02 Temmuz 2010
Sayı: SİKB 2010/26

 Kızıl Bayrak'tan
“Kürt açılımı” fiyaskosu ve kriz tehditi sermaye iktidarının açmazlarını derinleştiriyor..
Saldırılara karşı anti-emperyalist/anti-siyonist direnişini yükseltelim!
Sermaye düzeninin Kürt sorununda iflası derinleşiyor
G20 Zirvesi ve krizde yeni dönem
Düzen içi çatışmaya
Abant’tan “teorik” destek!
Kumlu’dan yansıyanlar değişmedi..
Değişmeyen bir devlet politikası: İşkence!
19 yılda 12 milyon işkence
başvurusu..
“Pir Sultan’dan Madımak’a
asan da yakan da devlettir”
İşçi ve emekçi hareketinden.
TİB-DER Başkanı ile iş cinayetleri ve taşeronluk sistemi
üzerine konuştuk...
Metal İşçileri Birliği Merkezi Yürütme Kurulu Temmuz Ayı Toplantısı Sonuçları.
Öncü metal işçileri Toplu Sözleşme Sempozyumu’nda buluştu
66 gündür direnişte olan UPS işçileri ile son gelişmeler üzerine konuştuk!
UPS Direnişi kararlılık ve dayanışmayla büyüyor!..
Avrupa’da yaygın grevler ve
kitle gösterileri.
G-20 protestolarla karşılandı!.
“Kapitalizme, patrikaryaya ve militarizme” karşı
tutarlı mücadeleancak devrimci sınıf çizgisiyle mümkündür!
Dünya Kadın Yürüyüşü Avrupa Buluşması’nda forum ve
yürüyüşler...
“Kürtler ne istiyor?” - M.Can Yüce
YÖK’ten daha fazla sömürü için yeni taslak
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Dünya Kadın Yürüyüşü Avrupa Buluşması’nda forum ve yürüyüşler...

Güvencesizliğe karşı
Avrupa çapında eylem çağrısı

Dünya Kadın Yürüyüşü Avrupa buluşması 29-30 Haziran tarihlerinde İstanbul’da gerçekleştirildi. 29 Haziran günü Balkan karavanının karşılanması ve Taksim’de yapılan basın açıklamasının ardından 30 Haziran günü ise tüm gün süren forum ve yürüyüş gerçekleştirildi.

Fransa, İspanya, Belçika, İsviçre, Kıbrıs, Doğu Avrupa ve Balkan ülkelerinden kadınlar Dünya Kadın Yürüyüşü’nün 3. Uluslararası Buluşması için 29 Haziran günü Taksim Gezi Parkı’nda bir araya geldi.

“Dünya Kadın Yürüyüşü” (DKY) Türkiye Koordinasyonu’ndan Yıldız Temurtürkan, buluşmada yaptığı konuşmada, Türkiye’deki, Doğu Avrupa’daki ve Ortadoğu’daki kadınların mücadelesini desteklemek için bir araya geldiklerini belirtti.

DKY Avrupa Koordinasyonu Uluslararası Komite Üyesi Tereix Oteoro Dacosta, ekonomik borçlara karşı askeri harcamaların kısıtlanmasını, savaşa değil eğitime, sağlığa ve sosyal hizmetlere bütçe ayrılmasını istediklerini söyledi.

DKY Balkan Koordinasyonu adına Monika Karbosuka ise ultra liberal, kapitalist, milliyetçi yönetimler yerine sosyal dayanışmacı, kadın hakları için çalışan ve laik bir Avrupa istediklerini dile getirdi.

Yunanistan’dan gelen Vovou Sissy, ülkesinde yaşanan ekonomik krizin kadınlar üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, hükümetin krizin faturasını yoksullara, işsizlere ve kamu çalışanlarına çıkardığını, silahlanma harcamalarında kısıntıya gitmeyi ise retteddiklerini söyledi. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) yönelik operasyonlarda tutuklanan kadın sendikacılarla dayanışma çağrısı yaptı.

30 Haziran günü İTÜ Maçka Kampüsü’nde gerçekleşen etkinlikte, açılış konuşmasının ardından ilk olarak Türk ve Kürt kadın hareketi sunumu yapıldı.

Türk feminist hareketinin sunumunu gerçekleştiren Ayşegül Devecioğlu, feminist hareketin Türkiye’de ‘80 darbesinin ardından solun yenilgisiyle birlikte ortaya çıktığını ifade etti. Konuşmanın devamında ‘80’ler, ‘90’lar ve 2000’lerde feminist hareketin durumunu değerlendirirken sıklıkla sol hareketin “kadınlık durumunu” yok saydığına ilişkin eleştirilerde bulundu. Devecioğlu, feminist hareketin bu süre zarfında gerçekleştirdiği kampanyaları özetledi.

Kürt kadın hareketi başlıklı sunumu ise BDP İstanbul milletvekili Sebahat Tuncel gerçekleştirdi. Tuncel, Kürtler’in hak ve özgürlük mücadelesini yükseltmesiyle birlikte Kürt kadınlarının kadın olmaktan kaynaklı sorunlarla yüzyüze kaldığını dile getirdi. Feodal duyguların da bu mücadele ile silikleştiğini söyledi. Tuncel, konuşmasının devamında Kürt kadınlarının ulusal mücadelenin farklı alanlarında da öne çıktığını ifade etti.

Bu sunumların ardından “Avrupa’daki mevcut sosyo-ekonomik ve politik durum” sunumu yapıldı. Bu bölümde söz alan Polonya’dan gelen Monika Karbosuka Doğu Bloku’nun dağılmasının ardından yaşanan hak gasplarına ve kapitalizmin yarattığı yıkıma değindi. Bu bölümde Yunanistan’dan Vovou Sissy’nin konuşması ilgiyle karşılandı. Krize ve IMF’nin politikalarına karşı Yunanistanlı işçi ve emekçilerin sergilediği direnişi anlattı. Sisy, DKY bileşenlerine, diğer bütün emek örgütlerini desteklemeye ve birlikte mücadeleyi yükseltmeye çağırdı.

Sunumların ardından atölye çalışmalarına geçildi. Atölyelerde, “Kadın emeği”, “Sendikalar ve meslek örgütleri”, “Direnişteki kadınlar”, “Halkların kendi kaderini tayin hakkı”, “Kıbrıs’ın birleşmesi sorunu”, “Medyada kadın”, “Okullarda cinsel eğitim”, “Kadına yönelik şiddet” vb. konular ele alındı.

Atölye çalışmalarının ardından gerçekleşen oturumda Amargi tarafından Pınar Selek ve Kongo eylemi hakkında bir sunum yapıldı. Etkinliğe gecikmeli olarak gelen Irak’ta direnişçi örgütlerden bir grup kadın, salonda coşkuyla karşılaştı. Iraklı kadınlar adına yapılan konuşmada Irak’ta kadınların yaşadığı vahşet dile getirildi. Irak’ta militan kadınların direnişi aktarıldı ve dayanışma çağrısı yükseltildi.

Etkinlikte, Kürt kadınlarıyla, İran’da idama mahkum olmuş kadınlarla, Filistinli kadınlarla dayanışma manifestosu yazıldı.

Taslak halinde olan 2010 DKY Avrupa Feminist Buluşması Manifestosu’nda ise, hak ve eşitliğin olduğu Avrupa talebinin yanısıra, özelleştirmelere, askeri bütçelere, kökten dinciliğe, cinsel tacize, devlet şiddetine karşı mücadele çağrısı yapıldı. Güvencesizliğe karşı Avrupa çapında gerçekleşen eylemlere katılma çağrısı yinelendi.

Etkinliğe, 22 ülkeden ve Türkiye’nin farklı illerden 500’e yakın kadın katıldı.

 

Kadınlar Galatasaray’a yürüdü

Kadınlar, gerçekleştirdikleri etkinliğin ardından Galatasaray Lisesi’ne yürüdü.

Galatasaray Lisesi’ne gelindiğinde, DKY Uluslararası Koordinatörü Miriam Nobre ve Uluslararası Komite Üyesi Terexia Dacosta, DKY’nin İstanbul Deklerasyonun’u açıkladı. Kadınlar, Ağustos ayında Kolombiya’da olacaklarını ve Kolombiya askeri üssü önünde eylem yapacaklarını duyurdu.

Dünya Kadın Yürüyüşü 3. Uluslararası Eylemi, 17 Ekim 2010 tarihinde Kongo Sud Kivu’ da gerçekleştirilecek eylemle sona erecek.

Kızıl Bayrak / İstanbul


 

 


Irkçı ve cinsiyetçi söyleme tepki

BDP Grup Başkanvekili Gültan Kışanak, AKP Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı’nın, “Güneydoğu’da ikinci eş yaygın. Bu bizim kültürümüzde vardır. Bu bölgelerden evlilik ve hısımlıkları artırarak, devletin de teşvikiyle sorunların aza ineceğine ve çözüleceğine inanıyorum” şeklindeki açıklamasına sert tepki gösterdi.

AKP’yi, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ı, Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ı ve yargıyı göreve çağıran Kışanak, Bakırcı’nın açıklamasının ırkçı, ayrımcı, bir halkı aşağılayan bir söylem olduğunu ifade etti. Kışanak, AKP’yi derhal bu kişi partiden ihraç etmeye davet etti ve şunları söyledi: “Buna cevap vermeyi bize bırakmasınlar. Bırakırlarsa anladığı dilden cevap vermek zorunda kalırız, bu da bize yakışmaz. AKP bunun gereğini yapmalı ve bu kişiyi ihraç etmeli.”

Kışanak, ‘Kadınları ve Kürtleri ikinci sınıf gören, bedenleri ve kimlikleri üzerinden konuşan o kişi kentte belediye başkanı olursa orada bulunan halkı zehirler. Cinsiyetçi ve ırkçı yapar. Bu zihniyette halkı temsil etme sıfatını taşımaması gerekir’ ifadelerini kullandı.

Savcıları da göreve çağıran Kışanak, “Savcılar, kimsenin suç duyurusu beklemeden soruşturma başlatmalı. Irkçılık suç değil mi? İkinci eş önermelerde bulunma suç değil mi? Bu ülkenin yasaları herkesi koruyorsa bizim de haklarımızı korumak bu ülkenin yetkililerinin görevi değil mi? Bu ülkede biz bir şey söylesek savcılar harekete geçmiyor mu?” dedi.