İçindekiler:

15 Mart 2022
Sayı: KB 2022/10

Kriz-savaş sarmalında derinleşen yıkım
NATO halklara düşman bir savaş ve suç aygıtıdır
Ukrayna savaşı ve küresel ekonomik kriz
Pandeminin ikinci yılı geride kalırken
Dinsel gericilik tırmandırılıyor
İEKK'den 8 Mart eylem ve etkinlikleri
Taksim'de 8 Mart
Ankara'da 8 Mart
Almanya'da 8 Mart
Paris 8 Mart'ı
Yasin Keskin röportajı
İşçiler arayışta
Emperyalist dünya ve Gürcistan krizi
Ukrayna savaşı ve AB
Ukrayna'da savaşın yıkımları
"Nükleer tehlike"
Putin'in SSCB düşmanlığı
Ukrayna'da Neonaziler
Paramiliter çeteler ve Ortodoğulaşma
Versay'da AB zirvesi ve enerji tartışmaları
Dünya işçi ve emekçi eylemlerinden
IPCC'den 6. İklim Raporu
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Ukrayna’ya yığılan paramiliter çeteler ve Ortadoğululaşma tehlikesi

 

Emperyalistlerin nüfuz alanlarını genişletme çatışmalarının sonucu olan Ukrayna savaşında, halklar arası yapay düşmanlıkların körüklenmesi için bütün kirli araçlar kullanılıyor. Sahaya sürülen paramiliter çetelerin işleyecekleri cinayet ve katliamlar bunun önemli bir boyutunu oluşturuyor.

İngiltere Dışişleri bakanı Liz Truss’ un paramiliter güçlerin Ukrayna’ ya transferi için başlattığı kampanya sonuç verdi. On binlerce paramiliter katil Ukrayna’ya transfer edildi. Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, Rusya’ya karşı savaşmak için “52 ülkeden gönüllü”nün geldiğini duyurdu. Her sözleri yalan ve aldatmaya dayalı olanların, paramiliter savaş robotlarını “gönüllü savaşçılar” olarak lanse etmeleri, onların çürümüşlüklerinin yeni bir kanıtıdır.

Başta ABD ve AB’den olmak üzere dünyanın birçok ülkesinden Ukrayna’ya gelen ve “gönüllü savaşçı” olarak lanse edilen katiller sürüsünün kanlı icraatlarını emperyalist işgal ve yağma savaşlarının labirenti olan Orta Doğu’dan biliyoruz. Irak, Afganistan ve Suriye başta olmak üzere Orta Doğu’da, başta ABD ve Rusya olmak üzere emperyalistler ve bölgenin gerici devletleri tarafından da savaş ve çatışma alanında aktif olarak kullanılan “Özel Askeri Şirket”lerin (Private Military Company-PMC) ölüm mangalarının Ukrayna’da kullanılması savaşın bölgeye yayılma riskini artıracaktır.

Soğuk Savaş sonrasında savaş alanlarında aktif olarak kullanılan PCM’ler, Kore, Vietnam, Bosna ve Kosova’da işledikleri savaş suçları, cinayetler ve toplu katliamlarla biliniyorlar.

Sermaye devletleriyle yaptıkları milyonlarca dolarlık sözleşmelerle PCM’ler topladıkları kelle avcılarından oluşturdukları savaş lejyonlarını kriz ve savaş bölgelerinde görevlendirdiler.

PCM’lerin hukuki açıdan aktif olarak savaştıkları ülke hukukuna göre muamele görmemeleri ve dolayısıyla, işlenen suçlardan kaçınabilmeleri, tecavüzden işkenceye, toplu katliamdan kundaklamaya kadar uzanan sınırsız cinayet işleme “özgürlüğünü” sağlıyor.

PCM’lerin ölüm makinesi robotlarının daha önce Afganistan ve Irak gibi ülkelerde acımasızca cinayetler işledikleri ortaya çıkmıştı. Irak’ta 16 Eylül 2007 tarihinde ABD personelinin güvenliğini sağlayan Blackwater çetelerinin Nisur meydanında rastgele ateş açması sonucunda 17 Iraklı sivilin öldürülmesi ve 20’den fazla sivilin yaralanması bunun sadece bir örneğidir.

Uzmanlar, Dyn Corporation gibi PMC’lerin savaş lejyonlarının Irak ve Afganistan’da karışmış oldukları skandallar ve insan hakları ihlallerinin benzerlerinin Ukrayna’da da yaşanacağını belirtiyorlar.

Ayrıca PMC’lerin aktif görev aldıkları ülkelerde karışmış oldukları skandallar, insan hakları ihlalleri gibi tetikleyici unsurlar sonucunda radikalleşme ve şiddete uzanan terörizm eylemlerinde artışın meydana geldiğine dair sayısız veri mevcut.

BBC’ye verdiği bir televizyon röportajında, “Ukrayna sadece Ukrayna için değil, demokrasi ve özgürlük için savaşıyor” diyerek, Ukrayna’ya paramiliter çetelerin gönderilmesini “kesinlikle” desteklediğini söyleyen İngiltere Dışişleri Bakanı Liz Truss’un “demokrasi ve özgürlük” vaadi bu katillerin kanlı icraatlarıyla yerine getirilecektir.

Ukrayna’yı haydutça işgal eden Putin, Batı emperyalist blokunun Ukrayna’yı Ortadoğululaştırma provokasyonlarına, Suriye ve Libya’daki paramiliter çetelerin Ukrayna’ ya transfer edileceğini açıklayarak katıldı.

Dünyanın her yerinden paralı savaşçıların Ukrayna’ya geldiğini, Ukrayna’nın Batılı destekçilerinin ve Kiev yönetiminin uluslararası hukukun tüm normlarını hiçe sayarak bunu saklamadığını söyleyen Putin, Orta Doğu’dan gelecek ve Rusya tarafında yer alacak “gönüllü savaşçıların” Ukrayna’daki çatışma bölgelerine ulaştırılması talimatını verdi.

Emperyalist blokların karşılıklı atakları Ukrayna savaşının yayılma riskini artırıyor.

Karşılıklı atılan adımlar, Batı bloku için Kafkaslara yayılarak Çin’i kuşatmada stratejik bir önem taşıyan Ukrayna’ya sahip olmak uğruna verilen savaşın Ukrayna savaşı olmaktan çıkarak, bölgesel veya genel bir savaşa dönüşmesi tehlikesini büyütüyor.

 

 

Neonaziler Ukrayna’nın ‘mücahitleri’ mi olacak?

 

ABD eski dışişleri bakanlarından Hillary Clinton, kimi zaman yaptığı açıklamalarla dikkat çeken bir figür. En çok tartışma yaratan açıklamalarından biri IŞİD’in yaratılmasıyla ilgili itirafıydı. “IŞİD’i Amerikan hükümeti yarattı” açıklaması yapan Clinton, temsil ettiği emperyalist rejimin insanlığa karşı işlediği büyük suçlardan birini, ‘fail’ sıfatıyla itiraf etmişti. Donald Trump, kazandığı 2016 seçimlerinde bu itirafı rakibi Clinton’a karşı etkin bir şekilde kullanmıştı.

MSNBC’ye konuşan eski Dışişleri Bakanı, bu defa Ukrayna’daki savaşla ilgili dikkat çekici bir ‘öneri’ sundu. “ABD’nin Afganistan’da Sovyetleri yenmesi için mücahitleri silahlandırmasını” örnek veren Clinton, aynı ‘model’i Ukrayna için önerdi.

Rusya’nın Ukrayna saldırısını Sovyetler Birliği’nin 1979’daki Afganistan işgaline benzeten Clinton, “Washington, Soğuk Savaş’taki hasmına karşı mücahitleri desteklemesi gibi Kiev’in direnişini silahlandırmaya yardım ederek benzer bir sonucu elde edebilir” dedi. Clinton, Sovyetler Birliği’nin Afganistan’da yenilgiye uğratılmasından sonra neler olduğuna değinmiyor. “Bilindiği gibi (Mücahitlerin silahlandırılıp kullanılması) başka istenmeyen sonuçlara da yol açtı” demekle yetiniyor. Oysa ‘mücahitler zehiri’ Afganistan’a ekildikten sonra, yani tam 44 yıldır bu ülkede savaş devam ediyor.

Vurgulamak gerekiyor ki, ABD emperyalizmi Afganistan’da mücahitlerle yaptığını Ukrayna’da Neonazilerle yapmak için çoktan hazırlığa başlamış. Yani bayan Clinton’ın önerisine ihtiyaçları kalmamış.

Bunu ise, CIA’nin eski şeflerinden biri yazdığı makalede açıkça anlattı. “CIA 2014 yılından beri Ukrayna’da ‘direnişçi’ eğitiyor” diye yazan eski şef, Ukrayna’yı kanlı bir sarmala sürüklemek için hazırlıkların çoktan başladığını dile getiriyor.

Hem ABD hem AB emperyalistlerinin savaşı uzatmak için histerik bir şekilde seferber olmaları tesadüf değil.  Neonazileri kullanarak savaşı kentlerin merkezlerine doğru çekmeye çalışan Batılı emperyalistler, göründüğü kadarıyla Rusya için yeni bir bataklık yaratmaya çalışıyorlar.

Bu ise Ukrayna’nın baştan sona bir savaş bataklığına çevrilmesi anlamına geliyor. Diğer bir ifadeyle, Ukrayna halkları Batılı emperyalistlerin kirli planlarına kurban edilmek isteniyor. 

ABD ile suç ortakları mücahitleri silahlandırıp savaşa sürerek Afganistan’da Sovyetler Birliği’ni yenilgiye uğrattılar. Ama bundan dolayı Afganistan 44 yıldır vahşetin kol gezdiği bir cehennemden farksızdır.

Şimdi soru şu: sıra Ukrayna’da mı? Bu plan ne derece tutar bilinmez, ama Suriye’deki IŞİD çeteleri dahil dünyanın Neonazilerini Rusya’ya karşı savaştırmak için Ukrayna’ya taşımayı başarabilirlerse, yazık ki Afganistan’dakine benzer yeni bir cehennem yaratma hedefine ulaşabilecekler.