6 Mart 2009
Sayı: SİKB 2009/09

  Kızıl Bayrak'tan
  Devrimci baharı yaratmak için
devrimci güçlere düşen görevler
  Dinci gericilik saldırının dozunu arttırıyor!
Devrimci seçim çalışmamızın
bazı sorunları
CHP’den işsizliğe çözüm önerileri...
8 Kart etkinliklerinden
İşçi ve emekçi hareketinden…
  BDSP’nin seçim gündemli faaliyeti büro açılışları ile sürüyor...
  Kapitalist sistem ve ulaşım sorunu…
  Direnen Makyal-Erka işçileri açlık grevine başladı…
  Posta emekçilerinin Ankara yürüyüşü…
  Gençlik hareketinden…
  Çeber davasında deliller yok ediliyor!
  Pakistan’da şeriat tehdidi...
  Kapitalizmin küresel krizinin dalgaları yayılıyor…
  Bir kez daha seçimler üzerine / II
M. Can Yüce
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Gençlik hareketinden…

Ankara’da krize karşı ortak eylem!

Ankara’da Ekim Gençliği, Özgür Eğitim Platformu, Tüm-İGD, Marksist Bakış ve YDG’nin örgütleyicisi olduğu, SGD, EHP Gençliği ve YDGM’nin ise destek verdiği “Kriziniz sizin olsun, gelecek bizimdir!” şiarlı bir gençlik eylemi gerçekleştirildi. Eylem öncesi iki hafta boyunca Ankara Üniversitesi Cebeci, Tandoğan ve Dil Tarih kampüslerinde, Beytepe ve ODTÜ’de kriz gündemli faaliyetler örgütlenerek, eylem çağrıları yapıldı.

26 Şubat günü gerçekleşen eylemin çağrısını daha güçlü yapabilmek için bir araya gelen ODTÜ’deki siyasetler ve öğrenciler “Kapitalizm krizde, çözüm sosyalizmde!” şiarıyla bir çalışma başlattılar. 23 Şubat günü bir forum yapılarak daha geniş kesimler çalışmaya katılmaya çalışıldı.

25 Şubat akşamı 2. yurt kantininde sinevizyon gösterimi ve müzik dinletisi ile bir etkinlik düzenlendi. Etkinliğin çalışması, tüm yurtların gezilmesi, masalar açılması ve yüzlerce afiş ve bildiriyle yapıldı. Sinevizyonda emperyalist-kapitalist sistemin savaşlarla var olduğundan, yoksulluk, açlık ve sömürüden başka bir şey vaat etmediğinden bahsedildi. Yapılan sohbetlerin ardından devrimci marşlarla müzik dinletisi gerçekleştirildi, mücadele çağrısı yapıldı.26 Şubat günü Hazırlık binası önünde “Kapitalizm krizde, çözüm sosyalizmde!” şiarlı pankart açılarak yemekhaneye yürüyüş gerçekleştirildi. Hazırlıkta ve yemekhanede basın açıklamaları yapıldı.

Beytepe ve Cebeci kampüslerindeyse yaygın bildiri dağıtımı ve kantin konuşmalarıyla düzen tarafından işsizliğe ve geleceksizliğe mahkûm edilen üniversite gençliğinin kapitalizmin krizine karşı mücadele etmesi gerektiği vurgulandı, eyleme çağrı yapıldı.

Tandoğan ve Dil Tarih’te ise asılan afişlerle eylem çağrısı gerçekleştirildi.

26 Şubat günü saat 15.00’te Yüksel Caddesi’nde buluşuldu. “Kriziniz sizin olsun, gelecek bizimdir!” şiarlı ortak pankartın arkasında gençlik örgütlerinin kortejler oluşturmasıyla Sakarya Caddesi’ne yüründü. Yürüyüşte “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!”, “İşten atmalar yasaklansın!”, “Emperyalizm yenilecek, direnen halklar kazanacak!” sloganları atıldı.

Ortak pankartın arkasında “Kapitalizm krizde, çözüm sosyalizmde!”, “Krizin faturası kapitalistlere!” şiarlı dövizlerle yürüyen Ekim Gençliği yürüyüş boyunca “Yaşasın devrim ve sosyalizm!”, “Krizin faturası kapitalistlere!” sloganları attı. Ekim Gençliği Sakarya Meydanı’na gelindiğinde “Bu çürümüş düzenin tek alternatifi sosyalizmdir! Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!” şiarlı pankart açtı. Sakarya Caddesi’ne okunan ortak basın metninde, işçi ve emekçileri işsizliğe ve yoksulluğa mahkum eden sistemin gençliği de diplomalı işsizlik, paralı eğitim saldırılarıyla karşı karşıya bıraktığı söylendi.

Açıklamanın ardından Diyez Müzik Topluluğu bir müzik dinletisi gerçekleştirdi. Dinletinin ardından eylem “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm!” sloganlarıyla sonlandı. Eyleme yaklaşık 150 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak / Ankara


Devrimci Genç-Sen’liler: “Krizin faturası kapitalistlere!”

Genç-Sen içerisindeki liberal-reformist blok tarafından tepeden yerellere dayatılmak istenen “Krizdeyiz!Yarısını öderiz” kampanyası çerçevesinde bizler de Devrimci Genç-Sen’liler olarak alanlarda konuya dair sözümüzü söylemekteyiz.

Kampanya, son Temsilciler Meclisi toplantısı ile İstanbul’da gerçekleşen İl Koordinasyon Kurulu toplantısında tartışmalara yol açmıştı. Bir dizi yerelin kampanyanın şiarına ve içeriğine dair yaptığı eleştiriler liberal-reformist blok tarafından “Bu Temsilciler Meclisi’nde alınmış bir karar, değiştirme şansımız yok” sözleriyle yanıtlanmıştı.

Bu tabloya Devrimci Genç-Sen’liler olarak, yakın dönem değerlendirmelerimizde yaptığımız vurgulardan hareketle gerekli müdahaleleri yapıyoruz. Genç-Sen’in 25 Şubat günü söz konusu kampanyayı deklare ettiği YTÜ önündeki basın açıklaması öncesinde, biz de alanlarımızda konuya dair sözlerimizi net bir biçimde söyledik. Devrimci Genç-Sen’liler imzasıyla hazırladığımız bildiri ve duvar gazetelerini YTÜ içerisinde yaygın bir biçimde kullandık. Bunun yanı sıra “Krizin faturası kapitalistlere! Ulaşım zammı geri çekilsin! Ücretsiz, nitelikli ulaşım istiyoruz!” şiarlı pankartlarımızı da alan içerisindeki çeşitli yerlere astık.

Devrimci Genç-Sen’liler

  

Genç-Sen’den basın açıklaması

Genç-Sen “Krizdeyiz, yarısını öderiz” kampanyasını deklare etmek amacıyla 25 Şubat günü YTÜ Yıldız Kampüsü önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasında, öğrencilerin barınma, ulaşım, sağlık gibi temel ihtiyaçlarını karşılamada zorluk çektikleri, bu zorlukların yaşanan krizle birlikte daha da ağırlaştığı vurgusu yapıldı. Talep olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “öğrenci bilet fiyatlarını tam bilet fiyatının yarısına çekmesi” istendi. Kampanyanın 15 Nisan’a kadar devam edeceği açıklandı.

Genç-Sen’liler yaptıkları basın açıklamasının ardından ATV-Sabah’da grevde olan basın emekçilerine dayanışma ziyaretinde bulundular.

 Kızıl Bayrak / İstanbul


UÜ: “Krizin faturasını ödemeyeceğiz!”

Uludağ Üniversitesi’nde gençlik örgütlerinin oluşturduğu “Krize karşı gençlik platformu” 26 Şubat günü Mediko-Sosyal’de basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde, “Krizin faturasını ödemeyeceğiz! / Krize Karşı Gençlik Platformu” pankartı açıldı.

Basın açıklamasında, “Neoliberal saldırılarla ‘kamusal’ niteliği her geçen gün daha fazla eritilen eğitim alanında kriz bahanesi ile bu saldırılar hız kazanmıştır. Bununla beraber yaratılan işsizlik ordusu gençlik için geleceksizlikten ve diplomalı işsizlikten başka bir şey değildir” denildi. Yaklaşık 30 kişinin katıldığı eylemde, “Müşteri değil öğrenciyiz!”, “Krizin faturası patronlara!”, “Krizin faturasını ödemeyeceğiz!”, “Savaşa değil eğitime bütçe” sloganları atıldı.

Bir diğer basın açıklamasını ise Genç-Sen gerçekleştirdi. “Krizdeyiz! Yaz okulu ücreti ödemiyoruz! Bütünleme hakkımızı kullanmak istiyoruz! Genç-Sen” pankartının açıldığı basın açıklamasında bütünlemenin bir hak olduğu belirtildi. Basın açıklamasında, “Sermaye defol üniversiteler bizimdir!”, “Krizin bedeli patronlara!”, “Krizin faturasını ödemeyeceğiz!” vb. sloganlar atıldı.

Ekim Gençliği / Bursa


İTÜ’de yaşanan saldırılara dair

İTÜ’de geçtiğimiz dönem yaşanan faşist saldırıların ardından, bir yandan saldırıya uğrayan öğrenciler cezalandırılırken bir yandan da İTÜ’de yeni yasaklar gündeme getirildi.

İstanbul Teknik Üniversitesi Ekim Gençliği saldırı sonrası sürece ve baskılara, soruşturmalara dair yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada şunlar söylendi: “Tüm bu yaşananların ardından İTÜ yönetimi Maçka’da yaşanan faşist saldırı ve yönetimin aldığı afiş asma ve masa açma yasağına uymadığı gerekçesiyle dönemin sonlarında otuzu geçen sayıda arkadaşımıza soruşturma açmıştı… İTÜ yönetimi bizleri eğitimin paralılaştırılması ve piyasalaştırılmasına, kariyerciliğe, rekabetçiliğe karşı olduğumuz için cezalandırıyor. Aynı zamanda kriz bahanesiyle işten atılan işçilerin ve emekçilerin, emperyalizme ve siyonizme karşı Ortadoğu’da ezilen halkların sesini üniversitelerimize taşıdığımız için cezalandırıyor. Bu cezalar bizleri sindirmek, yıldırmak bir yana üniversitemizdeki siyasal faaliyetlerimizi daha güçlü yapmamızı sağlayacaktır.”

İTÜ Ekim Gençliği


YTÜ’de silah tüccarlarına yer yok!

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde 2-3 Mart tarihlerinde “Savunma Sanayi Günleri” adı altında bir sempozyum gerçekleştirildi. Sempozyuma Aselsan, Roketsan vb. silah üreticileri katıldı. “YTÜ Öğrencileri” imzası ile bu sempozyumu teşhir eden bir çalışma yürüttük.

Bu çalışma iki konu üzerinden şekillendi. Üniversite-sermaye işbirliği çerçevesinde sermaye kuruluşlarının AR-GE adı altında üniversitelerin imkanlarını kullanması ve akademisyenleri, öğrencileri ucuz işgücü potansiyeli üzerinden değerlendirmesi ele alındı. Filistin’de, Ortadoğu’da, Kafkaslar’da, Balkanlar’da, Kürdistan’da mazlum halklara bombalar yağdıran eli kanlı katilleri üniversitemizde istemediğimiz vurgulandı.

Çalışmamızı çeşitli araçlarla sürdürdük. Emperyalist barbarlığın yarattığı yıkımı anlatan fotoğraf sergisini iki gün boyunca açık tuttuk. Emperyalist işgallere uğramış ülkelerin isimlerinin ve buralarda ortaya çıkan sonuçların fotoğraflarının olduğu mezar taşlarını kullanarak görsel açıdan çalışmayı zenginleştirmeye çalıştık. Gün boyunca Tonoz Kafe içerisinde kısa film gösterimi gerçekleştirdik. İfade ettiğimiz içerikteki duvar gazetelerini ve bildirileri kullandık.

3 Mart günü çalışmayı panel-forum ve müzik dinletisi ile sürdürdük. Tonoz Kafe önünde gerçekleşen panelin öncesinde “Beyoğlu Kumpanyası” bir dinleti gerçekleştirdi. Dinletinin ardından tartışmaya geçildi. Panelist olarak katılan Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahsin Yeşildere tartışmayı başlattı. Kapitalizmin kriz ile beraber emperyalist savaşlar üretmesinin kaçınılmaz olduğunu, böylesi bir süreçte ise en karlı çıkacak olanlardan birinin de savaş sanayi olduğunu söyledi. Konuşmanın ardından öğrenciler de söz aldılar. Bu çalışmanın Mart ayı sonunda gerçekleşecek olan diğer “savunma sanayi” konulu sempozyuma kadar devam etmesi gerekliliğini ifade ettiler.

Ardından Karadeniz müziği yapan bir grup gitar ve tulum eşliğinde bir dinleti gerçekleştirdi. Horon ve halaylarla öğrenciler dinletiye eşlik etti.

YTÜ / Ekim Gençliği


Ege’de Genç-Sen çalışmaları

Ege Üniversitesi’nde birinci dönemi, değerlendirmesi yapılan bir meclis toplantısıyla bitiren Ege Genç-Sen, ikinci dönem için birimleşmeyi ve birimler üzerinden yürütülecek kriz karşıtı bir çalışmayı önüne koymuştu.

İkinci dönemin başında yapılan meclis toplantısında, temsilciler meclisinde kararlaştırılan “Krizdeyiz, yarısını öderiz!” başlıklı merkezi kampanya tartışıldı. Yerelleri kucaklamayan bir merkezi kampanyanın yanlışlığı üzerinde fikir birliğine varıldı. Kriz karşıtı çalışmanın başlığının daha kapsayıcı olması gerektiği vurgulandı. Sonuç olarak “Krizin faturasını ödemeyeceğiz. Diplomalı işsiz olmayacağız!” genel başlıklı çalışmalar yapılması kararlaştırıldı. Birimler oluşturuldu. İkinci meclis toplantısında birim toplantılarının aktarımları yapıldı. Birimlerin genel başlık üzerinden yürütecekleri çalışmaların birleşeceği bir forum ve yürüyüş önerisi tartışıldı. Forum ve yürüyüş kararı alındı.

Forumun Dokuz Eylül Üniversitesi Genç-Sen şubesiyle beraber yapılmasının tartışılması için İzmir Meclisi toplandı. İzmir Meclisi de tekrar merkezi kampanyayı tartıştı. Tartışma sonucunda, kampanyanın kapsayıcı bir başlığı olmadığı, ücretsiz ulaşım, zamların geri çekilmesi gibi istemlerin kampanya içinde işlenebileceği noktasında fikir birliğine varıldı. Merkezi bir forum yapılması noktasında karar verildi. Ayrıca 5 Mart’ta İzmir’de DİSK, KESK, TMMOB’un örgütlediği kriz karşıtı yürüyüşe İzmir Genç-Sen pankartıyla katılım sağlanacak.

Ege Üniversitesi Ekim Gençliği


Ekim Gençliği’nin faaliyetlerinden…

YTÜ’de yeni dönem çalışmaları

Yeni yarıyılın başlaması ile birlikte Yıldız Teknik Üniversitesi Ekim Gençliği olarak devrimci faaliyetimize başladık. Yeni dönem faaliyetimizin ana eksenini kriz ve yerel seçim gündemi oluşturuyor.

Döneme duvar gazetemizin etkili biçimde kullanımı ile başladık. ATV-Sabah grevini ve 15 Şubat mitingini duvar gazetemiz aracılığı ile üniversitenin gündemine taşıdık. 

Faaliyetimizin önemli bir gündemini de yerel seçimler oluşturdu. Seçimlere sınıfın bağımsız devrimci programı ile giren BDSP’nin seçim bildirgesini duvar gazetemize taşıyarak, gençliği seçimler karşısında devrimci tutum almaya çağırdık.

16 Şubat 1969’da yaşanan ve “Kanlı Pazar” olarak anılan faşist katliam da duvar gazetemizde etkili bir teşhire konu edildi.

Ekim Gençliği’nin 15 Şubat-15 Mart tarihli 114. sayısının etkin bir dağıtımını gerçekleştirdik. Tonoz Kafe ve yemekhane önüne masa açarak Ekim Gençliği’ni üniversite öğrencilerine ulaştırdık.

2-3 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen “Savunma Sanayi Günleri”nin teşhirini amaçlayan ortak bir faaliyet yürütük.

YTÜ’de 50/d kapsamında işlerine son verilecek olan asistanların İstanbul genelinde katılımı ile gerçekleşen eylemlerine üniversitemizin akademik kadrosu ve öğrencileri de destek verdiler. Mimarlık Fakültesi önünde toplandıktan sonra sloganlar ile önce kantin önüne, oradan da ana kapıya yürüyen eylemciler, kapı önünde gerçekleştirdikleri basın açıklamasının ardından Mimarlık Fakültesi önüne yürüdüler. Ekim Gençliği olarak asistanların eylemine destek verdik.

“Tarih ve Medeniyet Kulübü” 27 Şubat günü “Türkiye’de Ermeni meselesi” ve “Türkçe’ye yapılan saldırılar” başlıklı bir panel gerçekleştirdi. Panel için YTÜ’ye gelen Yavuz Bülent Bakiler adlı tescilli faşiste karşı “YTÜ’lü devrimci-demokrat-yurtsever öğrenciler” imzası ile bir faaliyet örgütledik.

Ortak hazırlanan bildiriyi okulda yoğun biçimde dağıtarak ve duvar gazetelerimizi etkili biçimde kullanarak etkinliği, panelisti ve kulübü teşhir ettik. Nazım Hikmet’e ve eşi Vera’ya ağza alınmayacak hakaretlerde bulunan bu “soğuk savaş” döneminden kalma faşistin devrimci değerlere ve komünistlere olan sataşmalarına değinen materyallerimizde, coğrafyamızda kardeş halkların varlığını inkar eden “tek dil-tek millet” dayatmasını hedef aldık.

Toplumun tümünde olduğu gibi üniversite gençliğinde de yaratılmaya çalışılan bölünme paranoyasının kulübün ana hareket ekseni olduğu ve ırkçı bir anlayışla hareket edildiğini vurguladık. Artan emperyalist barbarlığa paralel olarak yükseltilen ırkçı-şoven dalgaya karşı ortak bir tepkinin örgütlenmesi anlamlıydı.

Ekim Gençliği YTÜ


AÜ’de yeni dönem çalışmaları

Eskişehir Anadolu Üniversitesi’nde yeni dönem çalışmalarına 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’yle ilgili afiş yaparak başladık. Sermayenin krizinin derinleştiği, kapitalist düzenin işçilere ve emekçilere yoksulluk ve sefaletten başka bir “çözüm” üretemeyeceği bir ortamda, devrimci baharı örgütlemenin ilk adımı 8 Mart’ı kazanmaktan geçiyor.

Üniversite gençliğini işçi sınıfı davasına kazanmak için bu dönem 8 Mart’ı, düzenin seçim oyunun teşhirine ve 1 Mayıs’a bağlayan bir çalışma örmeyi planlıyoruz.

Anadolu Üniversitesi Ekim Gençliği