21 Şubat 2014
Sayi: KB 2014/08

Greif işçilerinin davası kazanacaktır!
Greif işçileri: Ayak oyunlarınız boşa,
mücadele azmimiz zaferi getirecek!
DİSK’i kuran ruh Greif’ta!
DİSK’in Greif ziyaretinden yansıyanlar
Direniş kapıya dayanınca...
Birleştik ve direnişin kalesi yarattık!
Greif’te direnişin yaratıcılığı: Sınıf sahnede!
Greif’in işgalci kadınları...
Tariş’ten Greif’a dal Budak salan ihanet!
Türk-İş mitinginden yansıyanlar
BDSP 2014 yerel seçim bildirgesi
BDSP: Seçimlerde devrime çağıracağız!
Bir burjuva partisi, bin koltuk kavgası
Sansürü koyulaştırma yasası
Yerel seçim süreci ve kadınlar
Carrefour’da adım adım taşeronlaştırma
Enerji tekelleri için
Kıbrıs sorununa “çözüm”
“Çözüm süreci”nin son perdesi
Venezuela’da
karşı-devrimci çeteler işbaşında
Kuraklık kapıda!
Denizbank’a müşteri olmayacağız!
Gençliğin geleceği işçi sınıfı saflarında!
“Sizleri umutla takip ediyoruz”
Adana’dan Greif işçilerine selam…
Greif’ta işçi demokrasisi
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kapitalist barbarlık ekolojik dengeyi altüst ediyor!

Kuraklık kapıda!

 

Kapitalist barbarlık bir avuç asalak burjuva haricinde insanlığın tamamına açlık, sömürü ve sefaletten başka bir şey vermiyor. Bir yandan da burjuvazinin çıkarları doğrultusunda doğayı katlediyor, ekolojik dengeyi altüst ediyor. Kapitalist barbarlığın ekolojik dengeyi altüst edişine dair en güncel örnekler ise, dünyanın dört bir tarafından gelen kuraklık haberleri.

Brezilya’da kuraklıktan 11 eyalette 142 kentte yaşayan 6 milyon kişinin etkilendiği belirtiliyor. Son 20 yılın en düşük su seviyesinin yaşandığı Brezilya’da 100’den fazla kentte su karneye bağlanmış durumda. Sao Paulo eyaletinin Itu kentinde bazı mahallelere üç günde bir sadece 13 saat su verilebilmiş.

Türkiye’de de uzmanlar kuraklık alarmı veriyor. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Son zamanlarda yaşanan su kesintileri arızalardan dolayı. Kuraklıktan kaynaklanan su kesintisi olmuyor. Yaz aylarında da İstanbul’da su kesintisi ya da problemi yaşanmayacak” dese de İstanbul’da barajlarda doluluk oranının yüzde 30’lara gerilediği biliniyor. İstanbul’un su ihtiyacını karşılayan 10 barajın doluluk oranının son 10 yıldaki ikinci en düşük seviyeye indiği ifade ediliyor. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) Genel Müdürü İlhan Bayram ise Kocaeli için 15 günlük su kaldığını ifade ederken, Gıda, Tarım ve Havyancılık Bakanı Mehdi Eker şu değerlendirmeyi yaptı: “Bugünlerde de Türkiye, yine endişe ile izlediğimiz şiddetli bir meteorolojik kuraklık yaşıyor. Dileriz, umarız ve dua ederiz ki bu önümüzdeki haftalarda son bulur.”

Bakan sorunun çözümünü Allah’a havale ederken İstanbul Teknik Üniversitesi Meteoroloji Mühendisliği ve Afet Yönetim Merkezi’nden Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu kuraklık karşısında devlet tarafından hiçbir önlem alınmadığını belirtmekte ve şu değerlendirmeyi yapmakta:

43 ayrı kamu kurumunun yetki sahibi ve su yönetimi tek elden idare edilmiyor. Kuraklık, ortaya çıkınca ancak fark edilebiliyor. Meteoroloji mühendislerinin bulunmadığı büyükşehir belediyelerinde su bütçesi yapılmıyor, bu yüzden açık verildiği zaman hangi önlemlerin alınacağı bilinmiyor. Bu önlemler, ancak kuraklık mücadele planlarıyla belirlenebilir. Örneğin, İstanbul’da barajlarda yüzde 10’luk bir açık olduğunda bu açığın giderilmesi için bir plana ihtiyaç var. Ancak maalesef risk yönetimi konusunda ihmaller var.”

Dünyayı kapitalist barbarlıktan kurtaracak tek yol var!

Rant uğruna ormanların katledilmesi, su rezervlerinin yok olması, yer altı ve yer üstü zenginliklerinin geri dönüşü olmayacak şekilde talana uğraması, masraftan kaçmak için arıtması yapılmayan tehlikeli sanayi atıklarının doğaya salınması, emperyalist savaşlarda kullanılan nükleer silahların yarattığı tahribatlar derken kapitalist barbarlık tüm dünyayı hızlı bir şekilde yokoluşa sürüklemekte. Kapitalizmin yarattığı tahribat dünyadaki çöl alanlarının yarısına yakın bir bölümünün son iki yüzyılda oluşmasında kanıtlanmakta. Kuşkusuz ki bugün çalan “kuraklık alarmı” bu tablodan bağımsız değil. Kuraklık alarmı karşısında bu sorunu yaratanlardan çözüm beklemek açık bir saflık olacağına göre geriye söylenecek tek söz kalıyor: “Ya barbarlık içinde çöküş ya sosyalizm!”

 

 

 

 

Gebze’de emekçiler ranta karşı eylemdeydi!

 

Sermaye hükümeti AKP’nin rant için dönüşüm planlarına karşı emekçilerin tepkileri büyüyor. Gebze’de bir süre önce Adem Yavuz, Cumhuriyet, Hürriyet, İnönü, Mevlana ve Ulus mahallelerinin bir araya gelerek kurdukları Rantsal Dönüşümle Mücadele Platformu 16 Şubat’ta gerçekleştirdikleri kitlesel eylemle “rantsal dönüşüme hayır!” dediler.

Yavuz Selim Mahallesi Gerginler Süpermarket önünde toplanan Hürriyet Yavuz Selim ve Ulus mahalleleri halkı Rantsal Dönüşümle Mücadele Platformu pankartı arkasında sıralanarak diğer mahallelerle birleşeceği Gebze Akse Meydanı’na doğru sloganlarla yürüyüşe geçtiler.

Burada diğer mahallelerle birleşen kitle otobüs güzergâhını trafiğe kapatarak Gebze kent meydanına doğru sloganlarla yürüyüş başladı. Kent meydanına gelindiğinde kitleye platform adına bir konuşma yapıldı. Ardından yapılan konuşmalarla rantsal dönüşüme karşı çıkıldığı belirtildi.

Konuşmaların ardından rantsal dönüşümle mücadele platformu sözcüsü Sabahattin Gürel tarafından konuya ilişkin basın açıklaması gerçekleştirildi. Gürel yaptığı konuşmada kentsel dönüşüm, 2-B arazilerinin yüksek bedellerle satışa çıkarıldığını, yaşadıkları bölgelerin afet riski alanı ilanıyla mahallelerinden sürgün edilmek istediklerini ifade etti.

Yaklaşık 2000 kişinin katıldığı kitlesel eylemde, kentsel ranta karşı ve barınma hakkını konu alan sloganlar atıldı, dövizler taşındı. Eyleme 161 gündür direnişlerini sürdüren Feniş Alüminyum işçileri de “Maaşlarımız ve kıdem tazminatımız gasp edilemez” pankartı ile katıldılar. BDSP, HDP, Gebze İşçilerin Birliği Derneği, Bir-Umut’un da aralarında bulunduğu kurumlar da destek verdi.

Kızıl Bayrak / Gebze

 

 

 

 

Rant odaklı yürütme sürüyor

 

İstanbul’da yapılması planlanan 3. havalimanının ekolojik bir yıkıma sebebiyet vereceğini raporlarla ispatlayan Çevre Mühendisleri Odası basın açıklaması gerçekleştirdi.

Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şubesi’nde gerçekleştirilen basın toplantısıyla 3. havalimanına ilişkin mahkeme kararı değerlendirildi.

ÇMO üyeleri Kanal İstanbul, 3. Boğaz Köprüsü ve 3. havalimanı gibi “çılgın proje”lerin İstanbul için ciddi ekolojik yıkımlara sebebiyet vereceğini ve her türlü çevre tahribatına karşı mücadele edeceklerini belirtti.

Yapılacak havaalanının su havzalarına, ormanlara verilen ekolojik zararına ve havada yaratacağı klima etkisine dikkat çekilen basın metnini, ÇMO İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Emine Girgin okudu. Açıklamada havaalanının doğa ve insan odaklı değil sadece rant odaklı olduğu vurgulandı.

Basın metninin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayarak toplantı bitirildi.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 
§