5 Şubat 2016
Sayı: KB 2016/05

Bahar dönemi, gelişmeler ve görevler
Eski düzende yeni anayasa hayalleri!
Yeniden imha, yeniden inşa!
Sermaye devleti yeni karakollar kuracak
Sermaye tam kölelik dayatıyor
Ek ücret zammı için ortak mücadele!
MİB’den iki günlük çalıştay!
EKU’da işçiler kararlılıklarını koruyor
Köle pazarları kurulmak isteniyor
“Ve (aynı) katil cinayet mahalline döner”
Mücadele tarihinde kadının yeri: İşçi kadınlar en ön safta!
Osmanlı’nın son yıllarından Cumhuriyet’in ilk yıllarına...
Greif deneyiminden öğrenelim!
Yasalar kadını koruyabilir mi?
Torba yasa işçi ve emekçilere esnek çalışmayı dayatıyor!
“Yeni mücadele döneminde liseleri fethedelim!”
3. Cenevre görüşmeleri; “Üçlü şer ekseni”nin kundakçılığı
Kapitalizm insana dair hiçbir sorunu çözemez!
Hayaller ve sınıfsal gerçekler!
Essen’de ‘Kürt sorunu’ konulu panel
Zincirlerimizden başka kaybedecek neyimiz var?
Hasta tutsak Türkan Özen’e ‘siyasi cezalandırma’
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Ankara DLB diyor ki;

“Yeni mücadele döneminde liseleri fethedelim!”

 

Yeni bir eğitim-öğretim döneminin, dolayısıyla da bir mücadele döneminin arifesinde bulunuyoruz. Sermaye devletinin eğitim alanındaki saldırıları tüm hızıyla sürüyor. Liseli gençliğin gündemini iki temel eksen üzerinden okuyabiliriz; sınavlar özelinde elemeci eğitim sistemi ve meslek liselilerin ellerinden alınan ek puanları. Eğitim sistemi her sene olduğu gibi, bu sene de canlar almaya devam ediyor. Yaşamdan koparılmış, insan ilişkileri kısıtlanmış ve tamamen sınavlara odaklandırılmış insanlarla karşı karşıyayız. Bu insanların üniversite sınavına bu kadar değer vermelerinin belli bir gerekçesi var elbette. Onlar sınavları ve sınavlar sonucunda kazanacakları üniversiteyi sınıf atlamanın bir aracı olarak görüyorlar. Bunu, sayısı milyonları aşan diplomalı işsizler ordusunu görmezden gelerek söylüyorlar.

Öte yandan meslek liselerinde ek puanların kalkmasına yönelik öfke halen tazedir. Ek puanlar, meslek lisesi öğrencileri için bir ayrıcalık değil, aksine haktır. Meslek lisesi öğrencileri, okullarında eğitim namına bir şey almadıkları için ek puan onlar için bir haktır. Dolayısıyla meslek liseli çalışmamızda bu alana vurmak gerekmektedir. Ancak ek puanlar meslek liselileri bu düzene bağlayan bir olgudur. Meslek liselilerin yüksek öğrenimde alacakları eğitim, yalnızca onların sermayedarlar tarafından daha iyi sömürülmelerine imkan tanımak içindir. Burjuvazinin nitelikli ucuz işgücü ihtiyacını karşılamak içindir. Burjuvazinin bu talebi azaldığında, işte gördüğümüz gibi ek puanları kaldırdılar. Vurgu yapmamız gereken nokta ‘gelecek’tir. Ek puanlar olsa da olmasa da meslek liselilerin bu düzende bir geleceği yoktur. Lakin egemenler, bu hakka bile tahammül edemiyorlar.

Yeni dönem çalışmamızı inisiyatifli ve dinamik yereller aracılığıyla var etmeliyiz. Çünkü DLB’nin sürekliliğini sağlayacak olan; merkeze sıkışmış olan verimsiz bir çalışma değil, yerellere yayılmış sürekli bir çalışmadır. Her yerel birimimiz yapacakları toplantılarda kendine hedef bir okul belirleyerek, bu okula yönelik sistemli bir çalışma yürütmelidir. Okulların açılışını yazılamalarla karşılamalıyız. Liseli gençliği, yukarıda bahsettiğimiz akademik sorunların yanı sıra, politik gündemler üzerinden de mücadeleye çağırmalıyız. Bu; yazılama, afiş, pankart gibi seslenme araçlarının yanı sıra dağıtımlar, ev gezmeleri gibi yöntemler ile zenginleştirilebilir. Bizim görevimiz; bir yandan kitle ile bağ kurmak, bir yandan onun hareketine yön vermek, bir yandan kendi saflarımızı sıklaştırmak, bir yandan da kendimizi geliştirmektir.

Yükselen liseli gençlik hareketine öncülük etme görevi önümüzde duruyor yoldaşlar. Hepimiz bu bilinç ve inanç ile hareket etmeliyiz. Her duvar sloganlarımız ile dolmalı, her sokaktan seslerimiz yankılanmalıdır!

Ankara Devrimci Liseliler Birliği

 

 

 

 

Mersin Üniversitesi’nde DGB’lilere soruşturma açıldı

 

Mersin Üniversitesi’nde Devrimci Gençlik Birliği’ne (DGB) yönelik baskılar sürüyor. Geçen dönem Rektörlük, yazılama yapma gerekçesi ile iki DGB’liyi mahkemeye vermişti. Mahkeme süreci halen devam ediyorken, yazılama yapma gerekçesi ile okul yönetimi DGB’lilere yeniden soruşturma açtı.

Soruşturmalarla ilgili yazılı açıklama yapan Mersin DGB, baskılara karşı dik durulması gerektiğini belirterek şunları ifade etti:

Düşünceyi ifade etme özgürlüğü-nün fiilen yok sayıldığı bu dönemde bu baskıların daha da artacağı şüphesiz. Düzen sıkışmışlığını her türlü yol ve yöntem ile kirli savaşlarla, katliamlarla, tutuklamalarla, soruşturma furyaları ile kapatmaya çalışmaktadır. Düzen yaşadığı krizi atlatmaya çabalarken bizler de kendi cephemizden büyüteceğimiz her mücadele dinamiği ile karşılık vermeliyiz.

Kürdistan’da devam eden katliamlara sessiz kalmamalı, işçi sınıfı içerisindeki huzursuzlukları örgütlü, bilinçli bir güce dönüştürmeli, gençlik üzerindeki baskılara karşı dimdik durmalı ve geleceğimiz için birlik olmalıyız.

Baskılarınız bize sökmedi, sökmeyecek!”

 

 

 

 

Gebze FSM Anadolu Lisesi’nde namaza ve türbana “ödül”

 

Türkiye’nin birçok yerinde olduğu gibi Gebze’de de liselerde mescit açılması ve namaza zorlanması gündemde ve bu konuda birçok örnek yaşanıyor. Mescit-namaz meselesinin en çarpıcı örneklerinden biri Fatih Sultan Mehmet Anadolu Lisesi’nde (eski adı Gebze Lisesi) yaşanıyor.

Geçen sene derse beş dakika geç kalmayı sorun eden öğretmenler, namaza teşvik ediyordu. Okulda namaz kılan öğrencilere 3 TL veriliyordu. Bu sene okulda namaza teşvik kurumsallaştırılmış durumda. Namaz kılan öğrenciler ve türban takmaya başlayan kız öğrenciler 3,5 TL’lik kantin fişi ile “ödüllendiriliyor.”

Öğrenciler arasında ayrışma yaratan bu uygulamayla aynı zamanda verilen fiş nedeniyle ihtiyacı olan öğrencilerin namaz kılma zorlamasına boyun eğmek zorunda kaldığı ortaya çıktı.

 
§