Gaziantep Üniversitesi’nde soruşturma terörü
Antep şehir merkezinde Ekim Gençliği ve Dayanışma Gençliği’nin ortaklaşa düzenlediği YÖK protestosu gerek ön çalışması, gerek coşkusu, gerekse eylem biçimiyle öğrenciler arasında yankı bulmuştu.
Demokratik haklarını kullanarak YÖK düzenine karşı olduklarını ifade eden öğrencilere basın açıklamasına katıldıkları gerekçe gösterilerek son birkaç gün içerisinde soruşturmalar açılmaya başlandı.
Ancak bu çabaları sonuçsuz kalacak, öğrenci gençlik haklı mücadelesinden geri adım atmayacaktır.
Soruşturmalar, gözaltılar, baskılar bizi yıldıramaz!
Ekim Gençliği/Antep
------------------------------------------------------------------------------------------
Geleceği kazanmak için mücadeleyi seçtim
Bu yıl İstanbul Üniversitesi’ne geldim ve gördüklerim karşısında çok şaşırdım. Burası bir eğitim kurumu mu yoksa F tipi cezaevi mi diye düşünmeden edemedim. Daha okuldan içeri girmeden potansiyel suçlu muamelesi görmek, sanki çantamda bomba varmışçasına aranmak, turnikelerden geçmek beni oldukça sinirlendirdi. Bana Kandıra F Tipi Cezaevi’ne yaptığım bir ziyareti hatırlattı. Çünkü ikisi arasında fark yoktu.
Sessiz kalmak bu sistemi onaylamak anlamına geliyor. Sessiz kalmak devletin bizlere “terörist” muamelesi yapmasını kabul etmek, sömürü düzenini onaylamak, kamera ile gözetlenmeye razı olmak anlamına geliyor. Parasız eğitim hakkımız iken eğitim hizmeti almak için milyonlar dökmek normal geliyor bizlere? Hadi parayı verdik, peki karşılığında bir şey alabiliyor muyuz? Hayır! 4-5 sene boyunca okuduktan ve tonlarca para akıttıktan sonra diplomalı işsiz oluyoruz. Böylece hem kendi geleceğimiz, hem de ailemizin verdiği onca emek boşa gidiyor.
Kaybedecek bir şeyimiz yok.
Oysa bu sistem binlerce kişinin ölümünden, milyonlarca emekçinin açlığından sorumludur. Eğitim sistemi ve YÖK de işte bu sömürücü sistemin bir parçasıdır. Savaşların, her türlü pisliğin yaratıcısı kapitalizmdir.
Henüz çok farkında değiliz belki, ancak her geçen gün köleleşiyoruz. Barbarlığın, çürümüşlüğün içinde can çekişiyoruz.
Yapmamız gereken tek şey örgütlenip mücadele etmektir. Yeni bir dünya kurmak için tüm gücümüzle çalışmaktır. Hem kendimin hem de insanlığın geleceğine sahip çıkmak için ben de örgütlü mücadeleyi seçtim. Sınıfsız, sömürüsüz bir dünya için herkesi örgütlü mücadeleye çağırıyorum.
Ya kapitalist barbarlık ya da sosyalizm!
İÜ Edebiyat bölümünden bir öğrenci
------------------------------------------------------------------------------------------
TAYAD: “Baskılar bizi yıldıramaz!”
TAYAD’lılar 17 Kasım günü bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. Açıklamada, 6 Nisan’da linç girişimine maruz kalan TAYAD’lıların mahkemelerinden sonra yaptığı basın açıklamasına Trabzon’dan sonra Rize’de de saldırılması, linç girişiminde bulunulmasını protesto ettiler. Olayların sorumlusu olarak AKP hükümeti ve polisi gösterdiler. İstanbul’dan gelen heyetin de içinde bulunduğu basın açıklamasına yaklaşık 40 kişi katıldı. Açıklama sonrası heyetle birlikte Rize Belediye Başkanı’yla görüşmek için Rize’ye gidildi. Ancak yaşanan linç girişimden sonra “ben de orada olsaydım aşağı inerdim, Rize’ye TAYAD bir daha giremez” vb. açıklamaları ile provokasyonları onaylayan Belediye Başkanı görüşmeyi reddetti.
Daha sonra Savcılığa suç duyurusunda bulunuldu ve Adliye önünde basın açıklaması yapıldı. Ekim Gençliği olarak bizim de destek verdiğimiz basın açıklamasına yaklaşık 35 kişi katıldı. Eylem “ Baskılar bizi yıldıramaz!” sloganı ile bitirildi. Ardından Trabzon’a geri dönüldü.
Ekim Gençliği/Trabzon
------------------------------------------------------------------------------------------
Devrim çiçekleri
Ey Habip
Düşünceleriniz sonsuzluğa
Özlemleriniz özgürlüğe
İnancın sevda ile kulaç attığı
Güneşimiz olan sosyalizmi kucaklar
Ve umutlarımız
Hiçbir zaman sahipsiz değil
Daima kıpkızıl bir meşale gibi
Yanar alev alev
Onurdur devrimci yürekler
Çelikten örülmüş böyle irade
Lenin’in türküsünü çağrıştırır Ümitler
Direniş var siperden sipere
Karanlık çökmüş Eylül’de Ulucanlar
Etrafını sarmış çıyanlar
Kan tüküresi faşist cellatlar
Sıkılır kahpece kurşunlar
Yürüyor pırıl pırıl canlar
Kardelen, gül, reyhan
Ve on fidan
Ellerinde orak çekiçli bayraklar
Enternasyonal söylenir
Hep bir ağızdan
Vurulur tepeden tırnağa
Olmuşlar kan
Bu bir direniştir bir destan
Kendi küllerinden yaşamı yaratan
Habibdir adı yeni yaşam
Yürekten yüreklere gül açan
Ve tüm ezilenlerle kucaklaşan
İşte budur devrim çiçekleri
Hey özgürlük
Umudun çiçekleri
Azad Mehmet YAMAÇ
(Bu şiir Sosyalisten Şoreşgeren Kürdistan/Kürdistan Devrimci Sosyalistleri dava tutsaklarından kardeş parti TKİP’li yürek dostlarımıza armağandır...)
|