27 Şubat 2009
Sayı: SİKB 2009/08

  Kızıl Bayrak'tan
  Devrim ve sosyalizm mücadelesini büyüten bir faaliyet!
  Yolsuzlukların temeli kapitalist sistemdir!
Reformist solun seçim bataklığı - U. Taner
ATV-Sabah greviyle dayanışma büyüyor…
İşçi ve emekçi hareketinden…
BDSP’nin bağımsız sosyalist belediye başkan adayları ile konuştuk...
“Çözüm devrimde, kurtuluş sosyalizmde!”
  BDSP’nin seçim çalışmalarından…
  Grevdeki Asil Çelik işçileriyle konuştuk...
  Metal işçileri toplantısı…
  Kapitalizm, kent ve insan
  Mamak’ta coşkulu etkinlik…
  Ludizm ve sabotaj üzerine...
  Türkiye siyonist İsrail’den istihbarat sistemi alıyor...
  Dünyadan...
  Bültenlerden...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

5. Dünya Su Forumu’na karşı eylem çağrısı…

“Su haktır satılamaz!”

Çeşitli sendikalar, demokratik kitle örgütleri ve kurumların oluşturduğu Suyun Ticarileştirilmesine Hayır Platformu, 23 Şubat günü Saraçhane’deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Eylemde, 16-22 Mart 2009 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek 5. Dünya Su Forumu’na karşı 15-22 Mart tarihleri arasında gerçekleştirilecek etkinliklere çağrı yaptı.

“Su halkındır, satılamaz! Dünya Su Forumu’na hayır!” pankartının açıldığı eylemde basın açıklamasını Tüm Bel-Sen 4 No’lu Şube Başkanı Saadet Yeğin okudu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Dünya Su Forumu’na ev sahipliği yapacağını ilan ettiği için basın açıklamasını Belediye’nin önünde yapmayı tercih ettiklerini belirtti. Bu ülkenin ve bu dünyanın gerçek ev sahiplerinin halklar ve bütün canlılar olduğunu söyleyen Yeğin, Dünya Su Forumu’nun bundan sonra ne İstanbul’da ne de dünyanın başka bir yerinde toplanmaması için, suların satılmasına karşı çıkan herkesi 15-22 Mart tarihleri arasında gerçekleştirecekleri miting ve etkinliklere katılmaya çağırdı.

Eylemde, “Su haktır satılamaz!” ve “Su halkındır satılamaz!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul


İHD saldırıları kınadı

İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, 20 Şubat günü şube binasında gerçekleştirdiği basın açıklaması ile, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye getirilişinin 10. yılı olan 15 Şubat 2009 tarihinde yapılan eylemlerde Diyarbakır, Batman, Cizre ve Adana’da polisin kadın ve çocuklara yönelik müdahalesini kınadı.

Yapılan açıklamada 14 Şubat’tan bu yana birçok yerde yapılan eylemlere polisin acımasızca saldırdığı belirtildi. Özellikle Kürt özgürlük mücadelesinin gündeme getirildiği bu gösterilere polisin müdahalesi sonucunda, aralarında kadın ve çocukların bulunduğu yüzlerce kişinin yaralandığı, birçok kişinin de gözaltına alınarak tutuklandığı söylendi.

Basın açıklaması sırasında eylemlere dönük polis terörünü anlatan gazete küpürleri sergilendi.

Kızıl Bayrak / İstanbul


Polat Ailesi “adalet” istiyor!

Adana 6. Kolordu Komutanlığı 1. Sınıf Askeri Cezaevi’nde işkence sonucu yaşamını yitiren Murat Polat’ın ölümüne ilişkin olarak ailesi tarafından 22 Şubat günü basın açıklaması gerçekleştirildi.

İHD İstanbul Şubesi’nde gerçekleştirilen açıklamaya Murat Polat’ın babası Kenan Polat ve annesi Gülşen Polat katıldılar. 2005 yılında askerliğini yaptığı sırada hırsızlık suçlamasıyla disiplin cezası alan Murat Polat’ın ölümünün ardından başlayan yargı süreci hakkında bilgilendirmede bulunuldu.

Murat Polat’ı öldürenler hakkında açılan davanın sonuçlanmaması ve sorumluların tutuklanmamasına tepki gösteren Kenan Polat, işkence emrini veren rütbeli askerlerin cezalandırılmasını istedi.

İHD yöneticisi de, bu olayın asıl failleri olan üst rütbelilerin gereken cezaya çarptırılmasını istediklerini belirtti. “Olayı yaratanlar her zaman her yerde perde arkasında kaldı” diyen yönetici, İHD olarak yaşanan olayın takipçisi olacaklarını söyledi.

Kızıl Bayrak / İstanbul


Mayınsız Bir Türkiye Girişimi’nden açıklama!

Mayınsız Bir Türkiye Girişimi, Küresel Eylem Haftası nedeniyle, 23 Şubat günü bir basın toplantısı gerçekleştirdi.

Yapılan açıklamada, dünyada ve Türkiye’de kara mayınlarının yarattığı sorunlara dikkat çekmek için 23 Şubat-1 Mart tarihleri arasında çeşitli etkinlikler düzenledikleri, çıkış noktalarının mayınların yarattığı acıya, ölüm ve yaralanma olaylarına son vermek, mayınsız ve misket bombasız bir dünya yaratmak olduğu söylendi.

12 Mart 2003 tarihinde Mayın Yasağı Anlaşması’na katılmaya karar veren ve 1 Mart 2004 tarihinden itibaren de taraf olan Türkiye’nin, aradan geçen beş yıla rağmen stoklardaki mayınların imha işlemini tamamlamadığı, toprağa döşeli mayınların temizliği için bir takvim açıklamadığı belirtildi. Türkiye-Suriye sınırındaki mayın temizliğine ilişkin yasa tasarısının aylardır meclis gündeminde olmasına rağmen görüşülmediği, kurbanların sayısı, yeri ve ihtiyaçları ile ilgili veri toplama sisteminin oluşturulmadığı, sivillere yönelik önlemlerin alınmadığı ve yeni mayın vakalarının devam ettiği ifade edildi. 6 maddeden oluşan taleplerin sıralandığı açıklama,“Mayınsız bir Türkiye ve mayınsız bir dünya gerçekleştirebiliriz” sözleriyle son buldu.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

“Sarı Gelin”e tepki…

“Çocuklarımızdan katil yaratan zihniyeti sorguluyoruz!”

“Çocuklarımızdan katil yaratan zihniyeti sorguluyoruz!” şiarıyla bir araya gelen çeşitli kurumlar, 21 Şubat günü “Sarı Gelin” belgeseline ilişkin bir basın toplantısı gerçekleştirdiler.

Bileşenler adına yapılan ortak basın açıklamasında, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından, belgesel adı altında imal ettirilen seviyesiz propaganda filmi “Sarı Gelin”in halen gösterilmeye devam edildiği ifade edildi.

“Sarı Gelin” filminin bir belgesel olmadığı, bu belgeselin sinema ahlakının kıyısına yanaşamayacak bir propaganda filmi olduğu, sadece tek yanlı ve saldırgan değil, kışkırtıcı ve alenen ırkçı olduğu vurgulanan açıklamada, belgesel için, “bugünün insanlarının ruhunu zehirlemek için, türküleri Ermenilere düşman etmek için imal edilmiştir. Sarı Gelin ayıbını yaratanların teşhir edilmesi ve cezalandırılması ivedi talebimizdir” denildi.

Basın açıklamasının ardından Dr. Serdar Kaya bir konuşma yaptı. Üsküdar Ata İlköğretim Okulu’nda okuyan 11 yaşındaki çocuğuna 13 Şubat günü belgeselin izlettirildiğini, çocuğunun ruh sağlığının sarsıldığını ve Bakanlık hakkında suç duyurusunda bulunduğunu söyledi. Dava açtıktan sonra internet üzerinden tehditler aldığını ifade eden Kaya, yaşananların faşizan bir tutum olduğunu belirterek, tüm velileri bu konuda duyarlı olmaya çağırdı.

Kızıl Bayrak / İstanbul