22 Mayıs 2009
Sayı: SİKB 2009/19

  Kızıl Bayrak'tan
  Sınıf hareketinin gelişiminde mevzi direnişlerin artan önemi
  DTP milletvekillerinin dokunulmazlıkları boşa çıkartılmaya çalışılıyor…
Erdoğan’ın Bakü-Moskova ziyaretleri…
Kayseri’de işsizliğe isyan eden bir işçi katledildi…
Sermaye “Personel Rejimi” adı altında kamu emekçilerinin haklarına göz dikti...
  Direnişlerden...
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Bayramtepe’de yıkım saldırısı püskürtüldü!
  Mevzi direnişler ve önderlik müdahalesi
  Kriz derinleşiyor, sorunlar büyüyor, emekçi kadınlar daha çok etkileniyor...!
  Tekstil İşçileri Kurultayı’na çağrı!
  Taksim iradesi karşısında EMEP
reformizminin utanç verici tutumu!
  Mayıs şehitleri anmalarından...…
  Üniversitelerden… .
  Tamil Kaplanları’nın trajik sonu…
  Berlin’de krize karşı kitlesel eylem…
  Dünya işçi ve emekçi hareketinden…
  Resmi çizgi aşılıyor mu, yoksa yeniden mi üretiliyor? - M. Can Yüce
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İşçi ve emekçi hareketinden…

Tariş Bakım’da sorun çözüldü!

Birleşik Metal İş Sendikası 9 Nisan 2009 tarihinde kapatılan İzmir Tariş bakım atölyesinde işçilerin 2 aylık ücretleri ve kıdem-ihbar tazminatları ödenmediği için Tariş Genel Müdürlüğü’ne yürüyüş planlamıştı. Birleşik Metal-İş üyesi işçiler 20 Mayıs günü Alsancak Garı önünde toplandı.

Eylem başlayacağı sırada Tariş Genel Müdürlüğü sendikayı arayarak görüşme talep etti. Sendika ile Genel Müdürlük arasında görüşme gerçekleşirken, işçiler sloganlarla bekleyişlerini sürdürdüler.

BMİS Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu görüşmenin ardından toplantının sonucu hakkında bilgi verdi. Krizin yarattığı sonuçlardan bahsetti ve krizin en fazla metal işçilerini vurduğunu ifade etti. Ardından Tariş Genel Müdürlüğü ile yapılan görüşmeyi anlattı. Daha önce görüşmeye yanaşmayan Tariş Genel Müdürlüğü’nün eylem yapılacağını duyunca görüşmeye karar verdiğini belirtti. Ödenmeyen ücretlerin 20 Mayıs’ta, kıdem-ihbar tazminatlarının en geç 22 Mayıs Cuma günü ödeneceği sözünü aldıklarını söyledi. Bu yüzden eylemi iptal ettiklerini ifade etti. Eyleme desteğe gelen Kent AŞ işçilerine teşekkür etti.

Açıklama sırasında işçiler sıklıkla, “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Tariş işçisi köle değildir!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!”, “Tariş halkındır, halkın kalacak!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganlarını attılar.

Kızıl Bayrak / İzmir

Türk-İş’ten zayıf uyarı!

Bir süredir Kocaeli merkezli gerçekleştireceği mitingin hazırlıklarını sürdüren Türk-İş, bağlı sendikaların katılımıyla 16 Mayıs günü alandaydı.

Türk-İş’e bağlı Belediye-İş Sendikası’nın Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ndeki örgütlülüğünün Hak-İş eliyle tasfiye edilmesi nedeniyle Kocaeli’de gerçekleştirilen yürüyüşe yaklaşık 4 bin kişi katıldı. Beklenenin altında bir katılımla gerçekleşen “uyarı mitingi”nde Türk-İş’e bağlı sendikalara dönük saldırıların son bulması istendi. AKP eliyle belediyelere sokulan Hizmet-İş Sendikası protesto edildi.

Türk-İş’e bağlı sendikaların İstanbul, Adapazarı ve Kocaeli’den sağladığı katılımla gerçekleşen yürüyüş İzmit Merkez Bankası önünde toplanılmasıyla başladı. Kortejlerin oluşturulmasının ardından Sabri Yalım Parkı’na gerçekleştirilen yürüyüşte Türk-İş’e bağlı sendikalardan Tez-Koop-İş, Türk Metal, Belediye-İş, Selüloz-İş, Yol-İş, Deri-İş, Harb-İş, Tek Gıda-İş, Demiryol-İş pankartlarıyla yer alırken, KESK Kocaeli Şubeler Platformu da “Yandaş işbirlikçi sendikalara karşı omuz omuza! Yaşasın sınıf dayanışması” pankartıyla katıldı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) üyesi ATV-Sabah grevcilerinin de katıldığı mitingin gövdesini Belediye-İş, Türk Metal ve Demiryol-İş sendikalarının katılımı oluşturdu. Arızlı Konutları depremzedeleri de taşıdıkları dövizlerle eyleme katıldılar.

Yürüyüş kolunun en önünde yer alan Türk-İş pankartı arkasında sıralanan Belediye-İş Sendikası’nın kortejlerinde “Taşeron sendika istemiyoruz!”, “Sendikama dokunma!”, “Büyük güç örgütlü güçtür!” pankartları göze çarptı.

Belediye-İş Sendikası’nın Sabri Yalım Parkı’nda açtığı imza standı önünde toplanan kitleye Türk-İş Başkanı Mustafa Kumlu seslendi. AKP’nin iktidara geldiği günden bu yana Türk-İş’e bağlı sendikalara karşı benzeri görülmemiş bir saldırı yürüttüğünü ve yandaş sendika Hak-İş’i işyerlerine sokmak istediğini söyledi. Orman-İş, Tek Gıda-İş ve Hava-İş sendikalarının bu saldırıların yaşandığı sendikalar olduğunu belirten Türk-İş Başkanı, sendika değiştirmelerin işçilerin özgür iradeleriyle gerçekleştirilmediğinin altını çizdi. Kumlu, hükümete de seslenerek “Türk-İş’ten elinizi çekin!” çağrısı yaptı. Kumlu’nun konuşmasının ardından miting sona erdi.

Kızıl Bayrak / Kocaeli

 

Sefaköy’de ATV-Sabah ziyareti

Sefaköy ATV stüdyolarının önünde direnişlerini sürdüren basın emekçilerine 15 Mayıs günü ATV İşçileri ile Dayanışma Platformu tarafından dayanışma ziyareti gerçekleştirildi. Ziyaret “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!” sloganlarının atılması ile başladı. Grevci ATV-Sabah emekçileri ziyaretçileri grev pankartının önünde karşıladı.

Yapılan ziyarette greve dair gelişmeler ve 27 Mayıs’ta görülecek dava ile ilgili bilgi alındı. Grev Gözcüsü arkadaşlar, mahkemenin kararından önce böyle ziyaretlerin anlamlı olduğunu belirtip, mahkeme sonucunun bildiri ile kamuoyuna duyurulacağını söyledi.

Ziyaretin sonunda birlikte mücadele etmenin önemi vurgulandı ve dayanışma çağrısı yükseltildi. ATV İşçileri ile Dayanışma Platformu adına eyleme Alınteri, BDSP, Emekli-Sen, Halkevi, ÖDP ve TKP katıldı.

Kızıl Bayrak / Küçükçekmece

 

Kızılay emekçisi yalnız değil!

DİSK’e bağlı Dev-Sağlık İş Sendikası, Kızılay Kan Merkezleri’nde yürüttüğü sendikal örgütlenme mücadelesinde sağladığı hukuki kazanımın ardından, 15 Mayıs günü Çapa Kızılay Kan Merkezi önünde eylemdeydi.

“Dev Sağlık-İş” pankartı ve “İşten atmalar yasaklansın!” ve “Sendika haktır, engellenemez!” dövizlerini taşıyan Dev Sağlık-İş üyelerinin yanısıra eyleme destek veren Sinter Metal ve MEHA Giyim işçileri de kendi pankartlarıyla eylemde yer aldılar.

Dev Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanın Kızılay yönetiminin sendikal örgütlenmeye dönük tahammülsüzlüğünü vurguladığı konuşmasıyla başlayan eylemde, işe iade davasını kazanan Kızılay çalışanlarının bu davayı sokaklarda ve insanların vicdanlarında kazandıkları söylendi.

Basın açıklamasını işten atılan Kızılay çalışanları gerçekleştirdi.

Açıklamanın ardından söz alan DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, Kızılay yönetiminin ilk önce sendikaya karşı olduğunu ancak hemen ardından sarı sendikayı gösterdiğini ifade etti ve Kızılay’ı hukukun kararına uymaya çağırdı.

Eylemde, “Sendika hakkımız engellenemez!”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!”, “Yaşasın sınıf dayanışması!”, “Kızılay bizimdir, bizim kalacak!”, “Baskılar bizi yıldıramaz!”, “Sinter, Meha işçisi yalnız değildir!” ve “Atılan işçiler geri alınsın!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

Krize karşı İŞ-KUR önünde eylem!

Avrupa Sendikalar Konfederasyonu’nun (ETUC) ekonomik krize karşı 14-16 Mayıs tarihleri arasında Avrupa’nın birçok ülkesinde düzenlediği eylemler çerçevesinde, DİSK de 15 Mayıs günü Tophane’deki Türkiye İş Kurumu (İŞ-KUR) İstanbul İl Müdürlüğü önünde eylem gerçekleştirdi.

Sinter Metal işçileri ile direnişteki Meha Giyim işçilerinin de pankart ve dövizleriyle yer aldığı eylemde, “AKP elini emeğimden, ekmeğimden çek! Krizin bedelini ödemeyeceğiz / DİSK”, “Ücret, fazla mesai, tazminat haklarımız gasp edilemez / LC Waikiki -Meha Direnişçileri” ve “İşimizi istiyoruz / Sinter Metal İşçileri” pankartları açıldı.

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi yaptığı açıklamada, “kriz var” bahanesiyle temel ihtiyaç maddelerine zam üstüne zam yapıldığını, kıdem tazminatlarının tırpanlandığını, çalışma sürelerinin uzatılmaya çalışıldığını ifade etti. Krize karşı sermaye çevrelerini değil, halkı ön planda tutan çözümler üretilmesini istedi. Çelebi’nin yaptığı açıklama şu sözlerle sona erdi:

“Sorunlar ve uygulamalar her yerde aynı, işverenler kafa ve kasa birliği yapmışcasına her yerde ücretsiz izin, kitlesel işten çıkartma, kıdem tazminatına ve işsizlik primine el koyma gibi yöntemler uyguluyor. Yaşadığımız uluslararası bir saldırıdır. Öyleyse işçi sınıfının savunması da en az o kadar uluslararası olmalıdır. Sermaye sözünü söyledi. Şimdi sıra emekçilerde. Emekçiler sözlerini eylemleriyle dile getiriyorlar bugün dünyanın çeşitli ülkelerinde.”

Eylemde “Krizin faturası patronlara!”, “Yaşasın onurlu direnişimiz!”, “Hükümet uyuma işçiye sahip çık!”, “İşten atmalar yasaklansın!”, “Tazminat hakkımız gaspedilemez!”, “Zafer direnen emekçinin olacak!” sloganları atıldı.

Eyleme, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Birleşik Metal-İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu ve Genel Örgütlenme Sekreteri Özkan Atar ile Dev Sağlık-İş Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da katıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

Metro Grosmarket’te anlaşma

Metro Grosmarket ile DİSK’e bağlı Sosyal-İş Sendikası arasında 3. dönem toplusözleşme görüşmeleri, Sosyal-İş Sendikası’nın grev kararı almasına saatler kala anlaşma ile sonuçlandı.

Sendika, Metro Grosmarket ile varılan anlaşmayı şu şekilde duyurdu: “İlk 6 ay için %4 ücret zammı, ikinci 6 ay için enflasyon oranında zam, 2. yılın ilk 6 ay enflasyon zammı yapıldıktan sonra fiyat endeksi artış oranının %20’si oranında iyileştirme, 2. yıl ikinci 6 ay enflasyon oranı kadar zam yapılacaktır. Taban ücreti 680 TL, gıda yardımı 110 TL, varılan mutabakat ile çalışan kadroların da korunması, tarafların hassasiyeti olarak kabul edildi.”

1 Ocak 2009’dan itibaren iki yıl süreyle geçerli olacak TİS’ten yaklaşık iki bin çalışanın yararlanacağı ifade edildi.

Kızıl Bayrak / İzmir

Sağlık emekçileri uyardı

SES Aksaray Şubesi, İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsü’nde yaşanan sorunlara ilişkin 18 Mayıs günü Haseki Kardiyoloji Enstitüsü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

“İnsanca yaşam, demokratik Türkiye!” pankartının açıldığı eylemde sağlık emekçileri “Sistem çürüyor, emeğim yok oluyor!”, “Ekipte varız, dönerde yokuz!”, “Sabrımız taşıyor, rektör sözünü tut!”, “Herkese eşit ücretsiz sağlık!”, “Ücretsiz yemek uygulansın!” dövizlerini açtılar.

SES üyeleri adına basın açıklamasını okuyan Sakine Gücüyeter, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası’nın kamu sağlık hizmetlerini çöküşün eşiğine getirdiğini belirterek, bugün birçok kamu sağlık kurumunda olduğu gibi, İÜ Kardiyoloji Enstitüsü’nde de hizmetlerin durma noktasına geldiğini söyledi.

Hastane çalışanlarının her ayın 7’sine kadar ödenen sermaye payının 18 Mayıs tarihi itibariyle sağlık çalışanlarının hesaplarına yatırılmadığı bilgisinin verildiği açıklamada, bu duruma gerekçe olarak “SGK’nın, Kardiyoloji Enstitüsü’nden satın aldığı sağlık hizmetleri karşılığında ödemesi gereken parayı ödememesi” gösterildi.

SGK’nın kuruma para ödememesinden kaynaklı hastanede yaşanan sorunlara da değinen Gücüyeter, rektörlüğü uyararak, Kardiyoloji Enstitüsü personelinin döner sermaye katkı payını derhal ödemeye, sendikaya verdiği sözü tutmaya, çalışanlar arasında yaratılan ayrımcılığa son vermeye çağırdı.

Eylemde, tüm personelin döner sermayeden aldıkları katkı payı oranının öğretim üyelerine eşit düzeyde verilmesi talep edildi. Sağlık emekçileri, 2008 yılında hayata geçirilmek istenen “ücretli yemek uygulaması” sırasında çalışanlardan alınan paraların bir an önce geri ödenmesi gerektiğini belirttiler. Eylemde son olarak, sağlık emekçilerinin talepleri karşılanmadığı takdirde üniversitelere bağlı birimlerde iş bırakılacağı ve çeşitli eylemlere başvurulacağı uyarısında bulunuldu.

Basın açıklaması, sağlık hakkı için birleşik mücadele çağrısı ve insanca yaşayabilecek ücret talebiyle son buldu.

Kızıl Bayrak / İstanbul

Eskişehir SES’ten açıklama

SES Eskişehir Şubesi, 20 Mayıs günü KESK Toplantı Salonu’nda “Sosyal Güvenlik Haftası”yla ilgili basın toplantısı gerçekleştirdi.

SES adına açıklama yapan SES Eskişehir Şube Başkanı Bülent Nazım Yılmaz, 11-17 Mayıs tarihleri arasında kutlanan “Sosyal Güvenlik Haftası” boyunca ne kadar iyi bir sosyal güvenlik sistemine sahip olduğumuz, bu sistemin adeta bir devrim niteliğinde olduğu yönlü propagandaların basında yer aldığını belirtti.

Çalışanlara mezarda emekliliği reva gören, prim ödemeden, katkı payı vermeden sağlık hizmeti almanın imkansız olduğu bu sistemin topluma dayatıldığını söyledi. Bu sistemle toplumun kazanımlarının elinden alındığını vurgulayarak, bu yasa ile binlerce çalışanın fiili hizmet süresi zammının ortadan kaldırıldığını, malulen emeklilik ve ölüm aylığı bağlanma şartlarının zorlaştırıldığını ve işlerini kaybeden milyonlarca insanın ve ailelerinin sosyal güvenlik ve sağlık hizmetlerinden yararlanma olanaklarının elinden alındığını belirtti.

Yıllardır dile getirilen “paran kadar sağlık” anlayışının bu yasayla yaşama geçirildiğini söyleyerek, 15 Haziran’dan sonra yeşil kartlılardan bile katkı payı alınacağını, sağlık hizmeti almanın giderek zorlaşacağını ve pahalılaşacağını açıkladı. Bu yasaya karşı mücadeleyi sendikal ve toplumsal bir sorumluluk ve zorunluluk olarak gördüklerini vurguladı.

Kızıl Bayrak / Eskişehir


Asistanlar: “Herkese iş güvencesi!”

Araştırma görevlileri, günlerdir 50/d’ye karşı başlattıkları “Çadır nöbeti”ne devam ederken İstanbul Üniversitesi’nde bir panel için bulunan YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İzzet Özgenç’i protesto amacıyla İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampüsü rektörlük binası önünde 14 Mayıs günü eylem gerçekleştirdi.

“Bu üniversitede iş güvencesi yoktur!”, “Biz kalıyoruz, YÖK gitsin!”, “İstanbul Üniversitesi araştırma görevlileri” pankartlarının açıldığı oturma eyleminde “Herkese iş güvencesi!” dövizleri taşındı.

Basın açıklamasında, İstanbul Üniversitesi’ndeki tüm araştırma görevlilerinin 33a maddesine göre atama işlemlerinin tamamlanması amacıyla başlattıkları iş güvencesi ve akademik özgürlük mücadelesinin devam ettiği söylendi. İşsizlik kabusuna son vermek için kurdukları çadırın, üniversite mensuplarının özgür kürsüsü olduğu ifade edildi.

Basın açıklamasının ardından oturma eylemi gerçekleştirildi. Eylem boyunca, “İzzet Özgenç istifa!”, “Dur de dur de 50d’ye dur de!”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz!”, “Biz kalıyoruz, YÖK gitsin!”,  “Doktoralı işsiz olmayacğız!” sloganları atıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul