20 Nisan 2017
Sayı: KB 2017/15

Mücadele sürüyor!
AKP’nin emperyalistlere kendini kanıtlama planı bozuldu
Referandum ve yeni dönem
Referandum, sol hareket ve mücadelenin görevleri
Halk oylaması ve devrimci sorumluluk!
Sermaye sabırsızlıkla kölelik saldırılarının hayata geçirilmesini bekliyor
Kürdistan’ın cevabı: Hayır/Na!
DP/Bayar-Menderes iktidarının güncellenmiş ikizi
Tarihsel temelleriyle Türkiye’de dinsel gericilik - H. Fırat
Ücretli kölelik, sömürü ve savaş düzeni kapitalizme karşı 1 Mayıs’a!
1 Mayıs’ın kökenleri
1 Mayıs’ta alanlara!
Yeni Metal Fırtınaların yolu…
Gençlik haykırıyor: “Hayır bitmedi, daha yeni başlıyor!”
İzlanda’da “Eşit Ücret Yasa Tasarısı” parlamentoda
Emperyalist saldırganlık ve savaşa karşı direnişi büyütme zamanı
Partimizin Hazal’ı, tekstil işçilerinin Ezgi’si, ölüm orucu şehidimiz Hatice Yürekli yoldaşa...
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kürdistan’ın cevabı: Hayır/Na!

 

Referandumun henüz resmi olmayan sonuçlarına göre sokağa çıkma yasaklarına, katliamlara, tutuklama furyasına, baskı ve tehditlere rağmen Kürt halkı örgütlü bir halk olarak yanıtını ‘Hayır/Na’ diyerek verdi.

Oy sandıklarından yansıyan verilerde siyasi temsilcileri tutuklanan, aylardır üzerlerine bombalar yağdırılan, katliamlardan geçirilen, sokağa çıkma yasakları, baskı ve sindirme politikalarıyla teslim alınmak istenen Kürt halkı özellikle kirli savaşın tırmandırıldığı kentlerde saldırılara yanıtını ‘Hayır/Na’ olarak sandığa yansıttı.

Kürdistan’da saldırıların tırmandırıldığı başlıca kentlerde resmi olmayan ilk sonuçlar şu şekilde:

Hakkari yüzde 69 ‘Hayır’, yüzde 31 ‘Evet‘;

Şırnak yüzde 70,9 ‘Hayır’, yüzde 29,1 ‘Evet’;

Mardin yüzde 59,03 ‘Hayır’, yüzde 40,97 ‘Evet’;

Amed yüzde 67,4 ‘Hayır’, yüzde 32,6 ‘Evet’;

Dersim yüzde 79,51 ‘Hayır’, yüzde 20,49 ‘Evet’.

Vahşet saldırılarının yaşandığı ilçelerde yüksek ‘Hayır’

Katliam saldırılarının vahşet boyutuna ulaştığı, asker ve polisler tarafından katledilenlerin cenazelerinin buzdolaplarında saklanmak zorunda bırakıldığı, vahşet bodrumlarında insanların katledildiği ilçelerde de sandığa yansıyan ‘Hayır/Na’ tepkisi yine oldukça yüksek oldu.

Lice’de yüzde 85, Silvan’da yüzde 77, Cizre’de yüzde 80, Silopi’de yüzde 75, Nusaybin’de yüzde 79, Varto’da yüzde 87 civarında ‘Hayır’ çıktı.

Roboski halkı katliamı unutmadı

Şırnak’ta savaş uçaklarından atılan bombalarla katledilen 34 Roboskilinin köyünde de ‘Hayır’ yüzde 70’in üzerinde çıktı.

Uludere genelinde yüzde 70,4 ‘Hayır’ çıkarken ilçeye bağlı olan Roboski Köyü’nde 220 asker de oy kullanırken sandığa giden 2 bin 59 seçmenin bin 594’ü ‘Hayır’ dedi.

Sokağa çıkma yasakları, sandık taşımalar da işe yaramadı

Kürdistan’da katliam saldırılarının yaşandığı birçok köyde/mahallede sandıklar özellikle korucuların bulunduğu köylere/mahallelere taşınsa da katliamcı devlet buralardan da istediği sonucu alamadı.

Mardin Nusaybin’de 19 gün boyunca sokağa çıkma yasağının sürdüğü Xerabê Bava (Kuruköy) ve 9 gün sokağa çıkma yasağının sürdüğü Talatê (Doğanlı) köylerinde de sandıktan ‘Hayır’ çıktı.

6 evin yerle bir edilerek karargaha çevrildiği Talatê Köyü’nde 146 seçmenin 143’ü ‘Hayır’ dedi.

Xerabê Bava Köyü’nde 163 ‘Hayır’ 7 ‘Evet’ oyu çıkarken köylüler 7 kişinin dışarıdan gelen memurlar olduğunu ifade etti.

Buralarda 9 mahalledeki sandıklar Dalgıç Mahallesi’ne taşınmıştı.

 

 

 

 

Hileli referandum protesto edildi

 

Dinci-gerici iktidarın anayasa referandumu sonuçlarında hile yaparak ‘Evet’ çıkarması eylemlerle protesto edildi. Eylemlerde “Hayır bitmedi, daha yeni başlıyor!” şiarı yükseltildi. Kimi yerlerde kitleler ilçe seçim kurullarına yürümek istedi.

16, 17 ve 18 Nisan günleri İstanbul, Ankara ve İzmir’in pek çok ilçesinin yanı sıra, Adana, Çanakkale, Mersin, Kocaeli’de hileli seçim sonuçları protesto edildi. Eylemlerde “Hayır bitmedi mücadeleye devam!” sloganı öne çıktı.

16 Nisan günü İstanbul Sarıgazi’de AKP-MHP konvoyuna taşlarla müdahale eden kitleye polis saldırarak gözaltı yaparken 17 Nisan günü İzmir Bornova’daki eyleme polis saldırısı gerçekleşti. Aynı gün Antakya’daki Murat Reis Parkı’nda yapılmak istenen eyleme polis engel oldu.

Eylemler 18 Nisan akşamı da sürdü.

Başta İstanbul, İzmir ve Ankara olmak üzere çeşitli kentlerde binlerce kişinin katılımıyla yapılan protesto eylemlerinin yanı sıra, seçim kurullarına Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) kural değiştirmesi üzerinden oluşan hileler nedeniyle oy sayım ve döküm işlemlerinin iptal edilmesi için dilekçeler sunuldu.

Ankara’da birçok kişi bireysel dilekçelerle YSK’ya başvurarak, 16 Nisan’da kurulun internet sitesinde yayınlanan “sandık kurulu mührü taşımayan oy pusulası ve zarfların dışarıdan getirilerek kullanıldığı kanıtlanmadıkça geçerli sayılmasına karar verilmiştir” kararı ile tüm oy sayım ve döküm işlemlerinin iptaline karar verilmesini talep etti.

AKP’lilerden tehdit

Hem resmi, hem de sivil faşistler tarafından gerçekleşen saldırılarla birlikte AKP’den halka tehdit de yapılıyor.

AKP’li Ömer Turan Twitter hesabından, protestocuları kastederek “İkinci Gezi tarzı bir şey başlatmaya çalışanlar ilk Gezinin faturasını da öderler ona göre. 2013’te değiliz. Herkes aklını başına alsın” dedi.

Referandumda Urfa’nın Harran ilçesi, resmi olmayan rakamlara göre yaklaşık yüzde 98 ‘Evet’ oyuyla rekor kırdı. AKP’li Belediye Başkanı Mehmet Özyavuz, “Yüzde 2’lik de olsa ‘Hayır’ oyunun bulunmasının gerekli önlemleri alınacaktır” diyerek saldırı tehdidinde bulundu.

 

 

 

 

Bir veri üzerinden Marksizm’in güncelliği

 

Burjuva medyada üç satırda ifade edilen bir veriye göre, dünyadaki 8 kişinin serveti, 3,6 milyar insanın toplam servetine eşitmiş. Yine aynı haberde dünyadaki servet eşitsizliğinin giderek yükseldiği ifade ediliyor. Önemli bir medya tekelinin ifade ettiği bu gerçek Marksizm’in bir doğrulanmasıdır aslında.

Kapitalizmin bu asalak ve çürümüş aşamasında insanlığın yarattığı tüm zenginlik, sayısı iki elin parmağını aşmayan bir avuç sömürücünün elinde toplanıyor. İşçi sınıfı yok olmak bir yana, sayısı her geçen gün daha da artıyor. Üretim araçlarının ve teknolojinin gelişmesi neticesinde bu “ayak takımı”nın yaşam koşulları iyileşeceğine gün geçtikçe katbekat kötüleşiyor.

“Artık sınıf savaşı yok, demokrasi mücadelesi var”, “işçi sınıfı yok, ezilen kimlikler var” diyenlerin suratına bizzat burjuvazi çarpıyor bu gerçekleri açıkladığı verilerle.

Her gün yaşadığımız gelişmeler; Ortadoğu’daki kanlı savaş, kızışan emperyalist rekabet, işçi sınıfının çoğalan safları, ekonomik krizler Marksizm’in güncelliğini ve sosyalizmin tarihsel doğruluğunu kanıtlayan veriler olarak karşımıza çıkıyor.

 
§