21 Aralık 2018
Sayı: SİKB 2018/01 (48)

Kriz ve mücadele
Sermayenin saldırıları ve sınıfa siyasal müdahalenin önemi
Sarayın savaş tamtamları yeniden çalıyor!
İnsan canının ranta kurban gittiği ülke
Asgari ücrete sefalet zammı pazarlıkları
Vergi oyunlarıyla asgari ücretliye yine sefalet dayatılacak
Asgari ücrette “orta oyunu” başladı... Asgari değil, insanca yaşam!
Petrokimya iş kolunda sözleşme süreci üzerine...
DEV TEKSTİL Aralık ayı GMYK sonuç bildirgesi
Tekstilde TİS süreci ve tekstil işçilerinin görevleri
Kıdem hakkından vazgeçmiyoruz!
“Kıdem tazminatının gaspı daha fazla kölelik, örgütsüzlük ve iş cinayetidir!”
Ekol’den atılan işçiler: Tek çözüm yolu birlik olmak!
Yemen’de kısmi anlaşma sağlandı, direniş devam ediyor!
Sarı Yelekliler eylemi 5. haftasını geride bıraktı
Ampul, naylon ve kapitalizm - M. İlkan
Kadına şiddeti yok etmenin yolu... Suç üreten düzeni ortadan kaldırmalı!
DGB ve DLB Erdal Eren’i andı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

DGB ve DLB Erdal Eren’i andı

 

38 yıl önce idam edilen yiğit devrimci Erdal Eren, ölüm yıldönümü vesilesiyle Ankara’daki mezarı başında ve İstanbul Sarıgazi’de yapılan etkinliklerle anıldı.

Ankara

Devrimci Gençlik Birliği (DGB) ve Devrimci Liseliler Birliği (DLB), 13 Aralık’ta, Erdal Eren’i Ankara’daki mezarı başında andı.

Erdal Eren’in mezarına sloganlarla yürünmesiyle başlayan anma, mezar başına gelinmesinin ardından yapılan açılış konuşması ile devam etti. Konuşmada “Erdal Eren’i katleden ve sermaye sınıfı tarafından yükselen toplumsal mücadelenin önünü kesmek için göreve getirilmiş 12 Eylül faşist cuntasının Erdal Eren’in temsil ettiği tüm değerlerden korktuğu” belirtildi. “Henüz lise çağında örgütlü mücadele saflarına katılan, sosyalizm davasının haklılığına ve onu başarılı kılmak için devrimci bir örgütün gerekliliğine inanan Erdal Eren’in cunta tarafından hedef haline gelmesinde temsil ettiği bu değerlerin etkili olduğu” vurgulandı.

Açılış konuşmasının ardından Erdal Eren anısına saygı duruşunda bulunuldu ve basın açıklaması metni okundu. Basın açıklamasında “Dünyada ve Türkiye’de ‘70’li yıllarda kitlesel eylemlerin arttığı ve doğalında toplumsal muhalefetin güçlü olduğu ve bu durumun sermaye sınıfı için tehlike arz ettiği, dolayısıyla toplumsal muhalefeti ezmek amacıyla 12 Eylül darbesinin meydana geldiği” belirtildi. “Erdal Eren’in idamıyla muhalif kesimlere gözdağı verilmek istendiği ve bugün sermaye devletinin saldırganlığının 12 Eylül dönemini aratmadığı” vurgulanırken hâlâ faili meçhul cinayetlerin işlendiği, polis tarafından devrimcilerin ve muhaliflerin kaçırılıp işkenceye uğradığı ve polis takip-tacizinin sürekli hale geldiğinin altı çizildi. Bunların en son olarak da dün bir DLB’linin staj yaptığı hastanenin çıkışında polis tarafından kaçırılması örneği verildi.

Anma, müzik dinletisinin ardından sonra erdi.

Sarıgazi

16 Aralık’ta Sarıgazi’de düzenlenen anma ilk olarak Erdal Eren ve geçtiğimiz aylarda yaşamını yitiren Teslim Demir şahsında, devrim şehitleri için saygı duruşu ile başladı.

Saygı duruşu sonrasında ‘60’lı yıllardan itibaren dünyada ve Türkiye’de gelişen gençlik hareketini anlatan sinevizyon izlendi.

Anmada DLB adına gerçekleştirilen konuşmada, kapitalizmin ortaya çıktığı ilk andan itibaren tüm insanlığı yok oluşa götürdüğü ve kendisine karşı oluşan hoşnutsuzluğu dindirmek için şiddete başvurduğu belirtilerek, 12 Eylül faşist darbesinin amacı anlatıldı. “12 Eylül ile birlikte binlerce devrimci-ilerici katledilmiş, binlercesi hapishanelere doldurulmuştur. İşte Erdal Eren de bu baskı koşullarında bir meslek liseli olarak mücadeleyi seçmiş ve bugün gençliğin kurduğu bireysel kurtuluş hayallerinin aksine kendi geleceğini toplumun geleceğinde görüp insanlığın kurtuluş mücadelesine katılmıştır” ifadelerine yer verilen konuşmada Erdal Eren’in insanlığın en ileri değerlerini savunduğu ve bundan aldığı güçle bir an bile tereddüt etmediği vurgulanarak “Erdal Eren’in biz liselilere bir çağrısı var. Geleceğine sahip çıkma çağrısı. Bizlerin geleceği dört duvar arasına hapsedilen eğitim sisteminde değil, beş şıka sıkıştırılan sınavlarda değil. Geleceğimizi ancak birlikte mücadele ederek kazanabiliriz” denildi.

Şiir dinletisinin ve Erdal Eren anısına yazılmış ‘Büyü’ adlı türkünün hep birlikte söylenmesinin ardından serbest kürsüye geçildi.

Bu bölümde söz alan liseliler Erdal Eren ve bugün okullarda yaşanan sorunlar üzerine konuştu.

“Karneler Sizin Gelecek Bizim” şiarlı karne eylemine yönelik açılan davanın 25 Aralık’ta Kartal’daki Anadolu Adliyesi’nde görüleceği hatırlatılarak davayı sahiplenme çağrısı yapıldı.

 

 

 

 

86 bin 782 öğrenci yurda yerleşemedi

 

Yurtların dinci-gerici tarikat ve cemaatlere terk edilmesi sonucunda devlet yurtlarında yaşanan yetersizlik nedeniyle on binlerce öğrenci açıkta kaldı.

Devlet yurtları için başvuru yapan 86 bin 782 öğrenci yurda yerleşemeyerek açıkta kaldı.

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun soru önergesini Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu yanıtladı. 2018-2019 eğitim-öğretim döneminde yurt başvurusu yapan 406 bin 15 öğrenciden sadece 319 bin 233’ünün yurtlara yerleştiğini belirten Kasapoğlu, 86 bin 782 öğrencinin açıkta kaldığını söyledi.

Kasapoğlu, Türkiye genelinde ve KKTC’de Bakanlığa bağlı 782 yurt bulunduğunu, bu yurtlarda 416 bin 484’ü kız, 252 bin 800’ü erkek olmak üzere toplam 669 bin 284 yatak olduğunu ifade etti. Yurt eksikliğini gidermek için çalışmalar yaptıklarını iddia eden Kasapoğlu, 2021 sonuna kadar yurt kapasitesinin 881 bin 238’e çıkarılacağını söyledi.

Kasapoğlu, özel sektör tarafından 56 bin 67 kapasiteli 26 adet yurt inşaatı yapımının da sürdüğünü ifade ederek yurt sorununa “çözüm” yaklaşımını ortaya koydu.

Gençlik ve Spor Bakanlığı ise HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ’ın sorularını yanıtladı.

Yanıtta son 5 yılda devlet yurtlarından “süresiz çıkarılma cezası” alan ve bu nedenle bursları kesilen öğrenci sayısının 451 olduğunu açıkladı.





Öğrencilerden yüksek ev kiralarına protesto

 

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencileri, okullarının bulunduğu mahalledeki yüksek fiyatları protesto etti.

15 Aralık’ta Sınırsızlık Meydanı’nda toplanan öğrenciler, “Kötekli’de yüksek ev kiralarına dur de”, “Sabah öğrenci, akşam garson”, “Rezidans fiyatına 1+1” yazılı dövizler taşıyarak eyleme başladı. Öğrenciler adına açıklamayı Spor Bilimleri Fakültesi öğrencisi Emre Pandur yaptı.

Üniversitenin bulunduğu Kötekli Mahallesi’ndeki ev kiralarında, 1+1 dairelerin ortama 1000 lirayı, 2+1 ve 3+1 dairelerin 1500 ile 2 bin lirayı bulduğunu dile getirildi. Öğrenciler, barınma sorunları nedeniyle eğitim haklarından da mahrum olduklarını belirtti.