9 Eylül tarihinde Bakırköy Adliyesi önünde bir araya gelen kot taşlama işçileri, burada bir basın açıklaması gerçekleştirdikten sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri, ilgili yerel yönetimlerin yetkilileri, sektör dernekleri ve işverenler hakkında suç duyurusunda bulundular.

Eylemde, “Kot Taşlama İşçileri Dayanışma Komitesi”, “İşçi Kardeşliği Partisi” pankartları ile “Büyük şirketler cinayetlere ortak!”, “Kot şirketleri öldürüyor!”, “Kot işçisi yalnız değildir!” dövizleri, iş cinayetine kurban giden kot taşlama işçilerinin fotoğrafları ve taşlanmış kotla kaplanmış bir tabut taşındı.

Basın açıklamasını Kot Taşlama İşçileri Dayanışma Komitesi adına kot taşlama işçisi Abdülhalim Demir yaptı. Demir şunları söyledi: “Mağduriyetimiz ortada! Akciğerlerimiz bitmiş durumda. Efora bağlı nefes darlığı çekiyoruz. Ama bakmakla yükümlü olduğumuz ailelerimiz var. Akciğerlerimizin patlama riskine rağmen, onlara bakmak için çırpınıyoruz. Daha önce kamuoyuna yazdığımız mektuplarla da mağduriyetimizi dile getirdik, ama herhangi bir devlet kurumundan bize el uzatılmadı.”

Ardından HSGGP ve İşçi Kardeşliği Partisi adına konuşmalar yapıldı. Eylem boyunca “Artık ölmek istemiyoruz!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!”, “Katil patronlar hesap verecek!”, “İş, sağlık yoksa barış da yok!”, “İşçi düşmanı hükümet istifa!” sloganları atıldı.

Eyleme HSGGP, Çapa-Çağ Temizlik işçileri, GOP İşçi Platformu, Emekli-Sen, Teksif, Belediye İş Sendikası, Tekstil-Sen, Yeşiller Partisi destek verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Premier işçisi iş durdurdu!

Güneşli’de kurulu olan Premier Tekstil’de 65 civarında işçi çalışıyor. İşçiler, 6 Eylül günü yoğun çalışma saatlerine, düşük mesai ücretlerine, sigortasız çalıştırılmaya ve sigortalı olanların ise giriş-çıkış yaptırılmasına karşı bir saat iş bıraktılar. Eylem üzerine müdür, patronun 9 Eylül günü fabrikaya gelerek toplantı yapacağını söyledi.

Küçükçekmece İşçi Platformu, bu gelişmeler üzerine 8 Eylül sabahı bir bildiriyle işçilere seslendi ve izlenmesi gereken yolu gösterdi. Bu müdahalenin ardından işçiler, 9 Eylül günü iş bırakarak yemekhaneye indiler.

Toplantıya sadece müdür katıldı. Toplantıda şartlarını sıralayan müdür, mesai ücretlerinin %25 olduğunu söyledi. İşçiler bunun yasal olmadığını ifade ettiler. Patron yalakası müdür, “bu şartları kabul eden kalsın, etmeyen için kapı orada” diyerek işçileri tehdit etti. İşçilerin deneyimsiz olmaları nedeniyle yarısı fabrikayı terk etti.

Ancak işçiler, Küçükçekmece İşçi Platformu temsilcileriyle bir toplantı yaparak haklarını almak için mücadele etme kararı aldılar. 12 Eylül günü saat 15:30’da Premier patronunun hukuksuz uygulamalarına karşı bir basın açıklaması yapacak ve ardından İstanbul Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne giderek şikayet dilekçeleri verecekler.

Kızıl Bayrak / Küçükçekmece

Taksim’de Desa mağazası önünde eylem...

Deri-İş Sendikası 5 Eylül günü İstiklal Caddesi üzerinde Halep Pasajı’ndaki Desa önünde yine eylemdeydi.

“Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Yaşasın Tuzla Desa mücadelemiz!”, “İşçiler birleşin, sömürüye son!” dövizlerinin taşındığı eylemde, Deri-İş Tuzla Şube Başkanı Binali Tay direniş sürecine değinen kısa bir konuşma yaptı. Ardından Deri-İş Sendikası Genel Başkanı Musa Servi basın açıklamasını okudu. Desa işçilerinin sendikal örgütlenme mücadelesine yolaçan çalışma koşullarına vurgu yaparak, herkesi Desa ürünlerini boykot etmeye çağırdı.

Yaklaşık 100 kişinin katıldığı eylemde sık sık “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!”, “Zafer direnen emekçinin olacak!” , “Sendika yoksa üretim de yok!”, “Desa işçisi köle değildir!” , “Desa giymeyin, işçiye düşman olmayın!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganları atıldı.

Eyleme; TÜMTİS Genel Merkezi, TÜMTİS İstanbul Şubesi, Tez-Koop-İş 2 No’lu Şube, Haber-İş 1 No’lu Şube, Belediye-İş 2 No’lu Şube, Makine Mühendisleri Odası yöneticileri, kadın örgütleri, Küçükçekmece İşçi Platformu, Gaziosmanpaşa İşçi Platformu, İM-DER, Alınteri, EHP, ESP, UİD-DER destek verdi.

Eylemin ardından İstiklal Caddesi’nde, “Sen yoksan bir eksiğiz! Desa işçilerinin haklı mücadelesine destek ver!” başlıklı bildiri dağıtıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Belediye-İş’ten Unilever ziyareti...

Belediye-İş Sendikası Genel Merkez Örgütlenme Dairesi Sekreteri Bayram Özkan, Gebze’de Unilever depoları önünde direnişlerini sürdüren TÜMTİS üyesi Unilever işçilerini 4 Eylül günü ziyaret etti. Belediye-İş Sendikası Kocaeli Şube yöneticilerinin yanısıra TÜMTİS Genel Sekreteri ile Genel Örgütlenme Sekreteri’nin de yer aldıkları ziyarette direnişçi işçilerle direniş sürecine dair gelişmeler paylaşıldı.

Unilever işçilerine 85 kişilik erzak getiren Bayram Özkan, “Bugün Türk-İş’in 400 bin üyesi var. Bunların her biri 1’er YTL verse ülke genelinde tüm grev ve direnişlerde yer alan emekçiler ile ailelerinin geçimini sağlamaya yeter” dedi. TÜMTİS Genel Sekreteri ise sendikal örgütlenmenin önündeki hukuki engellerden bahsetti, mücadelelerinin kazanımla sonuçlanıncaya kadar süreceğini söyledi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Kartal Belediyesi’nde TİS bağıtlandı!

12 Eylül’de greve çıkma kararı alan Kartal Belediyesi’nde 7 Eylül günü gerçekleşen görüşmede anlaşma sağlandı.

324 Genel-İş üyesini kapsayan TİS görüşmelerinde sağlanan anlaşmayla, belediye işçilerinin taban ücretleri 60 YTL, kıdem zammı 16 kuruş, sosyal paket de 150 YTL olarak belirlendi. Ücretlere %13 oranında çıplak zam yapıldı. Anlaşmanın belediye işçilerinin toplam ücretlerine %20-%23 arasında yansıması bekleniyor. 1 Mayıs ise resmi tatil günü olarak önceki dönemlerden beri sözleşmede yer alıyor.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Kararlılık 100. gününde!

Bursa’da TÜMTİS üyesi sarı otobüs şoförlerinin sendikal örgütlenme nedeniyle işten atılmaları sonucunda başlattıkları direniş 8 Eylül’de 100. gününe girdi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi ana binası önünde gerçekleştirilen eyleme direnişteki işçiler eş ve çocuklarıyla beraber katıldı. Eylemde ilk konuşmayı TÜMTİS Bursa Şube Başkanı yaptı. Ardından TÜMTİS Genel Sekreteri de otobüs şoförlerinin mücadelesine sahip çıkma çağrısında bulundu. Eyleme KESK, DİSK ve Türk-İş’e bağlı sendikalar da destek verdi.

İşçiler eylem boyunca “İş ekmek yoksa barış da yok!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Gün gelecek, devran dönecek, başkan Bursa’ya hesap verecek!” sloganlarını attılar.

Kızıl Bayrak / Bursa

UNO işçileri direnişte!

Uzun bir süredir UNO’da Tek Gıda-iş Sendikası’nda örgütlenme çalışması yürüten işçilerden 10’u geçtiğimiz günlerde işten atıldı. UNO’da patron tarafından Öz Gıda-İş Sendikası fabrikaya getirilmeye ve Tek Gıda-İş Sendikası’na üye olan işçiler zorla istifa ettirilmeye çalışılıyordu. Baskılar geçtiğimiz hafta işten atma saldırısına dönüştü.

2 Eylül günü fabrika önünde direnişe geçen 10 işçi, 4 Eylül günü yasal başvuruda bulundular. 5 Eylül sabahı ise tekrar fabrika önünde yerlerini aldılar.

Servislerden inip arkadaşlarını destek sunmaya gelen işçiler, içeride baskının devam ettiğini, patronun işçileri istifa ettirip Öz Gıda-İş’e üye yapmaya çalıştığını ifade ediyorlar. Ayrıca bazı işçileri işten atmak için “eli tetikte” beklediğini söylüyorlar. Fabrika önünde direnişe geçen işçiler ise kararlı olduklarını, geri dönüş olmadığını vurguluyorlar. Özellikle Tek Gıda-İş Sendikası’ndan ve diğer demokratik kitle örgütlerinden destek bekliyorlar.

Kızıl Bayrak / Ümraniye

Eskişehir BMİS: “Faturayı işçiler ödemeyecek!”

Birleşik Metal-İş Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Bayram Kavak 3 Eylül’de, “İşinize gelince aynı gemideyiz. Bu sefer faturayı işçiler ödemeyecek!” başlıklı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, Türkiye’de özellikle 2001 yılından bu yana sermaye açısından işlerin hep yolunda gittiği, son on yılın sermayenin altın yılı olduğunu, buna rağmen istihdam artışının neredeyse sağlanmadığı ve işçilerden daha fazlasının istendiğini dile getirdi. Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu onlarca fabrikada işçilerin asgari ücretle, sigortasız ve güvencesiz çalıştırılmasına değinildi. İşverenlerin kriz söylemi ile işçi çıkışlarını gündeme getirdikleri, bunların başında Arçelik ve Paşabahçe fabrikalarının geldiği belirtildi. Bu kez kriz döneminin faturasını işçilerin ödemeyeceği vurgulandı.

9 Eylül’de Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Sekreteri Selçuk Göktaş tarafından yapılan açıklamada ise, “esnek üretime geçit vermek sermayeye hizmet, sınıfa ihanettir” denildi. Saldırıların çok boyutlu olduğuna, istihdam paketleriyle, teşviklerle işverenlere daha rahat bir sömürü ortamı hazırlandığına dikkat çekildi. Düşük ücretli işçilerin daha fazla zam alması gerektiği dile getirildi.

Kızıl Bayrak / Eskişehir

İSKİ’de sendika düşmanlığı!

KESK İstanbul Şubeler Platformu, 5 Eylül günü Aksaray’daki İSKİ binası önünde gerçekleştirdiği eylemle, KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen üyelerinin İSKİ’de yaşadıkları baskıcı uygulamaları protesto etti.

Yapılan açıklamada, İSKİ’de Tüm Bel-Sen’in örgütlülüğünden duyulan rahatsızlığın “mail yasağı” ile ortaya çıktığı belirtildi. Baskı ve sürgünlerin yanısıra İSKİ’de çalışan memurların KEY ödemelerinin tam yatırılmamasına değinildi. Yaşanan sorunlara karşı toplu sözleşme ve grev hakkı talebi yükseltildi. Eylem mücadele çağrısı ve sloganlarla son buldu.

Eyleme TÜMTİS Genel Merkezi ve Belediye İş 2 No’lu şube de destek verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

SES: “Sözler tutulmadı!”

Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şubesi, 20 Mayıs 2008 tarihinde başlayan Aile Hekimliği uygulamasına ilişkin olarak hazırladığı raporu 4 Eylül günü gerçekleştirdiği basın toplantısı ile duyurdu.

SES Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Antmen tarafından okunan açıklamada Haziran ayının başında Sağlık Müdürü Çağlar Çatak’la yapılan görüşme ve Çatak’ın verdiği sözler aktarıldı. Görüşmenin ardından geçen süreç üzerine şunlar söylendi “Peki, neler oldu bu geçtiğimiz 3 aylık süre içerisinde? Tam 30 tane ASM gezisi yapıldı ve birebir tüm doktor, ebe ve diğer yardımcı sağlık elemanları ile görüşüldü. Bu görüşmelerin sonucunda 3 ay önce sorulan soruların hemen hiçbirine yanıt verilmediğini ve bir ay içerisinde çözüleceği vaat edilen sorunların geçen 3 aylık süre içerisinde çözümü bir yana giderek arttığını gözledik.”

Kızıl Bayrak / Adana

Menemen Eğitim-Sen’den panel...

İzmir Menemen Belediyesi’nin düzenlediği 22. Kültür Sanat ve Kurtuluş şenlikleri kapsamında 6 Eylül günü Menemen Eğitim-Sen tarafından “Eğitimin sorunları ve nitelikli kamusal eğitim, yasalarda eğitim hakkı” başlıklı bir panel düzenlendi.

Yapılan sunumda, emperyalist-kapitalist sistemin dünyanın her yanında eğitim, sağlık ve sosyal güvence hakkını ortadan kaldırdığı ve bu hakların sermayenin hizmetine sunulduğu dile getirildi. Dünya çapında eğitimin özelleştirilmesi saldırısının ilk kez Latin Amerika ve Doğu Avrupa’da hayata geçirildiği belirtilerek, kamu emekçilerinin güvencesiz, sigortasız çalışmaya ve sefalet ücretine mahkum edildiği söylendi. Sefalet zammının reva görüldüğü kamu emekçilerinin mücadelesinin yeterli biçimde tartışılmadığı panelde, Eğitim-Sen’in bu saldırılara karşı mücadele programına da değinilmedi. Panel soru-cevap bölümüyle son buldu.

Kızıl Bayrak / İzmir

Tire’de imza kampanyası!

Eğitim-Sen Tire Şubesi bir hafta boyunca sürdürdüğü “Bütçeden eğitime yeterince kaynak, okullarımıza ödenek istiyoruz!” şiarlı imza kampanyasını 5 Eylül günü Tire Öğretmenevi’nden Milli Eğitim Müdürlüğü’ne gerçekleştirdiği yürüyüş ve basın açıklaması ile sonlandırdı. Açıklamada şunlar söylendi:

“Temel bir insan hakkı olan eğitimin her geçen gün ticarileştirilmesi, kamu okullarını sorunları ile baş başa bırakırken, dershaneler ve özel eğitim kurumlarını destekleyici yasal kolaylıklar ve düzenlemelerin peş peşe gelmesi şaşırtıcı değildir. Herkese eşit ve parasız eğitim hizmeti sunmak için öncelikle bütçeden eğitime ayrılan pay arttırılmalı, tüm kamu okullarına ihtiyaçları oranında ödenek ayrılmalıdır.”

“Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Parasız eğitim parasız sağlık!”, “Soyguncuya değil eğitime bütçe!”, “Gerici faşist eğitim istemiyoruz!”, “Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakacağız ya siz!” sloganlarının atıldığı eyleme 80 kamu emekçisi katıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir

Eğitim-Sen: “Parasız eğitim haktır!”

KESK Eğitim-Sen İstanbul Şubeleri, eğitim-öğretim sorunlarını protesto etmek için 8 Eylül günü Beyazıt Tramvay durağında biraraya gelerek İl Milli Eğitim Müdürlüğü önüne yürüyüş yaptı, burada bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

“Parasız, bilimsel, laik, demokratik eğitim haktır, engellenemez! / Eğitim-Sen İstanbul Şubeleri! pankartı ve dövizlerin açıldığı eylemde şunlar söylendi: “AKP hükümeti uygulamalarıyla, kanun ve hukuk tanımamazlıklarıyla, eğitime genel bütçeden ayırdığı payla okul eğitimini zayıflatıp islami sermayenin özel okul ve dershaneleriyle, tarikat yuvalarına, abla ve abi evlerine çocuklarımızı yönlendirmektedir. Eğitim-Sen olarak AKP hükümetinin neo-liberal politikalarına karşı parasız, nitelikli, bilimsel ve herkese eşit eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz.”

Kızıl Bayrak / İstanbul

“Yargıda adalet ve herkese insanca yaşam!”

Yargı alanının yükünü çeken, sağlıksız koşullarda dağ gibi yığılan dava dosyaları altında kalan emekçiler, 8 Eylül günü “Yargıda adalet ve herkese insanca yaşam!” için eylem yaptılar. Büro Emekçileri Sendikası (BES) İstanbul Şubeleri (1-2-3) üyesi emekçiler Sultanahmet Adliyesi önünde gerçekleştirdikleri basın açıklamasıyla taleplerini dile getirdiler.

Basın açıklamasında, yargı işkolunun bir bütün olarak görülmesi gerektiği belirtilerek“eşit işe eşit ücret” talepli mücadelenin devam ettiği vurgulandı.

Büro emekçilerinin taleplerinden bazıları şöyle:

- Her adli yıl açılışında yargı emekçilerine bir maaş tutarında ikramiye,

- Atama ve görevde yükselmelerde keyfiyetten uzak davranılması,

- 4/B ve 4/C statüsünde görev yapan yargı emekçilerinin kadroya alınması ve insanca yaşayabilecekleri iş ortamının sağlanması,

- İş yoğunluğu nedeniyle uygulanan senelik izin gaspından vazgeçilmesi,

- Servis, kreş, ulaşım, yiyecek ve giyecek yardımları ile lojman sorunlarının çözülmesi,

- Ücret eşitsizliğine son verilmesi…

Kızıl Bayrak / İstanbul

BES’ten basın açıklaması…

Adli yılın açılacak olması nedeniyle BES Adana Şubesi 5 Eylül günü Adana Adliyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada, yargının sağlıklı bir şekilde sürdürülebilmesi için yargı emekçilerinin merkez-taşra ayrımı yapılmaksızın insanca yaşam ücreti elde etme hakları olduğu belirtilerek, buna uygun bir düzenlemenin yapılması istendi. Her adli yıl açılışında tüm yargı emekçilerine bir maaş tutarı ikramiye verilmesi, eksik istihdam sorununun yeni ve kadrolu personel alımı yoluyla çözülmesi, atama ve görevde keyfiyetten uzak davranılması, adalet bakanlığının yetkili sendika olarak BES’i taraf olarak kabul etmesi ve sendikayla toplusözleşme masasına oturması talep edildi.

Kızıl Bayrak / Adana

Olay Medya’da işten çıkarma!

TMSF’nin (Tasarruf Mevduatı ve Sigorta Fonu) el koyduğu Olay Medya Grubu’nda 2 Eylül günü TGS üyesi iki kişi işten çıkartıldı. Yaşanan kıyımın ardından açıklama yapan TGS Yönetim Kurulu şunları söyledi: “Yasalar ve uluslararası sözleşmelerle tanınan ‘örgütlenme hakkı’nı hiçe sayan bu uygulama, TMSF yönetiminin anayasal hak olan sendikal örgütlenme hakkını özümseyemediğinin bir göstergesi olarak algılanmalıdır. TMSF yönetimini, Olay Medya çalışanlarının sendikal haklarına karşı saygıya davet ediyor, üyelerimize baskı uygulama eğiliminden vazgeçmesini istiyoruz.”

Çağrı işçilerinden eylem!

Türk Telekom şirketi Assistt A.Ş.’de zamlarını alamayan ve yasal haklarını kullandıkları için işten çıkarılan işçiler 7 Eylül günü Bostancı’daki İl Telekom Müdürlüğü önünde eylem gerçekleştirdi.

Yapılan açıklamada, Assistt A.Ş.’deki kötü çalışma koşullarına ilişkin talepler defalarca iletildiği halde, yetkililerin olumlu bir yanıt vermediği belirtildi. İşçilerin talepleri arasında, cumartesi günleri yarım işgünü, toplam 1 saat 20 dakika mola ve günlük 8 saat mesai, sürekli ve düzenli sağlık kontrolü, doktor hizmetlerinin 24 saate çıkarılması, performans sisteminin düzenlenmesi vb. talepler bulunuyor.

Eylemde Telekom çalışanları ve destek verenlerin Türk bayrağı taşımaları dikkat çekti.

Kızıl Bayrak / İstanbul

“Bilişim sektöründe örgütlenme” paneli…

Tez-Koop-İş Sendikası, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi ve UNİ’nin ortak düzenlediği “Bilişim Sektöründe Örgütlenme” paneli 5 Eylül günü gerçekleştirildi.

Panele Şükran Soner (Cumhuriyet gazetesi), Gerhard Rohde (Uni Global Sendikası IT Örgütlenme Başkanı), Koen Dries (LBC Sendikası, Belçika, IT Örgütlenme Yöneticisi), Gürsel Doğru (Tez-Koop-İş Sendikası Başkanı) panelist olarak katıldı.

“Bilişim sektöründe hızla artan sorunlar” başlıklı ilk konuşmayı Tez-Koop-İş Sendikası Genel Başkanı Gürsel Doğru yaptı. Çalışanların haklarının korunması için örgütlenmek gerektiğini, örgütlenme sorunlarının ortak olduğunu ve bu nedenle çözümünün de ortak mücadeleden geçtiğini vurguladı.

Gerhard Rohde yaptığı konuşmada, 50’den fazla ülkede UNİ’ye üye 900 sendika ve toplam 18 milyon üye olduğu bilgisini vererek finans, banka, bilişim sektörlerine ilişkin olarak İstanbul’da bir komite toplantısı hazırlandığını söyledi. Bu komitenin amacının, kardeşlik ve işbirliği sağlamak olduğunu, uluslararası planda neler yapılması gerektiğinin tartışılacağını ifade etti.

Şükran Soner, 1980’den sonra sendikalı çalışan sayısının oldukça düştüğünü söyledi. Bu sektördeki çalışanları en eğitimli, en bilinçli ve en örgütsüz kesim olarak nitelendirdi.

Koen Dries ise Belçika’da yaşadıkları benzer bir deneyimi paylaştı.

Panelin 2. bölümünde “IBM çalışanlarının örgütlenmesi” tartışıldı. Bu bölümde bir IBM çalışanı Tez Koop İş Sendikasında örgütlenme süreçlerini ele aldı. Sendikal örgütlenmeyi engellemeye çalışan IBM Türk yönetimini protesto etmeye devam edeceklerini belirtti.

Panel soru-cevap bölümünden ardından sona erdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Arkeologlardan eylem!

Yenikapı Metro ve Marmaray kazılarını yürüten arkeolog, restoratör, fotoğrafçı ve sanat tarihçileri 2.5 aydır maaşlarının ödenmemesini ve 4 Eylül günü yaşanan işten çıkarılmaları, 8 Eylül günü gerçekleştirilen eylemle protesto ettiler. Yenikapı metro şantiyesi önünde bir araya gelen arkeologlar adına basın açıklamasını Hüseyin Yıldırım yaptı.

4 Eylül günü üç kişinin işten çıkarıldığını ve iki ay boyunca işçilerin ücretlerini alamadıklarını söyleyen Yıldırım, 8-9 Ağustos günü iş durdurulması üzerine iki aylık maaşlarının ödendiğini ifade etti. İşten atılanların geri alınmasını isterken, sendikaların, meslek odalarının, demokratik kitle örgütlerinin desteğini talep etti. Basın açıklamasına Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi, KESK Yapı-Yol Sen, DİSK Sine-Sen, Umut Kooperatifi ve Çağrı Merkezi Çalışanları Derneği destek verdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Çapa işçisine barikat!

Sendikal bürokrasiyi mücadele dağıtacak!

İşçi hareketinde son dönem artan direniş ve grevler sendikalar cephesinden yer yer anlamlı pratiklere sahne olurken, sendikal bürokrasinin açık ihanetinin yaşandığı mücadele süreçleri de yaşanıyor. 1 Temmuz’dan bu yana Çapa Tıp Fakültesi bahçesinde sendika hakkı için direnişlerini sürdüren Belediye-İş 5 No’lu Şube üyesi Çapa Temizlik işçileri şube yönetimi tarafından sahipsiz bırakılıyor.

İşçilerin yaptığı eylemlere mücadelenin etkisiyle zoraki katılım sağlayan yöneticiler ihanetlerinin yeni bir örneğini 10 Eylül tarihinde gerçekleşen eylemde sergilediler. Saat 11.30’da İstiklal Caddesi Tünel’de toplanan Çapa işçileri pankart ve dövizleriyle Galatasaray Lisesi’ne yürümek istediler. “Toplusözleşme hakkımız engellenemez!”, “Bilim yuvalarında kölelik çalışma koşullarına hayır!” pankartlarını açan işçiler, polis barikatından önce sendikal bürokrasinin barikatıyla karşılaştılar. Yürüyüş başladığı sırada araya giren Belediye-İş yöneticileri işçilere 10’ar 10’ar yürümeyi dayattılar. Sendikacıların yürüyüşü baltalamasına dönük çabalarına karşı çıkan işçiler bir süre sloganlarla yürüdükten sonra çevik kuvvet barikatıyla karşılaştılar.

Sendika yöneticilerinin dayatmalarından güç alan çevik kuvvet amirleri, işçilerin pankart, slogan ve dövizleriyle yürümesine izin vermediler. Belediye işçileri barikat önünde, “Emekçiye değil çetelere barikat!”, “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”, “Atılan işçiler geri alınsın!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!” sloganlarını attılar.

Galatasaray Lisesi’ne pankartsız, slogansız yapılan yürüyüş sırasında polis amirleri işçileri tehdit ederek eylemi provoke etmeye çalıştı. Çevik ablukası altında gerçekleşen yürüyüş sonrasında basın açıklaması gerçekleştirildi.

Basın açıklamasını, Çapa işçilerinin mücadele enerjisini yokeden yöneticilerin başında gelen Belediye-İş 5 No’lu Şube Başkanı Nihat Altaş okudu. İstanbul Üniversitesi ve Çapa’da sendikal örgütlenme mücadelesi nedeniyle işten atılan 84 işçinin çağdaş köle yapılmasına karşı mücadele edildiğinin belirtildiği açıklamada haksızlığın ve adaletsizliğin takipçisi olma sözü verildi.

Deri-İş, BDSP, Topkapı İşçi Derneği, Halkevleri, EHP, EKD, Limter-İş, SES Aksaray Şubesi eyleme destek verdiler.

Temizlik işçileri, eylemin ardından mücadele taleplerini ve sorunlarını anlatan bildirilerin dağıtımını gerçekleştirdiler. Çapa işçilerinin zorlamasıyla gerçekleştirilen yürüyüş, sendika yöneticilerinin zoraki de olsa eyleme katılmalarını sağladı.

Kızıl Bayrak / İstanbul