13 Kasım 2015
Sayı: KB 2015/42

Savaş, saldırganlık ve sosyal yıkım programı kapıda
Yeni anayasa tartışmaları ve soldaki yankıları
Devlet terörüne karşı fiili-meşru mücadele!
“Haritadan sileceğiz”
Hakları kazanmanın yolu, devrimci sınıf mücadelesinden geçiyor
Ankara Katliamı protesto edildi, katledilenler anıldı
Diyarbakır ve Muş’ta tutsaklara saldırı
Şişecam’da kırılma ve ihanet!
Sağlıkta özelleştirme saldırısı
Sağlık emekçileri özelleştirmeye tepkili
Kocaer-Gürmak direnişleri üzerine
TOMİS Ege Yürütmesi kuruldu!
Direnen IFF işçileri açlık grevinde
Ekim Devrimi ve savaş
Sosyalist Ekim Devrimi: Ezilen halkların kurtuluş bayrağı
Şan olsun 17. yılında proletaryanın kurmay öncüsüne!
Asya-pasifik: Hegemonya savaşının bir başka sahası
G20: Her yönüyle kâr odaklı bir platform
Barbarlıktan fışkıran insanlık dramı
Savaş mağduru göçmenler emperyalist politikaların kıskacında
İnkarcı devlet ilkokullarda Arapça dersine hazırlanıyor
DGB 1. yılında!
“Ok fırladı çıktı yaydan!”
25 Kasım’ın mücadele çağrısı; Yaşamak için sosyalizm!
Seçimleri AKP kazandı, asgari ücretli kazanacak mı?
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Şişecam’da kırılma ve ihanet!

 

Şişecam fabrikalarında fırının kapanacağı gerekçesiyle 200 cam işçisinin işten atılacağı daha önce ilan edilmişti. İşçilerin ifadesine göre 1 Ocak’tan itibaren patronlar sendika yöneticileriyle görüşüyordu. Kristal-İş Sendikası’na üye cam işçilerinin iş haklarının ellerinden alınacağının belli olmasına rağmen sendika yönetimi ilk önce hiçbir girişimde bulunmamış, ancak daha sonra işçilerin basıncı karşısında eylem yapma kararı almıştı. Eylem şekli ise üretimden gelen gücün kullanılması değil, Anadolu Cam Sanayi’de mesaileri biten işçilerin işyerlerini terk etmemesi şeklindeydi.

Atılacak işçilerden yaklaşık 50’si kendi istekleriyle emekliye ayrılacakken diğerleri için son tarih 6 Kasım’dı. Şişecam’a bağlı Mersin’de bulunan Anadolu Cam, Paşabahçe ve Trakya Cam fabrikalarından 200’e yakın işçiyi ilgilendiren bu durum önceki gün sonuçlandırıldı. İşçilerin haklarını koruması gereken Kristal-İş yönetimi atılacak işçi sayısını deklare etme görevini üstlendi.

Daha başında atılacak 200 işçi ile hiç ilgilenmeyen sendika genel merkezi direnişi bitirmek için elinden geleni yaptı. İşçileri bölerek tam da Şişecam patronlarının istediği gibi 6 Kasım’a cam işçilerinin güçlerinin bölünerek girmesini sağladılar. Sendika patronlarının, içinden geçilen dönemde, kendi yakınlarını Şişecam patronlarıyla anlaşarak diğer Şişecam fabrikalarına soktukları işçiler tarafından dillendiriliyordu.

5 Kasım’da Şişecam patronları ve Kristal-İş merkez yöneticilerinin yaptığı toplantının ardından vardıkları mutabakatı açıklayan genel başkan Bilal Çetintaş, kendi isteğiyle işten ayrılan işçi sayısını açıkladığında cam işçilerinin öfkesiyle karşılaştı. Konuştuğumuz işçiler Çetintaş’ın ellerinden zor kurtulduğunu, arabasını yumrukladıklarını, hava alanına kadar kovaladıklarını ifade ettiler. Sonuç olarak kendi istekleriyle emekliliğe ayrılanlar dışında Anadolu Cam Sanayi’de 65, Paşabahçe’de 26 işçi işten çıkarıldı. Paşabahçe’de işten çıkarılan işçiler bu işçi kıyımını kabul etmeyerek fabrikayı terk etmeme eylemine başladılar.

Anadolu Cam önünden Paşabahçe önüne gelen işçiler ve destekçi güçler burada inisiyatif kullanarak fabrika bahçesine girdiler. Fiili bir şekilde direnişi sürdürme kararı alan işçiler gece boyunca eylemlerini sürdürdüler.

Sendika mı patron örgütü mü?

Gece boyunca fabrikayı terk etmeyen işçiler kapı önünde desteğe gelen diğer cam işçileri ve destekçi güçlere yaptıkları açıklamalarla bu keyfi çıkarmaları teşhir ettiler. Paşabahçe’de çalışırken iş kazası geçiren, sakat kalan işçilerin de işten çıkartıldığını söyleyen işçiler “Sendika başkanları koltuklarını düşünüyor. İşten çıkarılanlar listesi sendikaya muhalif insanlardan seçildi”, “Bizi onlara oy vermedik diye işten çıkardılar”, “Bugün sendika bürokrasisine biat etmeyen işçileri işten çıkardılar” gibi ifadelerle işten çıkarılmalarında sendikal bürokrasinin doğrudan rolünü ifade ettiler. İşten çıkarılacakların listesinin de sendika tarafından değiştirildiğini söyleyen işçilerin Kristal-İş genel merkez yöneticilerine karşı oldukça tepkili ve öfkeli oldukları gözlendi. Mücadelelerine şu an Paşabahçe’de fabrikayı terk etmeme eylemiyle devam edeceklerini söyleyen işçiler, önümüzdeki süreçte başka eylem biçimleriyle de mücadelelerini sürdüreceklerini söylüyorlar.

Camda direniş geleneğine ihanet!

Atılacak işçi sayısını indirmekle övünen Kristal-İş Sendikası’nın genel merkez yöneticileri Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yeri olan cam işçisinin direniş ve kazanım geleneğine büyük bir darbe daha vurmuş oldu. 1966’da Türk-İş’ten kopuşun ve DİSK’in doğuşunun mimarı olan Paşabahçe direnişinin ardından, 1971 grevini, sonrasında 1978 grevlerini gerçekleştiren cam işçileri 12 Eylül darbesini de grevle karşıladılar. Faşist darbe sonrası Bahar Eylemleri’nde de yerlerini aldılar. 1989, 1991, 2002 ve 2013 yılı başlarında Topkapı direnişi ile cam işçileri işçi sınıfının mücadele tarihinin şanlı sayfalarına adlarını yazdırdılar. Kristal-İş Genel Merkezi, genel merkezi suskunlukla destekleyen ve dayanışma eylemlerine girişmeyen şube yönetimleri bu işten atma saldırısında sergiledikleri tutumla cam işçileriyle aralarındaki açıyı daha da açarken, sermaye ile daha da yakınlaştılar.

Cam işçileri ise büyük oranda kendi kararlılıklarıyla geliştirdikleri bu son mücadelede üretimden gelen güçlerini kullanmaktan geri dururken, direniş geleneklerinden olan fiili, meşru ve kararlı mücadele yönteminden de uzak durdular. Hatta eylem biçimlerini daha çok sendika yönetimlerinin inisiyatiflerine bıraktılar. Sonuç olarak ihanetle sonuçlanan bu geri eylem çizgisi cam işçisinde kırılma yarattı. Şişecam patronlarının elini ovuşturmalarına, yeni saldırılar için cesaretlenmelerine yol açacak bu durumun vebalini yazık ki yine cam işçileri ödemek zorunda kalacaktır.

Kızıl Bayrak / Mersin

 

 

 

 

 

Şişecam’da direniş sürüyor

 

Anadolu Cam Sanayi’de cam işçilerinin direnişi Kristal-İş Genel Merkezi tarafından kırılmıştı. Buna rağmen eylemlerine devam etme kararı alan Paşabahçe Cam Sanayi’de işten çıkarılan 26 cam işçisi 8 Kasım günü fabrikayı terk etmedi. Anadolu Cam’da da aynı şekilde işten çıkarılan 15 işçi sınıf kardeşleriyle birlikte Paşabahçe önünde direnişe katıldı.

9 Kasım günü ise direnen işçilere destek vermek için işçi aileleri ve destekçi güçler fabrika önündeydi. Saat 16.30’da başlayan destek eyleminde Paşabahçe işçileri fabrika bahçesinden, diğer işletmelerde çalışan cam işçileri ve destekçi güçler dışarıdan sloganlarla direnişi büyütme çağrısı yaptı. Anadolu Cam’da direnişin kırılmasının yol açtığı moral bozukluğunun, Paşabahçe işçilerinin direnişiyle aşıldığı gözlenirken, bu eylemle birlikte işçilerin kendine güveni geldi. Anadolu Cam işçilerine verilen şemsiyelerin altında direnişlerini sürdüren işçiler hazırladıkları dövizler ve pankartlarıyla direniş kararlılığını gösterdiler.

Eylemde ilk konuşma yapan Mersin Şube Başkanı Ahmet Ergev mücadelede kararlı olduklarını, işçilerin taleplerinin kabul edilinceye kadar direnmeye devam edeceklerini söylerken iki gün içerisinde adım atılmazsa farklı eylemler yapacaklarını duyurdu. İşçilerin coşkulu olduğu eylemde bu konuşmanın ardından desteğe gelen kurum-sendika temsilcileri sırayla konuşmalar yaptılar. DEV TEKSTİL Çukurova Temsilciliği’nin de katılarak destek verdiği eylemin ardından destekçi güçler fabrika önünden ayrılırken vardiyası biten cam işçileri fabrikada beklemeye devam ettiler.

Direnişin bir haftasının geride kaldığı 10 Kasım günü de işçiler eylemlerini sürdürdü. Sabah vardiyasının çıkışında sloganlarla seslerini duyuran Paşabahçe işçilerine, Anadolu Cam işçileri de fabrikalarından yaptıkları yürüyüşle destek oldu. Sabah vardiya çıkışında Emek Partisi de işçilere desteğe geldi.

Yapılan eylemin ardından Şişecam’a 2 gün süre veren işçiler işe geri alımlar yapılmazsa farklı eylemlikler yapacaklarını duyurmuşlardı. Ancak Şişecam’dan herhangi bir görüşme girişimi olmadı. İşçiler Paşabahçe fabrikasının önüne kurdukları çadır ile bekleyişlerini sürdürüyorlar.

Kızıl Bayrak / Mersin

 
§