17 Haziran 2006 Sayı: 2006/23 (23)
  Kızıl Bayrak'tan
   15-16 Haziran büyük işçi direnişi 36. yılında yol gösteriyor!
  Polise ödül gibi yetki yasası
  Bu hırsızlar düzeni sürdükçe soyulan sadece müzeler olmayacak
  Devletin denetimindeki yetiştirme yurtlarından pislik akıyor
  İşbirlikçi Türk burjuvazisinden siyonist canilere üst düzey destek
  Artan faizler işçi ve emekçilerin sırtındaki yükü daha da büyütecek!
Çin: Patrona fırsat, işçiye tehdit
Polis devleti kanun devletine, kanun devleti hukuk devletine karşı ise darbe vardır / Y. Akkaya
Önce polis copu sonra tutuklama terörü... Tersane işçileriyle dayanışmayı yükseltelim!
Sınıf çalışması üzerine görüşler
BOTAŞ'ta iş bırakma eylemi
  TÜMTİS'te yaşananlar ve bazı ilke sorunları üzerine
  Ek: Son sözü TÜMTİS işçisi söyleyecek!
  Ek: TÜMTİS'te neler oluyor?-1
  Ek: TÜMTİS'te neler oluyor?-2
  Siyonist cellatların acımasızlığı, emperyalist/ kapitalist güçlerin ikiyüzlülüğü
  Kapitalizm şiddet, savaş, yıkım ve ölüm demektir!
  Şili ve Yunanistan'da zafer öğrencilerin!
  Dünyada 2005 yılında 160 sendikacı katledildi, 1600 sendikacı saldırıya uğradı
  Yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve faşizme karşı Enternasyonal birlik ve mücadeleyi yükseltelim!
  Samsun Gençlik Kültür ve sanat Evi'nin çalışmaları başarıyla sürüyor
  Öğrenci gençlik hareketinden...
  Ulus-Devlet üzerine kısa notlar...-III- / M. Can Yüce
  Mamak İşçi Kültür Evleri pikniği coşkulu bir şekilde gerçekleştirildi
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Rüşvet almayan emekçiye sürgün!

İstanbul'da bulunan Avni Akyol Güzel Sanatlar Lisesi'nde görev yapan Eğitim-Sen üyesi öğretmenler Eğitim-Sen 2 No”lu Şube toplantı salonunda gerçekleştirdikleri basın toplantısında lisedeki olaylar hakkında bilgi verdiler.

Eğitim-Sen 2 No'lu Şube Başkanı Hasan Toprak, okullarda kadrolaşma, rant elde etme ve keyfi uygulamalar olduğunu, buna karşı çıkan öğretmenlerin de sürgün edildiğini ifade etti. “Türkiye'nin ilk, İstanbul'un tek Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi'nde 5 Haziran Pazartesi günü 4 öğretmen arkadaşımız sürgün edilmişlerdir. Bu sürgün kararı, yıllardır torpil ve usulsüzlüklere karşı durmaya çalışan öğretmenlere yöneltilmiş yeni bir saldırıdır. Gelişmeler, bununla kalınmayacağını, belli bir zihniyete uygun bir kadro tipi yaratılıncaya kadar bu kıyımın devam edeceğini göstermektedir” dedi.

Okula torpille öğrenci alınmasına karşı çıkan öğretmenlere, okul müdürü M. Fatih Onur'un önce 10 bin sonra da 100 bin dolar rüşvet teklif ettiğini, rüşveti kabul etmedikleri için idari tasarruf gerekçesiyle sürüldüğünü ifade eden Toprak, “Öğretmenleri, kendi şahsi emellerini gerçekleştirmek uğruna, meslek kurallarını, ahlaki değerlerini ve yasaları çiğnemeye zorlamıştır. Bu tür taleplerine boyun eğmeyen öğretmenleri sindirebilmek için, yönetim anlayışını dedikodu, yalan, iftira, entrika, özlük haklarını gaspetme, din ve inanç ayrımcılığı, adam kayırmacılık gibi yöntemlere dayandırmıştır. Okul, bir devlet kurumu olarak kanun, tüzük ve yönetmeliklerle yönetilmesi gerekirken, adeta M. Fatih Onur ve şürekasının çiftliğine dönüştürülmüştür” şeklinde konuştu.

Hasan Toprak üyelerine sahip çıktıklarını ifade ederek müdürün Milli Eğitim bürokratları tarafından korunduğuna dikkat çekti.

----------------------------------------------------------------------------------------

Samsun Gençlik Kültür Evi'nden nükleer karşıtı şenlik ve açıklama...

“Sinop Çernobil olmasın!”

Samsun Gençlik Kültür Sanat Evi olarak 15 Haziran'da nükleer santral karşıtı bir şenlik gerçekleştireceğiz. Şenlik öncesinde ilerici kamuoyu ve basına hem şenliğimizi hem de nükleer santral ile ilgili düşüncelerimizi anlatan bir basın açıklaması yaptık. Basın açıklamasına tüm devrimci, demokrat, duyarlı çevreleri çağırdık. 11 Haziran Pazar günü saat 15:00'te basın açıklamasını gerçekleştirdik.

Gençlik Kültür Sanat Evi imzalı pankartımızla, dövizlerimizle Süleymaniye geçidindeki nükleer karşıtı standımızın önünde yeraldık. “Sermaye Sinop'tan elini çek!”, “Sinop Çernobil olmasın!”, “Nükleer santral istemiyoruz!”, “Çernobili unutma, unutturma!”, “Kapitalizm öldürür, kapitalizmi öldürün!” sloganlarıyla sesimizi duyurmaya çalıştık.

‘78'liler ve Temel Haklar ve Özgürlükler Derneği'nin desteğini aldık.

Eyleme 20 kişi katıldı.

Samsun Gençlik Kültür Sanat Evi

---------------------------------------------------------------------------------------

TAYAD'lı Ailelere polis saldırısı

11 Haziran Pazartesi günü TAYAD'lı Aileler Abdi İpekçi Parkı'ndaki direnişlerinin 1000. günü vesilesiyle Ankara'ya geldiler. İlk gün etkinliğinde Grup Yorum ve İdilcan Kültür Merkezi Müzik Topluluğu bir müzik dinletisi verdi. Ertesi gün TAYAD'lı Aileler saat 12.00'de Abdi İpekçi Parkı'nda biraraya geldi. Aileler buradan Meclise yürüyerek taleplerini iletmek istedi. Ancak parkta ailelerin etrafı panzerler ve çevik kuvvet ekipleri ile çevrilerek yürüyüşe izin verilmedi. Bunun üzerine aileler bu keyfi uygulamayı protesto etmek için oturma eylemi yaptılar. Oturma eyleminin ardından, parkın çıkışında basın açıklaması yapıldı. Ailelerin randevusu polis barikatıyla fiili olarak engellendi.

TAYAD'lı Aileler, AKP milletvekili Ersönmez Yarbay ve CHP milletvekili Atilla Kart ile de görüşmek için randevu almışlardı. Aileler yaptıkları açıklamada, bugüne kadar muhatap alınmadıklarını, seslerinin duyulmaması için engellenmek istendiklerini belirterek, “Artık yeter! Evlatlarımızın ölmesine, sakat kalmasına izin vermeyeceğiz. Tecritin çözüm bulması için ısrarlıyız ve meclise sesimizi duyuracağız. Bizi muhatap kabul etmelidir hükümet ve TBMM” dediler. TAYAD'lı Aileler, yürüyüş yapana kadar bekleyeceklerini, bunun demokratik hakları olduğunu ifade ettiler.

13 Haziran günü ise polis saat 15:00'te Abdi İpekçi Parkı'nda bulunan TAYAD'lı Ailelere coplarla ve gaz bombalarıyla saldırdı. Saldırı sonucunda 30 kişi yaralandı.

Kızıl Bayrak/Ankara

---------------------------------------------------------------------------------------

TUYAB F tiplerindeki keyfi uygulamaları protesto etti...

“Ceza İnfaz Kanunu değiştirilsin!”

“Tecrit kaldırılsın, talepler kabul edilsin!” şiarıyla kampanya örgütleyen Tutuklu ve Hükümlü Yakınları Birliği kampanyayı geniş kesimlere yaymak, devrimci tutsakların taleplerini duyurabilmek için eylem ve etkinliklerini sürdürüyor.

10 Haziran Cumartesi günü saat 12.30'da Taksim Gezi Parkı'nda bir basın açıklaması düzenleyen tutsak yakınları, F tipi hapishanelerde yaşanan son hak ihlallerini kamuoyuna duyurdu. TUYAB adına basın açıklamasını okuyan Semiha Kırkoç, Ceza İnfaz Kanunu ile devrimci tutsakların her türlü insani hakkının engellendiğini, göstermelik bazı hakların ise tamamen keyfiyete bağlı olduğunu belirtti.

Eylemde “Hücrelerde türkü söylemek, düşünmek, insan olmak, slogan atmak, konuşmak yasak!” dövizleri taşıyan 100'ü aşkın tutsak yakını açıklamanın arkasından 10 dakikalık oturma eylemi yaptı. Oldukça coşkulu geçen eylemde sıklıkla “İçerde, dışarda hücreleri parçala!”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur!”, “Tecrit kaldırılsın, hücreler kapatılsın!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak/İstanbul

--------------------------------------------------------------------------------------

Bursa'da 17'ler anıldı

11 Haziran Pazar günü, 16-17 Haziran 2005'de Dersim-Mercan Vadisi'nde sermayenin faşist güçleri tarafından katledilen 17 MKP'li devrimciyi anmak için Demokratik Haklar Platformu tarafından bir etkinlik düzenlendi. Bursa Temel Haklar Derneği Semra Başyiğit Halk Sahnesi'nde yapılan anma saygı duruşu ile başladı. Ardından DHP adına bir açıklama yapıldı. Daha sonra devrimci kurumlardan BDSP, HÖC, ESP adına birer konuşma yapıldı. Konuşmalarda devrim mücadelesi ve siper yoldaşlığının büyütülmesi çağrısı yapıldı.

Aydın Hanbayat'ın abisi Celal Hanbayat'ın konuşmasının ardından Ölüm Orucu gazisi Tekin Yıldız bir konuşma yaptı, Aydın Hanbayat'ın en sevdiği şiiri okudu. 17'lerin konuşmalarının yeraldığı film gösterimiyle etkinlik sona erdi. Anmaya 70 kişi katıldı.

Kızıl Bayrak/Bursa

-----------------------------------------------------------------------------------------

Antakya Kızıl Bayrak çalışanına faşist saldırı

7 Haziran Çarşamba günü 13.30 saatleri sırasında çalışanımız Abdullah Lif 6 kişinin saldırısına uğramıştır. Saldırıyı gerçekleştirenlerin daha önce Antakya'da Şemdinli olaylarıyla ilgili yapılan eylemi provoke ederek Türk bayrağıyla kitleye saldıran güruh olduğu ortadadır. Kitlenin net ve kararlı tutumunu sindiremeyenler polisin de desteğiyle devrimcilere saldırarak ilerici kesimleri sindirmeye çalışmaktadır.

Azgınca saldıran faşist güçler çalışanımızı ciddi şekilde darpetmiştir. Çalışanımızın birkaç dişi sökülmüş, çeneyle dudak arasındaki yumuşak doku delinmiştir.

Ancak ne faşist saldırılar ne devlet terörü devrimci faaliyetimizi engellemeyecektir. Burdan bir kez daha haykırıyoruz; vardık, varız, varolacağız!

Baskılar bizi yıldıramaz!

Kızıl Bayrak susturulamaz!

Kızıl Bayrak/Antakya