Ekim’in Haziran 2004 tarihli 237. sayısı...

TKİP Merkez Yayın Organı Ekim’in Haziran 2004 tarihli 237. sayısı 32 sayfadan oluşuyor ve aşağıdaki yazıları içeriyor:

* Partinin yayın cephesindeki sorunları ve görevleri (Başyazı)

* Kadro niteliğinin geliştirilmesi ve kitle ilişkilerinin örgütlenmesi üzerine

* Partide teorik-ideolojik eğitim sorunu (Orta sayfa)

* Kampanyaların anlamı ve işlevi

* Siyasal çalışmada işlevsel parti organlarının belirleyici rolü

* Yoldaşlık üzerine

* Pratik faaliyette yeni bir düzey

* Kitle çalışmasında yeni bir düzeyin ilk adımları, ilk pratikleri

“Partinin yayın cephesindeki sorunları ve görevleri” başlıklı kapsamlı başyazıyı Kızıl Bayrak’ın bu sayısında okurlarımıza sunmuş bulunuyoruz.

Başyazıyı izleyen “Kadro niteliğinin geliştirilmesi ve kitle ilişkilerinin örgütlenmesi üzerine” başlıklı yazı, Ekim’in geçen sayısındaki bazı vurguları dengelemeye, bazı sorunlara açıklık getirmeye çalışıyor. Ekim’in geçen sayısının başyazısında illegal parti örgütündeki nispi atalete değinilmiş ve illegal parti birimleri, açık çalışmadan farklı olarak kendi cephelerinden legal ve yarı-legal araç ve yöntemleri kullanamadıkları sürece bu ataleti kırmakta da başarısız kalacaklar denilmişti. Bu konuyu ele alan yazı, illegal parti organlarınca legal ve yarı-legal biçim ve yöntemlerin başarıyla kullanılamamasının ilgisizlikten ya da zaaftan değil, fakat bunu başarabilecek rahat hareket etme konumuna ve deneyime sahip olan yeterli kadrolardan yoksun olmaktan geldiğini ve parti eldeki kadrosal güçlerin farklı bir dağılımını yapma yoluna giderse e&curen;er, bu sorunun da kolayca çözülebileceğini dile getiriyor ve buna ilişkin çeşitli sorunları irdeliyor.

“Partide teorik-ideolojik eğitim sorunu” başlıklı orta sayfa yazısı, başyazının yanısıra Ekim’in bu sayısının ikinci kapsamlı yazısını oluşturuyor. Partili kadro eğitiminin çok yönlülüğünü ve organik bütünlüğünü vurgulayarak konuya giren bu yazı, bugünkü koşullarda marksist-leninist teoriye, parti programına ve çizgisine dayalı bir ideolojik eğitimin özel önemi ve gerekliliği üzerinde duruyor. Kadroların marksist dünya görüşüne dayalı eğitiminde belirgin bir mesafe alınamadığı sürece partinin niteliğinin yükseltilemeyeceğini, parti programı ve çizgisinin derinlemesine ve yaratıcı bir biçimde kavranamayacağını, dolayısıyla son tahlilde partinin hedef ve görevlerinin de başarıyla gerçekleştirilemeyeceğini vurguluyor. Türkiye sol hareketinin geçmişte ve bug&uum;n marksist teoriye ilgisizliğine, teoriyi daha çok dar bir yönetici kastın işi olarak ele alan küçük-burjuva elitist anlayışa değinen ve komünistlerin daha en baştan itibaren bu anlayışa karşı yürüttükleri mücadeleyi vurgulayan yazı, partide teorik-ideolojik eğitimin kapsamını ve çeşitli sorunlarını bir dizi arabaşlık altında ele alarak irdeliyor.

“Kampanyaların anlamı ve işlevi” başlıklı yazı, partinin son altı ayda birbirini izleyen kampanyalar altında sürdürdüğü faaliyetin bazı sorunlarını ve deneyimlerini ele alıyor. Kampanyaların çalışmada bir seferberlik olarak anlaşılması gerektiğini vurgulayan yazı, böylece olağan çalışmadaki birçok zaaf ve yetersizliğin de bu tür bir seferberlik içinde aşılabileceğini dile getiriyor, kampanya öncesi ile sonrası arasındaki farkın kampanyanın başarısının temel önemde bir ölçütü olduğunun altını çiziyor.

“Siyasal çalışmada işlevsel parti organlarının belirleyici rolü” başlıklı yazı, parti çalışmasındaki başarının güçlü ve inisiyatifli yerel parti örgütlerinin varlığıyla sıkı sıkıya bağlantılı olduğu gerçeğinden hareketle, başarılı bir yerel organ çalışmasının sorunlarını ele alıyor.

“Yoldaşlık üzerine” başlıklı yazı, gerçek yoldaşlık bağlarının ancak ortak dava uğruna mücadele zemininde ve koplektif emek üzerinde gelişip güçlenebileceği üzerinde duruyor.

Son iki yazı ise, kampanyalar döneminde illegal parti örgütü cephesinden yürütülen faaliyetler hakkında bilgiler veriyor ve bazı değerlendirmeler yapıyor.