29 Kasım 2013
Sayı: KB 2013/46

Dinci-gerici iktidarın rant dalaşı kızışırken…
Dış politikada iflas derinleşiyor!
CHP “hizmete” hazırlanıyor...
2014 Bütçesi açıklandı...
Devletin KDK makyajı çabuk döküldü!
ODTÜ yolu, rant ve yerel seçimler!
Sermaye düzenini sel aldı
Öğretmenler Günü hediyesi: Gaz, cop ve tazyikli su!
Petrol-İş Sendikası’nı sorumluluğa davet ediyoruz!
Korozo işçileri: Sendika sendikalığını yapmalı!
MİB MYK Aralık ayı toplantısı...

Kıdem tazminatı sermayenin sofrasında...

Mısır’da “gösteri yasası”na karşı gösteriler
Anlaşma sağlandı!
Baskıcı ve gerici ablukayı dağıtmak için...
Emekçi kadınlar mücadeleyi büyütmeye çağırdı
25 Kasım’da kadınlar şiddete son dedi!
“Polis terörünün emrini verenleri yargılayın!”
İzmir’de Gezi duruşmaları
82 yıl sonra gelen ‘adalet’! 
Çare direniş!
Devlet tutsakları öldürmeye çalışıyor!
“İşçi sınıfının onurlu birliği için...”
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İzmir’de Gezi duruşmaları

 

İzmir’de 3. dalga operasyonuyla gözaltına alınan ve 5 aydır tutuklu bulunan Serdar Gür, Burcu Koçlu, Erol Özdemir, Yunus Kızıltaş, Soner İnanç, Abdullah Yüksel, Hüseyin Gülbitti’nin içerisinde bulunduğu duruşma 26 Kasım’da İzmir Adliyesi’nde görüldü. Duruşmaya Gezi direnişinin coşkusu ve ruhu hakimdi.

2 direnişçi tahliye edildi

İzmir Dayanışması, Gezi Tutsak Aileleri ve yakınları, 9 Eylül ve Ege Üniversitesi’nden öğrenciler, devrimci kurumlar 26 Kasım’da duruşma salonuna geçilmeden önce bir açıklama gerçekleştirdi.

Açıklamada davanın direnişçier tutuklandıktan beş ay sonra görülmeye başlandığına, duruşmaların ve yargının polis eliyle hazırlanan fezlekelerle sürdürüldüğüne işaret edildi. Ayrıca açıklamada, egemenlerin yükselen kitle hareketinin önünü kesme şansı olmadığı, bunun için hareketi öncüsüz bırakma saldırısı ile öncelikle devrimcileri hedef aldığı ifade edildi.

Sabah saatlerinde görülmeye başlanan Gezi tutsaklarının davası akşam saat 19.30’da sonlandı.

Tutsakların kimlik tespitinin ardından savunmalara geçildi. Savunmalarda Gezi Direnişi’nin meşruluğu ve milyonların katıldığı bir direnişin yargılanamayacağı ifade edilirken, tutsaklar, savunmalarına Gezi şehitlerini anarak başladı.

Yaklaşık 7 saat süren duruşmanın ardından mahkeme heyeti, bir kez daha politik tavrını korudu ve hasta tutsak Burcu Koçlu ve Hüseyin Gülbitti hariç, tahliye vermedi. Duruşma ise 7 Şubat 2014’e ertelendi. Avukatlar tarafından mahkemenin ilk başında, “Heyetin takipsizlik kararı vermesi gerektiği, bu davanın ağır ceza mahkemelerinin görevi olmadığı” belirtildi. Ayrıca yapılan görüntü kayıtlarının yasadışı olduğu ve bunların dosyadan çıkarılması talep edildi. Mahkeme bu talepleri reddederek, tavrını ilerleyen saatlerde de sürdürdü.

Duruşmanın ardından, mahkeme salonun dışında bekleyen kitle, öfkeli sloganlarla İzmir Adliyesi’ni terk etti. Adliye önünde Gezi Tutsak Aileleri adına bir açıklama daha gerçekleştirilerek, tüm Gezi tutsakları bırakılana kadar mücadelenin sürdürüleceği belirtildi.

3. dalga operasyonlarında tutuklanan diğer direnişçilerin duruşması ise 20 Kasım Çarşamba günü Bayraklı Adliyesi’nde görüldü. 3’ü tutuklu olmak üzere EÖC’lü 4 direnişçinin yargılandığı davada, tutsakların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Tutsak EÖC’lüler Görüş Atıcı, Yasin Sünger ve Orhan Yıldız’ın cezaevine geri gönderildiği duruşma 13 Şubat 2014 tarihine ertelendi.

Saat 14.30’da ise tutsak Halk Cepheliler mahkemeye çıkarıldı. 5’i tutuklu 6 Halk Cepheli’nin yargılandığı duruşmada da tahliye çıkmadı. Tutsak direnişçiler Miraç Vahiç, Barış Yalçın, Ulaş Arslan, Faruk Erdoğan ve Hicri Selviler’in tutukluluk hallerinin devamına karar verilirken, bir sonraki duruşma yine 13 Şubat 2013 tarihine ertelendi.

İzmir’de daha önce tutuklanan ve ara kararla serbest bırakılan Gezi direnişçilerin bir mahkemesi de 22 Kasım’da görüldü. Mücadele Birliği Platformu çalışanlarının yargılandığı dava öncesinde İzmir Dayanışması ve Mücadele Birliği tarafından açıklamalar yapıldı. Açıklamanın ardından yargılanan direnişçilerin aileleri ve yakınları duruşma salonuna girdi. Bir sonraki duruşması 24 Ocak’a ertelenen mahkemede tutuksuz yargılamanın devamına karar verilirken, mahkemeye gelmeyen iki direnişçi için de “mahkemeye çağrılma” kararı verildi.

BDSP’den yol kesme eylemi

İzmir’deki Haziran Direnişi tutsaklarının duruşmasının ardından BDSP, yol kesme eylemiyle mahkeme kararlarını protesto etti. “Gezi tutsakları serbest bırakılsın!” pankartının arkasında yürüyüşe geçen kitle, öfkeyle Bayraklı Postanesi ve İzmir Adliyesi önündeki ana caddeyi trafiğe kapattı. Burada konuşmalarla Haziran Direnişi selamlandı. Gezi tutsaklarının direnişe katılan milyonlarca insanı temsil ettiği, ancak 31 kişinin sosyalist ve devrimci oldukları için hedef alındıkları ifade edildi. Polis fezlekeleriyle hazırlanan iddianamelerle tutsakların 5 aydır Şakran ve Kırıklar hapishanelerinde tutuldukları belirtilerek dayanışma çağrısı yapıldı. 20 dakika süren yol kapatma eylemi, sloganlarla son buldu.

Kızıl Bayrak / İzmir

 

 

 

 

Tutsak aileleri
eylemlerine devam ediyor

 

İstanbul’da Gezi Direnişi Tutuklu Aileleri Platformu eylemlerinin 23. haftasında bir kere daha Galatasaray Lisesi önünde buluştu ve tutsak düşen direnişçilere özgürlük istedi.

Eylemde direniş sürecinde tutsak düşen ve Kandıra F Tipi’nde bulunan Anıl Çalışkan’ın mektubu okundu. Çalışkan mektubunda mücadeleye vurgu yaptı. Daha sonra ise tutsak aileleri konuşmalar gerçekleştirdi.

Basın açıklamasını okuyan Buse Birtekin, AKP iktidarının rehin tuttuğu direnişçileri mahkemeye çıkarmadığını ve serbest kalmalarını engellediğini dile getirdi. Birtekin, Gezi şehitlerinin failleri için açılan davaların kaçırılmasından bahsetti ve “Bizim için artık her yer direniştir. Nereye kaçarsanız kaçın, biz tutsak ve şehit aileleri olarak, insanlık onurunu taşıyanlar olarak peşinizdeyiz. Tutsak olan yakınlarımızın, şehit düşen canlarımızın adalet ve özgürlük mücadelesini boynumuzda kırmızı bir fular gibi taşıyacak, bu adaletsizliğin hesabını soracağız” dedi.

İzmir’de Gezi tutsaklarının aileleri ise 17. kez oturma eylemlerini gerçekleştirdiler. Aileler aynı gün Forumfest’in başlatmış olduğu festivalde stant açarak İzmir halkından çocuklarına sahip çıkma çağrısı yaptılar.

Basın açıklamasında hapishanelerdeki koşullara dikkat çekilerek Şakran Hapishanesi’nde çocuklara uygulanan işkence yöntemlerine ve kadın tutsaklara uygulanan tacizlere değinildi. Son olarak 20 Kasım Gezi duruşmalarından tahliye çıkmamasına dikkat çekilerek şunlar ifade edildi: “Kendi içinde dahi tutarsız olan düzenin yargısı, bizlere bir kez daha bizlerin, milyonlarca işçi ve emekçinin, ezilen, sömürülen halkların kurtuluşu için mücadele etmekten başka şansı olmadığını bir kez daha göstermiştir. Çocuklarımızı F tiplerinde tecride mahkûm edenler, elbet bir gün bunların hesabını verecektir.”

Oturma eylemi duyurularla bitirildi. 3 Aralık’ta Bayraklı Adliyesi’nde görülecek mahkemeye çağrı yapıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul - İzmir

 
§