27 Ocak 2012
Sayı: SYKB 2012/04

 Kızıl Bayrak'tan
Saldırıları püskürtebilmek için ilkeli birleşik mücadele!
"Anayasa Platformu" Konya’da toplandı
“Bu dava bitmeyecek!”
46 günde 513 gözaltı!
Sermaye hükümeti AKP rant peşinde!
Maltepe Belediyesi Taşeron İşçileri Direnişi’nde yeni süreç
Maltepe Belediyesi’nde yeniden direniş
ABB’de işçi kıyımı yaşanırken
Karayollarında özelleştirme saldırısı
Billur Tuz’da işgal provası
Gelir testi çileye dönüştü
DİSK Genel Kurulu üzerine düşünceler
SES Genel Başkanı Çetin Erdolu ile sağlıkta dönüşüm ve sağlık hakkı mücadelesi üzerine konuştuk
Çatı Partisi ya da
solun tablosu - H.Fırat
Sınıf çalışmasının sorunları
İSİG Meclisi Sözcüsü
S. Murat Çakır ile konuştuk..
Mısır’da halk isyanının
birinci yılı
Mısır halk direnişinin 1. yıldönümünde emekçiler Tahrir’e aktı
Emperyalist tekellerin
“Davos Zirvesi” toplanıyor
Kıbrıs’ta grev
yasağa rağmen kazandı
Genç-Sen 5. Olağan
Genel Kurulu’un ardından
Devrim Okulu dersleri başladı
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

DİSK Genel Kurulu üzerine düşünceler...

“DİSK’e büyük görev düşüyor!”

(Başta kıdem tazminatı olmak üzere sermayenin saldırılarını yoğunlaştıracağı bir dönemde toplanacak olan DİSK Genel Kurulu öncesinde, genel kurula ilişkin beklentileri sendika yöneticilerine sorduk. )

- DİSK Genel Kurul süreciyle beraber toplam saldırı dalgasına karşı nasıl bir mücadele hattı izlenmelidir? DİSK’in pratiğini yeterli buluyor musunuz?

Metin Ebetürk (Sosyal-İş Genel Başkanı): Sermaye dün de saldırıyordu, bugün de saldırıyor, yarın da saldıracak. Bu hususta ne yapmak lazım, bu saldırılara karşı tek yumruk olarak cevap vermek lazım. Bu cevap vermeyi de güçlendirebilmek için tabii ki sokağa inmek gerekir. Sokağa inmeyi becerebilmek için de örgütlü olmak gerekir. DİSK’in önce önüne koyması gereken hedef örgütlenmeyi pekiştirebilmesi ve savunmasıdır. İşyerlerindeki örgütlülüğün güçlendirilmesi gerekir. Yeni yeni işyerleri kazanılarak örgütlülüğün büyütülmesi gerekir. Bunlar yapılmadan sokaklara inemeyiz. İnsek bile çok kişi olamayız. Tabii ki biz bugünkü gücümüzle de sokağa iniyoruz. Haklarımızı talep ediyoruz. Kazanılmış haklarımızı korumaya çalışıyoruz. Kıdem tazminatı gibi, kıdem tazminatının elimizden alınması gibi birçok saldırı ile karşı karşıya kalacağız. Bugün karşı karşıya kalacağımız konulardan birisi örneğin kıdem tazminatından sonraki ikinci saldırı bölgesel asgari ücret, istihdam büroları diğer kazanılmış haklarımızın elimizden alınması olacaktır. Bunları topyekûn savunabilmemiz ve saldırıları bertaraf edebilmemiz için örgütlenebilmemiz gerekir. Bu duygu ve düşüncelerle DİSK yeni dönemde mutlaka ve mutlaka tüm sendikaları tarafından temsil edilen güçlü bir DİSK olmak zorundadır. Geçmişte topluma sadece işçi sınıfına ve emekçi katmanlara değil tüm topluma umut verecek bir perspektif ortaya koymak zorundadır. Bu perspektifi de Türkiye işçi sınıfının geleneği en iyi şekilde yolumuzu aydınlatacak diye düşünüyorum. Bunun için de DİSK ve bağlı sendikaların yöneticilerinin, üyelerinin, temsilcilerinin hepsinin gayreti daha güçlü bir DİSK’tir. Bunun için de daha örgütlü bir DİSK yaratılmalı diye düşünüyoruz.


Sani Deniz (DİSK/Genel-İş Mersin Şube Sekreteri): Sermaye çevrelerinin sendikalaşma ve mücadeleye karşı saldırıları örgütlenme alanını daraltıyor. Torba yasa ve genel olarak taşeronluk sistemi örgütlenmenin önünde ciddi bir engel. Taşeron firmalar işimizi çok zorlaştırıyor. Sen örgütlenip yetki alana kadar taşeronun işi bitiyor. Mersin Genel-İş’te 90’a yakın işçi arkadaşımız torba yasayla işten ayrıldı. Ayrılanlar genelde küçük belediyelerin işçileriydi. Hükümet hiçbir örgütlü yapıya tahammül göstermiyor. Artık topyekün mücadeleye girişmenin zamanı çoktan geldi. Bu dönemde toplanacak DİSK Genel Kurulu’nu işçi sınıfı adına çok önemli buluyorum. En kısa sürede grevse grev, direnişse direniş, eylemse eylem kararı alıp harekete geçilmeli. Ben radikal bir kararın alınmasını ve mücadelenin yükseltilmesini bekliyorum. Şu anki mücadeleyi yetersiz buluyorum. Bütün konfederasyonlar ortak hareket edebilmeli.

En son yaşadığımız örnek mücadelenin aciliyetini ortaya koyuyor. Mersin Büyükşehir Belediyesi’nde yetkiyi almamıza rağmen “sosyal-demokrat” başkan itiraz etti ve halen dava sürüncemede. Son olarak DİSK Genel Kurulu’nun tüm işçi sınıfı için hayırlı olmasını diliyorum.

Mehmet Manas (Emekli-Sen Adana Şube 2. Başkanı): Kıdem tazminatına yönelik saldırı planı yeni bir şey değil. Sermayenin yıllardır gaspetmek istediği hakların başında geliyor. Özellikle 2001’den sonra AKP’nin gelmesinin ardından Türk-İş ve Hak-İş’ten herhangi bir tepkinin olmadığı biliniyor. Türkiye’de sendikal hareket açısından DİSK ve KESK’in dışında alanlara herhangi bir sendikanın inmediği bir süreci yaşıyoruz. DİSK’in de daha fazla alanlara inerek, sadece kıdem tazminatı ile sınırlı kalmayıp diğer haklarında seslendirilip gereken duyurular yapılması gerekir.

DİSK içerisinde en büyük sendika Genel-İş. Ayrıca Birleşik Metal, Dev Sağlık-İş var. DİSK’e bağlı sendikalar herhangi bir çalışma içinde değil, alanlarda görmüyorum. Oluşacak yeni yönetimin DİSK’e bağlı sendikaları mücadeleye çağırması, alanlara indirmesi gerekiyor. Başka bir alternatif yok. Sağ düşüncedeki sendikalardan bir sonuç alınamayacağının bilinmesi gerekiyor. Alanlara, sokağa çıkılmalı. Gerek işyerlerinde, gerek sokakta yıllardır var olan hakların gaspedilmesiyle ilgili mitinglerin yapılması, ülkede yaşayan işçi ve emekçi kesimin sendikal haklar konusunda bilgilendirilmesi gerekiyor. Bu görev de DİSK’e düşüyor. Türk-İş ve Hak-İş’ten herhangi bir beklenti olmamasından dolayı en büyük görev DİSK’te ve yeni seçilecek yönetime düşüyor.


Cebrail Dağhan (DİSK/Genel-İş Adana 2 No’lu Şube Sekreteri): Saldırıların arttığı bir dönemde genel kurulunu toplayacak olan DİSK’in bu genel kurulda da birlik beraberlik içinde, tabiri caizse tek yumruk halinde hareket etmesini, sendikaların tümünü kucaklayan bir yönetim listesiyle genel kurulun karşısına çıkmasını istiyoruz. Küresel sermayenin saldırılarının yoğunlaştığı, emekçilerin bütün kazanımlarının ortadan kaldırılmaya çalışıldığı bir dönemde genel kurulun toplanması sınıfa umut ve güven vermelidir. Seçimden çok sınıfın sorunlarının tartışıldığı, çözüm yollarının arandığı bir kongre olması dileğimdir.

Kıdem tazminatı saldırılarının yoğunlaşacağı, esnek ve kuralsız çalışmanın yaygınlaştığı, bölgesel asgari ücretin dayatılmaya çalışıldığı bir süreçten geçilmektedir. Bu durumda sınıf içinde dik duracak, saldırılara karşı tabanıyla tek vücut olup karşı duracak bir DİSK beklemekteyiz. Bu genel kurulda sınıfın özlemi koltuk kavgası değil sorunların tartışılmasıdır. DİSK’in misyonu farklıdır. DİSK’in misyonunu, sınıf içinde emekçilerin hak ve çıkarlarını savunan, bu konuda taviz vermeyen yapısını görmek istiyoruz. Sermayenin karşısında, özellikle ülkemizde sendikalaşmanın çok düştüğü bir yerde taşeron örgütlenmesine, sendikasız işçi kalmayıncaya kadar örgütlemeye önem vermesini, örgütlediği işçilerle de gelecek saldırılara karşı eylemlilik sürecinin başını çekmesini istiyoruz.


İsmail Akgül (Genel-İş Sendikası Adana 1 No’lu Şube Başkanı):
DİSK’in eski DİSK olmasını istiyoruz. İşçi sınıfına yakışır bir DİSK istiyoruz. Onu da bu genel kurulda yapacağız. Alanlarda olmalıyız. DİSK’in mücadelesi diğer sendikalara göre elbette daha iyidir. Bu genel kurulla birlikte daha da iyi olacaktır.