29 Haziran 2018
Sayı: KB 2018/25

Sermayenin diktatörlüğüne ve diktatörüne karşı mücadeleye!
Şaibeli seçimler zincirinde yeni halka!
Reformist solun ilk seçim değerlendirmeleri
Atı alan Fırat’ı geçemedi!
Seçim hileleri 24 Haziran’da da devredeydi
Hapishanelerde hücre saldırısının yolunu düzleyen saldırılar
Neo-liberal tarım politikalarının yarattığı tablo
Çözüm işçi iktidarında!
İstanbul’da direnen KESK’li emekçilerden açıklama
Derby işgali 50. yılında!
Karl Marks’ın 200. Doğum Yılı… / 2
‘İşçilerin Birliği Halkların Kardeşliği Festivali’ gerçekleşti!
Avrupa’dan ilk seçim açıklamaları: Ne özgür ne de adil!
Dünyadan kısa kısa…
Türkiye IMF kapısına doğru yol alıyor
Şenyaşar: Dövdüler, bıçakladılar, kurşun sıktılar ölü taklidi yaptım
Kocaeli’nin 24 Haziran seçimi
Sermayenin öğrettiği çaresizlik
İşçi sınıfı bu oyunu bozmalı!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İstanbul’da direnen KESK’li emekçilerden açıklama

 

OHAL ve KHK düzenine karşı direnişlerini İstanbul’da 70 haftadır sürdüren ihraç edilen emekçiler, direnişleriyle ilgili gelişmelere dair 23 Haziran’da basın toplantısı düzenledi. KESK’li direnişçiler, kendilerinden habersiz polisle anlaşarak direnişi seçim sonrasına erteleyen KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Yürütmesi’ni eleştirdi.

“Sendika yöneticileri direniş irademizi boşa düşürdü”

Basın toplantısında ilk sözü direnen emekçilerden Dursun Doğan aldı. 70 haftadır işleri, ekmekleri ve onurları için direndiklerini hatırlatan Doğan, seçim süreciyle birlikte AKP’nin baskı politikalarının, direnişlerini de hedef aldığını ve son haftalarda 90 gözaltı yaşandığını, işkencelere maruz kaldıklarını söyledi. “Direniş sürecini dışarıdan seyreden sendika yöneticileri de, bu baskı politikalarıyla birlikte sürece dahil olmaya çalıştılar” diyen Doğan, sendika yöneticilerinin tutumunu eleştirerek sözlerini sürdürdü.

Savundukları düşünceden, söyledikleri sözlerden, pankartlardan 70 haftada hiçbir geri adım atmadıklarını ve saldırıların bu iradeye karşı olduğunu belirten Doğan, sendika yöneticilerinin direnişi seçim sonrasına erteleyerek bu tutumu boşa düşürdüğünü, baskı politikaları karşısında geri adım attığını söyledi.

“Bunu kabul etmiyoruz, sendikanın geri adım atmasını anlayabilmiş değiliz” diyen Doğan, KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Yürütmesi’nin sürecin başından bugüne kadar direnişi sahiplenmeyen, sahiplendiğinde de “kaçak güreşen” yaklaşımını kabul etmediklerinin altını çizdi. Bu kararın, sendikanın demokratik işleyişine aykırı alındığına dikkat çeken Doğan direnişlerini sürdüreceklerini vurgulayarak konuşmasını noktaladı.

“KESK İstanbul yürütmesi direnişimizi hiçleştirdi”

Doğan’ın ardından basın açıklamasını Muhammed Sevinçtekin okudu. 70 haftadır AKP iktidarının baskı ve zulmüne teslim olmayacaklarını söylediklerini vurgulayarak söze başlayan Sevinçtekin, “Sendikaya direniyoruz dedik ve direnişe başladık. KESK İstanbul Şubeler Platformu da bu iradeye dahil olmak zorunda kaldı” ifadelerini kullandı.

Direnişlerine destek olan KESK şubeleri olduğuna değinen Sevinçtekin, “Fakat bunlar KESK’in direnişe genel anlamda bakışını değiştirmemiştir” dedi. Eylem ve direnişlerde eksikliklerin kolektif bir emekle, oybirliğiyle alınan kararlarla ortak bir şekilde düzeltilmeye çalışılması gerektiğine değinen Sevinçtekin, KESK İstanbul Şubeler Platformu’nun bu ilkeyi yok saydığını belirtti.

Açıklamanın devamında, sermaye devletinin direnişe yönelik son saldırıları ve saldırılar öncesi keyfi dayatmaları hatırlatıldı. AKP, KHK, OHAL dememek, pankart açmamak, slogan atmamak dayatmalarına değinilerek “Bunları kabul etmek ‘eylemin onursuzca sürdürülmesi’ anlamına gelecekti” denildi.

Bu nedenle bu dayatmaları kabul etmediklerini söyleyen Sevinçtekin, sendika yöneticilerinin ise bu baskılara boyun eğdiğini söyleyerek “KESK Şubeler Platformu Dönem Yürütmesi 70 haftalık onurlu direnişimizi hiçleştirmiştir” dedi.

“Emeği yok saymak, emek örgütünde kabul edilemez”

“Fiili ve meşru bir mücadeleyle kurulmuş sendikamızın geleneğinde, eylem öncesi gidip kitle adına polise söz vermek yoktur. Dayatmalara karşı gerekirse yönetim kurulu üyeleri en önde yer alarak karşı durur veya geri çekilme kararını mücadele edenlerle tartışarak herkesin kabul edeceği zeminde alır” diyen Sevinçtekin, bu ilkenin unutulduğunu, bürokratik ve “şeflik statüsü”nü andıran bir işleyişin hayata geçirildiğini söyledi.

“Ara sıra yanımıza uğrayan yöneticilerin direnişi ve emeği yok sayan tavrı, bir emek örgütünde kabul edilemez” diyen Sevinçtekin, KESK İstanbul Şubeler Platformu’nun, sözde “olası provokasyonu engellemek” adına, “direnişi seçim sonrasına erteleme” kararını direnişçilerden habersiz aldığını belirtti. Bu kararın demokratik işleyişe aykırı bir şekilde alındığını bir kez daha vurgulayan Sevinçtekin, “Gelinen bu aşamada, bu durumu teşhir etmek zorunda kaldık” ifadelerini kullandı.

“Buna rağmen alanlara çıkabilirdik”

“KESK’in kararına rağmen alanlara çıkabilirdik” ifadeleriyle devam eden açıklamada emekçiler son 3 eylemlerini yapmamalarının nedenine de şu ifadelerle açıklık getirdi: “Alana çıkmayışımız, kendi aramızdaki değerlendirmeler ve ortaklaşmayla ilgilidir. Direnişin bütünlüğü gözetilerek alana çıkılmama kararı alınmıştır.”

KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Yürütmesi’nin aldığı kararın direnişçi emekçiler nezdinde meşru olmadığı, direnişin 24 Haziran seçimlerine indirgenemeyeceği vurgulanan açıklamada, “Direnen KESK’li emekçiler” olarak bundan sonraki sürecin genel bir değerlendirme konusu edileceği ifade edildi.

Açıklamaya imza atan emekçilerin ismi okunarak basın toplantısı sona erdi.

 

 

 

 

Emekçilerden Bakırköy’de açıklama: İşimizi geri alacağız!

 

KHK saldırılarıyla İstanbul’da ihraç edilen kamu emekçileri işlerine geri dönebilmek için başlattıkları direnişlerini 25 Haziran’da Bakırköy’de sürdürdü.

Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda “İşimizi geri alacağız” ozaliti açan kamu emekçileri “Direne direne kazanacağız!” sloganıyla eylemlerini başlattılar.

Direnişçi emekçiler adına basın açıklamasını Dursun Doğan yaptı. 71 haftadır işleri, ekmekleri ve onurları için direnen kamu emekçileri olduklarını belirten Doğan, 67 hafta boyunca haftanın 3 günü eylem yaptıkları alanların seçim gerekçesiyle kendilerine yasaklandığını belirtti.

“Bizler söz vermiştik, işimizi ekmeğimizi istemeye devam edeceğimizi söylemiştik” diyen Doğan, tekrar alanlarda olduklarını ve işlerini geri alana kadar alanlarda olacaklarını ifade etti.

Demokrasi, hukukun üstünlüğü ve çalışma hakkını istediklerini ifade eden Doğan, “AKP zulmüne boyun eğmeyeceğiz. Bizleri yıldıramayacaklar, susturamayacaklar. Çünkü taleplerimiz haklıdır” dedi.

Seçim sonuçlarına bakıp eve kapanmadıklarını belirten Doğan, ülkenin kim tarafından değil nasıl yönetildiğine baktıklarını söyledi.

OHAL ve KHK’lar var oldukça alanlarda olacaklarını vurguladı.

Emek ve demokrasi güçlerine seslenerek haklı mücadelelerini sürdüreceklerini belirterek bundan sonraki eylem programını da kamuoyuna duyuracağını söyledi.

Eylem “KHK’lar gidecek biz kalacağız!”, “AKP’ye boyun eğmeyeceğiz!”, “Emekçiyiz haklıyız kazanacağız!” sloganlarıyla sona erdi.