5 Ocak 2018
Sayı: KB 2018/01

İşçi sınıfı ve emekçileri çetin bir mücadele yılı bekliyor
AKP kendi kontrgerillasını inşa ediyor
Tek tip elbise saldırısı gündemde
Marmara Bölgesi Hapishaneleri Hak İhlalleri Raporu
İşçi sınıfı sefalet ücretini reddetmeli, mücadele sahnesine çıkmalıdır!
Taşerona kadro yalanının detayları
İSDEMİR, MESS ve Çelik-İş
Direnişçi kamu emekçilerinden yıl sonu eylemi
Asıl olan sınıf mücadelesinin yasalarıdır!
İşçi sınıfı tarihinde önemli bir sayfa: Singer işgali
İran’da kitle hareketi ve handikapları
2017 yılı ve gençlik mücadelesi
“Devrimci bir sınıf hareketi için Mesleki Eğitim Kurultayı”na giderken...
Mesleki Eğitim Kurultayı’na hazırlıklar sürüyor
2017’de kadınlar direnişi seçti!
Ekim Devrimi’nin 100. yılında Kollontay’ı okurken... / I
Faşist diktatörler de, diktatörlükler de kapitalist düzenin eseridir!
Ahed Tamimi, “Filistin’in cesur kızı”na...
Metin Göktepe katledileli 22 yıl oldu!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İSDEMİR, MESS ve Çelik-İş

 

İskenderun Demir Çelik fabrikasında Türk Metal ile Çelik-İş arasında süren rant kavgasından dolayı 2015 Ocak ayından beri toplu sözleşme imzalanamıyordu. Yıllardır süren yargı süreci Türk Metal ve Çelik-İş bürokratlarının metal fırtınanın ardından yaptıkları anlaşma ile sonuçlandı. Bu anlaşmanın ardından 2017 Mart ayında yargı yetkiyi Çelik-İş’e verdi.

3 bini aşkın işçinin çalıştığı İSDEMİR’de çözülen yetki sorununun ardından toplu sözleşme görüşmeleri başladı. TOFAŞ ve Dytech işçilerini satan Çelik-İş ağaları İSDEMİR’de yıllardır sözleşme yapamayan işçilere büyük sözler verdi. Fakat hazırlayıp “tarihi” olarak sundukları taslak bile ciddiyetlerinin sınırlarını gösteriyordu. Hazırlanan taslakta Çelik-İş 2016 yılı için enflasyon artı yüzde 8, 2017 yılı için ise enflasyon artı yüzde 1 ve kurban parası olarak 1200 lira istiyordu.

Uyuşmazlık aşamasına gelen toplu sözleşme görüşmelerinde grev aşamasına kısa bir süre kala Çelik-İş ve İSDEMİR yönetimi anlaştıklarını duyurdular. İlk açıklamasında ayrıntıya yer vermeyen Çelik-İş fark beklentisi, avans, kurban harçlığı gibi maddelerin öne çıktığını söyleyerek işçilerin beklemelerini sağladı. Detayların ise İSDEMİR yöneticileri ile yapılacak “ortak miting” ile duyurulacağını söyledi. İşbirlikçi anlayışa uygun davranışlar sergileyen Çelik-İş satışı daha ilk günden haber verdi. İskenderun Karayolları Meydanı’nda yapılan gösteride ise satışın boyutları ortaya çıktı. 3 yıllık sözleşmeye imza atan Çelik-İş bürokratları ücretlere ilk altı ay için yüzde 8 diğer altı aylar için ise enflasyon oranında bir artışa anlaştılar.

İşçilerin tepki gösterdiği İSDEMİR’de imzalanan sözleşme, MESS grup TİS sürecinde Çelik-İş ağalarının bulduğu ilk fırsatta işçileri satacağını, yolda bırakacağını bir kez daha kanıtladı.

MESS ile yapılan görüşmelerde sessiz kalan Çelik-İş, tabanın basıncından dolayı göstermelik açıklamalar yapmaya başladı. Eylem(sizlik) planları açıkladı. Fakat Çelik-İş, yetkili olduğu fabrikalarda mesaiye kalmama, çatal-kaşık vurma, yürüyüş yapma vb. eylem programına bile uymakta acizce davranıyor. Belirlenen günlerde kimi yerlerde eylemler gerçekleşmezken, neredeyse bütün fabrikalarında işçilere ağır mesailer dayatılırken Çelik-İş, işçilerin sözlerine kulaklarını kapatıyor.

MESS’le yapılacak sözleşme hakkında“ülkemizin ekonomik şartlarını göz önünde bulundurarak, metal sektöründeki gelişmeleri ve piyasa koşullarını göz ardı etmeyerek, gerçekçi talepler içeren bir taslak ortaya çıkardık” ve “iki yıllık sözleşme kırmızı çizgimizdir” şeklinde açıklamalar yapan Çelik-İş bürokratları, İSDEMİR’de imzaladıkları satış anlaşması ile MESS sürecinde nasıl bir tutum alacaklarını da göstermiş oldular.

Başta Çelik-İş üyesi metal işçileri olmak üzere tüm metal işçilerinin Çelik-İş’in bu uğursuz rolünü bilerek hareket etmeleri gerekiyor. Zira, sermayenin yarattığı sendikal düzenin temel ayaklarından biri olan Çelik-İş, sermayeden ve onun çıkarlarından yana tutum almaya devam edecektir. Türk Metal’in gölgesinde bir sözleşme imzalamaya daha dünden hazır olan Çelik-İş, Türk Metal’in pozisyonuna göre kendine pozisyon belirleyecek, MESS sermayedarlarına sadakatini bir kez daha gösterecektir.

Göstermelik eylemler yapmaktan bile uzak olan Çelik-İş ağlarına Çelik-İş üyesi işçiler, inisiyatifi kendi ellerine alarak cevap vermelidir. Sendikaların başlarına çöreklenmiş bu işbirlikçi anlayışların metal işçilerine vaat dışında verecekleri bir şey yoktur. İş kolunda bulunan diğer sendika bürokratlarıyla birlikte en pespaye yöntemleri kullanarak işçilerin hak arama mücadelesini baltalayan Çelik-İş’e karşı metal işçileri dikkatli olmalı, ipleri kendi eline almalıdır. Çelik-İş üyesi işçiler söz, yetki, karar hakkına sahip çıkarak diğer fabrikalardan işçilerle birleşik bir mücadelenin zeminini yaratmaya girişmelidir. Çünkü, çürüyen bu anlayışlar ancak işçilerin birleşik, kitlesel ve sınıfa karşı sınıf tutumu ile layık olduğu yere, tarihin çöplüğüne gönderilecektir.

 

 

 

 

İSDEMİR sözleşmesi açıklandı!

 

Çelik-İş ve İSDEMİR yönetiminin 3 bini aşkın işçi için imzaladıkları sözleşmenin ayrıntıları ortaya çıktı. Bir süre önce sözleşmeyi imzalayan fakat işçilerden gizleyen Çelik-İş, 29 Aralık’ta İSDEMİR yönetimi ile Karayolları Meydanı’nda yaptığı miting ile sözleşmenin içeriğini duyurdu.

Çelik-İş’in açıkladığı bilgilere göre, sözleşme 3 yıllık olacak. Ücretlere ilk altı ay için yüzde 8, diğer altı aylar için ise enflasyon oranında zamma imza atıldı. İşçilerin öfkeli olduğu İSDEMİR’de Çelik-İş’in hazırladığı taslakta ise 2016 enflasyon+8, 2017 enflasyon+1, kurban parası olarak da 1200 TL isteniyordu.





Lastik-İş taslağını açıkladı!

 

Goodyear, Brisa ve Pirelli ile Lastik-İş arasında 2018-2020 yılları arasını kapsayan toplu sözleşme görüşmelerine kısa bir süre kaldı.

Hazırladığı taslağa dair bir açıklama yayınlayan sendika, 2018-2020 dönemi için ilk 6 ay yüzde 10, ikinci 6 ay ise enflasyon+1 oranında zam talep etti. Taslakta ayrıca sosyal yardımlar için de yüzde 20 ile yüzde 25 arasında iyileştirme talebi yer aldı. Geçen dönem taşerondan kadroya geçirildiği söylenen işçiler de yeni görüşmelerde ‘destek grubu’ olarak adlandırıldı.

Lastik-İş Sendikası’ndan konuyla ilgili yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

2015 yılında taşeron firmaların ortadan kaldırılmasıyla asıl işyerlerine geçirilen destek grubu çalışanları için ise ortalama birinci 6 ay yüzde 19, ikinci 6 ay enflasyon + 1 olmak üzere 1. yıl yaklaşık yüzde 25 zam artışı istiyoruz.

Destek grubu üyelerimizin sosyal yardım artışı talepleri ise 1. yıl yüzde 25 ile yüzde 85 arasında değişiyor. İzin, bayram, yakacak kalemlerinden oluşan sosyal yardım paketi için birinci yıl yüzde 40 artış talep edilmiş bulunuyor. Ayrıca destek grubu çalışanları için birinci yıl 4x20 gün, ikinci yıl ise 4x25 gün olmak üzere toplam 180 gün ikramiye talep edilmiş bulunuyor.

Toplu iş sözleşmemizde var olan yılbaşı ve bayram tatilleri, borç para, yıllık izin günlerinin artırılması, fazla mesai ücretlerinin artırılması, temizlik ve deterjan maddeleri, mazeret izinleri destek grubu çalışanları için de talep edilmiştir.”

 
§