10 Temmuz'04
Sayı: 2004/27 (19)


  Kızıl Bayrak'tan
  Emperyalist savaş bezirganlarının kanlı hesaplarını bozalım!
  Türkiye emperyalist ordulara üs yapılmak isteniyor
  Sosyal güvenlik sistemi tasfiye ediliyor...
  Katil NATO’yu saraylarda ağırlayanlar emekçilerin evlerini başlarına yıkıyorlar!
  Aydos’ta yıkıma karşı direniş!
  Ekonomide pembe tablo ve derinleşen sefalet
  Deprem değil kapitalizm öldürür!
  Sendikal ihanet çetesi bu kez o kadar kolay kurtulamayacak
  İşçi hareketi ve kamuoyu önünde, DİSK yöneticilerine soruyoruz!
  Direnişteki Castleblair işçileri iki ayrı basın açıklaması yaptı...
  İşten atılan Castleblair işçileri kardeşlerimize;
  Beybi Çuval’da, Sun Tekstil’de ve Reha Tekstil’de aynı şeyleri yapmışlardı!..
  İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Platformu’ndan direnişçi Castleblair işçilerine…
  Partinin yayın cephesindeki sorunları ve görevleri
  Ekim’in Haziran 2004 tarihli 237. sayısı...
  “Kirli Savaş” sermaye devletinin karakteristik yöntemidir...
  CHP’nin olaylı Kurultayı ve gösterdikleri...
  Amerikan uşağı Allavi hükümeti Saddam Hüseyin’i yargılamaya başladı...
  Tarih pişmanlık yasalarıyla bitmiş bir direnişe tanık olmamıştır!
  Siyonist vahşet Irak zindanlarına kadar uzandı
  İşgal karşıtı direniş daha çok Bremerler eskitecektir
  Sağlıkta adım adım özelleştirme...
  “Sivas şehitleri ölümsüzdür!”
  “Yerel dil ve lehçelerde TV yayını” komedisi üzerine birkaç söz!
  “Şili’nin en büyük yüreği” Neruda yüz yaşında!
  Memleketin kıyıcığından bir sınıf yazarı
  10. yıl ve “Kızıl Bayrakçı” olmak...
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın



 
Sağlıkta adım adım özelleştirme...

Genel Sağlık Sigortası’yla paran kadar sağlık!

Kapitalist sömürü düzeninde milyonlarca işçi ve emekçi asgari ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Açlık sınırının 474 milyon, yoksulluk sınırının 1 milyar 442 milyon olduğu ülkemizde milyonlarca işçi ve emekçi yaşam savaşı veriyor. Dünya Bankası’nın verdiği rakamlara göre nüfusun 10 milyon 300 bini, yani her yedi kişiden biri yoksul. Uygulanan yıkım ve sömürü politikalarıyla yoksulluk ve sefalet giderek derinleşiyor. Kapitalizm sadece açlık ve yoksulluk yaratmakla kalmıyor, İMF ve Dünya Bankası tarafından dayatılan politikalarla yaşamın her alanını yıkıma uğratıyor.

İşçi ve emekçiler sağlık alanında da kapsamlı saldırılarla yüzyüzeler. Sağlık hizmetleri alanında Dünya Bankası’nın direktifiyle Genel Sağlık Sigortası kapsamında yapılacak “reformlar” dayatılıyor. Bu dayatmalarla devletin sağlıktan tamamen elini çekmesi amaçlanıyor. Genel Sağlık Sigortası’nın hayata geçirilmesiyle yoksulların sağlık hizmetinden yararlanmasının önü tamamen kesilecek. Paran kadar sağlık politikasıyla binlerce emekçi parasızlıktan ölüme terkedilecek.

Milyonlarca işçi ve emekçiye hastane kapılarını kapatan saldırı politikalarının adına “öneri” diyorlar. Sözde bozuk olan sağlık sistemini iyileştireceklermiş! İnsanca yaşamdan uzak, kötü çalışma koşullarıyla, yetersiz ve dengesiz beslenmeyle milyonları sağlıksızlığa mahkum ettikleri yetmezmiş gibi, yeni saldırılarla ölümü gösteriyorlar.

Genel Sağlık Sigortası
özelleştirme politikasının bir parçasıdır!

Sağlıkta adım adım zaten uygulanmakta olan özelleştirmeler Dünya Bankası’nın saldırılarıyla tamamlanmak isteniyor. Dünya Bankası, Türkiye’deki yoksullar ve sağlık hizmetleri konusunda bir rapor hazırlamış. “Türkiye’de genel sağlık sigortasına hazırlık” başlıklı raporla yoksulların sağlık hizmetlerinden yararlanmasının önü tamamen kesiliyor. Alternatif çözüm önerisi olarak sunulan “Genel Sağlık Sigortası”yla milyonlarca işçi ve emekçiye daha fazla sağlıksızlık dayatılıyor. Çünkü, Genel Sağlık Sigortası sağlıkta özelleştirmenin son noktasını oluşturuyor. Zaten, özel sağlık sigortası, döner sermaye gibi uygulamalarla sağlıkta özelleştirme adım adım gerçekleştiriliyordu. Bu yeni uygulamayla tüm sağlık hizmetleri paralı ve ulaşılmaz olacak.

Dünya Bankası, genel sağlık sigortası için yoksullardan % 12.5 oranında prim kesilmesini ve halk sağlığının sigorta kapsamından çıkarılmasını istiyor. Dünya Bankası’nın belirlediği 10 milyon 300 bin yoksulun 5.8 milyonu yeşil kartlı, 4.5 milyonu ise hem yoksul hem de sigortasız. Yine Dünya Bankası’na göre sigortalı olmayanların sayısı 20 ile 30 milyon arasında. Dünya Bankası SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı ve Yeşil Kart primlerinin Genel Sağlık Sigortası Fonu adı altında toplanmasını, yoksulların da prim ödemesini öneriyor. Halktan toplanan primlerle devlet harcamaları iyice azaltılmış olacak.

Yıkımı derinleştirmek için uygulamaya konulan bu saldırılar ne ilktir ne de son olacaktır. İşçi ve emekçiler sağlık alanına yönelen saldırılara karşı “Herkese parasız sağlık hizmeti!” talebi etrafında mücadeleyi yükseltmelidir.