12 Mart 2005
Sayı: 2005/10 (10)


  Kızıl Bayrak'tan
  Yeni saldırı dalgasına karşı hazırlanalım!
  4 Mart eylemi ve özelleştirmeye karşı
birleşik mücadele arayışı
  SEKA direnişi bitti, mücadele sürüyor
  Türkiye uyuşturucu, kara para aklama ve
kayıt dışı “cennet”i
  Başbakan sermaye adına pazarlamacılık yapıyor!
  8 Mart eylemi, provokasyon edebiyatı ve
dökülen demokrasi cilası
  Sınıfsal özüne uygun ve devrimci bir 8 Mart mitinginin ardından
  İstanbul’daki devrimci 8 Mart eylemi üzerine
  Ankara’da 8 Mart eylemlerinde iki farklı tutum
  8 Mart kutlamalarından
   Mamak'ta Dünya Emekçi Kadınlar Günü Etkinlik Haftası
 İşçi-emekçi eylemleri
  SEKA işçileriyle dayanışma eylemleri
  Ulusal sorun ve Kürt hareketi/5: “Demokratik uygarlığın” sağı ve solu
  Lübnan’daki Suriye askerleri bahane
 ABD İsrail’i tehdit aracı olarak kullanıyor
“Mühendislik nereye gidiyor?”
 ÇÜ.’nde son sürecin gösterdikleri
Kadın sorunu/2; Kadın sorunu özünde emekçi kadınların sorunudur!
AB Troyka toplantısı
Bültenlerden...
Küresel ısınma
Yerel basından; Rüzgar tersine dönüyor
İran Komünist İşçi Partisi'nin ABD'nin askeri tehditlerine ilişkin bildirgesi
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Ankara'da 8 Mart eylemlerinde iki farklı tutum…

Kadının kurtuluşu sosyalizmde!

İşçi sınıfı mücadelesinin tarihsel kazanımlarından bir olan 8 Mart kutlamalarında bu yıl Ankara'da da ayrışmalar yaşandı. Geçmiş yıllarda 8 Mart eylemlerinde pek çok ilde karşı karşıya gelinen sorunlar Ankara'da da yaşanmıştı. Sınıfsal bakıştan yoksun bir tarzda kaba bir erkek karşıtlığının fiili olarak uygulanmaya çalışılması Ankara'daki eylemlere de hakim tabloydu. Feminist ve reformist-liberal çevrelerin fiili saldırıları Ankara'da kendini farklı biçimlerde göstermiş olsa da, özünde her ilde gösterilen tutum aynı çarpık bakışın ürünüdür.

Son birkaç yıldır Ankara eylemleri savaş karşıtı ‘Kadın Platform'ları tarafından örgütlendi. İçinde feminist kadın örgütlenmelerinin, eşcinsel grupların, reformist-liberal çevrelerin, yanısıra EKB ve KESK'in de aralarında bulunduğu bazı DKÖ'lerin bulunduğu platformların örgütlediği eylemlerde, kortejlerinde erkek bulunan gruplar yürüyüş kolunun sonuna atılmaya çalışılırken, bu tutum genelde boşa düşürülmekte, devrimci gruplar kendi politik duruşlarına uygun bir katılımla eylemde yeralmaktaydılar. Fakat tüm bunlara rağmen eyleme hakim olan renk mor, hakim olan tutum da liberal söylemlerin ötesine geçmemekteydi.

Bu yıl 8 Mart'ın tarihsel ve sınıfsal özüne uygun bir bakışla kutlanması sorumluluğuyla hareket edenlerle 8 Mart'ın içinin boşaltılmasına neden olanların yolları ayrılmış, bu ayrışma sonucunda Ankara'da 3 ayrı 8 Mart eylemi gerçekleşmiştir.

İlki tarihsel ve sınıfsal özüne uygun “devrimci bir 8 Mart!” şiarıyla 5 Mart günü, Alınteri, BDSP, Odak, Devrimci Mücadele, Partizan, DHP, Kaldıraç tarafından yapıldı. Eyleme 200 kişinin katıldı. Sakarya Caddesi'nden başlayan yürüyüş Yüksel Caddesi'nde sona erdi.

İkinci eylemi ise 8 Mart günü Abdi İpekçi Parkı'nda HÖC tarafından yapıldı. Önce devrimci 8 Mart eyleminin içinde yeralmayı kabul eden HÖC daha sonra kendi bağımsız eylemini örgütledi.

Üçüncü eylem ise yine 8 Mart günü ‘8 Mart Kadın Platformu' tarafından yapıldı. Yüksel Caddesi'nden Abdi İpekçi Parkı'na kadar bir yürüyüş düzenlendi. Dünya Kadın Yürüyüşü'nün 5 Kadın Şartı okunduktan sonra yürüyüş başladı. Kadın örgütlerinin en önde yürüdüğü eylemde KESK, DİSK'li Kadınlar, DEHAP İl Kadın Kolları, EMEP'li Kadınlar, ÖDP, SDP'li Kadınlar, Halkevleri, Cebeci Kadın Topluluğu, EKB, ESP ve birkaç otonom-feminist kadın grupları pankartlarıyla yeraldılar. Toplam 600 kişilik bir katılımın olduğu eylem şekilsiz, disiplinden ve günün devrimci ciddiyetinden uzak ve Dünya Kadın Yürüyüşü'nün şiarlarının hakim olduğu şenlik havasında geçti.

Ankara/BDSP