02 Temmuz 2005
Sayı: 2005/26 (26)


  Kızıl Bayrak'tan
  Yolunu bulamayan öfke!
  Genelkurmay'dan itiraflar; ABD'nin her istediğini yerine getirdik
  İmam hatipler ve türban tartışması
  Tüm düzen kurumları ABD emperyalizminin hizmetinde
  Telekom çalışanları eylemde; İşçi-memur elele genel greve!
  Kamu TİS'lerinde özelleştirme ağırlığı
  Sendika şubeleri Ankara'da ortak mücadele platformu oluşturdu
  Tariş'te grev başladı
  Samsun'da gözaltı ve tutuklama terörü
  Saldırı ve katliamlara karşı protesto eylemleri
  Mercan katliamını protesto eylemleri
  MKP'nin Mercan Şehitleri'ne ilişkin açıklamasından... 17'ler ölümsüzdür! (Orta sayfa)
  Dersim şehitlerinin ardından.. /M. Can Yüce
  DİSK: 35 yıl önce, 35 yıl sonra / Yüksel Akkaya

  Kayseri Sosyalist Kamu Emekçileri'nden panel

  DTCF'de dekan, polis, faşist çeteler işbaşında... Üniversitelerimizi savunacağız!
  İran'da Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı
  Bulgaristan'da seçimlerden sosyalist parti galip çıktı...
  Irak Dünya Mahkemesi Bush-Blair ve savaş çetesini mahkum etti
  Özelleştirme saldırısı ve kadın
  Şakirpaşa İşçi Kültür Evi'nin coşkulu kampanya şenliği
  Kazım Koyuncu'nun ardından
  Basından: İran'da sınıf savaşları
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

İzmir: Mercan katliamını protesto eylemleri sürüyor...

“Katil devlet hesap verecek!”

Dersim'in Mercan Vadisi'nde katledilen 17'ler kitlesel eylemlerle anılmaya devam ediliyor. DHP, BDSP, HÖC, Partizan, ÖMP, Devrimci Hareket, SDP tarafından düzenlenen eylemdeki coşku ve tepki katliama öfkenin dinmediğini gösterdi. 25 Haziran günü saat 18:00'de Konak Kemeraltı girişinde yapılan eyleme 200'ü aşkın kişi katıldı.

Eylemde “17'ler ölümsüzdür!”, “Operasyonlar durdurulsun!”, “Binali Güler ölümsüzdür!” pankartları açıldı. Basın açıklamasının okunmasının ardından kitle 26 Haziran gecesi yapılacak meşaleli eyleme çağrıldı.

26 Haziran günü ise saat 19:30'da Kuruçeşme Cemevi önünde kitle toplanmaya başladı. Havanın henüz aydınlık olması nedeniyle ilk olarak parkta Kavel Müzik topluluğu tarafından kısa bir dinleti sunuldu. Marşların hep birlikte söylendiği bu dinletinin ardından kortejler oluşturuldu. Ardından yürüyüşe geçildi.

“Katil devlet hesap verecek!”, “Mercan şehitleri ölümsüzdür!”, “Binali Güler ölümsüzdür!”, “Faşizme karşı omuz omuza!”, “17'ler yaşıyor MKP savaşıyor!” sloganları sıklıkla atılırken 17'lerin ismi tek tek okunduktan sonra “Ölümsüzdür!” sloganı atıldı.

Katliamın ardından devam eden eylemler gerek kitleselliği, militanlığı ve coşkusu ile gerekse de devrimci güçlerin yanyana gelebilmesi ile anlamlı olmuştur.

Komünistler olarak eylemlerin her aşamasında elimizden geleni yapmaya çalışırken katılım sağlama noktasında da azami bir çaba gösterdik.

BDSP/İzmir

------------------------------------------------------------------------------------------

17'leri andık...

Devrim şehitleri ölümsüzdür!

Devlet Dersim Ovacık Vadisi'nde MKP'li 17 yiğit devrimciyi vahşice katletti. ABD ile kölece ilişkilerin derinleştirildiği, üst düzey görüşmeler yapıldığı ABD ziyaretinin hemen ardından gerçekleştirilen bu katliamla sermaye iktidarı işçilere, emekçilere ve ezilen halklara önümüzdeki süreçte yapacaklarının mesajını vermiştir.

Devrimci dayanışmayı her alanda güçlendirmek ve faşizmin baskılarının bizi yıldıramayacağını haykırmak amacıyla katliamda şehit düşen siper yoldaşlarımızı 20 ve 21 Haziran'da sonsuzluğa uğurladıktan sonra Şahintepe yerelinde bir basın açıklaması yapma kararı aldık. Eylemi bölgemizde bulunan İşçi-Köylü okuru arkadaşlarla ortaklaştık.

21 Haziran günü eylemle ilgili bir planlama yaptık. 25 Haziran günü pazar alanında yapacağımız açıklamayla ilgili kendi cephemizden hazırlıklarımızı tamamladık. 24 Haziran günü İşçi-Köylü okuru arkadaşlar böylesi kapsamlı bir katliama dönük yapılan etkinliklerin daha uzun çalışmalara konu edilmesi gerektiğini söyleyerek basın açıklamasına katılamayacaklarını ifade ettiler.

Buna rağmen basın açıklamasını yaptığımız planlama çerçevesinde gerçekleştirdik. Açıklamada kısaca; 17 siper yoldaşımızı katledenlerle bizlere özelleştirme saldırısını uygulayanların, eğitimi ve sağlığı paralı hale getirenlerin, Kürt ulusunu imha ve inkar edenlerin sermaye iktidarı olduğunu dile getirdik. İşçi ve emekçileri bu katliama karşı taraf olmaya ve mücadeleye çağırdık. Halkın ilgi gösterdiği açıklamamızı alkış ve sloganlarla bitirdik.

BDSP/Küçükçekmece

------------------------------------------------------------------------------------------

Yine kirli savaş, katliam ve devlet terörü!..

Kürt halkına yönelik baskılar yeni operasyonlar ve katliamlarla sürüyor. Türk ordusu, Van'daki operasyonun ardından 24 Haziran günü, Bingöl'ün Karacehennem Ormanları'nda, HPG'ye yönelik bir operasyon düzenledi. Çıkan çatışmada, HPG Erzurum Eyalet Komutanı Ahmet Okur, Mehmet Bayar, Senar Gülükanlu ve Tekin Şaybak devlet güçleri tarafından katledildi. Düzenlenen operesyona aralarında Arif ve Şemdin Sakık'ında bulunduğu çok sayıda itirafçı hainin de katıldığı öğrenildi.

Ayrıca devlet alışılagelmiş kirli savaş yöntemlerini de kullanmaktan geri kalmamıştı. Ailelerine teslim edilen cenazelerin vücutlarında çok sayıda darp izi bulunması ölü gerillalara işkence yapıldığını göstermekteydi. Yapılan otopsi sonucunda Tekin Şaybak'ın boğazının kesildiği ve kafatasının ezildiği ortaya çıktı.

Ahmet Okur'un cenazesi 24 Haziran günü, Bingöl Devlet Hastanesi morgundan alınarak Diyarbakır'a getirildi. Karaçalı Köyü'nde 30 araçlık konvoy tarafından karşılanan cenaze, konvoy eşliğinde Yeniköy mezarlığına götürüldü. Cenaze törenine katılan yaklaşık 1000 kişi Ahmet Okur'u “Şehit namirin!” sloganları eşliğinde toprağa verdikten sonra kolkola girerek 5 Nisan Mahallesi'ndeki Yamaçlar Yas Evi'ne doğru yürüyüşe geçti. Polisin “slogan atarsanız müdahale ederiz” tehditlerine karşı kararlı bir tutum takınan kitleye polis, panzerler eşliğinde, havaya ateş açarak ve gaz bombaları kullanarak saldırdı. Çıkan çatışmada 10 kişi yaralandı ve 15 kişi gözaltına alındı.

Ayrıca operasyonlar Adana ve Urfa'da da eylemler ve dönüşümlü açlık grevleriyle protesto edildi.

-------------------------------------------------------------------------------------------

Bursa'da 17'ler anıldı...

“Dersim şehitleri ölümsüzdür!”

26 Haziran günü Heykel'de Mercan Vadisi'nde katledilen 17'ler için bir basın açıklaması yapıldı. “Dersim şehitleri ölümsüzdür!” pankartı ve kızıl bayrakların açıldığı eyleme DHP, BDSP, ESP, Partizan, HÖC, Alınteri, Köz, SDP ve DEHAP katıldı.

Basın açıklamasında “Mercan katliamı ile verilmek istenen ‘susun, direnmeyin' mesajına uymayacağımız bilinmelidir. Düşümüzün gerçeğe dönüşeceği o büyük güne kadar isyanımız, kararlılığımız sürecek” denilerek 17'lerin mücadelesinin devam edeceği vurgulandı. “Devrim şehitleri ölümsüzdür!” sloganının atıldığı eylemde şehit düşen 17'lerin isimleri okunarak mücadelemizde yaşadıkları haykırıldı.

Kızıl Bayrak/Bursa

-------------------------------------------------------------------------------------------

Almanya'da devrimci katliamı binlerce kişi tarafından protesto edildi...

Faşizme karşı tek yürek, tek yumruk!

Dersim-Mercan'da 16 Haziran günü gerçekleştirilen devrimci katliamı Avrupa'nın hemen tüm ülkelerinde yaygın bir biçimde protesto edildi.

Hafta boyunca çeşitli kentlerde gerçekleştirilen bu protesto eylemlerinin en büyüğü 25 Haziran günü, Almanya'nın Duisburg kentinde gerçekleştirildi. En önde katledilen MKP (Maoist Komünist Partisi) önderleri ve savaşçılarının resimlerinin, pankart ve bayraklarının taşındığı yürüyüşe, Partimiz de dahil Türkiyeli tüm parti ve örgütler (TİKB, MLKP, HÖC, TKP/ML, Devrimci Yol, Devrimci Kurtuluş, TİKB-B, TKEP-Leninist ve PKK) tek yürek ve tek yumruk olmanın somut ifadesi olarak ortak pankart altında katıldılar. Almanya'dan MLPD (Almanya Marksist-Leninist Partisi) ve Antifa da yürüyüşe destek sundu. Yaklaşık 3 saat süren protesto yürüyüşüne 4 binin üzerinde işçi, emekçi, ilerici ve devrimci katıldı.

Sağnak yağış altında gerçekleştirilen yürüyüşe başından sonuna kadar coşku ve öfke hakimdi. Alınan karar gereği, tek bir kortej oluşturuldu, ortak sloganlar haykırıldı ve yürüyüş boyunca sloganlar hiç susmadı. Zaman zaman birlikte saptanan marşlar söylendi. Katılımcıların tümüne de ileri düzeyde bir sahiplenme duygusu ve ruh hali hakimdi. Ve buna uygun biçimde davrandılar. Deyim uygunsa, her açıdan tek bir devrim partisi gibi hareket etmeye çalıştılar.

Yürüyüşte “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Mercan şehitleri ölümsüzdür!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Bedel ödedik bedel ödeteceğiz!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları atıldı. Ayrıca Almanca olarak “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Faşizme her yerde ölüm!” ve “Yaşasın enternasyonal dayanışma!” sloganları haykırıldı. En büyük coşku ve öfke patlaması ise, ölümsüzlüğe ulaşan devrimcilerin adlarının tek tek okunduğu sırada oldu. Katledilen devrimcilerin tek tek isimleri okundu, kitle tek ses ve tek yürek halinde “burada!” diye haykırdı. Yürüyüş esnasında bir de oturma eylemi yapıldı.

Yürüyüş nispeten uzun bir güzergahı izleyerek, Duisburg belediyesinin bulunduğu meydanda sona erdi. Burada yapılan anonslarla gösteriye katılan parti ve örgütler tek tek duyuruldu ve selamlandı. Coşku ve öfke burada en yüksek düzeyine çıktı. Bir kez daha hep bir ağızdan sloganlar haykırıldı, katledilen devrimcilere sevgi, saygı ve bağlılık dile getirildi. Bu arada MKP-Yurtdışı Örgütleme Komitesi'nin katliama ilişkin açıklaması okundu. Ardından bir MLPD yöneticisi dayanışma mesajını okudu. Protesto gösterisi akşam saatlerinde bir başka yerde gerçekleştirilecek olan anma toplantısına dönük duyuru ve çağrılarla sona erdi. Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden ve Almanya'nın hemen tüm kentlerinden akın akın Duisburg'a gelen emekçiler, ilericiler ve devrimciler faşist Türk devletini lanetleyen, ondan hesap soracağını dile getiren sloganlar haykıra haykıra dağıldılar.

Mercan şehitleri aynı akşam gerçekleştirilen bir anma toplantısıyla, ortaklaşa olarak bir kez daha sahiplenildiler. Anma bir tabutun şahsında temsili bir cenaze töreni şeklinde gerçekleştirildi. MKP adına yapılan konuşma ve açıklamalar dışında, diğer parti ve örgütlerden gelen konuya ilişkin mesajlar okundu. Anmada bir de sinevizyon gösterisi yapıldı.

Dersim-Mercan'daki devrimci katliamının boyutları, bu katliamda yitirilen devrimcilerin niteliği, katliamın gerçekleştirilme biçimi ve bu sırada sergilenen acımasızlık, istisnasız tüm işçi ve emekçiler içinde ve ilerici ve devrimci çevrelerde faşizme karşı gözle görülür bir kin ve nefret, buna karşın bu yiğit devrimcilere tam bir sahiplenme duygusuna yol açmış bulunmaktadır. Bunun kendisi olayın başından itibaren gerçekleştirilen tüm protesto gösterileri ve anmalarda yankısını bulmuştur. Türkiye'de olduğu gibi yurtdışında da tüm eylemlerin en ileri düzeyde bir siper yoldaşlığı temelinde gerçekleşmesi bunun somut kanıtıdır. Bu olumlu gelişme geleceğe dönük olarak kalıcı hale getirilmelidir. Zira devrimci güç ve eylem birliğine her zamankinden daha çok ihtiyaç vardır.

TKİP taraftarları/Köln

-------------------------------------------------------------------------------------------

İsviçre/La Chaux-de-Fonds'da 17'ler için anma...

“Devrim şehitleri ölümsüzdür!”

Bizler La Chaux-de-Fonds ve çevresinde oturan devrimci ve demokratlar olarak, Ovacık katliamından hemen sonra bir toplantı yaparak ne yapabileceğimizi tartıştık ve iki gün boyunca stand açma ve bilgilendirme amaçlı basın açıklaması kararı aldık. 22-23 Haziran'da ilk eylemimizi yaptık.

Öncelikle Türkçe ve Fransızca bir bildiri hazırladık, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!” şiarının bulunduğu bir de pankart hazırladık. 22 Haziran'da eylemimize başladık. Bu iki günlük süre içerisinde kitlelerden olumlu mesajlar aldık. Yaklaşık 3 bin Fransızca, 150 Türkçe (bölgemizde Türkiyeliler çok sınırlı) bildiri dağıttık. 23 Haziran günü bir basın açıklamasıyla eylemimizi sona erdirdik.

Dağıttığımız Fransızca bildiride Türk devletinin Osmanlı'dan bu yana Ermeni ve Kürtler'e yönelik katliamlar gerçekleştirdiğini, Avrupa devletleri ile İsviçre devletinin Türkiye'ye silah sattığını, dolayısıyla bu katliamlardan Avrupa devletlerinin de sorumlu olduğunu yazdık. Tüm emekçi halkların bu katliamlara tepki göstermesini ve silah satımının yasaklanmasını talep ettik. Eylemimiz başarılı bir şekilde sonuçlandı.

Devrim şehitleri ölümsüzdür!

Yaşasın devrimci dayanışma!

BİR-KAR/La Chaux-de-Fonds-İsviçre

------------------------------------------------------------------------------------------

17'ler Cenevre'de anıldı...

“Mercan şehitleri ölümsüzdür!”

Dersim Mercan Vadisi'nde faşist Türk devleti tarafından katledilen 17 MKP/HKO militanı İsviçre'nin Cenevre kantonunda yapılan etkinliklerle anıldı.

Cenevre kanton merkezinde açılan standda 17 gerillanın ve düzenlenen cenaze törenlerinin resimlerinin yeraldığı pankart açıldı. “Türk devleti 17 MKP/HKO militanını katletti/Halklar onları son yolculuğuna uğurladı!” yazılı pankart ilgi çekti.

Fransızca bildiride katliam protesto edilirken başta İsviçre ve AB olmak üzere silah satışının yasaklanması ve Türkiye ile ekonomik ilişkilerin derhal durdurulması vurgulandı. Uluslararası kurum ve kuruluşlara yapılan çağrıda ise bu katliama karşı sessiz kalmamaları istendi.

Protesto eylemi ADHK, İGİF, BİR-KAR, İTİF, YDG ve Cenevre Halkevi tarafından gerçekleştirildi. Cenevre Komünist Partisi ve Dayanışma Hareketi de aktif destek verdi. Eylem boyunca Fransızca yazılan bildiri megafondan okundu. Çeşitli dillerde devrimci marşlar eşliğinde binden fazla bildiri dağıtıldı. Aynı bildiri bütün uluslararası kurum ve kuruluşlara, ONG'lere, partilere, sendikalar ile basına binlerce e-mail ve faks yoluyla gönderildi.

Cenevre'de bulunan 70'e yakın kurum ve kuruluşun yeraldığı Dernekler Evi'nde merkezde iki hafta sürecek bir bilgilendirme standı oluşturuldu, resim sergisi açıldı. 17 militanın resimleri, cenaze törenlerinin fotoğrafları ve video görüntülerinin yeraldığı sergi düzenledi.

Yaşasın devrimci dayanışma!

Mercan şehitleri ölümsüzdür!

Bir-Kar/Cenevre

------------------------------------------------------------------------------------------

Almanya/Bielefeld:

Mercan katliamı protesto edildi

16 Haziran günü faşist sermaye devleti tarafından Dersim/ MercanVadisi'nde 17 MKP militanının katledilmesi 23 Haziran günü yapılan bir yürüyüşle protesto edildi. Bielefeld'de oluşturulan ortak platforma ATİK, BiR-KAR, ADHK, AGİF, TAYAD Komite ve Kürdistan Zentrum katıldı. Yoğun olarak gerçekleştirilen çalışmalarda tam bir devrimci ortaklık sağlandı. Anma yürüyüşüyle ilgili 7 bin Almanca ve 600 Türkçe bildiriyi yoğun bir şekilde dağıttık.

Yaklaşık 300 kişinin katıldığı yürüyüşte katil sermaye devletinin gerçek yüzü bir kez daha teşhir edildi. Yürüyüşe saygı duruşuyla başlandı, Türkçe ve Almanca açıklamalarla devam edildi. Yürüyüş boyunca “Katil devlet hesap verecek!”, “Bedel ödedik bedel ödeteceğiz!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Yaşasın devrimci dayanışma”, “Şehit namırın!” sloganları atıldı. Yürüyüş şehir merkezinde gerçekleşti. Platformun yaptığı Türkçe ve Almanca açıklamalardan sonra sona erdi.

Bu süreç Bielefeld'deki devrimci güçler açısından oldukça olumlu bir ortak çalışmanın zeminini yarattı. Bu gücü ve ortak duruşu ileriye taşımayı önemli bir devrimci sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Bu aynı zamanda devrim şehitlerimize olan borcumuzdur.

Yaşasın devrimci dayanışma!

BİR-KAR Bielefeld