İçindekiler:

10 Haziran 2025
Sayı: KB 2025/08

Siyasal hak ve özgürlükler mücadelesini büyütelim!
Kürt Hareketi'ndeki gelişmeler üzerine
Suriye'de "hesaplanmış risk" atağı
10. Yargı Paketi yasalaştı...
Diyanet: "Yetki" çok "tasarruf" yok!
Grevin ayrıştırıp yeniden saflaştırdıkları...
İzBB grevinin gösterdiği gerçekler
İktidarın hedefi reel olarak sıfır sözleşme!
Kamu TİSleri devam ediyor...
Türkiye'de işçi hakları
Demokrasi mücadelesi ve toplumsal devrim-1
Ortadoğu'da kanlı oyun
İran saldırganlığa karşılık vermeye başladı
Baş haydut da savaş alanına indi!
Terör devleti İsrail teröristlerle el ele
"Demokrasi" ambalajından "cihatçı terör" çıktı!
"Bu mücadele sürekli bir mücadeledir"
AfD'nin "savaşçı kültür" çağrısı
Madleen yelkenlisi, "Özgürlük filosu"
Ukrayna savaşının İstanbul sahası
Üniversitelerde soruşturma terörü
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

İran saldırganlığa karşılık vermeye başladı

 

12 Haziran’ı 13 Haziran’a bağlayan gece İran’a saldıran soykırımcı İsrail rejimi savaş, yıkım ve ölümden beslendiğini birkez daha gösterdi. Saldırı, ABD emperyalizminin Ortadoğu’da izlediği sömürgeci-küstah politika kapsamında gerçekleştirildi. ABD Başkanı Donald Trump gelişmeler konusunda yaptığı açıklama, saldırının kimin kararıyla alındığını gösterdi. Saldırıdan duyduğu memnuniyeti, tiksinti verici bir pişkinlikle dile getiren Trump, “Ya teslim olursunuz ya da yok edilirsiniz” ifadeleriyle İran’ı tehdit etti.  

Saldırıyı fiilen gerçekleştiren İsrail olsa da İran karşısındaki esas düşman ABD ile AB emperyalistleridir. Yani İran’ın karşısında sadece İsrail’e egemen olan dinci-faşist rejim değil tüm batılı emperyalistler de var. Bölge devletleri ise doğrudan ya da dolayı bir şekilde Netanyahu’nun arkasında. Bundan güç alan Tel Aviv’deki soykırımcı çete, gün ortasında da saldırılara devam etti. İran’ın karşılık vermemesi, çetenin küstahlığının tepe noktasına ulaşmasına neden oldu.

İran, saldırılarda verdiği kayıplara ve Trump’ın tehditlerine rağmen akşam saatlerinde Tel Aviv, Hayfa ve İsrail’in diğer kentlerindeki hedefleri vurmaya başladı. Soykırımcı rejimin ordusu ve onu koruyan emperyalistlerin savunma sistemleri, İran’ın dalgalar halinde fırlattığı balistik füzelerin hedeflerine ulaşmasını engelleyemedi. İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun (IRGC) yeni komutanı Tümgeneral Muhammed Pakpour, göreve atanmasının hemen ardından şu açıklamayı yapmıştı:

“Bugün siyonist rejimin İslam Cumhuriyeti’nin ulusal güvenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal ederek işlediği suç cevapsız kalmayacak,”

“İran karşılık verecek mi, nasıl bir karşılık verecek” tartışmaları devam ederken İran’ın balistik füzeleri Tel Aviv, Hayfa ve diğer kentlere yağmaya başladı. İşgalci İsrail ordusunun sıkı bir sansür uygulamasına rağmen yansıyan ilk videolar, Demir Kubbe ile diğer savunma sistemlerinin İran’ın balistik füzelerinin çoğunu imha edemediğini gösteriyor. İsrail’in dört bir yanında alarm zillerinin çalması ve yansıyan kısmi görüntüler, onlarca balistik füzenin hedefine ulaştığına işaret ediyor. Siyonist medyanın verdiği haberlerde de onlarca balistik füzenin hedefine ulaştığı teyit edildi. Buna karşın saldırının kapsamı ve hangi hedefleri vurduğu henüz belli değil. 

ABD-İngiltere ikilisi başta olmak üzere batılı emperyalistlerin desteği ile gerçekleştirilen İsrail saldırısında İran’ın askeri, nükleer enerji santralleri, alt yapı tesisleri ve bilim insanlarının yaşadığı sivil binalar hedef alınmıştı. İran’ın da benzer hedefleri vurduğu yönünde değerlendirmeler var. İşgalci İsrail ordusunun komuta merkezi dahil, Tel Aviv’de birçok askeri noktanın vurulduğu belirtiliyor. Başka kentlerde de benzer hedeflerin vurulduğu yönünde haberler yansıyoar. 

İsrail’i balistik füze dalgalarıyla vuran İran, emperyalist/siyonist saldırılara karşılık verdi. Görünen o ki, ağır kayıplar vermesine ve ABD kaynaklı tehditlere rağmen hızla karşılık veren İran, emperyalist/siyonist güçlere karşı kendini savunma hakkını kullanacak. İran’ın gün içinde saldırgan İsrail’in iki F35 savaş uçağını düşürüp bir pilotu esir alması, savunma sistemlerinin yok edildiği iddiasının da doğru olmadığını gösterdi. 

İsrail, ABD emperyalizminin destek ve onayı ile İran’a savaş ilan etti. Karşılık veren İran, saldırılara rağmen geri adım atmayacağı mesajını verdi. Savaşın seyri, Ortadoğu halklarının celladı emperyalist/siyonist güçlerin tutumuna bağlı olacak. Ortadoğu’da emperyalist/siyonist barbarlığa itiraz eden sesler duymak istemeyen Washington ve Tel Aviv’deki yayılmacı/saldırgan faşistler, sadece İran için değil tüm bölge halklarının geleceği için ciddi bir tehdit oluşturuyor.

Trump zorbalıkla bastırmaya çalışıyor

Başkanlık koltuğuna ikinci kez otur oturur oturmaz saldırgan yüzünü gösteren Donald Trump, dış politikada olduğu kadar iç politika da zorbalığa dayalı bir yol izleyeceğini belli etmişti. İsrail’in Gazze’deki soykırımını protesto eden gençlere karşı sürek avı başlatan Trump, faşist zihniyetini göstermişti.  

Trump’ın ilk hedefi Filistin halkıyla dayanışma eylemlerine katılan üniversite öğrencileri olurken, ikinci hedefi ise göçmenler oldu. Irkçı bir söylemle göçmenleri hedef Trump, onlara karşı da saldırıya geçti. Bu saldırıya karşı gelişen eylemler ise, tehditlere ve polis şiddetine rağmen devam ediyor. ABD’nin Los Angeles kentinde gözaltına alınan göçmenlerle dayanışma amacıyla yapılan eylemler üçüncü günü geride bırakırken, Trump yönetimi, kentteki polisin yanı sıra “Ulusal Muhafızları” da eylemcilerin üzerine sürdü. New Jersey’de kendisine ait golf tesislerinden Camp David’e geçerken havalimanında açıklama yapan Trump, Los Angeles’a Ulusal Muhafız gönderdiğini ve gerekirse daha fazla muhafız birliği göndermeye hazır olduğunu söyleyerek tehditlerine devam etti.  “Bu bir isyandı ve çok kötüydü. Ülkemize ve vatandaşlarımıza yönelik tehlike görürsek çok sert davranırız. Kanun ve düzenin sağlandığından emin olmalıyız” şeklinde konuşan Trump, ifade özgürlüğüne de gösteri hakkına da pervasızca saldırıyor.  

Los Angeles’ta Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) tarafından “düzensiz” göçmenlerin gözaltına alınmasını savunan Trump, kentin Demokrat yöneticilerini eylemlerden sorumlu tutarken, yaşanan olayların devam etmesine asla izin vermeyeceklerini söyledi. Eylemleri dağıtmak için saldıran polislerin biber gazı ve plastik mermi kullandığı görüldü. Polislerin saldırısına karşı direnen pek çok kişi gözaltına alındı. Buna rağmen eylemler devam ediyor. Polisin kaba şiddetine rağmen eylemlerde tutuklanan göçmenlerle dayanışma sürüyor.