11 Eylül'04
Sayı: 2004/36 (28)


  Kızıl Bayrak'tan
  Yeni Ceza İnfaz Yasa Tasarısı gündemde...
  Yeni CEZA İNFAZ YASASI aslına uygundur / görülmüştür!
  Eğitim-Sen'i kapatma talebiyle açılan davanın ikinci duruşması 15 Eylül'de....
  Savaş örgütü NATO'nun NAM-04 tatbikatı Konya'da başladı...
  Sarıgazi Şenlikleri'nde AKP ve jandarmaya büyük öfke
  Metaldeki ve Tekstildeki toplu iş sözleşmeleri görüşmeleri kritik önemdedir...
  Philips tekelinin işçi kanı üzerine kurulu dünyası
  İşgüvencemiz ve kazanılmış haklarımız tehdit altındayken göstermelik toplu görüşme aldatmacasına kanmayalım!..
  Zina sorunu üzerine
  Irak direnişi işgalcilerin saldırı ve manevralarına rağmen ilerliyor
  Emperyalist saldırganlığı direnen halklar püskürtecek!
  Birleşmiş Milletler emperyalist saldırganlığın hizmetinde
  Castleblair patronu saldırıyor, saldırtıyor
  Sportif aktiviteler işçileri kaynaştırıyor
  Sermayenin çözümleri de yalan ve çarpıtmaya dayalı
  Türkiyeli emekçilerin katılımı için daha çok çaba!
  Almanya'da sermayenin saldırılarına karşı emekçilerin protestoları sürüyor
  OPEL'de saldırı hazırlıkları
  Ekim Gençliği'nden..
  Okur anketi çalışmasından gözlemler...
  Sefaköy'de coşkulu 10. yıl etkinliği
  Despotik siyaset tarzı, demokrasi ve "biz"...
  Bültenlerden....
  İnfaz yasasıyla zindanlara yönelik kapsamlı saldırı tamamlanmak isteniyor
  Victor Jara: Şili'nin ölümsüz şarkısı
  Basından...
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
Liseli Genç Komünistler yeni döneme hazır!..

Erdal Eren Liseli Genç Komünist
Buluşması başarıyla yapıldı!

Genç komünistler önümüzdeki dönemde liseli gençliğin kazanılması ve bu çerçevede güçlü bir liseli gençlik çalışmasının başlatılması için bir zamandan beridir özel bir yönelim ve çaba içerisine girdiler. Farklı yön ve araçlarla yürüyen bu çalışmanın merkezi bir bakışa ve yönlendirmeye kavuşması, liseli gençlik içerisinde çalışma yürüten yoldaşlarımızın her yönden güçlendirilmeleri, bu alana ilişkin deneyim ve birikimimizin kolektife maledilerek güvence altına alınması, ve son olarak, yeni öğrenim dönemine daha güçlü bir giriş yapabilmek amacı çerçevesinde düzenlenen Erdal Eren Liseli Genç Komünist Buluşması başarıyla tamamlandı. Farklı illerdeki liseli genç komünistlerin katılımıyla gerçekleşen ve üç gün süren buluşmamız, yeni dönem için ön açıcı bir eğitim çalışmasının ifadesi oldu.

Yeni bir döneme hazırlık

Partimizin gençlik alanında çalışmaya başladığı dönemden itibaren şu ya da bu düzeyde bir liseli gençlik çalışmasına da her dönem sahip olduk. Zaman zaman zayıflıklar yaşayan, farklı zaman ve yerlerde farklı araçlarla süren bu çalışma alanında önemli bir deneyim de biriktirdik. Ancak gerek bu deneyimin taşınmasında/aktarılmasında yaşanan eksiklikler, gerekse de alanın nesnel zorlukları nedeniyle, bu çalışmalar istenilen biçimde yürütelemedi, deneyimleri ve kazanımları gereğince biriktirilemedi ve değerlendirilemedi. Çalışmada arzulanan süreklilik sağlanamadı; sürekli gelişen bir grafik yerine dönemsel çıkışlarla, kısmi ve geçici başarılarla sınırlı kalındı.

Bugün hala liseli gençlik hareketinin önünde yığınla sorun ve engel durmaktadır. Bununla bağlantılı olarak liseli genç komünistler de ciddi zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Liseli gençlik çalışmasına yönelik yeni hedeflerimize de bağlı olarak, bundan böyle bunları daha sık olarak yayınlarımızda ele alıp irdeleyecek, çözüm ve çıkış yolları göstermeye çalışacağız.

Her dönem belli bir ilgi ile takip ettiğimiz, çeşitli araç ve yöntemlerle müdahale etmeye çalıştığımız liseli gençlik hareketi içerisinde, bundan böyle kendini tekrarlayan bir çalışma tarzını aşmak, her adımda kendini güçlendiren yeni bir çalışma düzeyi yakalayarak yolumuza devam etmek sorumluluğu ile yüz yüzeyiz. Nesnel güçlüklere ve engellere takılmadan her adımda kendi örgütsel ve siyasal duruşumuzu daha da güçlendireceğiz.

Özetle daha iddialı bir çalışma ve mücadele dönemi başlatıyoruz. Bu çerçevede üzerimize düşenleri daha bilinçli ve çoşkulu bir biçimde yerine getirme, sürece ve görevlere daha etkin bir biçimde yüklenme kararlılığı içindeyiz.

Erdal Eren Liseli Genç Komünist
Buluşması’nın anlamı

Geçen öğrenim yılının özellikle ikinci yarısında, liseli gençlik çalışmamızda belli bir toparlanma kendini göstermeye başladı. İstanbul’dan başlayan bu toparlanma ve gelişme, farklı illerdeki lise çalışmalarımıza da yansımakta ve yeni bir düzey için umut veren bir birikim ortaya çıkmaktaydı. Yeni döneme güçlü bir hazırlığa yönelirken bu gelişmeden, onun uyarıcı etkisinden ve cesaretlendirici ilk sonuçlarından hareket ettik.

Sözü edilen gelişmeye salt nicel ölçülerden bakmamak gerekir. Bundan da önemli olan ve orta vadede bunu da güvenceye alan asıl gelişme, siyaset yapabilme, liseli gençliğin çeşitli sorunlarına ve gündemlerine müdahale edebilme alanında katedilen mesafedir. Alanın özgül yapısı gereği politika yapabilme yeteneği ve inisiyatifi bugün için nicel gelişimin önünde durmaktadır. Çeşitli dönemlerde farklı siyasal güçler, politik bir alan açmaksızın burada güçlenebilmekte ve ardından devşirilen güçleri aynı hızla kaybetmektedirler. Bizi de bir biçimde kesen bu olumsuz pratik karşısında önemle üzerinde durulması gereken nokta, liseli gençlik çalışmasına politik bir bakış ve özgül politikalarla yönelebilmek, kazanılan güçleri politik bir çalışmanın üzerine oturtabilmektir. Bu başarıldığı ölçüde, kitleselleşmenin önü de bir bakıma kendiliğinden açılır. Devrimci bir liseli gençlik hareketi de ancak böyle bir bakışaçısı üzerinden geliştirilebilir.

Yaşadığımız gelişimi daha ileri bir düzeye ulaştırmak, yeni öğrenim yılı çerçevesinde önümüzdeki en öncelikli görev durumundaydı. Ve biz buna önden hazırlanmalıydık. Liseli genç komünistler olarak yaz dönemi hazırlıklarına bu gözle yaklaştık. Bunun bugünkü haliyle en somut ifadesi, Erdal Eren Liseli Genç Komünist Buluşması olmuştur.

Partinin gençlik çalışmasına ilişkin genel perspektifleri ve somut yönelimleri, bu çerçevede üniversiteli gençlik çalışmasında elde ettiğimiz başarı, bu alanda yarattığımız birikim ve deneyimlerin cesaretlendirici etkisi, ve son olarak da partinin alanımıza yönelik özel yönlendirmesi ve teşvikleri sayesinde, bugün liseli gençlik çalışmamız yeni bir sürece girmektedir. Erdal Eren Liseli Genç Komünist Buluşması bu sürecin başlangıcı ve ilk adımı olmuştur.

Bu çerçevede buluşmamızın önüne konulan görevler başarıyla gerçekleştirilmiştir. Buluşma programı çerçevesinde bakışaçısı güçlendirilmiş, deneyimler özetlenmiş, eksikler ve zaaflar ortaya konulmuş, bunları aşmanın sorunları enine boyuna tartışılmıştır.

Özetle, yeni döneme perspektif ve politika yönünden önemli bir hazırlık yapılmıştır.

Artık çalışmamızın güçlendirilmiş bir bakışaçısı, yeni bir soluk ve taze bir heyecanla sürdürüleceği bir döneme girmiş bulunmaktayız. Bunun liseli gençlik çalışmamızda bizi yeni bir düzeye ulaştıracağına inanıyoruz.

Erdal Eren’in anısına yakışır bir yaşam ve çalışma

İlkini gerçekleştirdiğimiz buluşmamızı, yaşamını genç yaşta faşizmin idam sehpasında yitiren yiğit devrimci Erdal Eren’e atfettik. Buluşmamız süresince 17 yıllık kısa bir yaşama sığdırılan devrimci kimliğin anlamını bilince çıkarmaya ve gereklerini bir başka biçimde hayata geçirmeye çalıştık. Buluşmamızın sonunda bunu gerçekleştirebildiğimizi görmek bizi gururlandırmakta ve önümüzdeki dönem için bize güç vermektedir.

Erdal Eren Liseli Gençlik Buluşması’nı başarılı kılan, öteki özelliklerinin yanısıra, tamamı ayrıntılı tartışmalara konu olan ve alan çalışmasına dair önemli sonuçlar çıkarmamızı sağlayan sunumlar’dır. Belli bir ön hazırlık çalışmasına dayanan bu sunumlardan kısaca bahsetmek istiyoruz.

Tümüyle liseli genç komünistlerin kendi hazırlıklarına dayanan ve deneyimlerle zenginleştirilerek sunulan üç başlık vardı.

1) Liseli gençlik alanında politika yapmanın sorunları ve liseli gençliğin sorunlarına yönelik politik yaklaşımlar

2) Liseli gençlik örgütlenmeleri ve liseli gençlik hareketinin örgütsel ihtiyaçları

3) Liseli gençlik çalışmasında kullandığımız araç ve yöntemlerin geliştirilmesi sorunu.

Bunların dışında parti tarihi, devrimci kimlik ve devrimci yaşam sunumları gerçekleştirildi. Ayrıca buluşma süresince bir anma ve parti yayınlarının kullanımı üzerine bir tartışma gerçekleştirildi.

Sunumların son derece başarılı olduğunu söyledik. Alan çalışmasına dair sunumların tümü, ayrıntılı tartışmalarla geçti.

İlk sunumda alana ilişkin politika yapabilme sorunları, alanı kavramak, yerel ihtiyaçlara yanıt veren politik bir açıklık kazanmak, liseli gençliği politik bir hareket içerisinde birleştirebilecek özgün gündemleri doğru kullanmanın yanısıra liseli gençlik içerisinde toplumsal sorunları işleyebilmek, politik çalışmada farklı araçları bir arada kullanabilmek gibi çok yönlü ve kapsamlı alt başlıklar dahilinde tartışıldı.

İkinci sunum olan liseli gençlik örgütlenmeleri ve liseli gençlik hareketinin örgütsel ihtiyaçları başlığı ise, gerek esnek liseli gençlik örgütlenmelerinin zaafları ve eksiklikleri ile bu eksiklerin kapatılması gereği, gerekse de liseli genç komünistlerin merkezi ihtiyaçları çerçevesinde ele alındı. Bu sunum ve beraberinde yapılan uzun tartışmalar, liseli gençlik çalışmamızda yaşanılan sorunlar konusunda özel bir açıklık sağladı.

Son başlık olarak ise alan çalışmasında kullandığımız araçların geliştirilmesini ele aldık. Bu konuda da bir çok eksiğimiz olduğu açıktır. Ancak yapılan sunumda ve sürdürülen tartışmalarda, bu alanda kazandığımız deneyimin önemini gördük ve sahip olduğumuz birikimin hayata geçirildiği ölçüde sonuç alıcı olabileceği gerçeği üzerinde durduk.

Farklı konu başlıkları altında yapılan iki sunum ve şehit yoldaşlarımız için düzenlediğimiz anma ise liseli yoldaşlarımızın sadece alan çalışmasına değil, fakat bununla beraber komünist faaliyetin her yönüne dönük ilgilerini ortaya koymuştur. Burada üzerinde ayrıntıları ile durmayacağımız bu başlıklar, alan çalışmasında yetişen güçlerin parti kadroları olmak yolunda taşıdıkları niteliklerin çok yönlü çabalarla değerlendirilmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamak açısından özel bir anlama sahiplerdir.

Alan çalışmasına ilişkin sunumları yıl içerisinde imkanlar ölçüsünde yayınımızın sayfalarına taşıyacağımızı söyleyerek bitirelim bu konuyu.

Devrimci yaşam ve değerlerin
içselleştirilmesinde önemli bir adım

Buluşma süresince kolektif ve her yanıyla devrimci bir yaşam örgütlendi. Buluşmaya katılan yoldaşlarımızın deneyimlerinden bölümleri Ekim Gençliği’nin bu sayısında ayrıca yayınlamaktayız. Orada bu alandaki başarımızın altı fazlasıyla çizilmektedir. Dolayısıyla konuyu fazla uzatmadan kısa birkaç şey söylemekle yetineceğiz.

Her şeyden önce üç gün boyunca tüm yoldaşlarımız devrimci sorumluluğun gereklerini son derece özlü bir biçimde hayata geçirmişler ve bu konuda unutulmaz bir eğitim almışlardır. Buluşmada kolektif yaşamın örgütlenmesi sürecine tüm yoldaşlarımızın tam ve istekli biçimde katılmaları, devrimci kimliklerinin ve komünistlerin elinde bayraklaşan yeni bir devrimci kültür alanındaki güçlü bilinçlerinin bir kanıtı sayılmalıdır. Günlük işlerin örgütlenmesinden serbest saatlere, gece nöbetlerinden yoldaş sohbetlerine kadar buluşma boyunca her yönüyle devrimci bir hava yakalanabilmiştir.

Yoldaşlık ilişkilerinin gerçek anlamıyla kavrandığı bir yer olmayı başaran buluşmamızda, disiplin konusunda hiçbir sorun yaşanmadığını rahatlıkla söylemeliyiz. Yine yoldaşlarımızın çalışmamızın güvenliği konusunda son derece dikkatli ve titiz davranmaları da bu açıdan yaşanabilecek sıkıntıların önlenmesini sağlamıştır. Buluşma öncesinde ve sonrasında da bu konuda yeterli özen gösterilmiş, sorun yaşanabilecek hiçbir boşluk bırakılmamıştır. Tüm yoldaşlarımızın bu konuda kendilerini kanıtladıklarını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Buluşmada örgütlenen devrimci yaşam ve kurulan yoldaşlık ilişkileri, devrimci yaşamlarının henüz ilk evrelerini yaşayan yoldaşlarımız açısından övünç dolu birer anı olarak kalacaktır. Bundan da öteye, bu deneyim gelecekte de kendilerine yol gösterecektir. Erdal Eren Liseli Gençlik Buluşması bu açıdan da önemli kazanımlar yaratmıştır.

Liseli gençliği mücadeleye ve devrime
kazanmak için şimdi daha güçlüyüz!

Yineliyoruz; liseli gençlik içinde yürütülen komünist faaliyetin eksiklerini gidermek, bu çalışma alanında yeni bir mücadele dönemini başlatmak için buluşmamızla temel bir adım atılmıştır. Bu adımın devamını getirmek ise çalışma alanlarında sergilenecek çabanın eseri olacaktır.

Bugünden söylenebileceklerin kuşkusuz bir sınırı bulunmaktadır. Ancak biz liseli genç komünistlerin önemli bir eşiği geride bıraktıklarını ve yeni dönemin zorlu görevlerine artık daha hazırlıklı olduklarını vurgulamak istiyoruz.

Her yönüyle komünist iddia ve iradenin somutlandığı bir çalışma olarak Erdal Eren Liseli Gençlik Buluşması’nı başarı ile gerçekleştirdik. Şimdi önümüzde, devrimci sınıf partisinin kızıl bayrağını liseli gençlik alanında daha bilinçli ve etkin bir biçimde taşıma sorumluluğu var. Şimdi önümüzde, buluşmada kazandığımız gelişimi ve deneyimi kendi alanımızda etkin ve inisiyatifli bir biçimde hayata geçirme sorumluluğu var. Şimdi önümüzde, mutlak biçimde kazanmak üzere yükleneceğimiz yeni bir çalışma ve mücadele dönemi var.

Erdal Eren Liseli Gençlik Buluşması
Örgütleme Komitesi

(Ekim Gençliği’nin Eylül 2004 tarihli
75. sayısından alınmıştır...)



Erdal Eren Liseli Genç Komünist Buluşması’na
katılan yoldaşların anlatımlarından...

Yarın bizimdir yoldaşlar!

(...) Kampa katılan liseli yoldaşlarımızın bir çoğu kısa bir mücadele geçmişine sahip olmalarına rağmen bizim böylesi bir kampı öncesiyle ve sonrasıyla hiçbir sorun yaşamadan sonuçlandırabilmemiz, yürüteceğimiz liseli gençlik çalışması ve mücadelesinin gücü ve olanakları konusunda da bir fikir veriyor. Birbirini daha önce tanımayan insanlar olduğumuz halde kampın daha ilk anlarında, bizleri biraraya getiren ortak amacın gücü sayesinde hemen kaynaşmamız, aslında bizim de özgür bir dünyaya olan inancımızın ne kadar güçlü olduğunu gösteriyordu.

Liseli gençliğin can alıcı sorunlarının işlendiği sunumlarda bütün yoldaşlarımız az ya da çok kendinden bir şeyler katmaya çalıştı. Sunum aralarında ve bulunan her boşlukta hemen hemen herkesin birbirini geliştirmek, deneyimleriyle birbirlerini güçlendirmek için azami çaba harcaması, mücadeleye duyduğumuz güvenin ve inancın bir ifadesiydi. Şehit yoldaşlarımızın anmasında yaşadığımız duygulu anlar aslında onlara duyduğumuz saygı, sevgi ve bağlılığımızı gösteriyordu. Kamp süresince yaşamımızın tamamının planlı, disiplinli olması ve bütün yoldaşlarımızın ellerinden geldiğince kolektif yaşamı geliştirmeye çalışması da oldukça anlamlıydı.

Benim yaşamımda bu kamp eksikliklerimi görmemde çok yardımcı oldu. Yapılan sunumların herkese bir şeyler kattığını düşünüyorum. Bundan sonra önümüzde duran görev, liseli gençliğin geniş kesimlerini harekete geçirmek ve örgütlemektir. Bu kampın başarısını kanıtlamak, bundan böyle yürüteceğimiz çalışmanın ve mücadelenin gücüne bağlı.

Geleceği kazanacağımıza olan sarsılmaz inancımla diyorum ki, “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!”

Her açıdan devrimci bir kamp

(...) Devrimci yaşamla birlikte kampımızın temelini oluşturan bir diğer konu ise yapılan sunumlar ve bu sunumların bize kazandırdıklarıydı. Parti tarihinden liseli örgütlenmesinin temel sorunlarına, birçok konuda farklı illerden yoldaşlarımızın yaptığı sunumlar oldukça yararlı oldu. Ayrıca sunumlar esnasında yapılan tartışmalar ve aktarılan deneyimler birçok konuda bizi açıklığa kavuşturdu. Yapılan sunumlar eksik veya yanlış yönlerimizi daha iyi kavramamızı ve çözüm noktasında neler yapabileceğimizi görmemizi sağladı.

Yeni dönemle birlikte kampın bize kazandırdığı hem teorik- pratik birikim hem de moral motivasyon sayesinde liseli çalışmalarımızın yeni boyutlara taşınacağına inanıyorum. Partimizin sürekli gelişip ilerlediği bir süreçte ona paralel olarak biz liseli komünistler de partiye ve devrime olan sorumluluğumuzun bilinciyle hareket ederek Yeni Ekimler’in Partisi’ne yakışır biçimde faaliyet örebilmeliyiz. Kampa katılsın veya katıl(a)masın tüm liseli yoldaşlarımız bu sorumluluğu eşit oranda taşımaktadırlar, gereklerini yerine getirebilmek de hepsinin aynı oranda görevi olmalıdır.

Yeni dönemde daha güçlü bir düzey ve daha yaygın bir çalışma ağı örebilmek için bütün imkanlarımızı kullanalım ve dönemden kazançlı çıkan biz olalım.

Sosyalizmi ilk önce kendi aramızda yaşadık

Sosyalizm mücadelesinde okumak, araştırmak, eleştirmek, barikatta çarpışmak çok önemlidir. Bir komünist partisinin kadrolarının böyle bir donanıma sahip olması, partinin ve kadroların geleceği açısından önemlidir. İşçi sınıfının ideolojisini, yani bilimsel sosyalizmi kavramak, biz genç komünistler için olmazsa olmazdır. Bu ideoloji ve bakış açısını kazandığımız ölçüde zaaflarımızdan ve eksikliklerimizden arınmış oluruz. Şehit yoldaşlarımızın bu donanıma sahip olduğunu biliyoruz. Habip ve Hatice yoldaşların işçi, Ümit yoldaşın ise öğrenci kökenli olması hiç birşeyi değiştirmiyor. Çünkü onlar parti ideolojisini kavramış bilinçli komünistlerdir.

Biz liseli genç komünistlerin gerçekleştirdiği Erdal Eren Liseli Genç Komünist Buluşması da kadroların eğitimini amaçlıyor. Gençlik kampındaki günler boyunca adeta komünizmi yaşıyorsun; paylaşım ve yoldaşlık ilişkileri komünistlerin yaşayacağı türden. Farklı yerlerden gelsek de, birbirimizi daha önce hiç görmesek de bir yerde birleşiyoruz; partide. Kapitalizmin gençliği sürekli yozlaştırdığı bir ortamda komünist olmak zordur. Fakat kamptaki duruşumuz da gösteriyor ki biz bu zorluğun zaten üstesinden gelmişiz. (...)

Bir komünist nasıl olmalı; aile içerisinde, okulda, bulunduğu her ortamda vb. konuları da tartışma imkanı bulduk. Yoldaşça ilişki açısından hiç tanımadığımız kişilerle sanki ömür boyu dostmuşuz gibi yaşadık. Kapitalizm insanları kâr hırsıyla, menfaatle doldurarak kirletmiş, ama bizim yoldaşlığımız hiçbir çıkara dayalı olmadığı için sağlam ilişkiler kurabildik. (...)

Partimizin verdiği büyük bir emekle oluşturulan böyle bir ortamda genç komünistleri eğiterek donatan bir bakış açısı “düşünen ve savaşan kadroları” yaratma iddiasının altını dolduruyor. Sosyalizmi ilk önce kendi aramızda yaşadık. Habip’ten, Ümit’ten ve Hatice’den aldığımız kızıl bayrağımızı göndere çekene kadar savaşacağız.

Şimdi daha da güçlüyüz!

Liseli genç komünistler gelecek için çok önemli bir adım daha attılar. Yapılan Erdal Eren Liseli Gençlik Buluşması’nın şu süreçteki yeri ve önemi ortadadır. Liseli gençliğin kitlesel bir hareketlilikten uzak olduğunu biliyoruz. Böyle bir süreçte liseli genç komünistlerin ortaya koyduğu iddia, bu buluşmayı oluşturan en büyük etkendir. Bu buluşmanın anlamını iyi kavramak bütün komünistlerin görevidir. Sonuçta bu bir düzeyin yansımasıdır. Liseli genç komünistlerin çalışmaları bu süreci yaratmıştır. O ortamda bunu çok rahat hissedebiliyorsunuz. Yoldaşlarınızın heyecanının nedenini gözlerinden görebiliyorsunuz. Bu komünist olmanın verdiği bir şey. Buna başka bazı yoldaşlarınızla tanışmanın mutluluğu da eklenince, insanın heyecanı da mutluluğu da ikiye katlanıyor.

Bu buluşmanın duygusal olarak görünüşü böyleydi. Ama asıl önemli yanı çalışmanın sorunları üzerine yapılan tartışmalar, sunumlar ve devrimci iç yaşamdı. İşte bu, buluşmanın yeni dönemimizi şekillendirecek kısmıydı. Tüm sunumların ve tartışmaların bize çok şey kattığını düşünüyorum. Çünkü sunumların neredeyse tamamına her bir yoldaşın yaptığı eklemeler, bu sunumları daha işlevli hale getirdi. (...)

Bu buluşmayla birlikte bana göre liseli genç komünistler yeni bir döneme girmişlerdir. Şimdi bir miladı yaşıyoruz. Ya bu buluşmanın bize kattıklarıyla yükselişe geçeriz ya da olağan tempomuzda seyre devam ederiz. Bu yeni dönemi doğru kavrarsak çalışmamızın düzeyi çok değişecektir. Bu buluşma bizim için bir sıçrayış tahtasıdır. Tabii liseli gençlik hareketinin bu durgun tablosu varoldukça büyük kazanımları beklemek sadece hayaldir. Ama benim kastettiğim, liseli gençlik içinde artık silinemez bir yer tutacağımız gerçeğidir. Bunu bu kadar kesin söyleyebilmemin nedeni Yeni Ekimler’in Partisi’ne olan güvenimdendir. Bu buluşma eğer daha önce değil de bugün gerçekleştirildiyse bunun nedeni gelinen aşamadır. Parti bu aşamaya güveniyorsa biz de kendimize güvenmeliyiz. (...)

Bana göre çalışma alanlarına dönen tüm yoldaşlar bu buluşmayı yerellerinde tartışmalılar. Kampın taşıdığı anlam ve önemi, faaliyeti güçlendirecek bir etken olarak kafasına koymalıdırlar. (...) Şimdi büyük iddialar ortaya koymalıyız. Çünkü artık eski biz yokuz, biz çok değiştik. Şimdi daha da güçlüyüz. Bu buluşma bizi güçlendirdi. Sırtımızı ona yaslayıp çalışmalarımızı büyütmeliyiz.

Öğretici ve geliştirici bir kamp

Geride kalan yıl bizim liseli gençlik çalışmasında genişleme, politikleşme ve ilerleme yaşadığımız bir sene oldu. Bu nedenle kampın yerinde bir müdahale olduğu kanısındayım. Aynı zamanda benim için bir ilkti. Çünkü hayatımda ilk defa böyle bir deneyim yaşayacaktım. Bu aslında diğer bütün arkadaşlar için de geçerliydi. Hepimiz aynı heyecanı içimizde yaşıyorduk.

Kampa geldiğimiz ilk günden son güne kadar disiplinli bir yaşam örgütlemeye çalıştık. Genç yaşlarımıza rağmen bunu çok iyi bir şekilde başardığımıza inanıyorum. Kampta yapılan sunumların tamamı eğitici ve öğreticiydi. Bütün sunumlar saatlerce sürmesine rağmen motivasyon hep en doruktaydı. Ayrıca kampın ilk gününden itibaren bütün yoldaşlarla çok sıcak ilişkiler yakaladık. Birbirimizle daha ilk saatlerde kaynaşma imkanı bulduk. Kamp bize devrimci yaşamı ve tarzı öğreten ve bunları geliştirmemizi sağlayan, önümüzdeki döneme daha güçlü bir motivasyonla girmemizi sağlayacak nitelikteydi.

(Ekim Gençliği’nin Eylül 2004 tarihli
75. sayısından alınmıştır...)



İLGP’nin paralı eğitime karşı mücadelesi sürecek...

Herkese her düzeyde parasız eğitim!

13 Eylül’den itibaren ilköğretim okulları ve liseler için yeni bir eğitim yılı başlıyor. Fakat veliler ve öğrenciler cephesinden bunun sıkıntısı daha şimdiden kayıt sorunuyla başladı. Bağış makbuzlarıyla yasal bir zemine oturtulmaya çalışılan bu yöntem, özellikle işçi ve emekçi çocukları için daha büyük bir sorun teşkil ediyor. Okuldan okula farklılık gösteren bu “bağışlar” daha iyi eğitim veren liselerde, eğitimin kalitesinin düşük olduğu liselerden daha fazla toplanıyor. Anadolu liselerinde ise bu sınır milyarla ifade edilebiliyor. Okuldan okula farklılık gösteren bu durum işçi ve emekçi çocuklarının doğrudan mağduriyetine yol açıyor. Dersleri ne kadar iyi olursa olsun, gitmek istedikleri okula gerekli parayı yatıramadıkları ölçüde bu istekleri gerçekleşemiyor.

Bu durum eğitim sisteminin sınıfsal niteliğini, kimlere hizmet ettiğini açıkça ortaya koyuyor. Parası olan burjuva çocukları en iyi okullarda eğitim görebilirlerken, işçi ve emekçi çocukları öğretmen de dahil olmak üzere birçok imkandan mahrum bırakılan düz liselere veya meslek liselerine gitmek zorunda kalıyorlar. Bu farklılıklar okullar arasındaki eğitim kalitesinin, aynı zamanda eğitimdeki fırsat eşitsizliğinin en belirgin göstergelerinden biridir. Bütün bunlar eğitim sistemindeki bozukluğu bütün açıklığı ile ortaya koyarlarken, düzenin eğitime ne gözle baktığını da daha iyi anlamamızı sağlıyor.

İLGP çalışmalarını güçlendirerek
sürdürecek

Okullarda zorla toplanan kayıt paraları başta olmak üzere paralı eğitimin geneline karşı İLGP olarak çalışmalarımıza başladık. Bu çalışmaların ekseninde kayıt paraları ana gündem olmak üzere paralı eğitimin bütününe karşı liseli gençliği mücadeleye çağıran pullar çıkardık. Çıkardığımız bu pulları İstanbul genelinde 40’ı aşkın okulun bahçesine, çevresine ve bazı merkezi noktalara yaygın bir şekilde yaptık.

Paralı eğitime karşı başlattığımız bu erken çalışma, yıl içerisinde farklı yönleriyle de işlenecektir. Liselileri bu noktada mücadeleye teşvik edebilmek için farklı imkanlarımızı da zorlayacağız. Kapitalizmin anti-bilimsel ve paralı eğitim anlayışına karşı herkese, her düzeyde eşit, parasız, bilimsel, demokratik, anadilde eğitim talebiyle mücadelemize devam ederek liseli gençliğin bu konulara tepkisiz kalmasını engellemek için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getireceğiz.

İstanbul Liseli Gençlik Platformu
(Ekim Gençliği’nin Eylül 2004 tarihli
75. sayısından alınmıştır...)