Devlet terörüne karşı dayanışma
İstanbul Sefaköy’de biraraya gelen ilerici devrimci kurumlar artan devlet terörüne karşı etkinlik gerçekleştirdiler.
BDSP, EHP, İşçinin Yolu ve Yeni Hayat’ın örgütlediği, Halkevleri’nin de destek verdiği etkinlikte TEKEL, itfaiye ve demiryolu işçilerine yönelik saldırılar ve artan polis terörü uygulamaları ele alındı.
10 Ocak Pazar günü “Yargısız infazlar, katliamlar ve devlet terörüne karşı devrimci dayanışmayı yükseltiyoruz!” başlığıyla Sefaköy İşçi Kültür Evi’nde gerçekleştirilen etkinliğin ön çalışması davetiyeler ve afişlerle yapıldı.
Örgütleyici adına yapılan konuşmalarda saldırılara karşı nasıl bir süreç örgütlenmesi gerektiği üzerinde duruldu.
BDSP temsilcisi, dünyada ve Türkiye’de yaşanan krizin işçi ve emekçiler üzerindeki etkilerine değindiği konuşmasında işçilerin ve emekçilerin bu krize birleşik mücadele hattı oluşturarak cevap veremedikleri takdirde bir çıkış yolu bulunamayacağını belirtti.
Ardından söz alan EHP temsilcisi ise devrimci faaliyetin, saldırılara karşı teşhir çalışmalarını yoğunlaştırarak ve eylemlilikler örgütleyerek ilerletilebileceğini ifade etti.
İşçinin Yolu adına yapılan konuşmada, burjuvazinin içine girdiği krizi şiddet uygulayarak kontrol etmek istediği ve sürece sınıfsal bir düzlemde bakılması gerektiği ifade etti.
Yeni Hayat adına yapılan konuşmada ise devlet terörüne karşı devrimci şiddetin örgütlenmesi gerektiği ifade edilirken devrimci dayanışma vurgusu yapıldı.
Sefaköy’de ortak yürüyüş
Kurum temsilcilerinin konuşmalarının ardından serbest kürsü kurularak işçi ve emekçiler düşüncelerini paylaştı. Bu bölümde Halkevi adına yapılan konuşmada saldırılara karşı topyekün direniş örgütlenmesi gerektiği ifade edildi.
Yaklaşık 80 kişinin katıldığı etkinliğin ardından “Yargısız infazlar, katliamlar ve devlet terörüne karşı devrimci dayanışmayı yükseltiyoruz!” şiarlı pankartla Pazartesi Pazarı’na bir yürüyüş gerçekleştirildi. Çevredeki işçiler, emekçiler ve gençler eyleme alkışlarla destek verdi. Basın açıklamasında ise PVSK’yla beraber artan polis terörü ve cinayetlerine dikkat çekildi.
Son dönemde Esenyurt’ta sokak ortasında infaz edilen Alaattin Karadağ gibi devrimcileri ve sıradan insanları hedef alan polis terörü olayları örnek olarak gösterildi.
Açıklamanın son bölümünde direnen işçilere yönelik saldırılara dikkat çekildi.
Kızıl Bayrak / Küçükçekmece
Sarıgazi’de polis terörü protestosu!
Geçtiğimiz hafta Sarıgazi’de Karadeniz Kültür Derneği çalışanı 2 kişi keyfi bir şekilde gözaltına alınarak Vatan Güvenlik Şube’ye götürülmüş ve hiçbir gerekçe gösterilmeden 24 saat gözaltında tutulmuştu. Yaşanan bu olayla birlikte Sarıgazi’de biraraya gelen ilerici-devrimci kurumlar polis terörüne karşı bir eylem gerçekleştirdi.
10 Ocak günü Yıldırımlar Düğün Salonu önünde toplanan kitle Sarıgazi Meydanı’na kadar yürüdü. Yürüyüş sırasında direnişe geçen işçilere ve devrimcilere dönük saldırılara, katliamlara değinildi.
“Saldıran da, katleden de, linç eden de polistir! Polis terörüne son” yazılı pankartın açıldığı eyleme kurumlar flama ve dövizlerle katıldılar. Ayrıca üzerinde “Vatandaş mağdur!” yazılı TC kimlikleri taşındı.
Sarıgazi Meydanı’na gelindiğinde geçtiğimiz hafta gözaltına alınanlardan bir kişi basın açıklamasını yaptı. Açıklamada polisin saldırılarının devlet politikası olduğu söylendi. Gün geçtikçe polisin yetkilerinin arttırıldığı, polisin daha fazla kan dökmeye devam ettiği ifade edildi.
AKA-DER, BDP, BDSP, DHF, EMEP, ESP-G, Karadeniz Gençliği, Odak, ÖDAH ve Partizan’ın örgütlediği, SDP ve Dev-Lis’in destek verdiği eyleme 100’ü aşkın kişi katıldı.
Kızıl Bayrak / Ümraniye
Polis terörüne son!
Alaattin Karadağ’ın katledilmesinin ardından polis terörüne ve cinayetlerine karşı başlatılan kampanya faaliyetleri çeşitli illerde sürüyor.
İzmir’de Alsancak, Basmane ve Bornova’nın merkezi güzergahları “Keyfi gözaltılar, baskılar, işkenceler infazlar… Polis terörüne ve cinayetlerine son! / BDSP” şiarlı afişlerle donatıldı. Buca’da ise afişler Gaziemir servis güzergahlarına ve tekstil fabrikaları önlerine vuruldu.
Afiş çalışması sırasında BDSP çalışanlarını engellemeyi başaramayan polis ise afişlere olan tahammülsüzlüğünü yapılan afişlerin pek çoğunu aynı akşam parçalayarak gösterdi. Pek çok afişin aylardır durduğu bilboardlar ve duvarlar devlet terörü karşıtı afiş çalışmasının ardından hızla temizlendi.
Kocaeli’nde Derince Erzurumlular Mahallesi’nde gerçekleştirilen Kızıl Bayrak satışı ile işçi ve emekçilere ekonomik krizin artan etkileri ve son dönemlerde dizginlerinden boşalan polis terörü anlatılıyor.
Esenyurt’ta, Depo Kapalı Cadde, Kıraç, Yeşilkent, Örnek mahallelerinde Kızıl Bayrak satışları sırasında polis terörü teşhir ediliyor. BDSP afişleri de yaygın bir şekilde kullanılıyor.
Pendik’te de yaygın bildiri dağıtımı yapıldı.
Ayrıca Manisalı işçi ve emekçilere seslenen BDSP’liler, Horozköy, Laleli, Laleli üstgeçit ve Manisa köprü civarında kampanya afişlerini kullandılar. Bunun yanında bildiriler de yoğun bir biçimde kullanıldı.
Kızıl Bayrak / İzmir – Kocaeli- İstanbul - Manisa
|