22 Ağustos 2008 Sayı: SİKB 2008/34

  Kızıl Bayrak'tan
  Emperyalist dünyanın iç ilişkilerinde yeni bir dönem
   Kontrgerilla: İşçilerin, emekçilerin ve
Kürt halkının can düşmanıdır!
Emperyalist savaş Ankara’daki işbirlikçilerin açmazını derinleştiriyor!
17 Ağustos deprem yıkımının tek sorumlusu sermaye düzeni ve devletidir!

Sermaye hükümetinin bakanları yolsuzluk batağında…

Toplu görüşmeyi toplu sözleşmeye çevirmek için…
  Belediyelerde grev hazırlıkları...
  İşçi ve emekçi hareketinden…
  Tersanelerdeki işçi ölümlerine karşı mücadelenin durumu ve görevler
  Mamak Kültür-Sanat Festivali’nin 5. yılında bütünlüklü ve güçlü bir politik faaliyet…
  Hacıbektaş Şenlikleri ve devrimci müdahale sorumluluğu
  Milletin parası...
Yüksel Akkaya
  Pakistan diktatörü general Pervez Müşerref çukura sürüldü
  Türkiye-Afrika İşbirliği Zirvesi tamamlandı...
  Doğu Avrupa’ya “füze kalkanı” yeni savaşlara davetiye çıkarıyor!
  Dünyadan…
  Diyet öyküleri / 2...
  Mücadele Postası.
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Dünyadan…

Güney Kore’deki grev bin günü aştı!

Güney Kore’de elektronik aletler üreten Kiryung Electronics firmasında örgütlü sendikanın başkanı Kim So-yeon, açlık grevinin 67. gününde, 16 Ağustos’ta hastaneye kaldırıldı.

Kim So-yeon ve akciğer sorunu yaşayan sendika üyesi Yoo Heung-hee, sendika üyelerinin ısrarları sonucunda hastaneye götürülmeyi kabul ettiler.

Kiryung Electronics Sendikası sözleşmeli çalışan işçilerin kadrolu yapılması talebiyle bin günü aşkın süredir grev yapıyor. Görüşmelerde yaşanan tıkanıklığa rağmen sendika, sivil kuruluşların, Kore Sendikalar Konfederasyonu’nun ve Demokratik Emek Partisi’nin desteğiyle greve devam etmeyi planlıyor.

Şili: “Bakan zenginleri koruyor!”

Şili Vergi Dairesi çalışanları, Maliye Bakanlığı’nın vergi dairesinin yeniden yapılandırma sürecinin askıya alınacağını duyurması üzerine, 18 Ağustos’ta ülke genelinde grev kararı aldılar. Bir grup vergi dairesi çalışanı, Santiago’nun merkezindeki vergi dairesinin önünde “Bakan zenginleri koruyor!” yazılı dövizlerle protesto eylemleri gerçekleştirdi.

Çalışanlar, kendilerine verilen sözleri tutmayan ve projeyi uygulamaya geçirmeyen vergi dairesi genel müdürünün istifasını istiyorlar.

Buenos Aires’te sağlık emekçilerinin grevi!

Arjantin’in başkenti Buenos Aires’de 77 devlet hastanesinde çalışan doktor ve hastane personeli 48 saatliğine greve gitti. Emekçiler, sağlık alanına ayrılan bütçenin arttırılmasını, ücretlerin yükseltilmesini ve çalışma şartlarının düzeltilmesini talep ediyorlar. Sendikanın açıklamasına göre, hastanelerde daha önce 460 personelin yaptığı işi bugün 260 kişi yapıyor.

Hindistan’da 80 bin gündelikçi işçi grevde!

Hindistan’da Kerala bölgesinde tarlalarda çalışan 80 bin işçi greve gitti. Gündelikçi işçiler ücretlerine zam yapılmasını talep ediyorlar. Grevin bir hafta sürmesi durumunda ürün tarlalarda kalacak, bu da toprak sahiplerine büyük maddi zararlar verecek.

Güney Kore’de 25 bin Kia işçisinden uyarı grevi!

Güney Kore’de 14 Ağustos günü Kia otomobil işletmelerinde çalışan 25 bin işçi 4 saatliğine iş bıraktı. Sendikanın çağrısı üzerine uyarı grevi yapan işçiler, ücretlerine yüzde 9 ek zam verilmesini talep ediyorlar. Bu eylem bu yılki toplusözleşmesi süreci boyunca işçilerin gerçekleştirdikleri dördüncü uyarı grevi oldu.

Güney Kore’de ithal et protestosu!

Güney Kore’de ABD’den sığır eti ithaline karşı işçi ve emekçilerin Nisan ayında başlattıkları protestolar sürüyor. Başkent Seul’de 15 Ağustos gecesi başlayan eylem, 16 Ağustos sabahına kadar sürdü. Gösterilere 5 binin üzerinde kişi katıldı. Eylemlere saldıran polis 150’den fazla kişiyi gözaltına aldı.

Güney Kore, 2003 yılında ABD’de deli dana hastalığının ortaya çıkması üzerine sığır eti ithalini durdurmuştu. Hükümetin Nisan ayında sığır eti ithaline yeniden başlanacağını açıklaması ve ülkeye ilk sığır etinin sokulması öfke patlamasına neden olmuş, emekçiler haftalarca gerçekleştirdikleri kitlesel eylemlerle bu kararı protesto etmişlerdi.

Polonyalı tersane işçileri eyleme hazırlanıyor!

Polonya’nın Gdynia ve Szczecin şehirlerinde çalışan tersane işçileri, Polonya hükümetinin tersaneleri yeniden yapılandırma konusunda Avrupa Komisyonu ile yaptığı görüşmeler sonuç vermezse, Avrupa Birliği’nin yönetim merkezi Brüksel’de eylem yapacaklarını duyurdular.

Dayanışma Sendikası bu kararı 14 Ağustos günü aldı. Sendika temsilcileri 13 Ağustos günü Maliye Bakanı ile görüştü. Bakan, Ukrayna şirketi ISD’ye bağlı ISD Polska ile birlikte hazırlanan Gdynia tersanesini yeniden yapılandırma planının gelecek hafta Avrupa Komisyonu’na iletileceğini söyledi. Sendika, görüşmeler kötü gittiği koşullarda sendika üyelerinin protesto eylemleri yapmaya hazır olduklarını belirtiyor.

Nepal’de ulaşım işçileri grevde!

Nepal’in doğusundaki ana ulaşım yolunda bulunan Itahari kentinde uzun ve kısa seferler yapan araçlar çalışmıyor. Süresiz greve gitme kararı, gece vardiyasında çalışan otobüs şoförü Krishna Khawas’ın kimliği belirlenemeyen biri tarafından öldürülmesi üzerine alındı.

Dharan’da yüzlerce yolcu ve araç yolda kaldı. Ulaşım işçileri Itahari’de oturma eylemi düzenlediler ve araçların yola girmesini engellediler.

Nepal Bağımsız Ulaşım İşçileri Sendikası ve Nepal Ulaşım İşçileri Sendikası anayol güvenliği ile ilgili bir maddenin de içinde bulunduğu 6 maddelik taleplerini görmezden gelen hükümete ülke genelinde grev yapacakları uyarısında bulundu.

Amerika’da Hawker Beechcraft’ta grev!

Amerika’nın Kansas eyaletinde uçak imalat şirketi Hawker Beechcraft’ta çalışan 4.700 işçi 4 Ağustos’tan beri grevde. İşçiler yeni toplusözleşme yapılması için greve başladılar. Grev nedeniyle işletmelerde haftada on uçak yerine sadece iki uçak üretiliyor.

Bangladeş’te teksil işçileri direniyor!

Bangladeş’te başkent Dhaka’da binlerce tekstil işçisi kadın 10 Ağustos’tan beri grevdeler. Tekstil işçileri daha fazla ücret talep ediyorlar ve devletin baskılarını protesto ediyorlar. Grev nedeniyle onlarca fabrikada çalışılmıyor. Çoğunluğu kadınlardan oluşan tekstil işçileri Ansar’da işçilere karşı saldırıları ile ünlü polis kampına saldırdılar ve polisin derhal işyeri bahçesini terketmesini talep ettiler.

Almanya’da anti-faşist protesto eylemleri!

16-17 Ağustos tarihlerinde Franken’in farklı bölgelerinde 2500 kişi, NPD’nin (Alman Milliyetçi Parti) Hitler’in ölüm yıldönümü nedeniyle düzenlediği mitinge karşı protesto eylemi gerçekleştirdi. Farklı yerlerde düzenlenmek istenen faşizan etkinlikler yerel mahkemeler tarafından yasaklandı. Yasaklamaya rağmen bazı bölgelerde yürüyen faşistlerin eylemi polis tarafından dağıtıldı.


Almanya’da protesto kampı!

Hamburg’da “Klima ve ırkçılığa karşı aksiyon kampı” adı altında bir etkinlik düzenlendi. 17 Ağustos’ta yaklaşık 1300 eylemci bu konuda seslerini duyurmak amacıyla sokağa çıktı. Eylemciler Moorburg maden ocağı planını ve Avrupa Birliği’nin sığınmacılara yönelik uyguladığı sınırdışı terörünü protesto ettiler.


Telekom callcenter’ların yarısını kapatmak istiyor!

Alman telekomünikasyon şirketi Almanya genelinde yaklaşık 60 callcenter’ın yarısını kapatmak istediğini belirtti. Şirket yetkilileri, bu tür işletmelerin 400-500 işçi çalıştırmaları durumunda kar elde edebilecekleri açıkladılar. Bu alanda yaklaşık 18 bin işçi çalışıyor.


Perulular akaryakıt işletmelerini işgal ettiler!

Peru’nun kuzeyinde doğanın tahribatını protesto etmek isteyen binlerce eylemci bir otoban köprüsünü ve birçok akaryakıt işletmesini işgal etti. 64 farklı yerli grubun eylemcileri, Garcia hükümetinin karara bağladığı yasayı geri çekmesini ve bulundukları bölgelerde endüstri yapılarını durdurmasını talep ediyor.


Susuzluk en çok çocukları vuruyor!

Dünya genelinde her yıl yaklaşık 1,8 milyon insan temiz su ve tuvalet ihtiyacını hijyenik ortamlarda sağlayamadığı için ishal vb. hastalıklardan hayatını kaybediyor. Ölenlerin %90’ını beş yaş altındaki çocuklar oluşturuyor. UNO’nun yaptığı araştırmalara göre, dünya nüfusunun beşte biri su sıkıntısı çekiyor.


 

Dursun Karataş kitlesel bir törenle uğurlandı!

Devrimci Halk Kurtuluş Partisi (DHKP) Genel Sekreteri Dursun Karataş, 11 Ağustos 2008 tarihinde, Hollanda’da tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Dursun Karataş’ın cenazesi 14 Ağustos günü İstanbul’a getirildi. Teslim işlemlerinin tamamlanmasının ardından cenaze Gazi Mahallesi’ne götürüldü.

TAYAD’ın çağrısıyla gerçekleştirilen cenaze töreni için hazırlıklar 14 Ağustos akşamı başladı. Akşam 23.00’ten itibaren Gazi Cemevi önünde toplanan yüzlerce kişi sloganlar ve marşlar eşliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar bekledi. Burada Karataş’ın “Haklıyız kazanacağız” başlıklı savunmasının görüntülerinden oluşan sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi.

Gazi Mahallesi’nde Cemevi’nin çevresindeki ara sokaklar akşam saatlerinden itibaren barikatlar ile kesilerek araç geçişi engellendi. Otobüsler de tüm gün boyunca mahalleye giremedi. Gazi Mahallesi esnafı ise cenaze nedeniyle saat 11.00-15.00 saatlari arasında kepenk kapattı.

15 Ağustos günü pek çok kişi sabahın erken saatlerinden itibaren Cemevi önünde toplanmaya başladı. Gazi Mahallesi halkının yanı sıra farklı illerden gelenler de yine erken saatlerde Cemevi önünde beklemeye başladılar. Bu arada Karataş’ın cenazesi hazırlanarak, görmek isteyenlerin ziyaretine açıldı.

Ağırlığını Halk Cephe’lilerin oluşturduğu cenaze törenine pek çok siyasi hareket de katılarak destek verdi.

Saat 12.30’da Gazi Cemevi önünde sayısı gittikçe artan kitle, buradan Eski Karakol Durağı’na doğru pankartlar, dövizler ve flamalar ve coşkulu sloganlar eşliğinde yürüyüşe geçti. Dursun Karataş’ın büyük boy fotoğrafının taşındığı yürüyüşte, en önde TAYAD’lı Aileler yer aldı. Kortejlerin en önünde sırasıyla “Kahramanlar ölmez halk yenilmez!”, “Dursun Karataş ölümsüzdür!” ve “Bize ölüm yok!” pankartları taşındı.

Yürüyüş boyunca ağırlıklı olarak “Önder yoldaş Dursun Karataş!”, “Dursun Karataş ölümsüzdür!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Kim vuruyor, cephe; kimin için, halk için!”, “Titre oligarşi, parti-cephe geliyor” sloganları atılırken, “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları da sıklıkla haykırıldı.

Kitlenin eski karakol önünde toplanarak bekleyişe geçtiği sırada Dursun Karataş’ın naaşı dini tören için Gazi Yeşil Cami’ye götürüldü. Saat 14.00’te gerçekleştirilen cenaze namazının ardından cenaze, nakil aracı ile Eski Karakol’a doğru yola çıktı.

Saat 14.30’da Dursun Karataş’ın cenazesi Eski Karakol’da toplanan kitlenin yanına getirildi. Cenazenin gelmesiyle birlikte tören başlandı. İlk olarak Dursun Karataş nezdinde tüm devrim şehitleri adına saygı duruşuna geçildi. Saygı duruşunu Halk Cephesi adına Eyüp Baş’ın yaptığı açıklama izledi.

“Sosyalizm bayrağı er ya da geç dalgalanacaktır!”

Sözlerine “Dursun Karataş’ı yitirmenin derin üzüntüsü içindeyiz” diyerek başlayan Baş, Karataş’ın Gazi Mahallesi’ne gömülmesinin anlamından bahsetti. Karataş’ın hayatının ve devrimci kimliğinin anlatıldığı açıklamada düzen cephesinde Karataş hakkında yürütülen karalama kampanyalarına da değinildi.

Açıklama şu sözlerle sona erdi: “Ve inanıyoruz ki, şimdi o şehit yoldaşlarıyla birlikte halkımızın bağrında rahat ve huzur içinde uyumaktadır. Ektiği tohumların boşa gitmeyeceği ve boy vereceği inancını taşımaktadır. Sen rahat uyu büyük insan! Gözün arkada asla kalmasın! Ağlamayacağız! Ağlamak sıradanlaştırır bizi! Acımızı emek ve cüretin örs ve çekicinde dövüp yolumuza daha güçlü devam edeceğiz. Elbette umudun gerçek olacak! Sosyalizm bayrağı bu ülkenin burçlarında er veya geç mutlaka dalgalanacaktır.”

Konuşmanın ardından yürüyüşe geçildi. TAYAD’lı ailelerin en önde yürüdüğü kortejin arkasında Karataş’ı taşıyan cenaze aracı yer aldı. Kortejde kızıl bayrakların yanı sıra Karataş’ın fotoğrafından hazırlanan dövizler taşındı. Pek çok kişi alkışlarla yürüyüşe desteklerini sundu.

Saat 16.00 sıralarında kitle Gazi Karakolu’nun önüne geldi. Burada katil sürüsünü hedefleyen sloganlar gür ve öfkeli haykırılarak mezarlığa doğru yürüyüşe devam edildi.

Mezarlığa gelindiğinde Karataş’ın naaşı omuzlara alınarak defnedileceği mezara taşındı. Bu sırada pek çok kişi ellerindeki karanfilleri omuzlarda taşınan tabuta attılar. Mezarın başında ise DHKP ve DHKC flamaları açıldı.

Defin işleminin tamamlanmasından sonra dini tören gerçekleştirildi. Ardından anma etkinliğinin ikinci bölümüne geçildi.

Halkın hangi değerini öldürebildiler ki?

Mezar başında Karataş ve devrim şehitleri için yeniden saygı duruşunda bulunuldu. Ardından Ahmet Kulaksız konuşma yapmak üzere kürsüye çıktı. Ölüm orucu şehitleri Canan ve Zehra Kulaksız’ın babası Ahmet Kulaksız yaptığı coşkulu konuşmada, Karataş’ın, Cananlar’ın, Zehralar’ın ve Mahir Çayanlar’ın toprağına uğurlandığını söyledi.

Program “Güneşe akın” şiiriyle sürdü. Ardından TAYAD Başkanı Mehmet Güvel bir konuşma yaptı. “Düşmanların boşuna sevinmesin, ölmedin. Bugüne kadar halkların hangi değerini yok edebildiler ki! Mahir Çayan’ı, Deniz Gezmiş’i, İbrahim Kaypakkaya’yı öldürebildiniz mi? Che’yi öldürebildiniz mi?” diye sorarak, Karataş’ın ölmediğini vurguladı.

Anma töreni Grup Yorum’un söylediği devrimci türkü ve marşlarla son buldu. Binlerce kişinin katıldığı cenaze törenine baştan sona coşku ve öfke hâkimdi.

Kızıl Bayrak / İstanbul