18 Haziran 2005
Sayı: 2005/24 (24)


  Kızıl Bayrak'tan
  Devrimci güçlerin önünde Amerikan
saldırı planını bozma görevi duruyor!
  Tayyip Erdoğan’dan Suriye’ye tehdit!
  Her yer Eti her yer direniş!
  Seydişehir işçilerinin 10 Haziran Ankara eylemi
  15-16 Haziran'ın yıldönümünde DİSK’ten yürüyüş
  AB Anayasası’na hayır demek AB’ye hayır demektir!
  Eğitim-Sen tüzük değişikliğine gidiyor
  CHP’nin tarihi ABD emperyalizmine
hizmetin tarihidir
  DTCF’de faşizme geçit yok!
  Ekstra Metal işçisi saldırılara karşı direniyor!
  Dünyada 171 milyon çocuk tehlikeli
işlerde çalışıyor!
  Uluslararası sermayenin küreselleşme saldırısı içinde özelleştirmenin yeri ve önemi (Orta sayfa)
  Sendikalar sınıfsal mücadele vermek
zorunda
  F tiplerinde devrimci tutsaklara yeni saldırılar
  Pakistan işçi sınıfı mücadele tarihinde
yeni bir sayfa açtı

  Bolivyalı işçi ve emekçiler “geçici ateşkes" ilan etti

  Filistin yönetimi: “Filistinli direnişçilerin silahsızlandırılması
gündemimizde yok...”
  İranlı Araplar’ın yaşadığı Huzistan
eyaletinde gerginlik artıyor
  İLGP’den ÖSS’ye karşı basın açıklaması
  Mamak İşçi Kültür Evleri’nden coşkulu ve kitlesel piknik
  Bültenlerden/Genç İşçi
  Bültenlerden/Esenyurt
  Sözleşmeli öğretmen saldırısı; Eğitimde özelleştirmenin ön adımı
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Telekom işçilerinin özelleştirmeye karşı başlattığı greve ordu saldırısı...

Pakistan işçi sınıfı mücadele tarihinde yeni bir sayfa açtı

Dünya kamuoyu Pakistan'ı Taliban artıkları, dinci hareketlerin eylemleri, mezhep çatışmaları, Amerikan uşağı Pervez Müşerref başkanlığındaki gerici rejimin silahlanmaya yaptığı devasa harcamalar, Keşmir sorunu gerekçesiyle arada bir Hindistan'la yaşanan çatışmalar vb. ile tanıyordu. Elbette Pakistan bunlardan ibaret değildir. Ancak emperyalist güçlerin hizmetindeki medya tekelleri gerçek Pakistan'ı, yani bu ülkenin işçi ve emekçilerini yok saymayı tercih ediyordu. Onbinlerce Pakistanlı Telekom işçisinin başlattığı grev ve eylemler basın tekellerinin bu uğursuz ablukasını parçalamış oldu.

Makineli tüfeklerle donanmış askeri birliklerin saldırısı

Neo-liberal saldırının Pakistan ayağında da özelleştirme ön sırada yeralıyor. Bu çerçevede Pakistan hükümeti, Telekom şirketinin yüzde 26'lık hissesinin 18 Haziran'da satışa sunulacağını ilan etmişti. Ülke çapında 60 binden fazla Telekom işçisi, bu açıklama karşısında yaklaşık iki haftadır grev ve gösteriler gerçekleştiriyor. Telekom işçileri, şirketin ihaleye çıkarılmasına karşı uzun süreli grev hazırlığındaydı. Pakistan Telekom (PTCL) işçilerinin grevini engellemek için harekete geçen Pakistan ordusu birçok kentte aynı anda saldırıya geçti.

Grev kararının uygulanmasını engellemek için saldırıya geçen ordu ve polis birlikleri, ülkenin birçok kentindeki PTCL tesislerini “ele geçirdiler”. Tanıklar ve makineli tüfekler monte edilmiş araçlarla binalara giren askerler, yüzlerce sendikacı ve işçiyi gözaltına aldı.

İşçiler üzerinde terör estiren ordu ve polis birlikleri, işçi önderlerinin ailelerine de saldırdı. “Çalışma barışını bozmak” suçlamasıyla ülke çapında gözaltına alınan işçi sayısı 600'ü geçerken, –bir kısmı çocuk- 40'ı aşkın sendikacının aile mensubu da, sendikacılara gözdağı vermek amacıyla gözaltına alındı. Pakistanlı bir sendikacı; Rawalpindi bölgesinde bir işçi liderinin 10 ve 15 yaşlarındaki iki oğlunun gözaltına alındığını, benzer uygulamaların birçok bölgede görüldüğünü anlattı. Saldırıya devam eden kolluk kuvvetleri, geceryarısı ev baskınlarıyla sürek avını sürdürüyor.

Saldırıya karşı militan duruş

Saldırıdan sonra açıklama yapan ordu yetkilileri, büyük kentlerdeki Telekom tesislerinin asker denetiminde olduğunu, polis ve “paramiliter kuvvetler”in de “düzeni sağlamak üzere” harekete geçirildiğini açıkladılar.

Buna rağmen, işçilerin önemli bir kesiminin işlerine dönmediği ve bu nedenle birçok servisin kullanım dışı kaldığı belirtiliyor. Gerici Pakistan rejiminin işçi önderlerini işten atarak eylemi kırmaya uğraşması da işçileri yıldırmadı. Nitekim birçok bölgeden, greve katılımın yüzde 100'ü bulduğu haberleri alınıyor.

Pakistanlı sendikacı Melik Makbul Hüseyin ise, işçilerin bu baskı karşısında yılmayacağını belirterek, Telekom işçilerinin liderlerinin şimdilik “yeraltına” çekildiğini söyledi. Aralarında işten atılan işçi önderlerinin de bulunduğu Eylem Komitesi, bütün ülke çapında telefon hatlarını keseceğini ilan etti.

Bu arada PTCL tesislerini işgal altında tutan ordu birlikleri, grevi kırmak için güya Telekom işlerinin yürütülmekte olduğunu iddia ediyor. Ancak Eylem Komitesi içinde yeralan Malik Makbul Hüseyin, “Ordu sadece ateş açmayı bilir, Telekom'u çalıştırmayı değil. İşçiler greve katılıyor, askerler ise hizmetleri yürütemiyor. Bütün dünya bunu bilmeli” diyor.

İşçi önderleriyle öncü işçileri “anti-terör” yasasıyla sindirme girişimi

İşçilerin kararlı tutumu karşısında daha da saldırganlaşan faşizan Pakistan rejiminin İçişleri Bakanı Aftab Ahmed Han, yaptığı açıklamada, işçilerin greve devam etmesi halinde “anti-terör yasaları”nın devreye sokulacağını ilan etti. Sözkonusu yasalar uyarınca, işçi liderleri ve sendikacılara 10 yıl hapis cezası dahi verilebilecek. Taliban gibi Ortaçağ zebanilerine uzun yıllar ev sahipliği yapıp destek veren gerici-Amerikancı Pakistan rejimi, özelleştirme saldırısına karşı direnen işçileri “terörist” olarak damgalamaya çalışıyor.

Gelişmeler bu faşist saldırganlığın amacına ulaşmasının pek kolay olmadığını gösteriyor. Zira Telekom işçilerinin militan tutumu diğer emekçilerle ilerici kurumları harekete geçirmiş bulunuyor. Hükümet, ordu ve polisin aynı anda saldırıya geçmesi üzerine çok sayıda sendika, kitle örgütü ve siyasi partinin içinde yeraldığı 23 örgüt, “Telekom Özelleştirmesine Karşı İttifak” çatısı altında biraraya geldi. Bu oluşum, özelleştirmeye karşı direnen Telekom işçilerine destek verecek.

Estirilen devlet terörüne karşın Eylem Komitesi, 18 Haziran için Pakistanlı emekçilere genel grev çağrısı yaptı. Komite, dünyadan işçi ve sendikacıları da Pakistan elçilik ve konsoloslukları önünde protesto eylemi yapmaya çağırdı.

Pakistan'da bir ilk!..

Gözlemciler, özelleştirmeye karşı verilen mücadelenin, Pakistan işçi sınıfı tarihinin en önemli eylemlerinden biri olduğunu belirtiyor. Bu eylemin, günlerce devam etmesi ve ülke çapına yayılması Pakistan'da bir ilk olarak değerlendiriliyor. Eylem, aynı zamanda, Cumhurbaşkanı Pervez Müşerref liderliğindeki Amerikancı rejime karşı ilk büyük işçi direnişi oldu.

Grev nedeniyle, Telekom sektöründe örgütlü 9 sendikanın tamamı, ilk kez biraraya geldi. Hükümetin, sendikalar arası bu birliği bozmaya çalıştığı, ancak amacına ulaşamadığı belirtiliyor. Gerçi şu anda bu sendikaların birçok lideri gözaltında. Ama işçiler ve kurulan eylem komitesi, birliği sürdürüyor.

Amerikancı Müşerref hükümeti ne pahasına olursa olsun grevi bastırmaya çalışıyor. Çünkü PCTL'yi 18 Haziran'da satışa çıkarmaya kararlı görünüyor. Ancak sonucu belirleyecek olan Müşerref ve diğer sermaye uşakları değil, mücadele tarihinde yeni bir sayfa açan Telekom işçileri ile onlara destek veren emekçilerin tutumu olacaktır.