4 Temmuz 2008 Sayı: SİKB 2008/27

  Kızıl Bayrak'tan
  Rejim krizi derinleşiyor!
   Kürt halkına saldırılar hız kesmiyor
AKP’yi kapatma davasında son gelişmeler...
Mamak’ta güçlü bir 2 Temmuz
süreci örgütlendi…

Kürdistanlı tarım işçilerinin Ordu ve Trabzon’a girişi yasaklandı

KESK Genel Kurulu cansız, coşkusuz ve katılımsız gerçekleşti…
  KESK Genel Kurulu’ndan yansıyanlar ve görevler...
  Kayseri İşçi Kurultayı başarıyla gerçekleşti…
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  F tiplerinde keyfi
baskılar sürüyor!
  Arjantin’de “öteki final!”
  Emperyalizmin Ortadoğu hesapları ve Türkiye’nin rolü!
  Avrupa futbol şampiyonası ve BİR-KAR’ın kampanyası
  Uluslararası işçi hareketinin yeniden yapılanması:
Ne yapmalı? Nasıl yapmalı? - 1
Volkan Yaraşır
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Avrupa futbol şampiyonası ve BİR-KAR’ın kampanyası

Avrupa Futbol Şampiyonası 7-29 Haziran tarihleri arasında düzenlendi. Avrupa Futbol Şampiyonası, futbolun, burjuvazinin elinde birçok konuda nasıl bir kirli araç haline getirildiğinin ve emekçi kitleleri sersemletmede ne ölçüde etkili kullanıldığının bir kez daha çarpıcı bir örneği oldu.

Gerek maçlardan önce gerekse de maçlar boyunca gerçekten de kazanan sadece egemen sınıflar olmuştur. Onlar, futbol gibi bir aracı Avrupa şampiyonası vesilesiyle bir kez daha çıkar ve amaçları doğrultusunda etkili bir şekilde kullanmış, bir ay boyunca beyinleri esir alarak işçi ve emekçileri gerçek sorunlarına yabancılaştırmış, yönlendirmiş ve kendilerine yedeklemişlerdir.

BİR-KAR’ın kampanya çalışması...

2008 Avrupa futbol şampiyonası ilerici, devrimci, demokrat kurum tarafından anlamlı bir çalışmaya konu edilemedi. Özel olarak kadın ticareti ve fuhuşun toplumun gündemine girmesiyle birlikte ağırlığını kadın kuruluşlarının oluşturduğu bir takım kurumlar 8 Mart’ta “Kadın ticaretine son!” şiarıyla bir kampanya başlatmışlardı. Belli bir zaman dilimine sığdırılan ve sadece imza toplamakla sınırlı bu kampanya çok etkili olmadı.

Biz de İsviçre BİR-KAR olarak konuyu erken denebilecek bir tarihte gündemimize aldık ve bir kampanya örgütlemeye karar verdik. Devrimci propaganda ve ajitasyonun etkisini güçlü kılmak için böyle bir kampanyayı İsviçreli ilerici, demokrat ve devrimci kurumlarla birlikte yürütme kararı almıştık. Kampanya yürüteceklerini iddia eden ve çoğunluğunu kadın kuruluşlarının oluşturduğu ve içinde 25 kurumun yer aldığı platformun konuya yaklaşımı ve talepleri kadın ticaretini meşrulaştırma anlamına geliyordu. Onlar, fuhuşa zorlanan kadınların “daha iyi koşullarda” ve sigortalı olarak çalışmalarını savunuyor ve yetkililerden buna uygun bir tutum geliştirmelerini talep ediyorlardı. Dolayısıyla ortaklaşmak bir yana bu tutum ancak teşhire konu edilebilirdi. İsviçreli bazı devrimci kurumlar ise gündemlerin yoğunluğundan dolayı bize destek sunabileceklerini belirttiler.

Bu durumda bağımsız bir kampanya örgütlemek kaçınılmaz oldu. Yürüteceğimiz kampanyanın temel hedefi kadın ticaretinin, fuhuşun ve ırkçılığın, bunun gerisindeki burjuva sınıf iktidarının teşhiri olarak belirledik.

Almanca, Türkçe ve Fransızca olarak “2008 Avrupa futbol şampiyonluğu egemenlerin elinde kirli bir araç işlevi görüyor... Kadın ticareti insanlık suçudur! Kadının eşitlik ve özgürlük mücadelesini yükseltelim!”  başlıklı bildirilerimizi hazırladık. Fransızca ve Almanca olarak “Euro 2008… Kadınlar ve genç kızlar satılıyor, köleleştiriliyor ve fuhuşa zorlanıyor... Kadının eşitliği ve özgürlüğü için mücadeleye!” şiarlı afiş çıkardık.

Materyallerimizi çalışma yürüttüğümüz Basel, Cenevre, Lozan, Neuchatel ve Bern kantonlarında yaygınca kullandık. Yaklaşık üç hafta boyunca Basel’de 10 bin, Cenevre’de 7 bin, Lozan’da 4500, Neuchatel’de 5 bin, Bern’de 2000 olmak üzere yaklaşık 30 bin bildiri dağıttık.

Afişlerimizi ise çeşitli zaman aralıklarıyla Basel’de 350, Cenevre’de 300, Lozan’da 250, Neuchatel’de 300 olmak üzere toplam 1150 adet kullandık. Afişlerimizi özellikle şehir merkezlerine, merkeze yakın semtlere, otobüs ve tramvay duraklarına ve maçların izlendiği belli noktalara hedefli kullandık. Ayrıca çeşitli kurumlara, kahvelere ve işyerlerine astık. Bildiri ve afiş çalışması sırasında olumlu tepkilerle karşılaştık.

Kampanya boyunca güçlerimiz de motivasyon yaşadı. Herşeyden önce saflarımızda belirgin bir heyecan oluştu ve konuyla ilgili fikri yoğunlaşma sağlandı. Mevcut potansiyeli doğru ve amaca uygun konumlandırınca birçok şeyin başarılabileceği görüldü. Bu da bizim payımıza önemli bir kazanım oldu.

Kampanyamızın sınırlılıkları ve zayıflıkları konusunda da yeterince gerçekçiyiz, ama kampanyamızın belli bir etki yarattığına ve asgari bir başarıyı ifade ettiğine de inanıyoruz.

BİR-KAR / İsviçre


BİR-KAR’ın kampanyasından…

Hamburg’da kampanya çalışmaları

BİR-KAR’ın işsizliğe ve yoksulluğa karşı başlatmış olduğu kampanya Hamburg’da yoğun olarak devam ediyor.

Afişlerimizi Hauptbahnhof’dan başlayıp Altona, Stansanze, Bilstdet, Mümelmesberg, Bergedorf gibi şehrin kalabalık bölgelerine yoğun bir şekilde yaptık. Ayrıca esnafları dolaşarak kampanya afişlerimizi astık.

Tüm demokratik kurumları ziyaret ederek kampanyamızla ilgili bilgilendirdik ve afişlerimizi ulaştırdık. Türkçe olarak hazırlanmış bildirilerimizi Kürtler’in ve Türkler’in gittiği kahvelerde dağıttık. Almanca olarak hazırlanmış bildirilerimizi ise Almanlar’ın oturdukları yerlere dağıttık.

BİR-KAR / Hamburg

Stuttgart’da kampanya çalışmaları

Stuttgart’da “Partimizin 10. yılı ve sol hareket” başlıklı konferanstan dolayı “Sermayenin saldırılarına karşı birleşelim, mücadele edelim!” şiarlı kampanyamıza gecikerek başladık.

İlk olarak BİR-KAR imzalı materyallerimizi işçi ve emekçilerin çalıştığı ve yaşadığı yerlere ulaştırdık. MLPD’nin düzenlediği Pazartesi eylemlerine katılarak bültenlerimizi dağıttık.

Stuttgart’da her yıl düzenlenen Enternasyonal Kültür Festivali’nde de Türkçe ve Almanca bültenlerimizi dağıttık. 29 Haziran günü Maoist Komünist Parti’nin Mercan katliamıyla ilgili düzenlediği geceye katılarak bültenlerimizi dağıttık.

BİR-KAR / Stuttgart


Berlin’de 2 Temmuz protestosu!

29 Haziran günü Berlin’de yapılan bir yürüyüş ve mitingle Sivas katliamı protesto edildi.

Anadolu Alevi Kültür Merkezi Cemevi’nin organize ettiği yürüyüşe 3 bine yakın kişi katıldı. Eyleme gençliğin katılımı yoğun oldu.

Eylem öncesinde hiç kimse hissedilebilir bir çalışma  yürütmedi. Yürüyüşe çağrı amacıyla çıkartılan sınırlı sayıda el ilanı ise, büyük ölçüde kurumların içinde kaldı. Buna rağmen duyarlı kişilerin katılımı beklenenin üzerindeydi.

Yürüyüş saat 13:00’te Herman Platz’da başladı. Eylemde “Sivas şehitlerini unutmadık, unutmayacağız!”, “Katillerden hesap sorulsun, Madımak müze olsun!”, “Türkiye’de yaktılar, Almanya’da korudular!” yazılı dövizler taşındı.

Yürüyüşü organize eden kurumlar ve temsilcileri bugüne kadar sorunu Alevi-Sünni karşıtlığı temelinde ortaya koyarak Alevi emekçilerini laiklik-şeriat ikileminde taraf yapmaya çalıştılar. Bu tutum yürüyüş ve mitingde de kendisini çok belirgin bir biçimde dışavurdu. 2 Temmuz Sivas katliamının gerçek sorumlusunun sermaye devleti olduğu gizlenmeye, gericiliğin ifadesi sloganlar attırılmaya çalışıldı. Fakat bu çaba başarılı olamadı. Samimi emekçiler ve gençler onların attırmak istediği sloganlara pek katılmadılar.

Eyleme BİR-KAR olarak bizler de katıldık. Toplanma yerinde kampanyayla ilgili bültenimizi dağıttık. Kızıl Bayrak gazetesinin satışını gerçekleştirdik.

Yürüyüş boyunca “Katil devlet hesap verecek!”, “Susma sustukça sıra sana gelecek!”, “Yaşasın halkların kardeşliği!” sloganlarını haykırdık.

Yürüyüş, Berlin’in Oranien Platz alanında sona erdi. Alevi kurum temsilcileri burada toplanan kitleye kısa konuşmalar yaptılar. Gerçek hedefi şaşırtan konuşmaların ardından miting sona erdi.

Kızıl Bayrak / Berlin