10 Mayıs 2013
Sayı: KB 2013/19

 Kızıl Bayrak'tan
İmralı sürecinde “ikinci aşama”
başlayacak mı?
Dinci-Amerikancı iktidarın saldırganlığı artıyor
Asıl marjinaller bir avuç sömürücünün
çıkarlarını koruyanlardır!
Dersim katliamı ve gerçekler!
Örtülü ödenek, aleni savaş!
DİHA muhabirleri
polis terörünü anlattı
Alevilere gerici kuşatma raporda
Sosyalist Kamu Emekçileri’nden
çağrı
İş güvencesine yeni bir darbe!
Sınıf hareketinden
Türk Metal’den
zoraki grev kararı
MİB MYK Mayıs Ayı Toplantısı
DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu ile 1 Mayıs üzerine konuştuk
2013 1 Mayısı’ndan yansıyanlar ve
sınıf hareketine sunduğu imkânlar
Kırşehir’de 1 Mayıs’ta
yaşananlar üzerine
Her yer Taksim, her yer direniş
Taksim’de Deniz anmalarına polis terörü
Komünistler Denizler’i mezarları
başında andı
İzmir BDSP’den Denizler anması
Denizler mücadele sloganlarıyla anıldı!
İsrail saldırısının ardından
Lavrov-Kerry görüşmesi
Neo-nazileri “yargılama tiyatrosu” başladı
İstanbul’a 3. havalimanı ihalesi sonuçlandı
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Lavrov-Kerry görüşmesi

ABD’nin Suriye politikasında geri adım!

 

İsrail’in, Suriye’nin başkenti Şam’ı bombalamasının hemen ardından Moskova’ya giden ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le görüştükten sonra, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bir araya geldi. Saatler süren görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenleyen Lavrov-Kerry ikilisi, Suriye’deki savaşın sona erdirilmesi ve geçiş sürecinin başlatılması konusunda pek çok noktada anlaştıklarını beyan ettiler.

Savaştan çıkış Cenevre Anlaşması’yla mümkün”

Belli noktalarda farklı görüşler olsa da birçok konuda anlaşmaya vardıklarını belirten Lavrov-Kerry ikilisi, Suriye’deki savaştan çıkış için geçen Haziran ayında düzenlenen Cenevre Konferansı’nın temel alınması konusunda mutabık kaldıklarını ifade ettiler.

Suriye yönetimi ile muhalefeti temsil edecek heyetlerin oluşturulması ve bu ayın sonuna doğru görüşmelerin başlaması için çalışacaklarını belirten iki bakan, İkinci Cenevre Konferansı’nın düzenlenmesi konusunda da anlaştıklarını söylediler.

Açıklamada, çözümün parçalanmaya yol açmadan sağlanması konusunda anlaşma sağlandığı ve tarafların Suriye’nin bütünlüğü konusunda hassas davranacakları vurgulandı. Diyalog sürecinin başlatılması amacıyla kendilerinin de yer alacağı bir heyetin oluşturulacağını belirten Lavrov-Kerry ikilisi, Suriye krizinin aşılması için birlikte çalışma konusunda ısrarlı olacaklarını söylediler.

ABD’den geri adım…

Anlaşma sağlandığı belirtilen konular dikkate alındığında, ABD’nin geri adım atmak zorunda kaldığı anlaşılıyor. Bu durum, Kerry’nin basın toplantısındaki yüz ifadesinde de okunabiliyordu.

ABD ile işbirlikçileri, Cenevre Anlaşması’nı baltalamak için çalıştılar. Rusya’nın önerdiği çözüm planlarını boşa düşüren emperyalistlerle bölgedeki gerici güç odakları, iki yıldan beri çeteleri silahlandırıp eğitiyorlar. Yani, ABD ile suç ortakları, Baas yönetimi ile muhalefet arasında kurulabilecek diyalog yollarını her fırsatta tıkadılar. Zira o zaman, tetikçileri eliyle Beşar Esad yönetimini devirebileceklerini hesap ediyorlardı.

İlk defa “Beşar Esad gidecek/gitmeli” söylemini bir kenara bırakmak zorunda kalan Kerry’nin, Lavrov’la anlaşmaya varmak zorunda kalması, ABD’nin Suriye’deki kirli planı gerçekleştirmekte başarısızlığa uğradığını, dolaylı olarak da olsa kabul ettiğine işaret ediyor.

Elbette ABD’nin bu anlaşmaya uyup uymayacağı belli değil, fakat Cenevre bildirisini kabul etmesi ve “Esad ne pahasına olursa olsun gidecek” türünden küstahça söylemlerden uzak durması, Baas yönetimini yıkma umudunun tükendiğine işaret ediyor.

Rusya kararlılığını gösterdi…

Baas yönetimini desteklediği için defalarca sert eleştirilere maruz kalan Rusya, Suriye yönetiminin, “Libya senaryosu” ile yıkılmasına karşı durdu.

Görünen o ki, “Cenevre Anlaşması’nın tek çözüm yolu olduğunu savunan Rusya’nın çizgisi, gelinen yerde ABD ile diğer batılı emperyalistler tarafından da, istemeyerek de olsa kabul görmeye başladı.

Buluşmanın hemen öncesinde İsrail’e Suriye’ye saldırı emri veren ABD, masaya eli güçlenmiş olarak oturmayı hesapladı, ancak sonuç öyle olmadı. Zira İsrail saldırısı silahlı çeteler tarafından memnuniyetle karşılansa da, sahada kayda değer bir değişiklik yaratamadı. Suriye Arap Ordusu, sahadaki üstünlüğü korumaya devam ediyor ve olağan koşullarda bu dengenin değişmesi de mümkün görünmüyor.

Savurduğu tehditlere rağmen, Şam’ı hedef alan siyonist saldırının ardından İsrail’i tedirgin eden gelişmeler yaşanmaya başladı. Suriye’nin füzelerini İsrail’e yönlendirmesi, İran yönetiminin net bir vurguyla Suriye’ye dönük saldırıların devam etmesi durumunda buna seyirci kalmayacağını açıklaması, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in bizzat Tel Aviv’deki siyonist şefleri, Suriye’ye olası bir saldırının tekrarı konusunda sert bir şekilde uyarması...

Bu tablo Tel Aviv’deki siyonist şeflerin huzurunu kaçıracak cinsten olmakla kalmıyor, Rusya ile masaya oturan ABD’nin elini de, güçlendirmek bir yana zayıflatıyor.

ABD’nin Rusya ile vardığı anlaşmaya uyup uymayacağı belli değil. Buna karşın Kerry’nin Lavrov’la anlaşmaya varmak zorunda kalması, Washington’daki savaş baronlarının Suriye gerçekliğini kabul etmek dışında bir seçeneklerinin kalmadığını idrak ettiklerinin işareti sayılıyor. Yine de bu, savaşın hemen biteceği anlamına gelmiyor. Hatta ABD ile suç ortaklarının, yeni hamlelerle savaşı belli bir dönem için daha da tırmandırmaları bile mümkün.

Tüm bunların ışığında, emperyalist/siyonist güçlerle Türkiye, Katar, Suudi Arabistan gibi işbirlikçilerinin, Suriye’deki sefil emellerine ulaşmalarının giderek zorlaştığını söylemek mümkün…

 

 

 

 

Gençlik “Uluslararası Gençlik Festivali”ne hazırlanıyor

 

Uzun bir süredir hazırlıkları yapılan Uluslararası Gençlik Festivali’ne az bir süre kaldı. Festivale Ekim Gençliği de katılacak. 

İki yılda bir yapılan festivalin 16.sı 18-19 Mayıs’ta yapılacak. Gelenekselleşen festivali, her zamanki gibi MLPD ve gençlik örgütü REBELL organize ediyor. 

Öncekilerde olduğu gibi, bu yıl da, gençlerin yanısıra yetişkinler de festivale yoğun bir katılım gösterecek. Keza, çeşitli gençlik ve çocuk örgütlerinin yanı sıra, Asya, Afrika ve Latin ülkelerinden kimi parti ve örgütler de festivalde yer alacaklar.

Davetli tüm parti ve örgütler ve bunlara bağlı gençlik örgütleri, festival alanında çadırlar, bilgilendirme ve yemek standları kuracaklar.

Festivalin yoğun programı politik, kültürel ve sportif etkinliklerden oluşuyor. Bu çerçevede, gece ve gündüz saatlerinde, iki gün boyunca, çeşitli konularda tartışma toplantıları, konferanslar, paneller yapılacak, müzik dinletileri gerçekleştirilecek. Ayrıca, gençler kendi aralarındaki dostluğu ve enternasyonal dayanışmayı güçlendirmek amaç ve hedefi ile sportif etkinlikler gerçekleştirecekler.

Diğer parti ve örgütlerle tanışmak, görüş alışverişinde bulunmak, buna ilişkin materyal temin etmek ve arzu edilenlerle kalıcı ilişkiler kurmak, festivale katılan parti ve örgütlerin önemli diğer işleri olacak.

Festival, 18 Mayıs 2013 tarihinde, Essen merkezi tren istasyonuna yakın Wili Brand Platz’da ve saat 10.00’da bir yürüyüşle başlatılacak. Burada, katılımcı parti ve gençlik örgütleri adına çeşitli konuşmalar yapılacak, ardından festivalin yapılacağı Gelsenkirchen’deki alana gidilecek.

Avrupa Ekim Gençliği de ön süreçte festival hazırlık komitesinin yaptığı kimi toplantılara katıldı, öneriler sundu, isteklerini bildirdi. Ayrıca, festivalde neler yapacağını tartışıp, karara bağladı. Buna göre Ekim Gençliği, biri küresel kriz ve gençlik, diğeri militarizm ve gençlik konusu olamak üzere iki sunum yapacak.

Ekim Gençliği bu vesileyle kriz ve krizin tetikleyip daha da ağırlaştırdığı sömürü ve en çok gençliği etkileyen işsizlik ve artık okullara sirayet eden militarizmi masaya yatırıp tartışacak; geleceğe, sosyalizme dair özlemlerini dile getirerek bu hedef doğrultusunda mücadele çağrısı yapacak. Ayrıca müzik dinletisi sunacak ve sportif etkinliklere katılacak.

Bu aynı zaman dilimi içinde bir de Mayıs şehitleri anma etkinliği ve son günlerin gündemden düşmeyen konusu olan ‘’Kürt Açılımı’’ konulu bir konferans gerçekleştirilecek.

Kızıl Bayrak / Avrupa