23 Eylül 2016
Sayı: KB 2016/35

İşçi sınıfının alternatifi sosyalizmdir!
ABD yıkıcı savaştan çıkışın yollarını tıkıyor
ABD’nin Suriye’deki “mızrak”ı “Fırat Kalkanı”
Baskı ve zulme karşı direnişi büyütelim!
Burjuva yargısı kirli icraatlarını sürdürüyor
Hapishanelerde OHAL işkenceleri
Cerattepe davasında mahkeme heyeti reddedildi
İş cinayetleri sürüyor
İzmir’de Hasan Ülker’le dayanışma etkinliği
İşsizliğin panzehiri sosyalizm için mücadeleye!
Onlar partimizin özü ve özetidirler - H. Fırat
Kanlı ve kirli tarihiyle, burjuvazi yıkılmayı bekliyor!
Devrimci tutsaklarla dayanışmayı yükseltmek için...
Kirpiklerimiz yere düşmesin diye… / 1
Susma, kabullenme, gericiliğe karşı direnişe!
Güç ve eylem birlikleri üzerine
NATO yetmedi, şimdi de Avrupa Ordusu gündemde
Dünyadan işçi ve emekçi eylemleri
İsrail askerleri Filistinlileri katletmeye devam ediyor
1. Enternasyonal 152 yaşında!
Suat Derviş ve Fosforlu Cevriye
“Yeryüzünde konaklayan” bir ozanın tanıklıktan taraflaşmaya serüveni
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Baskı ve zulme karşı direnişi büyütelim!

 

Kürt halkına yönelik kirli savaş tırmanarak devam ediyor. Yakılan-yıkılan Kürt kentleri, öldürülen, işkence gören, göçe zorlanan Kürt halkı kirli savaşın her yönüyle yüz yüze kalıyor. Fiziki imha operasyonları yanında çeşitli yöntemlerle Kürt halkına karşı kapsamlı bir savaş yürütülüyor. Belediyelere kayyım atanmasıyla Kürt halkının siyasal iradesinin yok sayılması, Kürt eğitim emekçilerinin görevlerinden alınması ve Kürt öğrencilerin okullardan atılması kirli savaş sürecinin bir diğer boyutunu oluşturuyor. Sadece Ankara DTFC’de 40 Kürt öğrenci okuldan uzaklaştırıldı, bunun devamının geleceği de malumdur. Adeta devlet; yaşam hakları yok sayılanların, eğitim hakkının da iş güvencesi hakkının da olamayacağını göstermeye çalışıyor.

Kirli savaşı farklı yönleri ile tırmandıran AKP, yeni saldırı ve katliam hazırlıklarına ise devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Gölbaşı Vilayetler Evi’nde, Bakan Soylu başkanlığında basına kapalı bir toplantı gerçekleştirildi. Toplantıya İçişleri Bakanlığı yetkilileri, Jandarma Genel Komutanı, Emniyet Genel Müdürü, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarı, Göç İdaresi Genel Müdürü, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürü ve Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Batman, Bitlis, Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Antep, Hakkari, Iğdır, Kars, Maraş, Kilis, Malatya, Mardin, Muş, Siirt, Urfa, Şırnak, Dersim, Van valisi ve ilgili güvenlik bürokrasisi yetkilileri katıldı. 9,5 saat süren toplantıda Kürt illerine yönelik saldırılar, yapılan operasyonlar değerlendirildi. Toplantıda başta Kürt halkı olmak üzere devrimci, ilerici, muhalif her kesimi hedefleyen yeni saldırı hazırlıklarının planlandığı aşikâr.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Süleyman Soylu; “Devletin gücünü anlamayanlara, 6-7 Ekim olaylarında fırsat bulduğunu zannedenlere gerekli cevabı verdik ve vermeye devam edeceğiz” demişti. “Devletin gücü” çocuk-yaşlı demeden katletmek, insanların evlerini başına yıkmak, okulları yakmak ise evet ortada bir güç gösterisi var. Ancak bu nafile bir gösteridir. Kürt halkı yıllardır bu zulmü yaşamaktadır. Bu zulüm ona boyun eğmeyi değil, direnmeyi öğretmiştir. Zaten halen devam eden bu azılı Kürt düşmanlığının gerisinde bunun hazımsızlığı bulunmaktadır. Onlar görmektedirler ki geçmişte serhildanlarla sokakları dolduran bu halk, 6-7 Ekim’de olduğu gibi eylemli gücünü ortaya koyabilmektedir. Erdoğan ve AKP’si devlet terörünü arttırarak korkularını giderme niyetindeler.

İçeride ve dışarıda savaş konseptini uygulayan sermaye devletine karşı “işçilerin birliği, halkların kardeşliği” şiarıyla Kürt halkıyla dayanışma ve zulme karşı direniş büyütülmelidir. Bunun için çalışma ve yaşam alanlarında örgütlülüklerin güçlendirilmesi, yasaklanmak istenen sokakların, eylem alanlarının savunulması, OHAL ile birlikte gasp edilen hak ve özgürlüklere sonuna kadar sahip çıkılması gerekmektedir.

 

 

 

 

İllerde OHAL yasakları

 

Sermaye devletinin OHAL fırsatçılığı ile ilan ettiği “yasak”lar devam ediyor. Tokat Valiliği, kentte “IŞİD, PKK/KCK ve sol fraksiyonlu gruplar”ın “toplantı, gösteri yürüyüşü, miting, basın açıklaması ve benzeri etkinliklerde sansasyonel eylem girişiminde bulunabilecekleri”ni öne sürerek 16-18 Eylül tarihleri arasında her türlü etkinliği yasakladı.

Dersim’de ise yine “terör” bahanesiyle 31 bölge 16-30 Eylül tarihleri arasında “özel güvenlik bölgesi” ilan edildi.

Elazığ’da da 15 bölge 17 Eylül-1 Ekim arası “özel güvenlik bölgesi” ilan edildi.

Batman Valiliği tarafından yapılan açıklamada da 19-21 Eylül tarihleri arasında “her türlü yürüyüş, basın açıklaması, miting, çadır kurma, stant açma, oturma eylemi, bildiri dağıtma vb. türdeki tüm etkinlikler”in yasaklandığı belirtildi.

Yüzlerce insanın katledildiği Şırnak’ta ise 6 aydır “yasak” devam ediyor. Şırnaklıların evlerine gitmek için beklediği, yaklaşık 2 bin ailenin çadırlarda yaşadığı ancak yasak süresince evlerin yıkımına devam edildiği belirtiliyor. Yine Şırnak’ın altından geçen çevre yolunda “uygulama” adı altında yapılan kontroller sonucu araçlar saatlerce bekletiliyor.


 



Dersim’de 419 kamu emekçisi görevine iade edildi

 

Sermaye devletinin kamu emekçilerine yönelik olarak uyguladığı ‘cadı avı’ kapsamında Dersim’de açığa alınan 504 kamu emekçisinden 419’u görevine iade edildi.

Ülke çapında 11 bin 285 kamu emekçisinin açığa alındığı saldırıda, Dersim’de toplam 504 kamu emekçisi de açığa alınmıştı. Toplamda 946 öğretmenin bulunduğu kentte açığa alınanların 418’i de öğretmendi. Bu durum, kentte neredeyse her iki sınıftan birinin öğretmensiz kalması demek oluyordu.

Valilik, 16 Eylül gecesi yaptığı bir duyuruyla 419 kamu emekçisinin görevine iade edildiğini belirtti. 85 kişi hakkında ise soruşturmanın devam ettiği bildirildi.

 

 

 

 

Özgür Gündem davası 15 Aralık’a ertelendi

 

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatma kararı verilmesinin ardından polis tarafından basılan Özgür Gündem gazetesinin nöbetçi genel yayın yönetmenlerinin yargılandığı davanın duruşması 20 Eylül’de İstanbul Adliyesi’nde görüldü.

Nöbetçi Yayın Yönetmenliği yaptıkları için yargılanan Ayşe Düzkan ve Ragıp Duran ile Özgür Gündem’in Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya’nın katıldığı davanın duruşması 15 Aralık tarihine ertelendi. Hâkim ayrıca, 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne ayrı ayrı açılan ‘Özgür Gündem dayanışması’ davalarının birleştirilmesine de karar verdi.

Duruşmanın ardından adliye önünde yapılan açıklamada konuşan Ayşe Düzkan, “Bir gün inanıyorum ki, basın özgürlüğü isteyenler değil savaş tüccarları buralarda yargılanacak” dedi. Düzkan ayrıca Kızılkaya’nın cezaevinde çıplak arama gibi kötü muameleye maruz kaldığını ve tecrit koşullarında bulunduğunu söyledi.

Kampanyaya katıldıkları için haklarında dava açılan DİSK/Basın-İş Başkanı Faruk Eren ve Ertuğrul Mavioğlu da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılananlar arasında. Özgür Gündem Gazetesi’nin tutuklu Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya ise tüm davalarda sanık olarak yargılanacak.


 
§