5 Ekim 2012
Sayı: SİKB 2012/07 (40)

 Kızıl Bayrak'tan
Yeni Ekimler için
devrime hazırlanıyoruz
Sermaye devleti savaşa hazırlanıyor!
Sayfalarından kan damlıyor!
AKP’nin 4. Kongresi
Bozuk düzende sağlam çark olmaz
Oslo tartışmaları yerini yine
imha planlarına bıraktı
Ulucanlar şehidi Habip Gül mezarı başında anıldı!
Baraj mizanseni ve tasfiye operasyonu
Elit Çikolata’da işten atma saldırısı
Eylül ayında iş cinayetlerinde 83 ölüm
“Direnmek yaşamaktır!”
GOP’ta işçilerin yeni mevzisi kuruldu!
Alevilik sorunu
4+4+4 sisteminde
özel gereksinimli çocukların durumu
Eğitimin gericileştirilmesine karşı mücadeleye!
Avrupa işçi ve emekçilerin
eylemleriyle çalkalanıyor
Kıtalarda grevler, protestolar...
Alman devletinin “4. zenginlik ve yoksulluk raporu’’ ve yakıcı gerçek
Kapitalizm, işçinin sermayeye
çevrilmiş kanıdır!
Birleşik, kitlesel, devrimci bir
6 Kasım için!
4+4+4, harçlar, dershaneler, sınav sistemi, yeni YÖK Yasası…
Cam fanus içinde metamorfoz
Neşet Ertaş’ın ardından…
Bahçelievler Katliamı
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Dinsel gericilik tarafından çocuk zihinler birinci sınıftan itibaren afyonlanmak isteniyor...

Eğitimin gericileştirilmesine karşı mücadeleye!

 

AKP’nin 4+4+4 yasası din dersi sayısını 3’e çıkardı. Seçmeli adı altında uygulamaya konulan din içerikli derslerle yetinmeyen gerici cenah, 1. sınıftan itibaren, yani 5,5 yaşından itibaren bu derslerin verilmesi gerektiğini ifade etmeye başladı.

Recep Kıyak’ın açıklamaları…

Türkiye Cami ve Kuran Kursları Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Recep Kıyak, Yeni Asya gazetesine yaptığı açıklamalarda seçmeli din derslerinin birinci sınıftan itibaren verilmesini istedi. Bu açıklama, 3 seçmeli din dersinin eğitim sistemine eklenmesinin dinci partiye yetmediği gerçeğine ışık tuttu.

Recep Kıyak, Kur’ân-ı Kerîm ve Hz. Peygamber’in Hayatı derslerinin seçmeli ders olarak ilköğretim 1. sınıftan itibaren okutulması için her yolu deneyeceklerini belirtti. Kıyak, bu sene uygulanmaya başlanan sistemde bu derslerin 5. sınıftan itibaren seçmeli olarak okutulacağına dikkati çekerek “Bu yaş, Kur’an eğitimi için yine de çok geç bir yaş” dedi.

Yaz Kur’an Kursları’nda 6 yaşındaki çocuğun Kur’an-ı Kerim’i rahatlıkla öğrenebildiğini söyleyen dinci-gerici Kıyak, Kur’an eğitimi için 5. sınıfa kadar beklenmesinin yanlış olduğunu ifade etti. Recep Kıyak, “Birçok Avrupa ülkesinde dini eğitim anaokullarında başlıyor” diyerek söylemlerine güç kazandırmaya çalıştı.

Recep Kıyak’ın arkasında AKP iktidarı var

4+4+4’e göre eğitim sistemi 3’e bölünüyor: İlkokul için 4 yıl, ortaokul için 4 yıl, lise için 4 yıl eğitim süresi öngörülüyor. Bu yıl 5. sınıfa başlayacak 1 milyon 228 bin öğrencinin 98 bini imam hatip ortaokuluna başladı. Kuran-ı Kerim, Hz. Muhammed’in Hayatı, Temel Dini Bilgiler dersleri seçmeli ders olarak okutulmaya başlandı.

Yasanın gündeme geldiği ve tartışıldığı dönemde seçmeli derslerin 5. sınıftan itibaren müfredata alınacağını ifade eden dinci partinin gerçek niyetini Recep Kıyak yaptığı açıklamalarla ortaya koymuş oldu. Zira dinci parti, eğitimi gericileştirme niyeti çerçevesinde okulları imam hatipleştiriyor, gericiliğin adımlarını 1. sınıftan itibaren atmayı hedefliyor.

Sadece 5. ve 9. sınıf öğrencilerine verilen Temel Dini Bilgiler ve Kürtçe seçme hakkı için başvuru süresi olarak 10-12 Eylül tarihleri belirlendi. Bir genelge ile duyurulan bu süre, öncesinde velilere açıklanmadı. Yani “seçme” hakkını veren devlet, süreyi kısa tutarak ve önceden duyurusunu yapmayarak, bu derslerdeki “seçme hakkını” geri almış oldu. Seçmeli derslerin okullar açılmadan seçilmesini dayatan AKP iktidarı, dini eğitimin ağırlığını arttırmaya ve öğrencileri yeni tedrisattan geçirmeye odaklandı.

Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimde dinsel gericiliği egemen kılma anlayışını perdelemeye çalıştı. Bu doğrultuda imam hatip ortaokulları ile diğer okullar arasında zorunlu dersler anlamında bir farklılık olmayacağını, farklılığın seçmeli derslerde olacağını iddia etti. Oysa imam hatiplerin orta bölümlerinin açılması “bilimsel ve pedagojik gerekçeler” ile değil, tamamen dinci partinin kendi gerici yaklaşımıyla bağlantılıydı.

AKP iktidarı seçmeli dersler üzerinden dindar gençlik/dindar nesil hedefine ulaşmayı amaçladı. Din dersi üzerinden bugüne kadar birçok ayrımcı uygulama yaşandı. 4+4+4 yasası ile de ayrımcı yaklaşımın önü çok daha fazla açılmış oldu. Eğitim sistemi, tam da dinci parti şefinin söylediği gibi “dindar nesil yetiştirmek” anlayışıyla yeniden dizayn edildi. Milli Eğitim Bakanlığı, her ne kadar Kuran-ı Kerim ve Hz Muhammed’in Hayatı derslerinin seçmeli olduğunu iddia etse de, özellikle taşrada, söz konusu dersler “zorunlu seçmeli” hale geldi.

4+4+4 yasası ile seçmeli dersler üzerinden “Bireylerin demokratik hak ve taleplerine sınırlama değil, seçme hakkı sağlayarak bireylere ilgi, istek ve yeteneklerine uygun bir eğitim alma imkanı tanıdığı” iddia edilse de yasa ile öğrencinin ilgi ve yeteneklerine sınırlama getirildi. Zorunlu seçmeli din dersleriyle, eğitimin her kademesinin imam hatipleştirilmesi hedeflendi.

Recep Kıyak’a açıklama yapması için cesaret veren AKP iktidarı, AİHM kararına rağmen zorunlu din dersi işkencesine devam ediyor. Alevi çocukları bu nedenle her yıl sorunlar yaşıyorlar. AKP, tüm bunları suskun, hakkına sahip çıkamayan, itaatkar, duyarsız, kendini sömürenlere karşı “saygılı” bir toplumsal yapıyı oluşturma hedefine ulaşmak için yapıyor.

Bilimsel, parasız, anadilde, demokratik eğitim için…

Eğitim temel bir insan hakkıdır. Eğitimden işçi ve emekçilerin eşit, parasız ve kendi anadilinde yararlanmasının sağlanması, “okulların ticarethane, öğretmenlerin tahsildar” olma konumuna son verilmesi için mücadele bayrağı yükseltilmelidir. Zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır. Farklılıklara karşı ön yargıları kışkırtan uygulamalara son verilmelidir.

Her düzeyde eğitimin tamamen gericileştirilmesi saldırısının ifadesi olan, çocuk işçiliğin önünü açan, çocuk gelinliğe davetiye çıkaran, eğitimin piyasalaştırılmasını hızlandıran 4+4+4 yasasının boşa çıkarılması işçi ve emekçilerin birleşik devrimci, siyasal mücadelesiyle mümkün olabilir. Çözüm, tüm sorunların olduğu gibi 4+4+4 yasasının da kaynağı olan kapitalizme, burjuva sınıf devletine karşı mücadelenin yükseltilmesindedir. Zira “proletaryanın devrimci iktidarı altında eğitim, emekçileri özgürleştirmeye, sosyalizmin inşasına etkin biçimde yöneltmeye ve sınıfların ortadan kaldırılmasına hizmet eder. Materyalist dünya görüşüne, komünizmin ilke ve değerlerine dayalı, bilimsel, demokratik ve laik bir eğitim politikası izlenir.” (TKİP Programı’ndan...)