11 Nisan 2008 Sayı: SİKB 2008/15

  Kızıl Bayrak'tan
  Uzlaşma yok, mücadele sürüyor!
  SSGSS saldırısına karşı mücadelenin
imkanları ve görevler
Onbinlerce işçi ve emekçi Kadıköy’de haykırdı!
6 Nisan mitingi tabanın mücadele azminin göstergesidir!
Krize karşı tek etkili önlem sınıf mücadelesini yükseltmektir!
AKP’nin düzen içi çatışmada yeni taktiği “daha fazla demokrasi”
  Birleşik, kitlesel ve devrimci bir 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak için!..
  TKİP II. Kongresi kapanış konuşması... / 1
  İşçi ve emekçi hareketinden...
  Faşizme karşı omuz omuza! .
  Gençlik hareketinden...
  Mısır’da işçi ve emekçiler sömürü ve zorbalığa karşı ayakta!
  Emperyalizmin savaş aygıtı NATO’nun Bükreş zirvesi…
  İran Batılı emperyalistlerin uzattığı havucu reddetti!
  SSGSS’ye karşı mücadele! M. Can Yüce
  İşçi sınıfının baharına doğru... Volkan Yaraşır
  kizilbayrak.net sitesinin Mart ayı rakamları...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

manifestoTİB-DER: 1 Mayıs’ta Taksim’deyiz!

Tuzla tersaneler cehenneminde her türlü ağır çalışma ve sömürü koşulları altında çalışan işçiler olarak, bu yılın 1 Mayıs’ında Taksim’de olacağız.

Geçen yıl 1 Mayıs’ta, 1977 Taksim katliamının 30. yıldönümünde, sermayenin kolluk kuvvetlerinin sıkıyönetimi andıran baskılarına rağmen onbinlerce işçi, emekçi ve devrimcinin fiili gücüne dayanılarak Taksim Meydanı kazanılmıştır.

Biz de bu kazanımın olduğu yerden yola devam edeceğiz. Bu yıl Taksim’de olunup olunmayacağı konusunda herhangi bir tereddütümüz yok. Taksim geçtiğimiz yıldan itibaren 1 Mayıs alanı olarak işçi ve emekçiler tarafından ilan edilmiştir. Bu kazanım devletin her seferinde sarıldığı grevleri ve gösterileri yasaklamayı öngören “İller İdaresi Yasası”na vurulmuş bir darbedir. İşçi ve emekçilerin sermayenin dayattığı sosyal yıkım saldırılarına karşı öfke ve tepkisi büyüyor. Yaşamı köleleştirilmiş onbinlerce işçi ve emekçi saldırılara karşı geçen yıl Taksim’i fethetti.

Bugün bu saldırılar daha da katmerli olarak karşımızda duruyor. SSGSS saldırısı döneme damgasını vururken, bu saldırıya karşı gelişen direnme potansiyeli birleşik bir karakter taşıyor. Bu birleşik eğilim 1 Mayıs’ta TAKSİM’e damgasını vurmalıdır. Bir dizi fabrikada yaşanan grev ve direnişlerde açığa çıkan tablo 2008 1 Mayıs’ının görkemli olacağına işaret etmektedir.

Bizler tersane işçileri olarak bu görkemin bir parçası olacağız. Tuzla tersane işçileri olarak, iş cinayetlerine, ücretlerimizin düşürülmesine ve taşeronlaştırmaya karşı 27 Şubat’ta yarattığımız direnişin gücü ve enerjisiyle diğer sınıf kardeşlerimizle birlikte TAKSİM Meydanı’na kızıl bayrak dikeceğiz. Tıpkı 1921 yılında Şişli’de sosyalist Hasan Hilmi öncülüğünde kızıl bayraklarıyla 1 Mayıs’ı kutlayan Haliç Tersane işçileri gibi…

* İş cinayetlerine,

* Taşeronlaştırmaya,

* Ücretlerimizin düşürülmesine karşı 1 Mayıs’ta Taksim’deyiz!

Tersane İşçileri Birliği Derneği

 

Emekçinin Gündemi fabrikalarda...

12. sayısını çıkardığımız Küçükçekmece yerel yayını Emekçinin Gündemi’ni bölgemizde yaygın olarak kullanmayı sürdürüyoruz.

Bu sayıda yoğun olarak, işçi ve emekçilerin sağlık hakkını ortadan kaldıran, mezarda emekliliği dayatan yeni SSGSS Yasa Tasarısı’nı işlediğimiz Emekçinin Gündemi’ni bölgemizdeki sanayi havzalarında, büyük ölçekli tekstil fabrikalarında ve metal fabrikalarında ajitasyon konuşmaları eşliğinde etkili bir şekilde dağıtımını gerçekleştirdik. Fabrika satışlarının yanısıra işçilerin ve emekçilerin yoğun olarak geçtiği noktalarda, Merter girişinde, Sefaköy’de satışlar örgütledik. Dağıtım ve satışlarda işçilerin tepkileri oldukça olumluydu. Birçok kişi bülteni ilgili bir şekilde alıp okudu. Dağıtım ve satış anlarında işçilerin SSGSS Yasa Tasarısı’na karşı tepkilerini bir kez daha tanık olduk.

15 günde bir çıkarmayı düşündüğümüz Emekçinin Gündemi duvar gazetesinde de yine SSGSS’yi temel gündem olarak işledik. Yüzlerce duvar gazetesini Sefaköy, Yenibosna, Güneşli ve Zeytinburnu’nda yaygın bir şekilde kullandık. Afiş çalışması sırasında zaman zaman devletin kolluk güçlerinin saldırısı ile de karşılaştık.

Emekçinin Gündemi’nin yeni sayısı önümüzdeki günlerde 1 Mayıs gündemli olarak çıkacak…

Emekçinin Gündemi çalışanları


İsviçre-Basel’de seminer...

“10. yılında Partimiz ve Sol Hareket”

Bu yılın sonbaharında partimizin 10. yılını kutlayacağız. Bu vesileyle 6 Nisan günü Basel’de 80 kişinin katıldığı bir seminer gerçekleştirdik. Devrim şehitleri adına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından seminere geçtik.

Semineri sunan yoldaş devrimci ve reformist kanadıyla sol hareketin genel bir tablosunu çizdi. Bugünün reformist hareketlerin dünün küçük-burjuva devrimci akımları olduğunu, devrim iddiasını ve kimliklerini terkettiklerini, bu konumlarıyla tutarlı bir reform mücadelesi veremediklerini belirtti. Devrimci hareketin ise teoride, politikada ve programda yolun sonuna geldiğini, bu programlarıyla mücadelenin ihtiyaçlarına yanıt verme yeteneğinde olmadıklarını, bir kısmın programını değiştirse de bu çabada tutarlılıktan yoksun olduklarını, dolayısıyla gerçek bir yenilenmeyi ifade etmediğini dile getirdi.

Devrimci ve reformist kanadıyla sol hareketin ‘60’lı yıllardaki sosyal uyanış içinde şekillendiği, ‘70’li yıllarda reformizmden ve parlamenterizmden devrimci bir kopuş yaşayarak gelişmesinin doruğuna vardığını anlattı. Küçük-burjuva sınıf zemini üzerinde şekillenen bu hareketlerin özellikle de karşı-devrim saldırısı sonrası yaşadığı evrime dikkat çekti.

Türkiye’de burjuva ve küçük-burjuva sosyalizmi döneminin kapandığını, proletarya sosyalizmi döneminin başladığını, bunun bugünkü temsilcisinin partimiz olduğunu teorik olarak gerekçelendirdi. Tüm akımların teoride ve pratikte sınıf dışı konumlarına işaret etti, “neden işçi sınıfı ve neden işçi sınıfı devrimciliğinin” zorunluluğunu anlattı. Partimizin işçi sınıfı partisi olduğunu, tüm gücünü ve enerjisini devrimci bir işçi sınıfı yaratmaya yönelttiğini, bunun çok temel bir ayrım noktası olduğunun altını çizdi.

Verilen aradan sonra tartışma ve sorulara geçildi. İkinci konuşma daha somut konular üzerinden canlı ve coşkulu bir anlatımla sunuldu ve ilgiyle dinlendi.

TKİP taraftarları / İsviçre


Yürüyüş ve Mücadele Birliği dergilerine yayın yasağı!

 Haftalık yayınlanan “Bağımsızlık Demokrasi Sosyalizm İçin Yürüyüş” dergisinin 145. sayısı ile Mücadele Birliği dergisinin 115. sayısı hakkında bir ay süreyle yayın durdurma ve toplatma kararı çıktı. Yürüyüş ve Mücadele Birliği dergileri yayın durdurma ve toplatma kararını yaptıkları yazılı açıklama ile duyurdular.

145. sayısının 9. sayfasında yer alan bir yazı nedeniyle yayın yasağı ve toplatma cezası alan Yürüyüş Dergisi tarafından yapılan yazılı açıklamada, yayın yasağının uydurma ve hukuksuz bir ceza olduğu söylendi. Toplatma ve bir ay süreyle verilen yayın yasağının gerekçesi ise “terör örgütünün propagandasını yapmak”. Kapatma ve yayın yasağına gerekçe gösterilen yazıda Kızıldere’de şehit düşen 10 yiğit devrimcinin yaşamları ve direnişçi kimlikleri anlatılıyordu.

Mücadele Birliği hakkında ise “örgüt açıklamalarına yer verdiği” gerekçesiyle toplatma ve yayın yasağı kararı verildi.