9 Ocak 2009 Sayı: SİKB 2009/01

  Kızıl Bayrak'tan
  Siyonist vahşet, dinci ikiyüzlülük ve
devrimci sorumluluk
  Hiçbir güç direnen halklara diz çöktüremez!
Siyonist cellatlar bir kez daha işbaşında!..
Kriz karşıtı eylem ve etkinlikler…
2008 yılı eylem ve direnişlerle geçti!
İşçi ve emekçi hareketinden…
  Emperyalist-siyonist vahşete karşı öfke beş kıtaya yayıldı…
  İnkarcı rejimin Kürtçe televizyon manevrası
  Ünsa’da yeniden işgal
ve gözaltı!
  BDSP ve OSİM-DER’den direniş ziyaretleri!
  Sinter Metal direnişinin başarısı için!..
  2. Ümraniye İşçi Kurultayı Hazırlık Komitesi sözcüsü ile konuştuk...
  Faşist devlet 2008’de cinayetlerine
ara vermedi!
  Gençlik hareketinden…
  Ekim Gençliği’nin “Geçit Yok!” kampanyası sona erdi…
  Siyonist saldırganlık dünyanın dört bir yanında lanetlendi!
  Gazze’de işgal ve vahşet… - M. Can Yüce
  Gazze’ye varamamış
bir babanın kızına
vasiyeti - Yüksel Akkaya
  Eylem ve etkinliklerden...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

2008 yılı eylem ve direnişlerle geçti!

Kapitalizmin krizine karşı emeğin onuruyla 2009’a!

Türkiye’de 2008 yılı sınıf hareketi açısından ciddi kıpırdanmalara sahne oldu. Hava-İş Sendikası’nın 2007 yılındaki toplu sözleşme süreciyle başlayan ve 44 gün süren Telekom greviyle kendini gösteren canlılık 2008 yılında da devam etti.

İşçi hareketi sermayenin saldırılarıyla kıyaslandığında aynı büyüklükte bir direniş sergileyemese de, farklı sanayi havzalarında birçok grev ve direniş birbirini izledi. Grevler, direnişlerle beraber hareketlilik sınıfın pek çok kesimine yayıldı.


DESA’daki direniş geri adım attırıyor!

İstanbul Sefaköy’deki Desa Deri fabrikası önünde tek başına 190 gündür direnen Emine Arslan mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. Direnişin gücü Desa patronuna zor günler yaşatıyor. Desa direnişinin kazanımla sonuçlanacağına dair gelişmeler yaşanıyor.


Unilever işçisi kazandı!

Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS) İstanbul Şubesi’nin uluslararası bir kozmetik tekeli olan Unilever’in depolarında Çipa ve Şimşek isimli taşeron firmalarda başlattığı sendikal örgütlenme mücadelesi geçtiğimiz haftalarda kazanımla sonuçlandı.


BURULAŞ kendini unutturmuyor!

TÜMTİS Bursa Şubesi’nde örgütlenen, BURULAŞ bünyesinde çalışan sarı otobüs şoförleri işten atma saldırısına karşı başlattıkları direnişlerine devam ediyorlar. Her hafta Pazartesi günleri eylem yapan işçiler sendika hakkı için kararlılıklarını duyuruyorlar.


E-Kart grevi sürüyor!

Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin 38. yıldönümünde başlayan E-Kart grevinde bekleyiş sürüyor.


Liman işçilerinin bekleyişi sürüyor!

Yeni örgütlenme adımlarına pek fazla rastlanmayan liman iş kolundaki güvencesiz çalışma koşulları Arkas Holding bünyesindeki Arser İş Makinaları A.Ş’de çalışan işçileri de 2008 yılı içinde harekete geçirdi. Türk-İş’e bağlı Liman-İş Sendikası’na üye olan işçiler 15 Temmuz 2008 tarihinden itibaren direnişlerine devam ediyorlar.


Sifaş-Nergis’te Pazar eylemleri

Bursa’da Cavit Çağlar’ın sahibi olduğu Sifaş ve Nergis Tekstil fabrikalarında çalışan 1250 işçi işten çıkarıldı. Ücretlerini alamadan kapı önüne konan işçiler üyesi oldukları Teksif Sendikası’nın kendilerine sahip çıkmamasına rağmen her Pazar gerçekleştirdikleri eylemlerle mücadele inatlarını gösteriyorlar.


Yörsan’da işe iade kazanımı

Balıkesir’in Susurluk ilçesindeki fabrikaları önünde 5 Aralık 2007 tarihinde direnişe başlayan Tek Gıda-İş Sendikası üyesi Yörsan işçileri direnişin 352. gününde görülen işe iade davasından kazanımla çıktılar.


UNO, Bell Karper ve Burgaz’da direniş sona erdi

Tek Gıda-İş Sendikası’nın İstanbul’da UNO, Çorlu ve Kırklareli’nde bulunan Burgaz Rakı ve Bell Karper işyerlerinde işten atma saldırısına karşı başlattığı direnişler de sona ermiş bulunuyor.


LGS SKY’da direniş sürüyor!

Alman Lufthansa firması ile ortak olan LGS SKY CHEFS şirketinde çalışan ve işten atılan işçilerin direnişi sürüyor. LGS SKY CHEFS Havacılık Hizmetlerinde Tek Gıda-İş’e üye oldukları için işten atılan işçiler Antalya’daki direnişlerini sürdürüyorlar.


Denizli’de Menderes Tekstil işçileri direniyor!

Denizli’de 4 bini aşkın işçinin çalıştığı Menderes Tekstil’de örgütlenme çalışması yürüten Teksif Denizli Şubesi 400 işçinin işten atılmasıyla karşılaştı. Sarayköy’de başlayan direniş devam ediyor.


IBM’de “Plaza eylemleri” sürüyor!

Tez-Koop-İş Sendikası’nın IBM Türk’te başlattığı sendikal örgütlenme çalışması IBM tekeli tarafından işten atmalarla karşılandı. Tez-Koop-İş işyeri temsilcileri işten atılmalarının ardından her Çarşamba gerçekleştirdikleri “Plaza eylemleri” ile mücadeleye devam ediyorlar.


Neşe Plastik grevi 18 gün sürdü!

Gebze-Şekerpınar, TOSB-TAYSAD Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu bulunan Neşe Plastik fabrikasında 13 Mayıs günü toplu sözleşme sürecindeki tıkanmayla başlayan grev 1 Haziran günü varılan anlaşmayla sonlandırıldı.


Çapa işçilerinin kararlı mücadelesi

Belediye-İş Sendikası İstanbul 5 No’lu Şube’de örgütlenen Çapa Tıp Fakültesi’nde çalışan taşeron temizlik işçileri, şube yönetiminin direniş sürecine dönük ilgisizliğine ve işçilerin önüne çıkardığı engellere rağmen aylar boyunca direnerek sendika hakkını savundular.


KOÜ grevi sona erdi

DİSK’e bağlı sendikalardan OLEYİS’in 31 Aralık 2007 tarihinde Kocaeli Üniversitesi’ne bağlı kantin ve işletmelerde başlattığı grev Eylül ayının ortalarında sona erdi. Grev gözcüsü işçilerin sayısının oldukça azaldığı grev 254 günlük bekleyişin ardından son buldu.


Arçelik direnişi sona erdi

Tuzla Arçelik Fabrikası’nda Yıldıran A.Ş isimli taşeron şirket bünyesinde çalışırken Arçelik’in baskısı sonucu işten atılan Nakliyat-İş Sendikası üyeleri 2008 yılının Ocak ayından itibaren başlattıkları direniş sürecinde birçok eylem yaptılar. İşçiler aylar boyunca süren direnişlerini yasal sürece bırakarak sonlandırdılar.


Yemekhane işçilerinden güçlü eylemler

Ankara Üniversitesi’nde Tadal Yemek Şirketi’nde çalışan yemekhane işçilerinin iş güvencesi ve insanca yaşam için verdikleri mücadele üniversite öğrencileriyle beraber örgütlenen güçlü boykotlara dönüştü. Yemekhaneye kapanan işçiler OLEYİS Sendikası’yla beraber yürüttükleri mücadelelerinde birçok baskı ve engellemeyle karşılaştılar.


Kadıköy ve Sarıyer’de grevler…

15 Ağustos tarihinde kazanılmış haklarının geri alınmasına karşı greve başlayan Genel-İş Avrupa Yakası Bölge Başkanlığı’na bağlı 1 No’lu Şube üyesi Sarıyer işçileri 7 gün süren grevlerinin ardından belediye yönetimi ile anlaşma sağladılar. Grev kazanılmış hakların korunmasıyla noktalandı.

Kadıköy Belediyesi’nde örgütlü Genel-İş Sendikası İstanbul Anadolu Yakası 1 No’lu Şube’nin 17 Eylül sabahı başlattığı ve bir gün süren grev de anlaşmayla sonuçlanmıştı.


Metal işçilerinin 2008’i eylemle geçti

2008 yılında grev ve direnişler konusunda en hareketli işkollarından biri de metal işkoluydu. Birleşik Metal-İş Sendikası Türkiye’nin çeşitli yerlerinde gerçekleştirdiği grev ve direnişlerle hareketli bir yıl geçirdi. Kapitalist krizin artan etkilerine karşı da çeşitli yerlerdeki fabrika işgalleri ve direnişler sürüyor.


TEGA grevi 1. yılına yaklaşıyor!

DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası’nın örgütlendiği TEGA’da başlayan grev 11. ayını geride bırakmış bulunuyor.


SCT ve Acarer grevleri sona erdi

En uzun süren grevlerden biri de 742 gün süren SCT Filtre grevi oldu. Mersin’de SCT Turbo Filtre işçilerinin kazanımla sonuçlanan grevleri işçi sınıfına mücadele yolunu gösteriyordu.

Gebze’de Tübitak Yolu üzerinde kurulu bulunan Acarer Döküm Fabrikası’nda 25 Aralık 2007 tarihinde başlayan grev ise 26 Haziran 2008 tarihinde sağlanan anlaşmayla son buldu.


İşten atma saldırıları yaşandı

Gebze Çayırova’da kurulu bulunan Şahin Motor Yatakları A.Ş’de, Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu bulunan Entil ve Hapalki A.Ş’de çalışan metal işçileri Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye olmalarının ardından işten atılmışlardı. Yaklaşık bir haftalık direnişin ardından işçiler patrona geri adım attırdılar.

Yine 2008 yılı içinde yetki yenileme süresi öncesinde işçiler üzerindeki baskılarını Türk Metal çetesiyle elele vererek hayata geçirmeye çalışan Bosal patronuna işçilerden tokat gibi yanıt geldi. Birleşik Metal-İş Sendikası’nda örgütlü Bosal Mimaysan işçileri Türk Metal çetesine ve Bosal patronuna örgütlülüklerine sahip çıkarak yanıt verdiler.


Fabrika işgalleri, direnişlerle 2009’a…

Kapitalist krizin etkilerinin yayılmasıyla beraber metal işkolundaki eylemler de sertleşti. Özellikle Kocaeli Arslanbey Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu bulunan Tezcan Galvaniz, Ümraniye Dudullu’da kurulu bulunan Sinter Metal ve Bursa’da Asil Çelik işçileri kriz bahane edilerek girişilen saldırılara militan eylemlerle cevap verdiler. Ümraniye’de Gürsaş işçileri de sendikal örgütlenmeye dönük saldırılara karşı direnişlerine devam ediyorlar.

22 Aralık 2008 tarihinde Birleşik Metal-İş sendikası’na üye olarak çoğunluğu sağlayan Sinter işçileri toplu işten atmalara karşı fabrikayı işgal ettiler. Sinter işçileri direnişlerine fabrikanın önünde devam ediyorlar.

Sinter işçilerinin hemen arkasından Tezcan Galvaniz işçileri de örgütlülüklerine sahip çıkarak fabrikalarına kapandılar. İşten atmalara karşı şehir merkezine kadar defalarca kez D-100 karayolunu kapatarak protesto yürüyüşü düzenlediler.

2009’un parolası: İşgal, grev, direniş!

2008 yılı sermaye sınıfının yoğun saldırıları altında geçti. Kazanılan grev ve direnişler sınıf hareketinin önümüzdeki dönem tablosu açısından sınıf bölüklerine sağladığı moralin yanında 2009 yılının sert mücadelelere sahne olacağını gösteriyor.

 

Ücrette asgari, sefalette azami artış!

Açlık sınırının 840 milyon olduğu bir dönemde asgari ücrete yapılan zam oranları açıklandı. 2009’un birinci 6 ayında 16 yaş üstü çalışan işçilere yüzde 4.3, 2. dönem için yüzde 4.1 oranında zam yapılacak. Böylece 16 yaşından büyükler 1 Ocak 2009’dan itibaren brüt 666, net 527.13 TL, 16 yaşını doldurmamış işçiler ise brüt 567, net 456.21 TL alacak.

Yılın ikinci 6 ayında ise asgari ücret, 16 yaşından büyükler için yüzde 4.1 oranında arttırılacak. Böylece asgari ücret, brüt 693 YTL, net 546.48 YTL olacak. 16 yaşını doldurmamış işçiler ise yüzde 4’lük artışla brüt 589.50, net 472.32 TL alacak.

Kapitalist sistemin krizi nedeniyle yüzbinlerce işçi işsiz kalmışken, iş güvencesiz çalışan bir o kadar asgari ücretli de yapılan bu gülünç artışla ay sonunu getirmenin hesabını yapmak zorunda kalacak.

Sermayenin sözcüleri yaptıkları “sadaka” zamları ekmeğe, çaya, simite, makarnaya göre hesaplıyorlar. Ne de olsa işçi ve emekçiler onlar için “ayak takımından” ibarettir ve bir torba odun, bir torba kömür, bir dilim ekmek gibi “asgari ücret” de sadakadan sayılır. Ancak unuttukları bir şey var: Biz hesabımızı çaya, simide, makarnaya göre yapmıyoruz. Çünkü emeğimizin gerçek karşılığının bunlar olmadığını biliyoruz. Onların gözü bizim soframızdaysa, bizim gözümüz de onların er-geç yıkacağımız saltanatlarındadır.

Asgari ücretin belirlendiği toplantılarda sermayenin gerçek niyeti de en yetkili ağızlardan ifade edilmiştir. TİSK Genel Sekreteri Bülent Pirler şunları söylemiştir: “Türkiye’deki işsizlerin çoğunluğunu ilk defa işe girecek gençler oluşturmaktadır. Asgari ücretle çalışan toplu iş sözleşmeli bir işçinin işyerine maliyeti ortalama 1400 TL’ye yükselmiştir. Bu nedenle AB ülkelerinde olduğu gibi asgari ücret uygulayan işyerlerinde toplu sözleşmeliler sosyal taraflarca belirlenmeli ve toplu iş sözleşmesi uygulayan ve uygulamayan işyerleri için farklılaştırma yapılmalıdır.” Yani haramilerin temsilcisi demek istiyor ki, sendikalı ve sendikasız işyerlerine göre asgari ücret ayrı ayrı belirlensin. Bölgesel asgari ücret talebinden sonra, sermaye şimdi de sendikasız işçilere zaten kırıntı niyetine verilen asgari ücrete göz dikmiş bulunuyor.

Yine kamu emekçilerinin maaşlarına önümüzdeki yılın Ocak ayında yüzde 4, Temmuz ayında da yüzde 4.5 olmak üzere kümülatif yüzde 8.7 oranında zam yapılacak. Böylece en düşük memur maaşı aile ve çocuk yardımıyla birlikte Ocak’ta 45, Temmuz’da da 52 YTL olmak üzere yıllık toplam 97 YTL artacak. Yeni zamlar, önümüzdeki yıl da en düşük ve en yüksek memur maaşı arasındaki 3.7 katlık farkı değiştirmeyecek. Bu arada emekli aylıkları da, 6 aylık enflasyon tahminine göre 2009 Ocak’ında yüzde 4.89 oranında artacak. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, kamu emekçileri için ise yüzsüzce şu açıklamayı yapabiliyor: “Sendika üyesi olan personele 5 TL tutarında ödenmekte olan sendika ödeneğinin ‘toplu görüşme primi’ adıyla ödenmesi ve bu tutarın 10 TL’ye çıkarılması sağlanacaktır.” Örgütlü işçi ve emekçiden korkan sermayenin maliye memuru, bu artışı bile sendika aidatı olarak değil, “toplu görüşme primi” olarak açıklıyor. Emeklinin Temmuz zammı yüzde 3.76 olacak. Emekli maaşlarındaki yıllık zam oranı ise yüzde 8.83 olarak belirlendi.

Bu arada hatırlatmakta fayda var. Türk-İş, “önerilerinin dikkate alınmaması ve çağrılarının cevapsız bırakıldığı” gerekçesiyle Asgari Ücret Tespit Komisyonu’ndan çekilmişti. İşçi sınıfını temsil sıfatıyla asgari ücret görüşmelerine katılan Türk-İş, “oynanan oyunun içinde yer almayacağız” diyerek görüşme masasından kalktığını açıklamıştı. Önerileri dikkate alınmamış, çağrıları cevapsız bırakılmış! Peki, karşılığında ne yapmış sendika ağaları? Bu sene aynı oyunun figüranlığını yapmak yerine seyirciliğini yapmayı daha uygun bulmuşlar sadece.

Otomobilden emlağa, pasaportlardan cep telefonuna, elektriğe kadar pek çok kalemde zammın 1 Ocak 2009’dan itibaren yürürlüğe girdiği, sanayide kullanılan elektriğe yüzde 0.46 ile yüzde 1.57 arasında değişen oranlarda indirim yapılırken, konutlarda kullanılan elektrik fiyatlarının yüzde 1.18 oranında artırıldığı şu günlerde, sermaye sınıfı “2009 zor bir yıl olacak” diyor.

Maliye Bakanı Unakıtan, “kredi imkânlarının daralmasıyla borçlanma daha maliyetli hale gelebilir. Büyüme hızımızın düşmesiyle birlikte işsizlik artabilir” diyerek felaket tellallığı yapıyor.

İşçi ve emekçilerin yaşam koşulları ve alım gücü açısından 2009’un zor bir yıl olacağı doğrudur. Fakat bir başka gerçek de şudur ki, en büyük zorluğu 2009’da sermaye sınıfı ve devleti yaşayacaktır. Çünkü bu yıl karşılarında krizin faturasını kapitalistlere ödetme mücadelesi veren, fabrikaları işgal etmekte tereddüt etmeyen işçi ve emekçileri bulacaklar.