10 Şubat 2017
Sayı: KB 2017/06

Dinci-faşist iktidarın bekası için kuralsız saldırganlık
Krizin bedelini ödememek için örgütlü mücadeleye!
“Gerici-faşist ablukayı püskürtmek boynumuzun borcu olmalıdır”
İşçi sınıfına yasaklı meydan: Taksim!
Kamu Çalışanları Birliği Programı üzerine-4
İş cinayetlerine dur demek için, daha fazla mücadele, daha fazla örgütlenme!
Dağılsak da göç yollarında, yarın bizimdir bütün dünya
Sınıftan haberler
İşçilerin Birliği Sempozyumu başarıyla gerçekleştirildi!
MESS işe giriş taban ücretlerini fiilen düşürdü
Sınıflı toplumlar ve sınıf mücadeleleri
Metal sektöründe kadın işçilerin durumu ve sorunları-II
KHK’lara karşı “kadın direnişi” üzerine
İEKK’nin 8 Mart çağrısı
Boşanmak zor, öldürülmek kolay!
"Bu pazar kanlı pazar!"
Hem okuyor hem “ölüyoruz”
Dinci iktidar kamu kaynaklarıyla sermayeyi besleyecek
Basına sansürde son nokta: Haber yapmak yasak!
Merkel’in Türkiye ziyareti
10 Ekim Ankara Katliamı davasında 2. duruşma
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İşçilerin Birliği Sempozyumu başarıyla gerçekleştirildi!

 

Ege İşçi Birliği (EİB) tarafından bir süredir hazırlıkları yürütülen İşçilerin Birliği Sempozyumu, 5 Şubat Pazar günü gerçekleştirildi.

Sempozyum Aliağa, Manisa, Çiğli, Buca, Torbalı sanayi havzalarından işçilerin gelmesiyle saat 13.00’te başladı. İlk olarak EİB adına bir metal işçisi söz alarak İşçilerin Birliği Sempozyumu’nun hangi ihtiyaç üzerinden örgütlendiğini anlattı ve sempozyum programını aktardı. Ardından insanın başka bir insan tarafından sömürülmeyeceği bir dünya mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu gerçekleştirildi.

Sonrasında söz Yüksel Akkaya’ya bırakıldı. Akkaya “Osmanlı’dan günümüze işçi birlikleri” adlı sunumunu gerçekleştirdi. Dünya genelinde işçi birliklerinin oluşum sürecinden başlayan sunumunu Osmanlı dönemi ve cumhuriyetin ilanından sonraki döneme kadar özetledi. İşçi sınıfının dönüştürücü kuvvetinin altını çizen Akkaya, Metal Fırtına’da Metal İşçileri Birliği’nin oynadığı role değinip MİB’in değiştirici, dönüştürücü ve yol gösterici rolüne vurgu yaptı.

Yüksel Akkaya’nın sunumundan sonra, Star Rafineri inşaatında taşeron bir işçi olan ve geçirdiği iş “kazası” yüzünden 9 aydır bilinci kapalı şekilde yaşamına devam eden Hasan Ülker’in ailesi sahneye davet edildi. Ülker ailesi ‘birleşmek gerektiğini’ vurguladı.

Heper Metal’de çalışırken kurşun zehirlenmesi yaşayan Suat Akbal da sempozyumda konuşma yaparak Ege İşçi Birliği’nin bir aile olduğunu ve daha da büyümesi gerektiğini söyledi. Kendi sürecini anlatarak, birleşmenin tüm sorunların çözümü olduğunu vurguladı.

Tamamı işçilerden oluşan Vardiya Tiyatro Topluluğu, Kocaer ve Gürmak direnişlerini konu alan “İki Direniş Bir Sonuç” adlı oyununu sergiledi. Oyun ilgi ile karşılandı.

15 dakikalık aradan sonra başlayan ikinci bölümde yerel işçi birlikleri temsilcileri sahnede yerlerini aldılar. İlk turda “İşçi sınıfının örgütlenmesi önündeki engeller” tartışıldı. Kayseri İşçi Birliği temsilcisi faaliyet yürüttükleri alandan istatistiki veriler vererek konuşmasına başladı. Temsilci, işçilerin son dönemki cendereden çıkabilmesinin yolunun tabandan örgütlenmesi olduğunu söyleyip bunun da ancak sınıfa karşı sınıf  tutumu ile yan yana geldiğinde gerçek görevini oynayacağını vurguladı.

Daha sonra sözü Ankara’dan sempozyuma katılan Sincan İşçi Birliği temsilcisi aldı. Kendi kuruluş süreçlerinden örnekler vererek konuşmasına başlayan SİB temsilcisi, bölgesel konular ve örgütlenmenin önündeki engellerden bahsetti. Fabrikalar arası birliklerin tek bir fabrikanın örgütlenme sürecini de etkilediğini vurgulayıp, “Patronlar bir sınıf olarak saldırıyorlar, biz de bir sınıf olarak cevap vermeliyiz” dedi.

Metal Fırtına’nın örgütlenme sürecinde bir eşiğin açıldığını söyleyen Metal İşçileri Birliği (MİB) temsilcisi de “İşçi sınıfı her şeyi başarabilir” diyerek sözlerine devam etti. Fabrikalar arası kurul deneyimini açarak “Bu diğer iller için de önemli bir örnek teşkil ediyor” dedi. Son dönemin en güçlü muhalefet kuvvetlerinden birinin metal işçileri olduğunu söyleyen MİB temsilcisi, örgütlenmenin önündeki engellerin birlik olunduğu takdirde kısa zamanda aşılacağını söyledi.

Ege İşçi Birliği temsilcisi ise sınıfın parçalı ve dağınık tablosu üzerinden son bir yıl içerisindeki direnişleri aktardı ve gerekçeleri farklı da olsa direnişlerin belli sınırları aşamadığını belirtti, mücadele kapasitesinin darlığından söz etti. Sadece ekonomik hakları genişletme mücadelelerinin yetmediğini, düzenin siyasal tahakkümüne karşı da mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı. Sınıf bilincine dikkat çeken EİB temsilcisi, dayanışmayı yükseltmenin önemini örneklerle anlattı.

İkinci turda “Yerel işçi birliklerinin mücadeleye katkıları ve sınırlılıkları nelerdir?” sorusuna cevaben konuşan Ege İşçi Birliği temsilcisi, sınıfın mücadele merkezlerine ihtiyacı olduğunu, var olan yerel birliklerin de yeterli olmadığını, sınıfa dönük saldırıların genel olduğunu aktardı. Buradan doğru da merkezi bir platformun ihtiyaç olduğunu fakat günün koşullarının henüz buna elvermediğini belirtti.

İkinci turun bitmesi ile birlikte soru-cevap ve serbest kürsü kısmına geçildi.  Meslek hastalıkları, sınıfa karşı sınıf, işçi birliklerinin önemi, çalışmanın Türkiye genelinde bir meclise dönüşmesi üzerinden tamamlayıcı konuşmalar katılımcılar tarafından yapıldı. İşçi birliklerinin kadın sorunu üzerinden çalışma darlığı, ulusal sorun, mücadelede maddi imkanlar, sendikaların örgütlenme sürecindeki çekingenlikler üzerine de sorular soruldu.

Soruların birlik temsilcileri tarafından cevaplanmasının ardından sempozyum, 26 Şubat tarihinde saat 14.00’te TÜMTİS Konak Bina’da referandum gündemiyle gerçekleşecek “İşçiler Ülkenin Geleceğini Tartışıyor” şiarlı etkinliğin çağrısıyla sonlandırıldı.

 

 

 

 

Meslek hastalıklarına ve çevre kirliliğine karşı mücadelede anlamlı bir çalışma gerçekleştirdik

 

Torbalı Heper Metal fabrikasında çalışırken “Kurşun zehirlenmesi” sonucu yürüyemez duruma gelen ve Heper patronu tarafından işten çıkartılan Suat Akbal yaşadığı haksızlığa karşı tek başına mücadele etmeye çalışıyordu. Ege İşçi Birliği olarak Suat Akbal ile iletişime geçtiğimiz andan itibaren “meslek hastalıklarına ve iş kazalarına” karşı bir kampanya örgütlemeye başladık. Köyde düzenli toplantılar gerçekleştirdik, Suat Akbal’ın ailesi ve arkadaşlarını bu sürecin bir parçası haline getirdik.

Panelin öncesinde ilk önce “İş Kazalarına, Meslek Hastalıklarına Karşı Asla Yalnız Yürümeyeceksin” başlığıyla afiş ve bildiri çıkartıldı. Torbalı başta olmak üzere İzmir ve Manisa’da Suat’ın sesini duyurmaya çalıştık. Çıkartılan bildiriler ise Torbalı’da pazar yerlerinde ve mahallelerde dağıtıldı. Daha sonrası ise Torbalı’daki kurumlarla bir araya gelmek için çağrılar yapıldı. Torbalı yerelinde oluşturulmaya çalışılan Torbalı Dayanışma İnisiyatifi’yle toplantılar yapıldı. Suat Akbal’ın durumu ve Heper Metal’in işçilere ve çevreye verdiği zarar anlatıldı, EİB olarak fabrika önünde basın açıklaması yapma önerisinde bulunduk. Ancak yapılan tartışmalar sonrasında “sorunun yalnızca Suat meselesi olmadığı bütün Torbalı’yı ilgilendirdiği” sonucuna varıldı ve Heper Metal’in verdiği zararları bütün Torbalı halkına anlatıp, daha sonrasında basın açıklaması yapmanın daha iyi olacağı düşüncesi ile panel yapma kararı alındı. Ardından panel çalışması için araçlar belirlendi, iş bölümleri yapıldı.

Torbalı’da bulunan bütün dernek, sivil toplum örgütleri, siyasi partiler, kahvelerin dolaşılması kararı alındı. Panelin araçları olarak “Heper Metal Torbalı’ya Zehir Saçıyor”, “ Meslek Hastalıklarına ve Doğanın Kirlenmesine Dur de” şiarıyla Ege İşçi Birliği imzasıyla afiş ve bildiriler çıkartıldı. Ege İşçi Birliği ve Torbalı Dayanışması her hafta bir araya gelerek yapılacakları planladı, işbölümü yapılarak eksiklikler giderilmeye çalışıldı. Ege İşçi Birliği olarak Suat’ın köyünde akrabaları ve arkadaşlarıyla düzenli toplantılar yaparak panelin daha güçlü geçmesi için çalıştık. Torbalı’nın her yerine afişler yaptık, pazar yerlerinde, mahallelerde, işçi servislerinin kalktığı yerlerde bildiriler dağıttık. Tek tek insanlarla sohbet ederek Heper kurşun fabrikasının işçileri ve çevreyi nasıl zehirlediğini anlattık.

29 Ocak Pazar günü Torbalı Belediyesi Kültür Merkezi’nde panel gerçekleştirildi. Panele katılan çevreci Av. Arif Ali Cangı, Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Osman Karababa, Meslek Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Meral Türk, Heper kurşunda çalışırken meslek hastalığına yakalanan Suat Akbal ve EİB panelist olarak katıldı. Konulara hakim olan panelistlerin anlatımları salonda oldukça dikkatle izlendi. Panel sonrasında ise Torbalı Dayanışması’nın bileşenleri panele katılımın oldukça iyi olduğunu, katılımın bu kadar yüksek olacağını beklemediklerini ve panelin tam anlamıyla çok başarılı olduğunu belirttiler. Panele katılanlarla yapılan sohbetlerde ise panelin Torbalı’da bir ilk olduğu ve EİB’in yaptığı çalışmanın çok başarılı olduğu sık sık vurgulandı. EİB bileşenlerinin dışında Torbalı Dayanışması, Cem Evi, Çağdaş Yaşam Derneği, ADD ve HDP panelin örgütlenmesinde anlamlı çalışmalar yürüttüler.

Ege İşçileri Birliği


 
§