim Gençliği imzalı,“Krize, işsizliğe, sömürüye karşı 8 Mart’ta alanlara!” şiarlı pullama ve afişler de üniversitede yoğun bir şekilde kullanıldı.

5 Mart’ta başlattığımız imza kampanyasını basın açıklaması ile sonlandırdık. 3 gün boyunca stantta Trabzon halkına taleplerimizle seslendik. Taleplerimizin yanısıra stant çalışması sırasında kapitalist kriz en fazla tartışılan konu oldu. Çayda, fındıkta uygulanan kota ve iş imkanlarının sınırlı olması, Trabzon’da emekçilerin en büyük sorunu olarak dillendirildi.

7 Mart günü yaptığımız basın açıklamasında, “Krizde, savaşta faturayı emekçi kadınlar değil patronlar ve seçimlerde bizlerden oy isteyen düzen partilerinin sözcüleri ödesin” denilerek, fabrikada, tarlada ve evde sömürünün son bulması için kadın-erkek birlikte mücadele etmek gerektiği ifade edildi. 8 Mart eylemine çağrı yapıldı. Basın açıklaması çevreden yoğun ilgi gördü. 

Trabzon Ekim Gençliği