2 Kasım 2007 Sayı: 2007/42(42)

  Kızıl Bayrak'tan
   Egemenler sınır ötesi operasyon için Washington’dan icazet istiyor…
  Şovenistlerin sahte anti-emperyalizmi!
Savaş naraları eşliğinde “Cumhuriyet Bayramı”!
Faşist saldırılara ve tırmandırılan şovenizme karşı tepkiler...
Ekim Devrimi’nin 90. yılında sosyalizm en
güncel ve acil ihtiyaç olmaya devam ediyor!
Kürtleri kırma ve katliam provaları... - M. Can Yüce
  Telekom işçileriyle dayanışma eylemlerinden...
  Telekom greviyle dayanışmayı
yükseltelim!
  Şovenizm cereyanının gölgesinde BMİS Genel Kurulları...
  “Yeni” feodalite, “yeni” toplum, “yeni” hayat -
Yüksel Akkaya
  Cemaatçi/ “Hayırsever” kapitalizm kökleşiyor - Volkan Yaraşır
  Şovenizmin yalanlarına ortak olma!
  Şoven saldırganlık ve gençlik mücadelesi…
  Özgürlük ve eşitlik için,
emekçi kadınlar “bir adım ileri!”
  Dünyadan...
  Fado, Fiesta... Vatan, Millet, Sakarya!..
  Gelecek, özgürlük ve halkların kardeşliği için…
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Telekom’da eyleme devam

Telekom işçileri 26 Ekim günü İzmir’de eylem yaptı. Cumhuriyet Meydanı’ndaki Telekom’un önünde saat 14.30’da toplanan grevdeki işçiler adına Haber-İş İzmir Şube Başkanı konuştu.

Eylem sırasında Telekom binasında halihazırda çalışan işçilere seslenilerek, “Kazanımlarımız 26 bin sendikalı çalışanı değil 36 bin çalışanı etkileyecek. Kazanımlardan onlar da faydalanacak” denildi. Dayanışma çağrısı yapıldı. Daha sonra Türk-İş bölge temsilciliği, Petrol-İş ve Harb-İş adına konuşmalar yapıldı.

Eylemde “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “İşçi-memur elele, genel greve!”, “Yaşasın sendikal mücadelemiz!” sloganları atıldı. Yol-İş, Tes-İş, Harb-İş, Petrol-İş, Tümtis üye ve yöneticilerinin destek verdiği eyleme yaklaşık 300 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak/İzmir

“Telekom işçisi köle değildir!”

Telekom işçileri 25 Ekim günü Ulus’taki temsilcilik önünde eylem yaptı. Eyleme bini aşkın Telekom işçisi katıldı. Haber-İş’in düzenlediği eyleme Basın-İş ve Petrol-İş yöneticileri de katıldı.

Haber-İş Genel Başkanı Ali Akcan’ın konuşma yaptığı eylem coşkulu geçti. İşçiler sık sık “Haber-İş nerede biz oradayız!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Telekom işçisi köle değildir!”, “Telekom işçisi hain değildir!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganlarını attılar. Eyleme genel gerici hava da yansıdı.

Akcan, Telekom’un “paraları kalmadı dayanamazlar” söylemlerine de yanıt verdi. Önümüzdeki haftadan itibaren işçilere destek sunulacağını ifade eden Akcan, bu konuda hiçbir sıkıntılarının olmadığını, bu dedikoduların moral bozmak ve birliği zayıflatmak amacıyla bilinçli bir şekilde yayıldığını söyledi. Konuşmaların ardından işçiler işyerlerine geri dönmeye, grev kırıcılara müsaade etmemeye çağrıldı.

Kızıl Bayrak/Ankara


Telekom’a KESK desteği

KESK İstanbul Şubeler Platformu 29 Ekim günü Türk Telekom Anadolu Yakası Acıbadem Müdürlüğü’nde grevdeki işçileri ziyaret etti.

Ziyarete KESK’e bağlı Eğitim-Sen, Tüm Bel-Sen, Yapı Yol-Sen, SES ve BES yöneticileri katıldı. Ziyarette konuşan Eğitim-Sen 2 No’lu Şube Başkanı Hasan Toprak, Telekom grevinde işverenin yanında yer alan valilik ve emniyeti eleştirdi. Aynı gün Ümraniye ve Beykoz’da grev kırıcılara müdahale eden Haber-İş üyelerine dönük baskılara dikkat çeken Toprak, saldırılara karşı Telekom işçisinin direndiğini ifade etti.

Daha sonra SES Anadolu Yakası Şube Başkanı Ümit Doğan söz aldı. Hava-İş’le başlayan hareketliliğin Haber-İş’le devam ettiğini söyleyerek valilik ve emniyetin işveren yanlısı tutumuna karşı Telekom işçisinin yanında olduklarını ifade etti.

Acıbadem Telekom İşyeri Baştemsilcisi Hüseyin Kepçe de söz alarak, işverenin grevi zayıflatmak için grev kırıcıları devreye soktuğunu, şebekedeki arızaların arttığını, bu durumdan da kendilerinin sorumlu olmadığını söyledi.

Ziyarette “Telekom işçisi yalnız değildir!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak/İstanbul


“Grevle saldırılar püskürtülecek!”

25 Ekim günü GOP-Sultan Çiftliği’nde grev kırıcılarını engellemek isteyen işçilere polis tarafından “hepinizi tutuklarız” tehditleriyle müdahale edildi. Sendika şube temsilcisi ve bir işçi gözaltına alındı. İşçilere zorla tutanak imzalatılmaya çalışıldı. Grev kırıcıların işlerini bitirip çıkmaları üzerine işçiler serbest bırakıldı. 27 Ekim’de Bebek Telekom şube temsilcisi bildiri dağıtımı sırasında gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı.

Son dönemde yaşanan bu gelişmeleri protesto etmek için Avrupa Yakası’nın hemen hemen bütün bölgelerinden gelen işçiler Bakırköy Telekom Müdürlüğü önünde toplanarak Özgürlük Meydanı’na kadar yürüdüler. Yürüyüş boyunca “Genel grev, genel direniş!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Türk-İş eyleme genel greve!” sloganları atıldı. Meydanda kısa bir açıklama yapıldı. Greve yönelik saldırılar teşhir edildi.

Açıklamanın ardından meydanda kitlesel bildiri dağıtımı gerçekleştirildi. Dağıtım sonrası işçiler tekrar sloganlar eşliğinde Telekom Müdürlüğü’ne doğru sloganlarla yürüyüşe geçti.

Kızıl Bayrak/İstanbul


Tersane işçileri provokasyonlara, kışkırtmalara, şovenizme karşı mücadelenin safında...

Taksim’de coşku, öfke ve kararlılık!

Şovenist histeri dalgasının yükseltildiği, işçi ve emekçilerin sermaye düzenine yedeklenmeye çalışıldığı bir süreçte tersane işçileri hak ve taleplerini yükseltmek için bir kez daha Taksim’deydi. Tersane cehenneminin teşhir edildiği açıklamada, sınıf dayanışmasının anlamlı örnekleri sergilendi. “Yaşasın halkların kardeşliği” şiarı yükseltildi.

Tuzla tersaneler cehenneminde iş cinayetlerine, ücret gasplarına, taşeronlaştırmaya, sigortasız çalışmaya karşı yürütülen hak alma mücadalesi tüm hızıyla sürüyor. Geçtiğimiz günlerde Sadıkoğlu Tersanesi’nde Hasan Macar isimli işçinin iş cinayetine kurban gitmesinin ardından Sadıkoğlu Tersanesi’ne protesto yürüyüşü gerçekleştiren TİB-DER öncesinde kamuoyuna duyurduğu eylem takvimini hayata geçirmeye devam ediyor.

Avrasya Maratonu nedeniyle İstanbul’da trafiğin durması, hemen hemen bütün işlek caddelerin ulaşıma kapatılması nedeniyle bir saat geç başlayan eylem, 28 Ekim günü saat 13.30’da Taksim Tramvay Durağı’nda başladı. Tersane işçileri Taksim Tramvay Durağı’ndan baretler ve sloganlarıyla toplanma yeri olan Beyoğlu Emek Sineması’na kadar pankartlarını açarak yürüdüler.

Beyoğlu Emek Sineması önünde tersane işçilerini, eyleme destek için gelen GOP ve Topkapı işçileri bekliyordu. “Tersane işçisi yalnız değildir!” pankartını açan GOP ve Topkapı işçileri tersane işçileri ile sınıf dayanışmasını yükselttiler. Eylem boyunca sınıf dayanışması en anlamlı vurgu oldu.

Eylemde en önde yerlerini alan işçiler tersaneler cehenneminde kaybettikleri işçi kardeşlerini anmak için taşıdıkları siyah tabutun arkasında “12 günde 5 ölüm... Artık ölmek istemiyoruz!” pankartıyla yürüdüler. Tersane işçilerinin taşıdığı “İş cinayetine kurban gitti, sorumlusu GİSBİR!” yazılı maket tabut çevredeki halk tarafından ilgiyle karşılandı.

Tuzla tersaneler havzasında işçi kanıyla beslenen GİSBİR’e savaş bayrağı açan işçiler, yürüyüş boyunca; “Artık ölmek istemiyoruz!”, “Katil GİSBİR hesap verecek!”, “Tersane işçisi köle değildir!”, “Ücret haktır, gaspedilemez!”, “Direne direne kazanacağız!”, “Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!”, “Tersaneler cehennem işçiler köle kalmayacak!” sloganlarını attılar.

Coşkulu sloganlarla Galatasaray Postanesi’ne gelen işçiler, burada bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. TİB-DER üyesi bir tersane işçisi, kuralsız çalışmanın hüküm sürdüğü tersanelerde iş cinayetlerine, sigortasız ve düşük ücretle çalışmaya karşı mücadeleyi sürdürdüklerini söyledi.

Tersane İşçileri Birliği Derneği Başkanı Zeynel Nihadioğlu yaptığı konuşmada yükseltilen şovenist histeri atmosferini teşhir etti. İşçi sınıfının kirli savaşa alet olmayacağını, bağımsız tutum alması gerektiğini vurguladı. Nihadioğlu, faşist beslemelerin, şovenist kudurganlığın kışkırtıldığı bir süreçte savaş düğmesine basılmasına alet olmayacaklarını söyledi. “İşçilerin birliği halkların kardeşliği şiarını yükseltmeye devam edeceğiz!” diyen TİB-DER Başkanı Telekom grevini de selamladı. Telekom işçilerinin haklı ve meşru talepleri uğruna sürdürdükleri greve sonuna kadar destek vereceklerini ifade etti. Konuşma “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Telekom işçisi yalnız değildir!” sloganlarının ardından sona erdi.

Konuşmanın ardından basın açıklaması okundu.

Açıklamada tersanelerde yaşanan ölümlere karşı gerçekleştirilen eylemlerin basıncıyla “denetlemeler” gerçekleştiren Bakanlık yetkililerinin eksikliklerin giderilmesi noktasında patronlara karşı yaptırım uygulayamadığı söylendi. “Devlet Bakanı Faruk Çelik; ‘iş kazaları gelişmekte olan her ülkede yaşanır’ diyerek ölümleri olağan karşılamıştır!” sözüne yer verilen açıklamada, GİSBİR ve Bakanlık’ın yaptıkları açıklamalarla işçi haklarının ve işçilerin yaşam haklarının gaspının süreceği mesajı verildiği vurgulandı.

Açıklama şu sözlerle son buldu: “İşçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirleri alınsın ölümler durdurulsun!” şiarıyla gerçekleştirilen eylemde çalışma koşullarına dönük talepler de sıralandı.

Eylemin gerçekleştirildiği sırada Taksim’de faşistler tarafından “teröre lanet” ve “şehitler için saygı duruşu” başlıklı bildiriler dağıtılıyordu. Eylem sırasında ise çevreden birkaç kişi “Kahrolsun PKK!” sloganını atarak kitleyi provoke etmeye çalıştı. Faşist provokasyon sözkonusu kişilerin meydandan uzaklaştırılmasıyla sona erdi. Ancak eylemin bitmesinin ardından faşist provokasyonlar devam ettirilmek istendi.

Eylemin ardından otobüslerine binmek üzere yürüyen kitlenin peşine sivil faşist beslemeler takıldı. Takım elbiseleriyle beraber yürüyen bir grup faşist tersane işçilerine sözlü sataşmada bulundu ancak bu provokasyon da boşa çıkartıldı.

Yaklaşık 100 kişinin katıldığı eyleme Çağdaş Hukukçular Derneği de destek verdi.

Bir sonraki eylem 4 Kasım günü yine Taksim’de gerçekleştirilecek.

Kızıl Bayrak/İstanbul