İçindekiler:

2 Nisan 2022
Sayı: KB 2022/13

Ukrayna'da emperyalist savaş ve NATO
Müzakereler İstanbul'da devam etti
Nebati kimin ekonomisini kurtardı?
Türk-İş açlık sınırını açıkladı
Düzen muhalefetinin restorasyon programı
Seçim yasasında yap-boz!
BDSP'nin 1 Mayıs bildirisi
İstanbul 1 Mayıs Platformu'ndan çağrı
Yoksulluğun panzehiri
Farplas direnişi sona erdi
NATO: Bir saldırı, savaş ve iç savaş örgütü / 1
Hıdır Demir'in anısına...
"Parti sırrı"
Google ve Youtube emperyalist savaşın tarafındalar
"Ruble ile ödeme yoksa gaz da yok"
Avrupa'da "Grev" gösterimleri
Cenevre'de "Grev" gösterimi
"Ankara Mutabakatı"
DGB'den 1 Mayıs çağrısı
Gençlikten Kızıldere anmaları
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Google ve YouTube emperyalist savaşın tarafındalar

 

Emperyalist savaşlar artık birden fazla cephede cereyan ediyor. Silahlı ve ekonomik-ticari savaşların yanısıra yalan, çarpıtma, dezenformasyon, sahte kurgular, mizansenler vb. ile örülmüş bir medya savaşı yürütülüyor. Savaş artık öncelikle medyada başlıyor. Ukrayna’da medyanın savaş borazanlığı net bir şekilde görüldü. Çünkü fiili savaş başlamadan çok önce medya kıyasıya bir savaş başlatmıştı.

Bu savaşta televizyon-radyo kanalları, gazeteler, dergiler gibi ‘klasik medya’ araçlarının yanı sıra, sosyal medyanın da etkin kullanımı söz konusu. ABD ile suç ortakları medya savaşına “karşı tarafın sesini kesme” boyutunu eklediler. Zira tek taraflı yayın yapan Batı medyasının uydurduğu yalan ve çarpıtmaları bir şekilde teşhir eden haberlerin Batı toplumlarına ulaşmasının engellenmesine özel bir önem veriyorlar. Aksi halde kitlelerin emperyalist savaş karşıtı tepkilerinin daha hızlı gelişebileceğini biliyorlar.

Kendini “basın özgürlüğü şampiyonu” diye pazarlayan Batılılar, iğrenç bir ırkçı histeri eşliğinde anında Rusya merkezli kanalları yasakladılar. Buna rağmen gerçeklerin üstünü tam örtemeyen Biden yönetimi doğrudan Google ve YouTube gibi dev teknoloji tekellerine direktif vererek sansür uygulamalarını istedi. Savaş çığırtkanlığı yapan Batı medyasından farklı bilgiler içeren yayınların derhal susturulması istendi.

***

Küresel çapta sansür uygulama olanaklarına sahip olan Google savaşta aktif bir taraf olduğunu kanıtlamak için harekete geçti. Polonya’yı ziyaret eden Google’ın üst yöneticisi (CEO) Sundar Pichai, “Ukrayna halkına yardım etmenin yollarını bulmak” için Varşova’ya gittiğini açıkladı.

Son dönemde Batı emperyalizminin ‘saldırgan köpeği’ gibi davranan Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ile görüşen Sundar Pichai, yaptığı açıklamada “Rusya tarafından finanse edilen kanalları ve uygulamaları engelliyoruz” dedi.

ABD’nin savaş politikasına aykırı olan sesleri susturmakla övünen CEO, tam bir utanmazlıkla “Ürünlerimiz aracılığıyla insanlara güvenilir ve yararlı bilgilerin ulaşmasını sağlamak için çalışıyoruz” türünden laflar da ediyor. Google’ın savaşa katkısının sansürden ibaret olmadığını da açıklayan CEO, Ukraynalılara hava saldırısı uyarılarının yanı sıra sığınaklar ve insani yardım konularında yardım ettiklerini, bu kapsamda ‘insani yardım’ kuruluşlarına 35 milyon dolar bağış yaptıklarını söyledi.

***

Emperyalist savaşta tarafı olan Google tekeli, kendi bünyesindeki YouTube’da da aynı çizgiyi sürdürüyor haliyle. 

YouTube, Pulitzer ödüllü gazeteci Chris Hedges’in RT (Russia Today) programı ve Emmy adayı ‘On Contact’ın 6 yıllık bölümlerini platformdan kaldırdı.

Kendisine hiçbir açıklama yapılmadan silme kararının uygulanmasına tepki gösteren Hedges, “Totaliter sistemlerde birden yok olabiliyorsunuz. (Programdaki) biyografilerin Putin ile nasıl bir bağlantısı olabileceğini anlamakta güçlük çekiyorum” dedi.

Bu arada ABD’nin savaş politikalarına angaje olan YouTube tekelinin tahammülsüzlüğü Rusya kanallarıyla sınırlı kalmadı. ABD’nin saldırganlık ve savaş politikasına aykırı olan sesleri de boğmak için harekete geçti.

Sputnik Türkçe’de yer alan habere göre Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un bir konuşmasının bazı bölümlerini yayınlayan Hindistan merkezli haber kanalı WION’ın YouTube kanalının yayınları da askıya aldı.

Bu yasağın Lavrov’un konuşmasından dolayı alınmış olma ihtimali düşük görünüyor. Belli ki, YouTube, WION haber kanalının yayın çizgisi Washington’daki savaş baronlarını rahatsız ettiği için bu yasağı uyguluyor. 

***

Dev teknoloji tekellerinin bu yasak ve sansür politikası, Batı’nın basın, fikir, ifade özgürlükleri üzerine ettiği lafların kaba riyakarlıktan başka bir anlam taşımadığını gözler önüne seriyor. Emperyalist savaşı meşrulaştırmanın kolay olmadığını bilen savaş baronları, toplumları silah tekellerinin bülteni gibi yayın yapan medya araçlarına mahkum ederek, savaş destekçisi ya da “pasif izleyici” konumuna itmek için adeta çırpınıyorlar.

 

 

 

Financial Times sayfalarını Neonazilere açtı

 

ABD-İngiltere başta olmak üzere Batı’nın medya tekelleri emperyalist saldırganlık ve savaşların propaganda aygıtı olarak çalışırlar. Geçmişte olduğu gibi bugün de işlenen bütün savaş suçlarına ortaklar. Batı sermaye medyası Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısından önce de sonra da bu iğrenç rolünü oynadı, oynamaya da devam ediyor. Emperyalist savaşı kitleler nezdinde kabul edilebilir hale getirmek için çalışmakla kalmıyor, estirilen iğrenç ırkçı histeriyi de körüklüyor.

Batılı sermaye medyasının, savaş suçuna pervasızca ortak olması, Batı’da “objektif gazetecilik” rivayetinin kaba bir yalan olduğunu birkez daha gözler önüne serdi. Silah tekellerinin borazanlığını yapan bir medyada objektif gazetecilik değil ama başka işler çevriliyor. Örneğin tam bir pervasızlıkla düpedüz emperyalist savaş suçuna ortak olan bir ‘gazetecilik’ yapılıyor.

Batı medyasının “saygın” temsilcilerinden biri de İngiltere merkezli Financial Times gazetesidir. Bu gazete daha çok finans kapitalin Londra’daki sözcüsü gibidir. Ekonomik ve siyasal olarak “liberal” diye pazarlanır. Vahşi kapitalizmi savunması bakımında ekonomik alanda liberal olabilir, ancak siyasal alanda liberalden öte bir çizgide olduğu anlaşılıyor.

Financial Times, son olarak Ukrayna’daki Neonazi örgütlerden biri olan Azov Taburu’nun şefine sayfalarını açtı. İkinci emperyalist paylaşım savaşında Hitler ordularıyla işbirliği yapıp, Sovyetler Birliği’ne karşı savaşan faşist çetelerin başı Stepan Bandera’yı ‘ulusal kahraman’ sayan bu faşist örgüt, Neonazilerin Ukrayna’daki en güçlü temsilcilerinden biri olarak biliniyor.

Financial Times, Azov çeteleri arasında “beyaz şef” lakabıyla bilinen Andrey Biletskiy’nin makalesini yayınlayarak, sayfalarını Neonazi propagandaya açtı. Azov Taburu’nun şefinin, “Vatanseverlik ve Nazizmi karıştırmayın” başlıklı makalesini yayınlayan Financial Times, burjuva siyasal liberalizminin gerçekte ne olduğunu bir kez daha gösterdi. Azov Taburu’nun şefi, Neonaziliklerini İngiltere kamuoyuna ‘vatanseverlik’ diye pazarlıyor. Aracı ise Financial Times…

Batı’nın medya tekelleri savaşa o kadar angaje olmuşlar ki, silah tekellerinin propaganda aygıtı olmakla yetinmiyor, Financial Times örneğinde görüldüğü üzere, Ukrayna’daki Neonazileri ‘meşrulaştırmayı’ iş edinecek kadar gericilik ve faşizme yatkın olduklarını da ispatlıyorlar…